Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, Kanada'da camiye yönelik saldırıyla ilgili bu tür saldırıların sadece Kanada'da gerçekleşmediğini, Avrupa'da geçen yıl 356 caminin saldırıya uğradığını belirtti.
Görmez, Kanada'nın Ankara Büyükelçisi Chris Cooter'ı makamında kabul etti.
Başkan Görmez, kabulde yaptığı konuşmada, bütün insanlığın farklı inançları, farklı kültürleri birlikte yaşatma konusunda zorlanmaya başladığı bir dönemden geçildiğini söyledi.
Ayrılıkçı düşüncelerin, öfke ve nefret söylemlerinin dünyayı ve insanlığı sardığı bir zaman diliminde bulunulduğunu ifade eden Görmez, "Böyle bir zamanda Kanada Başbakanı Justin Trudeau'nun açıklamaları, milyonların düşüncelerine tercüman olmuştur. Sağduyunun sesi olarak dünyadaki pek çok mazlum insanın yüreğine su serpmiştir." diye konuştu.
Görmez, Trudeau'nun açıklamalarının dünya ile doğu ve batı ile ilgili değerlendirmelerde bulunurken genelleme yapılmaması gerektiğini ortaya koyduğunu ifade ederek, bu açıklamaların arkasından bir camide ibadet halindeki insanlara saldırı gerçekleştirilmesinin üzüntü verici olduğunu bildirdi.
Mehmet Görmez, "Öncelikle insanlık ailesinin bir ferdi olarak bu tür meşum eylemleri kınamak ve telin etmek gerekir ancak kınamak ve telin etmek yetmez, aynı zamanda insanlığın, farklı mabetleri barış içinde yaşatmak konusunda bile neden acziyete düştüğü konusunda kafa yorması lazım." değerlendirmesinde bulundu.
Cami saldırısının sadece Kanada'da yaşanmadığını ifade eden Görmez, şunları söyledi:
"Aynı şekilde bizim coğrafyamızda da tarih boyunca farklı mabetleri yan yana yaşatmış bir coğrafyada, başka dinlerin mabetlerine de nice saldılar olduğuna hep birlikte şahit olduk. Mabet masuniyeti, mabetlerin korunması, bütün ilahi dinlerin, bütün hukuk sistemlerinin üzerinde durduğu en önemli ilkelerinden bir tanesidir. Ben, hasseten Kanada'da bu üzücü cami saldırısından sonra da Kanadalı yöneticilerin hem yerel yöneticilerin hem Sayın Başbakanın halkın gösterdiği tepkiden dolayı memnuniyetimi ifade etmek isterim. En önemlisi, ortaya konulan tavır politik bir strateji değil, son derece insani bir tavır olarak ortaya çıkmıştır. Daha güzel bir dünyayı insanlık olarak birlikte kurmayı Allah bize nasip etsin. Sayın Başbakan'ın da ifade ettiği gibi insanların farklılıkları insanlık için zenginlik olur, bir düşmanlık vesilesi olmaz."
"Kanada polisi herkesi korumakla yükümlü"
Büyükelçi Cooter da Kanada'daki olayın failinin yakalandığını, bu saldırının sadece o anda camideki Müslümanlara değil, Kanada'da yaşayan bütün Müslümanlara yapılan bir saldırı olduğunu dile getirdi.
Başbakan Trudeau'nun farklı dini inançların bir arada yaşamasının da temel Kanada ilkesi olduğunu söylediğini belirten Cooter, "Kanada polis teşkilatı, dini inançları ne olursa olsun Kanada'da yaşayan herkesi korumakla yükümlüdür." diye konuştu.
Cooter, Kanadalıların inançları fark etmeksizin camilere akın ettiğini ve saldırıda hayatını kaybedenlere karşı yakınlıklarını sunduklarını söyledi.
Büyükelçi Cooter, "Sayın Başbakanımızın belirttiği gibi, geçmişleri ne olursa olsun, dini inançları ne olursa olsun Kanada bütün gelen herkesi kabul etmeye devam edecektir." dedi.
Başkan Görmez, açıklamaların ardından bir gazetecinin ABD Başkanı Donald Trump'ın yedi Müslüman ülke vatandaşlarının ülkeye girişine kısıtlama koymasıyla ilgili değerlendirmesini sorması üzerine, şu yanıtı verdi:
"Bazı iyilikler ve güzellikler görüyoruz ki genellemeler yapmaktan bizi men ediyor. Hasseten bazı insanların kitleler halinde havaalanlarına akın ederek, oraya sığınan insanlara sahip çıkması son derece önemlidir. Dolayısıyla bu tür ayrımcı düşünce ve politikaların toplumlarda makes bulmayacağına dair bize umut veriyor. Bence bu umutları yükseltmek ve çoğaltmak gerekir."