Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Yozgat'ın Akdağmadeni ilçesinde, ilçe meydanında düzenlenen toplu temel atma ve açılış töreninde yaptığı konuşmada, Türkiye'de 16 Nisan'da yapılan halk oylamasını anımsatarak, "İktidara gelmenin de gitmenin de yolu sandıktan geçecektir. Onun için hesap yapanlara diyorum ki iktidar olmak istiyorsanız Ankara'da karanlık odalarda veya başka ülkelerde başka yerlerde iş birliği ve dayanışma içerisinde iktidar aramayın." dedi.
Yeni sistem değişikliğiyle Türkiye'nin önünün ve ufkunun açıldığının altını çizen Bozdağ, şöyle konuştu:
"Bundan sonra iktidar olmak isteyenler yüzde 50+1'in duasını ve desteğini almak zorundadırlar. Herkes bunu görmeli ama maalesef Türkiye'nin anamuhalefeti Türkiye'de hükümet sisteminin değiştiğinin hala farkında değil. Sayın Kılıçdaroğlu, takip ediyorsunuz, Ne diyor? 'Ben aday olmayacağım.' diyor. Esasında bu 'Aday olacağım.' demektir. Ben siyaseten öyle okuyorum. Niye aday olmayacak? Çünkü 'Cumhurbaşkanı'nın tarafsız olması gerekir.' diyor. Niye diyor bunu? Sistem değişmiş ama Sayın Kılıçdaroğlu hala sistemin değişmediği zannıyla hareket ediyor. Ya sistem değişti sistem. Artık Cumhurbaşkanı partinin genel başkanı olabiliyor ve Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan, bugün AK Parti'nin Genel Başkanıdır. Sen neden bahsediyorsun. Artık o defter kapandı. Hükümet parlamentodan çıkmayacak, hükümet sandıktan çıkacak.
Bir partinin genel başkanı 'Ben cumhurbaşkanı adayı değilim' derse 'ben iktidar istemiyorum' demektir bu. O zaman siz Türkiye'de iktidar olmak istemiyorsanız Türk halkı sandıkta size ne diye oy verecek, siz milletten ne diye oy isteyeceksiniz? 'Bana oy verin cumhurbaşkanı olacağım, hükümeti kuracağım, Türkiye'yi yöneteceğim, şuradan alıp şuraya götüreceğim' cümlelerini nasıl kuracaksınız. İktidar artık, cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminde cumhurbaşkanıdır. Cumhurbaşkanlığına aday olmayan iktidara talip değil demektir. İktidara talip olmayana da halk niye oy versin? Adam iktidara talip değil, sadece parlamentoya talip, oysa ki halk sandıkta bir yandan parlamentoyu seçecek, öte yandan iktidarı seçecek. Parlamentoda rey isteyen, iktidar için de rey isteyecek. Onun için Sayın Kılıçdaroğlu'na ve ekibine diyorum ki siz sorumluluktan korkuyorsunuz. Türkiye'yi yönetmekten korkuyorsunuz, onun için iktidara talip olmaktan çekiniyorsunuz. Cumhurbaşkanı adayı olmadınız, başka birini aday yaptınız kaybetti. Bunun faturasını kim verecek, kim başarısız olacak, çatı aday mı başarısız sayılacak yoksa onu çatı aday gösteren siyasetçiler mi başarısız sayılacak? İktidar oldu es kaza diyelim, iktidarda başarısız oldu, başarısız sizin tabirinizle tarafsız olan cumhurbaşkanı mı olacak yoksa CHP mi olacak, ona destek veren partiler mi olacak? Halk sandıkta hesabı kimden soracak. CHP'den mi çatıdan mı?"
"Ne söylediğini bilmeyen bir anamuhalefet var"
Bekir Bozdağ, "Onun için ne söylediğini bilmeyen bir anamuhalefet var. Akdağmadeni'nden Yozgat'tan diyorum ki, Sayın Kılıçdaroğlu milleti aldatmaya devam ediyor." diyerek, şunları kaydetti:
"Hatırlarsanız, kaset operasyonuyla geldiğinde de Sayın Baykal ile görüşmeye gitmiş, görüşme çıkışında 'Ben genel başkan adayı değilim' demişti. Arkasından genel başkan adayı oldu ve genel başkan seçildi. Şimdi 'ben cumhurbaşkanı adayı değilim' diyor ama cumhurbaşkanı adayı olmak için çok iyi bir mühendislikle çalışıyor. Adalet yürüyüşü, daha önce de ifade ettim, sözde bir adalet yürüyüşüdür, esasında Kılıçdaroğlu'nun cumhurbaşkanlığı adaylığı yürüyüşüdür. Adalet mitingi aynı şekilde cumhurbaşkanlığı adaylığı için açıklama yapacak bir gizli mesaj içeren adaylık açıklama mitingidir. Şimdi de kurultay yapacaklar, o da yine bu adaylık sürecinin altını doldurmak için yapılan şeydir. Mühendislik Ankara'dan yürüyor, madem yürüyorsun halkla beraber yürü. Halkla beraber yürümüyor, neden? Etrafında mühendisler var, sen ayrı yürü 50-100 metre önden yürüyor tek başına. Gömleğine, ayakkabısına, düğmesine kadar çalışılmış imaj danışmanları tarafından. Bir mesaj verecek. İstanbul'a kadar yürünüyor 25 gün, oraya girerken de beraber yürüyenleri arkada bırakıyor. Önde ayrı yürüyor. Nedir bu, yine ayrı bir mesaj veriyor. CHP'den ayrı bir Kılıçdaroğlu figürü yaratmaya çalışıyorlar. CHP'ye oy vermeyeceklere, 'Bak Kılıçdaroğlu CHP'den ayrı demek, dedirtmek için bunu yapıyorlar. Parlatıyorlar. İstanbul'a büyükşehir belediye başkanlığı süreci öncesi Deniz Feneri ve diğer bazı olaylar ve belediye başkan adaylığıyla nasıl CHP'nin genel başkanlığına hazırlandıysa, şimdi aynı usulle 2019'un cumhurbaşkanlığı seçimi adaylığına hazırlıyorlar. Ama bunu başka türlü ifade etmeye devam ediyor. Benim bu söylediklerimi bir kenara lütfen not edin. Sayın Kılıçdaroğlu gerçekten aday olacak mı, olamayacak mı hep beraber göreceğiz. Bizi yalanlayacak mı onu da beraber görmüş olacağız."