Çok Bulutlu 4.2ºC Ankara
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Düzce
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kahramanmaraş
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kilis
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Şanlıurfa
  • Şırnak
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak
Gündem
TRT Haber 25.04.2022 10:46

Avrupa Birliği’nin geçici koruma direktifi raftan indi

Milyonlarca Ukraynalının kitlesel akını karşısında, Avrupa Birliği 21 yıl sonra geçici koruma direktifini raftan indirdi. Peki, koruma direktifinde ne var, AB sınırlarından kimleri kabul ediyor?

okuma süresi
Okuma süresi
Avrupa Birliği’nin geçici koruma direktifi raftan indi
[Fotoğraf: AA]

Rusya’nın Ukrayna’ya saldırıları iki aydır sürüyor; milyonlarca insan güvenli yer arayışında.

Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği’ne göre, saldırıların başlamasından bu yana 5 milyondan fazla insan komşu ülkelere sığındı. Ülke toprakları içinde yerini terk etmek zorunda kalanların sayısı ise 7 milyonu aşıyor.

Milyonlarca Ukraynalı sığınmacı sınır komşusu Avrupa Birliği ülkelerine yönelirken, Avrupa Birliği olağan sığınma sisteminin dışında bir adım attı.

Fotoğraf: AA, Lviv Tren İstasyonu[Fotoğraf: AA, Lviv Tren İstasyonu]

Avrupa Parlamentosu saldırıların başlamasından kısa bir süre sonra yaptığı açıklamada, yaklaşan sığınmacılara korunma sağlayacaklarını söyledi. Açıklamanın ardından hazırlanmasının üstünden 21 yıl geçen geçici koruma rejimi ilk kez aktif hale getirildi.

Geçici koruma statüsü, kitlesel bir koruma haline cevap vermesiyle olağan mülteci korumasından ayrılıyor. Bu statü, hızla ve bürokratik engellere takılmadan koruma sağlamak ve temel hakları güvence altına almak için uygulanıyor.

Peki, bu geçici koruma rejimi neden bunca süre rafta kaldı, içinde neler var, saldırılar beklenenden uzun sürerse Ukraynalı sığınmacıların durumu ne olacak ve AB şu an sınırlarından kimleri kabul ediyor? Türk Alman Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Esra Yılmaz Eren anlattı.

Avrupa Birliği’nin geçici koruma direktifi raftan indi

Geçici koruma direktifi: 21 yıl sonra

Geçici koruma sistemi ilk olarak 70’li yıllarda gündeme geldi ama uluslararası bir düzenlemeye konu olmadı. Avrupa Birliği’nin gündemineyse 90’lı yıllarda, Kosova Savaşı sonrası binlerce insanın Avrupa içinde sığınma aramasıyla oturdu. Çalışmalarını sürdüren Avrupa Birliği 2001 yılında geçici koruma direktifini hazırladı.

Dr. Yılmaz Eren, 21 yıl rafta duran direktif ara sıra gündeme gelse de bugüne kadar Avrupa Parlamentosu'ndan direktifin uygulanması yönünde bir karar çıkmadığını söylüyor.

Rusya’nın saldırılarının başlamasından bir hafta kadar sonraysa, Danimarka hariç bütün AB ülkelerinde Ukraynalılara geçici koruma statüsü tanınacağı resmiyet kazandı.

Direktif AB’den önce Türkiye’de uygulandı

Dr. Yılmaz Eren, AB’nin bu zamana kadar uygulamadığı direktifin oldukça benzerini, 2011'de başlayan Suriye İç Savaşı sonrası yoğun sığınmacı akınına uğrayan Türkiye’nin uyguladığını anlatıyor:

“O dönemde biz Avrupa Birliği’nin hiç uygulamadığı direktifi alıp uygulamaya başladık. 2013 tarihinde 6458 sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu’nun 91. maddesinde bu geçici korumayı düzenledik. 2014’te de buna ilişkin bir geçici koruma yönetmeliği çıkardık. Yönetmelik metnine baktığınız zaman Avrupa Birliği direktifinin birebir aynısı bir metin. Yani biz onların hiç uygulamadığı bu yönetmeliği Suriyelilere aslında uyguluyoruz, 10 yıla yakın bir süredir.”

Fotoğraf: AA, Mariupol yakınlarına mülteci kampı kuruldu[Fotoğraf: AA, Mariupol yakınlarına mülteci kampı kuruldu]

Geçici koruma direktifinde neler var?

Dr. Yılmaz Eren, “Geçici koruma direktifi, bu kişilere sağlanacak minimum imkânları tanıdı diyebiliriz. Çünkü devletler bağlamında bağlayıcı bir düzenden çok, takdir yetkisi üzerinden yürüyen bir sistemi gündeme getirdi” diyor.

Mülteci hukukunda olduğu gibi bu direktifte de devletlere yüklenen ilk sorumluluk sığınmacıyı geri göndermemek. İkinci sorumluluksa beslenme, barınma gibi temel hakları karşılamak.

Eren, geçici korumanın 24 Şubat öncesi Ukrayna’da ikamet eden Ukrayna vatandaşlarını ve Ukrayna’da yasal olarak ikamet eden yabancıları kapsadığını söylüyor.

Geri dönecekleri ön kabülüne dayanıyor

Bu koruma ilk etapta bir yıllık tanınsa da, sorunun düzelmemesi halinde parlamento kararıyla maksimum üç yıla kadar uzatılabiliyor. Eren, geçici koruma statüsünün sığınmacıların ülkelerindeki sorun ortadan kalktığında geri dönecekleri ön kabulüne dayandığını anlatıyor.

Peki, bu süre sonunda ülkesine dönmeyen ya da dönemeyenler ne olacak?

Fotoğraf: AA, Ukrayna'nın Lviv kentindeki sivil ve askeri yoğunluk devam ediyor[Fotoğraf: AA, Ukrayna'nın Lviv kentindeki sivil ve askeri yoğunluk devam ediyor]

“Bu sığınmacıları entegre etmek istiyor muyum?”

Eren’in aktardığı gibi, “Neden Ukrayna’da bu kadar hızlı çözüm sağlandı da Afganistan, Suriye bağlamında bu gündeme gelmedi?” sorusu sıkça tartışılıyor. Eren, en yaygın üç fikre işaret ediyor.

Birinci sebep olarak, direktifi uygulamak için nitelikli oy çoğunluğunun sağlamanın zor olması konuşuluyor. İkinci sebepse AB’nin Ukrayna’ya olan coğrafi yakınlığı. Eren siyasi isteksizliğin de göz ardı edilemeyeceğini söylüyor ve “üçüncü ve daha önemli sebep” olarak şunu gösteriyor:

“Her ne kadar bir sığınma olayında ön kabulünüz belli bir süre içinde o ülkedeki şartların düzeleceği ve o kişilerin geri döneceği yönünde olsa da bu bir öngörü. Dolayısıyla benim görüşüm, Avrupa Birliği bu tip kitlesel sığınma olayları bağlamında şunu öngörüyor: Bu kitlesel sığınmayla gelen kişiler geri dönemezse ben bunları entegre etmek istiyor muyum?”

Entegrasyon planı nasıl şekillenecek?

Eren, Avrupa Birliği’nin genel motivasyonu için şöyle düşünüyor: “İşler kötü giderse ve birinci senaryo, A planı işe yaramazsa, bu kişileri entegre etmek zorunda kalırsam entegre edebileceklerimi kabul edeceğim sınırlarımdan diyor. Dolayısıyla Ukrayna o yüzden daha makul bir seçenek olarak görülüyor diye düşünüyorum.”

Milyonlarca sığınmacıdan bir kısmının geri döneceğinin düşünüldüğü, geri dönemeyenler içinse bir entegrasyon politikası yapılmasının mümkün olduğunu söylüyor.

“Hatta ülkelerden şöyle bilgiler toplandı: Her ülke kaç kişiyi alabileceğini, kaç kişiyi barındırabileceğini ve hangi imkanları sağlayacağına ilişkin olarak Avrupa Parlamentosuna bir rapor sunacak. Aslında bu raporlar uzun vadede entegrasyonu da şekillendirecek nitelikte raporlar.”

Son olarak, sığınmacıların ülkeye kabul edilmesinin bir anlamda kalıcı çözüm üretme yükümlülüğü altına girmek olduğunu, AB’nin de bunu göz önüne aldığını anlatıyor.

Sıradaki Haber
Dışişleri Bakanlığı'ndan Nijerya'ya taziye mesajı
Yükleniyor lütfen bekleyiniz