Terörle mücadelede son yıllarda son derece başarılı bir profil ortaya koyan Türkiye, özellikle PKK’yı hem yurt içinde hem de sınır ötesinde hareket edemeyecek noktaya getirdi.
Yurt içindeki terörist sayısının 400’ün altına düşmesi, örgütün yönetici kadrosunun nokta operasyonlarla etkisiz hale getirilmesi ve bu süreçte yeni katılımın tarihin en düşük seviyesinde tutulması gibi etmenler terör örgütünü yeni arayışlara itti.
İkiden fazla maket uçakla saldırdılar
Savunma Politikası Analisti Turan Oğuz, bu kapsamda geçtiğimiz günlerde Milli Savunma Bakanlığının Twitter hesabından yapılan “Bir üs bölgemize saldırı girişiminde bulunan bomba yüklü 2 adet maket uçak, Kahraman Mehmetçiğin dikkati sayesinde fark edilerek düşürüldü” mesajının arka planını değerlendirdi.
Kuzey Irak’taki kaynakların 5 civarı maket uçağın kullanıldığına dair video, fotoğraf ve bilgiler paylaştığını söyleyen Oğuz, “Kuzey Irak’taki üs bölgemize saldırmak isteyen iki uçağın birliklerimiz tarafından düşürüldüğünü resmi makamlarımız duyurmuştu. Ancak diğer paylaşımlardan üssümüze yaklaşamadan düşen başka maket uçaklar olduğunu görüyoruz” dedi.
[11 Kasım 2018 tarihinde Şırnak’ta 8 noktaya C-3 patlayıcı monte edilen model uçaklarla saldırı girişiminde bulunulmuştu.]
Üzerinde küçük bombalar eklenmiş
Söz konusu saldırılarla ilgili fotoğraflar incelendiğinde kullanılan platformların X-UAV Talon marka Çin yapımı maket uçaklar olduğunun görüldüğünü vurgulayan Turan Oğuz, şöyle devam etti:
“Bu uçakların birisinin 60 mm havan ile techiz edildiğini gözlemledik ki eğer saldırı amacına ulaşsa ciddi zararlar verebilecek türde bir patlamaya sebep olabilirdi. Diğer bir uçakta ise el yapımı 6 adet havan benzeri, kanatçıklı, özel patlayıcılarla donatılmış mühimmatlar vardı. Belli ki çok sayıda maket uçak bu şekilde silahlandırılıp gönderilmiş.
Tabii burada PKK’nın drone ve maket uçak tercihlerine de bakmak gerekiyor. Söz konusu maket uçak online alışveriş sitelerinde 866 TL ve kargo bedeli ile adrese teslim olarak satılıyor. Yani kolay erişim en büyük etmenlerden biri. Diğer taraftan büyük eylemler yapacak durumda olmayan terör örgütleri için bu tür saldırılar daha avantajlı.”
PKK bu tür saldırıları DEAŞ’tan öğrendi
Turan Oğuz, PKK’nın geçmiş yıllarda bu tür eylemleri olmadığını ancak yakın tarihte örgütün bu tür işleri DEAŞ’tan öğrenerek 2018 itibarıyla Türkiye'de gerçek anlamda uygulamaya başladığını ifade ederek, “Öncelikle maket uçaklara hafif faydalı yükleri, yani mühimmatları yüklemeyi öğrendiler. Bunu bir salma mekanizmasıyla bırakmayı, nihayetinde bu uçağa koordinat girerek hedefe yollamayı da deneyimleyerek öğrendiler. Normalde o maket uçakta olmayan özellikleri o araca uygulamayı ve sonrasında kullanmayı biliyorlar artık” bilgisini paylaştı.
Jammer ile düşürülmesi yüksek ihtimal
Maket uçakların nasıl düşürüldüğüne dair tahminini de paylaşan Oğuz, şunları söyledi:
“Bölgedeki sivillerin sosyal paylaşım platformlarına yüklediği olaya ilişkin videolarda maket uçakların bazılarının standart dışı uçuş şekli sergileyip sonra da düştüğünü görüyoruz. Bu da bize bir dış müdahaleyi işaret ediyor. Bu durum da jammer ile düşürülmüş olması olasılığını çok güçlü kılıyor.
Türkiye’nin elinde bu tür saldırılara karşı farklı seçenekler mevcut. Hem mobil hem de sabit İHASAVAR sistemlerimiz var. Bu olaydan şunu anlıyoruz ki; sadece yurt içinde değil sınır ötesindeki birliklerimizde de bu tür sistemleri aktif bir şekilde kullanıyoruz.”
[Yerli ve milli savunma sanayii hamlesinin en önemli katmanlarından biri de drone/maket saldırılarına karşı hazırlık sürecini kapsıyor. Foto: AA]
PKK sürekli denemeye devam ediyor
“Bu tür saldırılara karşı koyan İHASAVAR sistemler nasıl çalışıyor?” sorusuna da yanıt veren Turan Oğuz, şu bilgileri paylaştı:
“İşlevsel veya fiziksel imha yöntemleriyle düşman İHA’sını etkisiz hale getirebilir veya kontrolünü ele alabilirsiniz. Kontrolü ele aldığınız zaman istediğiniz yere indirme imkanınız oluyor. Genelde sistemler ‘tespit et, takip et, imha et ya da indir’ şeklinde görev yapıyor.
Mevcut silahlar haricinde üzerinde çalışılan projeler de var. ASELSAN’ın 40 mm otomatik bomba atar ile entegre çalışan drone savar bunlardan biri. Ya da hedef drone'u etkisiz hale getiren lazer silah sistemleri de deneme aşamasında.
Teröristler, askeri birliklere göre daha esnek davranabiliyor. Örneğin 40 eylemi başarısız olup, bir sonraki eylem başarılı olsa bile onlar için yeterli. Bu nedenle, Türkiye’de ilk ciddi saldırı olarak 10 Kasım 2018'de Şırnak’ta denedikleri ve başarısız oldukları maket uçak/drone saldırılarını tekrarlamaya devam edeceklerdir.
Ancak şartlar da Türkiye'nin elindeki imkanlar da 2018’deki gibi değil. O zaman bizim yeterince karşı tedbirimiz yoktu, onlar da tecrübesizdi. Onlar ciddi bir etki yaratacak eylem yapamadan Türkiye bu alanda hızla yol alıp karşı tedbirlerini geliştirdi. Gelecek dönemlerde envantere girecek yeni sistemlerle birlikte bu tür saldırılara karşı daha da başarılı olacağımızı düşünüyorum.”