MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin TBMM grup toplantısında açıklama yaptı.
Bahçeli'nin konuşmasından satır başları şu şekilde:
31 Mart yerel seçimlerini dolu dolu geçireceğiz. Ara sıra keyfi yeterse boş zamanlarda İstanbul'a uğrayan İBB Başkanı'nı evine göndereceğiz. Amacımız, ayırmadan ayrışmadan yerelde iktidar olmaktır.
İsrail saldırıları hiçbir kural dinlemeden devam etmektedir. Netanyahu, katliamlara aralıksız sürdürme mesajı verdi. Şifa Hastanesi'nin vurulması İsrail'in savaş suçları siciline bir yenisini daha eklemiştir. Binlerce sivilin sığındığı ve yaralıların getirildiği Şifa Hastanesi'ne füze atılması kelimenin tam anlamıyla vahşettir. Batı ikiyüzlü ve çifte standartlıdır.
Riyad Zirvesi'nde Gazze görüşmesi
Suudi Arabistan'ın başkenti İİT Gazze'yi görüşmek için olağanüstü toplandı. Zirvede, sayın Cumhurbaşkanımız kadar dürüst, samimi ve sağlam duruş sergileyen hiç kimse olmamıştır. Gazze'de kalıcı ateşkes sağlanmalı.
"Netanyahu, Lahey Adalet Divanı'nda yargılanmalı"
İsrail Başbakanı Netanyahu'nun hükmü bazı ülkelerde geçebilir ama Müslüman Türk milletine sökmez. Unutmayın korkak bir defa, kahraman ise bin defa ölür. Türkiye'nin kimseye eyvallahı yoktur. Zulme sessiz kalmak aynı zamanda ortak olmak demektir. Herkes sussada biz zalime 'zalim' demekten geri durmayacağız. Netanyahu, Lahey Adalet Divanı'nda yargılanmalıdır.
AB'nin skandal Türkiye raporu
Avrupa Birliği Komisyonu, ülkemize karşı önyargılı duruşunu yinelemiştir. Biz Müslüman Türk milleti olarak din kardeşlerimizin ve soydaşlarımızın her zaman yanı başında yerimizi alıyoruz. Avrupa Birliği Komisyonu'nun raporunu uçak yapıp kendilerine aynen iade ediyorum.
Yargıtay'ın Anayasa Mahkemesi adımı
Anayasa Mahkemesi ile Yargıtay arasındaki durum hukuk devleti açısından arzu etmediğimiz bir durumdur. Bir devlet veya rejm krizi değil, böyle görmek ve göstermek isteyenlerin bir kuruntusudur. Kriz bekleyenlere açık söylüyorum, avuçlarını yalayacaklar, hevesleri kursaklarında kalacak. Yargıya saygı mecburidir. Bu kararın gereği TBMM'de yapılmaldır. Anayasa Mahkemesi ile Yargıtay arasında cepheleşme ve suç duyurusuna kadar varan süreç, devlet krizi değil böyle görmek isteyenlerin sefil uydurmasıdır. Gazi Meclis Anayasa Mahkemesi'nin vesayeti altında değildir.
TBMM'de oturma eylemi yapan grubun Yargıtay'a laf etmesi küstahlık ve seviyesizliktir. Oturanlara sesleniyorum, siz oturmaya devam edin, Türk milleti 31 Mart'ta size Osmanlı şamarını vurmasını bilecektir.
Ortada darbe, devlet, rejim ve yargı krizi değil bal gibi Anayasa Mahkemisi'nin yetkilerini aşarak, yasaları ve Anayasa'yı aşındırarak yargısal aktivizmi vardır. Anayasa Mahkemesi yetki alanını genişleterek TBMM'ye ve diğer yüksek yargıya parmak sallamaktadır ve de Anayasa'nın üstünlüğü ilkesini ihlal etmektedir. Anayasa Mahkemesi başkanı objektifliğini ve tarafsızlığını kaybetmiş, Türkiye'nin yeni yönetim sistemiyle, milli birlik ve kardeşliğine cephe almıştır. Türk devletiyle uğraşma, cesaretin varsa Kandil'e git. Anayasa Mahkemesi ya kapatılmalı ya da yeniden yapılandırılmalıdır.