Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve Alman mevkidaşı Heiko Maas, İstanbul Alman Lisesi’nin 2018-2019 eğitim öğretim yılı açılış törenine katıldı.
Alman Lisesi'nin 150. kuruluş yıl dönümüne denk gelen etkinlikte konuşan Çavuşoğlu, Türkiye'yi ziyaret eden Almanya Dışişleri Bakanı Maas ile Türk-Alman ilişkilerini ve bu ilişkileri nasıl geliştirebileceklerini görüştüklerini anlattı.
"Türkiye-Almanya tarihe dayanan köklü geçmişe sahip"
Görüşmelerde eğitime önem ve öncelik verdiklerini ifade eden Çavuşoğlu, şöyle konuştu:
"Türkiye-Almanya arasındaki dostluk, tarihe dayanan köklü bir geçmişe sahip. Eğitimdeki iş birliğimiz de öyle. İşte Alman Lisesi bunun en güzel örneklerinden bir tanesidir. Bu lise Almanya'ya, Türkiye'ye ve Alman ve Türk kültürüne çok yakın nesiller yetiştiriyor. Biz bundan mutluluk duyuyoruz. Ayrıca hem Almanya'ya hem Türkiye'ye çok kıymetli değerler kazandırmıştır. Sanatta, modada, siyasette, iş dünyasında... Bizim bakanlığımıza da Alman Lisesi çok kıymetli diplomatlar kazandırmıştır. Tarih boyunca Türk diplomasisine önemli diplomatlar ve büyükelçiler kazandıran Alman Lisesine Dışişleri Bakanı olarak da teşekkür ediyorum. Şu anda Viyana Büyükelçimiz de dahil aktif görevde olan Alman Lisesi mezunu arkadaşlarımız var. Siyasette de yakın çalıştığımız Alman Lisesi mezunu arkadaşlarımız var."
Çavuşoğlu, lise son sınıfa geçen öğrencilere seslenerek, Türkiye ve Almanya Dışişleri Bakanlıklarına girmelerini tavsiye etti.
Alman Lisesi mezunu siyasetteki isimlerin hem Türkiye hem de Almanya için hayırlı ve faydalı işler için kafa yorup çaba sarf ettiklerini dile getiren Çavuşoğlu, gençlerin de iyi görevlere gelerek iki ülke arasındaki dostluğu daha da pekiştirmeleri temennisinde bulundu.
"Eğitimdeki iş birliğimizi Türk-Alman Üniversitesi ile taçlandırdık"
Bakan Çavuşoğlu, Türkiye'de Almanca'ya önem verildiğini ifade ederek, "Şu anda devlet okullarında 6 bin civarında Almanca öğretmeni görev yapıyor. Yine 120 bin civarında çocuğumuz ilk ve orta öğretimde Almanca dersi alıyor. Bu sayıyı beraberce artırabiliriz. Aynı şekilde Almanya'da da 3 milyondan fazla Türk-Alman var ve onların da hem Almancayı hem Türkçeyi öğrenmesi için birlikte çalışıyoruz. Ana dilini bilmeyen bir çocuğun ikinci dili öğrenmede ve entegrasyonda sadece biz siyasetçiler değil uzmanlar da söylüyor. Biz eğitimdeki iş birliğimizi Türk-Alman Üniversitesi ile adeta taçlandırdık. Önümüzdeki süreçte de eğitimle ilgili birlikte atacağımız adımların sayısını artıracağız" diye konuştu.
Alman Lisesi'nin 150. yılını tebrik eden Çavuşoğlu, okulun gelecekte daha güçlü olacağına inandığını belirterek, geçmişte okulda hizmet veren öğretmenleri de saygıyla andığını kaydetti.
"Gençlerden öğreneceğimiz çok şey var"
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, "Zor bir dünyada yaşıyoruz, zor bir coğrafyada ama bakıyoruz, gençlerimizin gerçekten çok farklı bir vizyonu var ve idealleri var, heyecanı var, enerjisi var. Bizim de gençlerden öğreneceğimiz çok şey var" dedi.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve Alman mevkidaşı Heiko Maas, İstanbul Alman Lisesi'nin 2018-2019 eğitim öğretim yılı açılış töreninde öğrencilerin sorularını da yanıtladı.
"Öğrencilerle bir arada olmak nasıl bir duygu?" sorusu üzerine Çavuşoğlu, "Biz siyasetçiler konuşmayı çok severiz ve ders verir gibi konuşmayı da severiz. Esasen biz yaptığımız iş gereği giderek bir statükonun içinde kalıyoruz. O yüzden öğrencilerle ve gençlerle buluşmak, lisede ve üniversitede bizim için de faydalı. Elbette bizim de kafa yorduğumuz birçok konu var. Zor bir dünyada yaşıyoruz, zor bir coğrafyada ama bakıyoruz, gençlerimizin gerçekten çok farklı bir vizyonu var ve idealleri var, heyecanı var, enerjisi var. Bizim de gençlerden öğreneceğimiz çok şey var. Ayrıca böyle bir panel, bugün öğrencilerle biz iki bakanı bir araya getiren bir panel de sınıf ayrımının olmadığını gösteriyor insanlar arasında. Bu bakımdan da önemsiyorum" dedi.
Sivil toplum kuruluşlarına gençlerin katılımı konusundaki bir soru üzerine Çavuşoğlu, sivil toplum örgütlerinin bugün siyasette ve demokraside rolünün kimse tarafından inkar edilemez olduğunu vurguladı.
"Bir enstrüman çalmak halen içimde ukde. Onu da başaracağım. Yakında başlıyorum"
Bir öğrencinin, "Lise yıllarına dönseniz yine aynı yolu mu izlerdiniz?" sorusuna ise Çavuşoğlu, şu yanıtı verdi:
"Lise yıllarında diplomat olmak istedim ve hayalim Dışişleri Bakanlığına girip diplomat olarak devam etmek, sonra da siyasete girmek. İkisi de hayal ama önce diplomasi sonra siyaset. Neden diplomat olmak istedim? O yıllarda Ermeni terör örgütü ASALA'nın Avrupa'da ve Amerika'da değişik ülkelerde diplomatlarımıza yönelik terör saldırıları. Çok sayıda şehidimiz vardı. O saldırılara karşı ben diplomat olmak istedim ve rahmetli annem de 'Seni de vururlar' diye karşı çıkıyordu bu fikre. Her anne baba gibi genelde Türkiye'de, o da benim doktor olmamı istiyordu. Ben gece düşünüyordum, 'Doktor olabilir miyim'... Doktor olamam. Onu yapabilir miyim, bunu yapabilir miyim, iğne vurabilir miyim, kan alabilir miyim veya ameliyat yapabilir miyim? Hiçbirisini yapamam, karakterime uygun değil. O nedenle Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümü'nü yazdım ve kazandım. Amerika'ya gidince, sonra İngiltere'ye gidince biraz fikrim değişti. Önce siyasete girdim sonra parlamenter diplomasi ve bugün Dışişleri Bakanlığı. Hayat böyle ama bugün olsa yine aynı şeyi seçerdim, yani diplomat olmak için Uluslararası İlişkiler okurdum, belki yanında bir Felsefe de okurdum. Onu da çok ilginç buluyorum. Bazen başka yeteneğim var mı? Kendimi test ediyorum. Zaten ses berbat, şarkı söylesem herkes buradan kaçar gider ama bir enstrüman çalmak halen içimde ukde. Onu da başaracağım. Yakında başlıyorum. Diğer taraftan özellikle iç mimariye biraz ilgim var, dizayna; belki hobi olarak onu da yapabilirdim vaktim olsaydı ama yine bu yolu seçerdim, hem siyaseti hem de diplomasiyi."
Kişisel gelişimde ailenin rolünün önemli olduğuna değinen Çavuşoğlu, "Bu anlamda rahmetli annemden çok şey öğrendim. Kendisi ilkokula bile gidememiş bir kadındı. Ama gençlik ve ergenlik yıllarımızda bize gerekli bilgileri verdi, gelişmemizi sağladı. Kişisel gelişimde aile kadar okulun ve öğretmenlerin de rolü gerçekten çok büyük" diye konuştu.
Çavuşoğlu, lise sonda okurken Antalyaspor'un hocasının kendisine profesyonellik ve Antalyaspor'da oynama teklifinde bulunduğunu kaydederek, "Ama benim hep 'diplomat olacağım, uluslararası ilişkiler okuyacağım, üniversiteye gideceğim' diye hayallerim vardı. Bu teklifi reddettim. İyi ki de reddetmişim. O zamanlarda futbolda da çok para yoktu" dedi.
"Her şeye rağmen yaptığım işten çok memnunum ve severek yapıyorum"
Dışişleri bakanlarının yaptığı işin kolay olmadığını anlatan Çavuşoğlu, şöyle devam etti:
"Kendimi övmek için söylemiyorum ama zor konularla uğraşıyorsunuz. Sorunları çözmeniz gerekiyor ve bazen de mevkidaşlarınızla tartışıyorsunuz, kavga ediyorsunuz. Bizimki kavga değil tabii. Ama bunu yaparken de dostluklar oluşuyor. O yüzden ülkeler arasında çok ciddi sorunlar bile olsa dışişleri bakanları arasında zor konuları tartışa tartışa bir dostluk oluşuyor. Bu iş çok zaman alıyor, çok seyahat etmeniz gerekiyor. Örneğin ben buradan Ankara’ya gideceğim, bir saat kaldıktan sonra İran'a geçeceğim, yarın da İtalya'ya gideceğim. Ondan sonrasını hatırlamıyorum. Ama yine de her şeye rağmen ben yaptığım işten çok memnunum ve severek yapıyorum. Zaten bir insan hangi işi yaparsa yapsın, severek yapması gerekiyor."
Bakan Çavuşoğlu, Alman Lisesi'nin eğitimini 150 yıldır sürdüren köklü bir kurum olduğunu ve tüm zorluklara rağmen bunu başardığını belirterek, "Ama bugün bir şey daha gördüm. Bu okulun 150 yıldır başarılı bir şekilde devam etmesindeki sebeplerinden birisi de okul mezunlarının bu okula sahip çıkması, bağını koparmaması ve dayanışma içinde olması" ifadelerini kullandı.
"Türk hükümetine teşekkür ediyoruz"
Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas da, "Bu kadar güzel karşıladığınız için teşekkür ediyorum. Mevlüt arkadaşımla dünden beri konuşuyoruz. Alman-Türk ilişkilerinin derinlemesine iş birliği yaparak gelişmesini konuştuk" dedi.
Mass, İstanbul Alman Lisesi'nin iki ülke arasında örnek teşkil ettiğine vurgu yaparak, "Buradan yola çıkarsak çok ilerleme kaydederiz. Türk hükümetine bu olanaktan dolayı teşekkür ediyoruz. Eğitim ortamı ve tesis çok güzel. Şu an eski öğretmenlerim benim bakan olmama çok şaşırıyor. Hiçbir zaman inancınızı kaybetmeyin. Güzel bir fırsatınız var burada, bunu değerlendirin" diye konuştu.
Tören öncesi okulun öğrencileri her iki Bakanı çiçeklerle karşıladı. İki Bakan öğrencilerle öz çekim yaptı. Sınıfları gezen iki Bakan kimya dersi verilen bir sınıfta deney yapan öğrencileri izledi ve öğrencilere başarı dileklerinde bulundu.
Törene İstanbul Valisi Vasip Şahin, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal, Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan, İl Milli Eğitim Müdürü Levent Yazıcı, İstanbul Alman Lisesi Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Mithat Cin, öğretmen ve öğrenciler katıldı.
Kaynak: AA