Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, "Türkiye'nin üzerine baskı kuruluyorlar. Avrupa'da yaşayan Türk vatandaşlarının üzerine baskı kuruyorlar ki sandığa gitmesinler. Korkutarak, sindirerek sandığa gitmesini engellemek istiyorlar." dedi.
Bakan Bozdağ, AK Parti Sungurlu İlçe Başkanlığında yaptığı konuşmada, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nü kutladı.
Türkiye'nin 16 Nisan'da Cumhuriyet döneminin en büyük reformunu oylamak üzere sandığa gideceğini belirten Bozdağ, bu oylamayla sıradan değil, çok büyük bir değişim yapıldığını ifade etti.
Halk oylamasının önemine işaret eden Bozdağ, "Esasında bu değişiklik ile sürekli ve istikrarlı biçimde milletin iradesinin ortaksız şekilde Ankara'da iktidar olmasının yolunu açacak mıyız, açmayacak mıyız? Bunun kararını vereceğiz. Çünkü Türkiye çok şey yaşadı. Yaşadıklarımızdan da çok şey öğrendik." diye konuştu.
Türkiye'nin güçlü olması için istikrarın önemine değinen Bozdağ, şöyle devam etti:
"Bakın Suriye 2011'den beri çatışma içinde. Irak 2003'ten beri iç çatışma içinde. Türkiye'de PKK terörü var, FETÖ terörü var, DEAŞ terörü var, DHKP-C terörü var. Başkaca terör örgütleri var. Ülkemize saldırıyorlar. Askerimizi, polisimizi şehit ediyorlar. Pek çok canımızı acıtan eylemler yapıyorlar. Bunları kullanan dış güçler de var. Bütün terör örgütleri taşerondur. Türkiye terörle mücadele ederken sadece bu maşalarla mücadele etmiyor, maşaları ellerinde tutan güçlerle de mücadele ediyor. Onlara silah veren, lojistik sağlayan güçlerle de mücadele ediyor."
Bakan Bozdağ, Türkiye'de 3 milyon civarında mülteci bulunduğunu, pek çok hadise yaşadıklarını vurgulayarak, şunları söyledi:
"Gezi olayları, 17-25 Aralık, Kobani hadiseleri ve en son darbe teşebbüsü... Bütün bunlar bize bir şeyi öğretiyor ve gösteriyor. Bu bölgede siyasi istikrar, güçlü iktidar olmazsa istikrarsızlık egemen olursa, Türkiye güçlü şekilde ayakta duramaz. 2002'den bu yana milletin sandıkta kurduğu siyasi istikrar ve güçlü AK Parti eğer bu 15 yıllık dönemde Türkiye'nin yönetiminde olmamış olsaydı bugün Türkiye nasıl olurdu, herkesin elinin vicdanına koyup bir düşünmesi lazım. Ekonomimiz nice olurdu, güvenliğimiz nice olurdu. Suriye'de Irak'ta yaşananlar Türkiye'nin toprak bütünlüğüne nasıl tesir yapardı? Ankara'da halimiz ne olurdu? Herkesin düşünmesi lazım. 15 Temmuz başarısız oldu, evet ama ölüme koşan milletiyle beraber, ölüme koşan bir lider oldu, millet de onun arkasına takıldı."
"Sanırsınız ki referandum Türkiye'de değil de Almanya'da oluyor"
Almanya'da iptal edilen programlara değinen Bozdağ, "Ben Türkiye'nin hükümet sistemi değiştirmesinin bu milletin ve devletin bekası, istiklali, istikbali ve istikrarı için şart olduğuna inanan, bunu inanarak müdafaa eden, anlatan birisiyim. Sadece bugün değil, uzun yıllardır bu inançta olan birisiyim. Avrupa'da gördüğüm manzaradan sonra bizim inanarak, savunarak bu şeyin Türkiye'nin ne kadar menfaatine olduğunu göstermesi bakımından son derece önemli." değerlendirmesinde bulundu.
"Türkiye'nin üzerine baskı kuruluyorlar. Avrupa'da yaşayan Türk vatandaşlarının üzerine baskı kuruyorlar ki sandığa gitmesinler. Korkutarak, sindirerek sandığa gitmesini engellemek istiyorlar." diyen Bozdağ, konuşmasına şöyle devam etti:
"Sanırsınız ki referandum Türkiye'de değil de Almanya'da oluyor. Türkiye'nin hükümet sistemi değil de Almanya'nın hükümet sistemi değiştiriliyor. Avrupa Konseyi'ndeki herhangi bir ülkenin hükümet sistemi değiştiriliyor. Herkes gözünü dikmiş Türkiye'ye. Kulaklarını kabartmış Türkiye'ye. Türkiye'de sistemi halk değiştirecek mi değiştirmeyecek mi? Çok müthiş bir baskı var. Sandığa giden olursa da 'evet' değil, 'hayır' versin istiyorlar. Bu işin ne kadar doğru olduğunu görmemiz için bu bile yeter. Bütün Avrupa, Türkiye'nin iyiliğini istiyor. Terör örgütlerine her gün ev sahipliği yapıyorlar. PKK'lılar orada, DHKP-C'liler orada, darbeciler orada, FETÖ'cüler orada, kim Türkiye'ye düşmanlık ediyorsa, hepsi himaye ediliyor ama öte yandan bakıyorsunuz Türkiye'nin iyiliğini düşünüyor bu beyefendiler. Size ne Türkiye'deki sistem değişikliğinden, sizi ne ilgilendiriyor. Türk halkı bunun kararını verecek. Almanlar bunun kararını vermeyecek. Bu millet kendi sistemini değiştirecek. Almanya'nın sistemini değiştirmeyecek. Hiç kimse istikrarlı bir Türkiye'yi istemiyor. Güçlü bir Türkiye'yi istemiyor. Zayıf bir Türkiye istiyor."