AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü dolayısıyla gazete, televizyon ve haber ajanslarının AK Parti muhabirleriyle bir araya geldi. Tüm gazetecilerin Çalışan Gazeteciler Günü'nü kutlayan Ünal, gazetecilerin çok kıymetli bir görev icra ettiklerini belirtti.
İletişimin yoğunluğu ve akışkanlığının gazetecilerin çaba ve performansını artırması sonucunu doğurduğunu anlatan Ünal, konvansiyonel medyadan ziyade sosyal medya denilen anlık interaktif akışkan bir haberleşme biçimi ile karşı karşıya bulunulduğuna işaret etti.
Bunun da habercilik anlayışında yeni sorumluluklar ve yeni değişiklikler anlamına geldiğini belirten Ünal, dijital dönüşümün sonuçları açısından yeni medyanın kendi ahlaki düzenini oluşturamadığını bunun sosyal medyada net bir şekilde görüldüğünü bildirdi.
"Sosyal medya etik kuralları yayınlayacağız"
Ünal, AK Parti olarak, 2 milyon 100 bin kişilik teşkilat mensuplarıyla Türkiye adına doğru olduğuna inandıkları şeyleri ifade ettiklerini vurgulayarak, "Önümüzdeki günlerde bir sosyal medya etik kuralları yayınlayacağız. AK Parti olarak, sosyal medyada hem karşı farklı siyasi çizgilerin hem de özellikle kendimiz için bağlayıcı olacak nitelikte bir sosyal medya etik kurallar listesi yayınlayacağız." diye konuştu.
Türkiye'nin bulunduğu konumu "zor bir coğrafya" olarak nitelendiren Ünal, şöyle devam etti:
"Bütün bunlara rağmen ülkemiz hem ekonomik anlamda hem de sosyal anlamda güçlü bir istikrarla yoluna devam ediyor. Bölgede Türkiye adeta bir istikrar adası niteliğinde. Burada bir şeyi daha doğru görmek gerektiğini düşünüyorum, Türkiye aynı zamanda bölgeye liderlik de yapıyor, çünkü bölgedeki her krizin her sorunun çözümünde Cumhurbaşkanımız, Genel Başkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan doğal bir uzlaştırıcı, doğal bir arabulucu vasfıyla bölgenin istikrarı için bölgenin düzene kavuşması için bölge halklarının huzur ve refahı için uluslararası alanda ciddi bir rol üstlenmiş durumda."
Türkiye'nin Libya ile yaptığı anlaşma ile Doğu Akdeniz'de kendisine dönük yapılan hamleleri boşa çıkardığını belirten Ünal, "Burada her birimiz hangi siyasi görüşten olursak olalım şunu bilmemiz gerekiyor verdiğimiz mücadele Türkiye'nin bölgede istikrarını ve güvenliğini korumak, halkımızın huzur ve refahını sağlamak, Türkiye'nin hem Doğu Akdeniz'de hem Suriye'de hem Irak'ta bölgesel olarak Türkiye'ye dönük tehditleri bertaraf etmek ve her birimizin dediğim gibi hangi inançtan hangi etnik kimlikten hangi siyasi görüşten olursak olalım haklarımızın korunması, istikrarımızın ve huzurumuzun sağlanması için bu mücadele yürütülüyor." diye konuştu.
Ünal, ekonomik verilere bakıldığında da Türkiye'nin makro ekonomik anlamda ciddi bir iyileşme sürecine girdiğinin görüldüğüne değinerek, "Önümüzdeki süreçte inşallah hem Türkiye kendi istikrarını koruyarak hem bölge istikrarına katkı sağlayarak hem de kendi ekonomisini daha da güçlendirerek yoluna devam edecektir." ifadelerini kullandı.
Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Ünal, yayınlayacakları sosyal medya etik kurallarına ilişkin bir soru üzerine, "Öncelikle biz bunlara riayet edilmesini ve bizim tarafımızdan da bu kurallara riayet edilmesini temin yönünde bağlayıcı bir deklarasyon aslında bizim için." dedi.
Ünal, sosyal medyada yalan haberlerin ciddi bir sorun teşkil ettiğini, kendisinin de söylemediği bir cümle ile ilgili benzer bir olayın yaşandığını anımsatarak, şunları söyledi:
"Siz bütün bunların yanlış olduğunu ifade edene kadar bu akışkanlık ve iletişim yoğunluğu kaçınılmaz olarak kamuoyunun birçok konuda yanlış bilgilendirilmesini ve yanlış algı oluşturulması sonucunu ortaya çıkarıyor. O yüzden özellikle sosyal medyanın hızla kendi ahlaki kurallarını, kendi etik kurallarını inşa etmesi ve sosyal medyada bu kurallara uymayanların yalan haber yapanların dezenformasyon oluşturanların hem sosyal müeyyide anlamında bu ahlaki kurallar etik kurallara uyulması açısından kınanma gibi bir sosyal müeyyide oluşturulması zaten hukuki olarak onlarla ilgili gerekli çalışmalar yapılıyor."
Sosyal medyadaki etki ajanlarının dünyanın yaşadığı en temel sorunlardan biri olduğunu kaydeden Ünal, buna örnek olarak Libya konusunda kendi haklarını korumaya çalışan Türkiye hakkında emperyalist emeller besleyen bir ülke gibi bir algı oluşturulmaya çalışıldığını anlattı.
AK Parti Tanıtım ve Medya Başkanlığı olarak, bu etik kuralların uygulanması konusunda ellerinden gelen tüm gayreti göstereceklerini belirten Ünal, bunu bir yasal düzenleme olarak söylemediklerini ifade etti.
Ünal, konuya ilişkin iki toplantı yaptıklarını ve AK Parti Tanıtım ve Medya Başkan Yardımcısı Hüseyin Yayman başkanlığında bir heyetin çalışmayı yürüttüğünü aktardı.
Yalan haberleri deşifre etmekten bir haberin doğruluğunu teyit etmeye varıncaya kadar hem kendilerine dönük hem dışa dönük bir çalışma içerisinde olduklarını anlatan Ünal, "Bizim bulunduğumuz alan sosyal müeyyideyi gerektiren bir alan, yani ahlaki olarak ortada bir sorun varsa bunun yaptırımı bir sosyal müeyyidedir. Bu kınamadır, bir yalanın ortaya çıkarılmasıdır ve bunun ortaya çıkarılacağı sağlayacağı avantaj psikolojik ve ahlaki üstünlüktür ama eğer ortada hukuki bir suç varsa bu bizimle ilgili değil, bizim alanımıza girmiyor bu yargının alanına giriyor. Yani hukuki süreçler zaten cezai müeyyideleri gerektirir. Biz hukukun alanına giremeyiz yargının alanına giremeyiz." değerlendirmesinde bulundu.
"Yalanları deşifre edip üzerine gideceğiz"
Ünal, siyasi parti olarak meselenin sosyal ve ahlaki tarafında bulunduklarını hatırlatarak, "Doğru, gerçek kişilikler olarak, sosyal medyada kamuoyunu doğru bir şekilde bilgilendirmek ve gerçek kişilikler olarak sosyal medyada kendi varlığımızı sürdürmekten yanayız, biz bunu deklare edeceğiz ve bunu yapmayanları da deşifre edeceğiz. Bunu yapmayanlara dönük, yaptıkları haberlere dönük ciddi teyit mekanizmaları oluşturacağız ve birilerinin söylediği yalanlar karşısında savunmaya çekilmek yerine bu yalanları deşifre edip, bunların üstüne gideceğimiz bir mekanizma oluşturacağız." dedi.
"Türkiye'nin milli birliğine dönük infial oluşturmayı amaçlıyorlar"
İntihar eden üniversite öğrencisine ilişkin sosyal medyada yürütülen istismar kampanyasından ailesinin rahatsızlık duyarak bir açıklama yaptığını belirten Ünal, konuya ilişkin sosyal medyada açık bir şekilde halkı kin ve nefret temelinde infiale yönlendirecek bazı paylaşımlarda bulunulduğuna işaret etti.
Ünal, "Sosyal medyadaki belli etki ajanlarının Türkiye'nin milli birliğine ve beraberliğine dönük açık bir infial oluşturmayı amaçlayan koordinasyonlu, organize bir çalışma olduğunun bilincindeyiz." dedi.
Siyasi görüşü, kökeni, inancı ne olursa olsun her vatandaşın Türkiye'ye karşı çok ciddi sorumluluğu bulunduğunu kaydeden Ünal, şunları söyledi:
"Bu sosyal sorumluluğu her bir sanatçımızın her bir sporcumuzun her bir sosyal medya fenomeninin de yerine getirmesi gerekir. Burada birilerinin AK Parti düşmanlığı ve Recep Tayyip Erdoğan düşmanlığı ile nefret dili kullanarak, Türkiye'ye karşı özellikle sosyal medya üzerinden Türkiye'nin bölgesel gücünü ve kendi birlik ve beraberliğini, istikrarını, bölgede oynadığı önemli rolü zaafa uğratmak isteyen birtakım yapıların, mihrakların, kaynakların bilerek ya da bilmeyerek ekmeğine kimsenin yağ sürmemesi gerekir. Bu bir siyasi bir mesele değil, bu bir milli meseledir."
"AK Parti Genel Merkezi'nde sosyal medya takip merkezi açılacak"
Ünal, AK Parti Genel Merkezi'nde bulunan mevcut medya takip merkezini, sosyal medya takip merkezine dönüştüreceklerini, sosyal medya platformlarına yönelik bir stüdyo kurulacağının bilgisini verdi.
Basın mensuplarının çalışma koşullarıyla ilgili taleplerini de dinleyen Ünal, geçen yıl da gündeme gelen "yıpranma payı" konusunun notları arasında bulunduğunu, AK Parti Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısında bu konuyu gündeme getireceğini aktardı.
Kaynak: AA