Açık 9.3ºC Ankara
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Düzce
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kahramanmaraş
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kilis
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Şanlıurfa
  • Şırnak
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak
Gündem
31.05.2018 11:55

Bakan Çavuşoğlu'ndan DW sunucusuna sert tepki

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, FETÖ liderine Müslüman vaiz diyen DW sunucusuna tepki göstererek, "O, komplocu bir terörist. Bu konuda sizinle farklı fikirdeyiz." dedi.

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Deutsche Welle kanalındaki Conflict Zone programında Tim Sebastian'ın sorularını yanıtladı.

Gazeteci Tim Sebastian'a FETÖ'nün darbe girişimi ve sonrasında yaşananlarla ilgili adeta demokrasi dersi verdi. 

Programda Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne (AB) üyelik sürecinde bazı Avrupa ülkeleriyle yaşanan gerginlik gündemdeydi. 

"Hollanda başbakanının dedikleri hangi demokratikliğe uygun?"

Hollanda örneğinin verilmesi üzerine Çavuşoğlu şunları söyledi.

"Hollanda başbakanının bana Hollanda'ya laleleri görmek için gidebileceğimi ancak Türk halkını göremeyeceğimi söylemesini nasıl değerlendiriyorsunuz, bu hangi demokratik standartlara uygun?" 

"Kendinizi patron, Türkiye'yi ikinci sınıf görüyorsunuz"

Bakan Çavuşoğlu, Avrupa'nın kendine göre bir demokrasi anlayışı olduğunu ve "Türkiye ne derse yanlış, Avrupa ne derse doğru" yaklaşımının sorunlu olduğunu bir kez daha yineledi.

"Kendinizi patron, birinci sınıf halk ve ülke olarak, Türkiye'yi ve Türk halkını ise ikinci sınıf görüyorsunuz. Bunu doğrudan söylemenize gerek yok. Türkiye'ye ve Türk halkına yaklaşımınızdan bunu doğrudan görebiliyoruz."

"Ne yazık ki Avrupa'nın ve Batı'nın çifte standardı"

Avrupalı ülkelerin engellemeleriyle toplantı özgürlüğü ve ifade özgürlüğünün ihlal edildiğinden de bahsetti Çavuşoğlu, "Bu ne yazık ki, Avrupa'nın ve Batı'nın çifte standardı." dedi.

"Türkiye'de demokrasi ve insan hakları ihlalleri yaşandığıyla ilgili değerlendirmeler doğru değil. Türkiye'nin karşı karşıya kaldığı korkunç darbe girişiminin ardından halkın güvenliğini sağlamak için tedbir alması gerekti.

"Darbe girişimi olunca neden demokrasiyi savunmadınız?"

Batı'nın darbecilerin yanında olduğunu da bir kez daha hatırlatan Çavuşoğlu şöyle devam etti:

"Türkiye'de ne olduğunu anlamak istemediniz. Birçok Batılı ülke darbecileri destekledi. Şimdi, Batı'daki birçok ülke daha önce orduda bulunanları da içeren bu darbecilerin hepsine farklı statüler tanıyor, iltica hakkı tanıyor. Neden biz bu darbe girişimiyle karşı karşıya kaldığımızda Türkiye'deki demokrasiyi savunmadınız?"

"Saygı göstermek zorundasınız"

Bakan Çavuşoğlu'nun Almanya ve Avusturya ile ilişkileri normalleştirdiğinden bahsederken sözü kesildi. Mevlüt Çavuşoğlu sunucuya tepki gösterdi.

"Lütfen sözümü kesmeyin, konuşmama izin verin. Konuşmama izin vermiyorsunuz. Soru soruyorsunuz, ilk cümlemin ardından sözümü kesiyorsunuz ve benim yapacağımdan daha çok yorum yapıyorsunuz. Sorunuzu sorun, yanıtlamama izin verin. Saygı göstermek zorundasınız. Bana saygı göstermiyorsunuz. Röportaj böyle yapılmaz. Sorunuzu sormalısınız, yorumunuzu yapmalısınız ve benim yanıt vermemi beklemelisiniz. Röportaj bu şekilde yapılır. Eğer Türk Dışişleri Bakanı'nı küçük düşürmeye çalışıyorsanız bu böyle olmaz. Sorularınızı yanıtlamama izin vermiyorsunuz." 

"Neden geçmişte kalmış negatif yanlara odaklanıyorsunuz?"

Çavuşoğlu'na geçen yıl Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve eski Almanya Dışişleri Bakanı Sigmar Gabriel'in, Die Welt gazetesi muhabiri Deniz Yücel'le ilgili basına yansıyan karşılıklı demeçleri soruldu. 

"Söylemler yükseldiğinde ne yazık ki taraflardan böyle benzer demeçlerin geldiğini görüyorsunuz. Daha sonra aynı dışişleri bakanıyla, Sigmar Gabriel ile ilişkileri normalleştirmek için birlikte çalıştık. Kendisi beni evinde ağırladı, Türk çayı ikram etti. İlişkileri normalleştirmek için birlikte çalıştık ve çok yol katettik. Neden bu sürece odaklanmıyorsunuz da sadece ilişkilerin geçmişte kalmış negatif yanlarına odaklanıyorsunuz?" 

"Hiçbir zaman Avrupa'yı sorgulamıyorsunuz"

Bakan Çavuşoğlu'na Başbakan Yardımcısı Recep Akdağ'ın Die Welt'e verdiği röportajda "Türkiye, AB'ye diğer tüm adaylardan daha önce girmeyi hak etti." sözleri hatırlatıldı.

"Türkiye'nin AB'ye üye olmayı isteyip istemediği" sorusuna, Türkiye'nin üyelik için 60 yıldır beklediği süreçte birçok reform yaptığı yanıtını verdi.

"Türkiye, AB yolunda kriterleri yerine getirdikçe siyasi engellerle karşılaştı. Başbakan yardımcım şunu kastediyor: Reform yapsak da, fasılların açılması ve kapanması için gereken kriterleri yerine getirsek de ne yazık ki siyasi engeller nedeniyle hiçbir ilerleme kaydedemedik. Başbakan yardımcısının görüşüne neden saygı duymuyorsunuz? Türk siyasetçilerin her demecini sorguluyorsunuz ama hiçbir zaman Avrupa tarafını sorgulamıyorsunuz."

"Biz 'dışarıdaki' değiliz"

Sebastian'ın "Elbette Avrupa tarafını da sorguluyoruz ama siz Avrupa'yı temsil etmiyorsunuz. Türkiye'nin temsilcisi olduğunuz için size Türkiye'nin söylemlerini soruyorum." sözleri üzerine Çavuşoğlu şunları söyledi:

"Türkiye' Avrupa Konseyi'nin kurucu üyesi, Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi'ne (AKPM) 2 yıl başkanlık etti, NATO ve İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) üyesi. Biz Avrupa'nın bir parçasıyız. 'Dışarıdaki' değiliz. Biz, beğenseniz de beğenmeseniz de Avrupa'nın parçasıyız."

"Cumhurbaşkanı Erdoğan, Avrupa'yı teröre karşı uyardı"

Tim Sebastian, Türkiye'nin Avrupa'yı tehdit ettiğini öne sürdü.

"Neden Avrupa'yı tehdit ediyorsunuz? Cumhurbaşkanınız, geçen yıl mart ayında 'Avrupa böyle davranmaya devam ederse dünyanın hiçbir yerinde hiçbir Avrupalı, sokağa güvenle adım atamaz.' dedi. Bu bir tehdittir." 

Çavuşoğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Avrupa'yı tehdit etmediğinden, uyardığından bahsetti:

"Bu bir tehdit değildir. Burada kendisi Avrupa'yı uyarıyor. Eğer terörle mücadele iki yüzlülüğe devam ederseniz, teröristlerin ülkenizdeki faaliyetlerine izin verirseniz, 'DEAŞ kötü terörist ama PKK en iyisi' derseniz, onların mali kaynaklarını artırmasına ve ülkenizde yasa dışı faaliyetlerine izin verirseniz gelecekte kimse güvende olamaz. Cumhurbaşkanı, burada 'Terör örgütlerini desteklemeyin' diyor. Terörün her türlüsüyle çifte standart göstermeksizin aynı mücadele verilmeli. Bu bir tehdit değil. Bu, sizin yorumunuz."

"Avrupa ülkeleri darbe girişimini onayladı"

Bakan Çavuşoğlu, birçok Avrupa ülkesinin darbe girişiminin başarısız olmasını kabullenemediğini söyledi.

FETÖ'nün Türk halkı ve birçok dost ülke için terör örgütü olduğunu da anlatan Çavuşoğlu, "Bu yüzden birçok ülke, bunların bağlantılarını ve okullarını kapatıyor." dedi.

"Avrupa ülkelerinin büyük çoğunluğu Türkiye'deki darbe girişimini onayladı. Neden darbe girişiminin ardından kimse bizi ziyaret etmedi? O gece saat 03.00'te Türkiye'nin ya da benim ne durumda olduğumu sormak yerine darbeye teşebbüs edenlere nasıl bir tutum izleneceğini soran bakanlar oldu."

"FETÖ elebaşı Gülen 'Müslüman vaiz' değil, 'komplocu terörist' "

Sunucu, FETÖ elebaşı Gülen için skandal bir kelime kullanarak "Müslüman vaiz" dedi.

Bakan Çavuşoğlu, sunucuyu uyararak, "O, bir terörist, 'Müslüman vaiz' değil. Bu konuda sizinle farklı fikirdeyiz. İşte anlatmak istediğim tam da bu: O bir komplocu, bir terörist. Onun Türkiye'de yaptığından hoşnut kaldınız. Bu yüzden 'Müslüman vaiz' dediniz." 

Asılsız takas iddialarını sordu

ABD'li din adamı Andrew Brunson, İzmir'de terör örgütleri FETÖ ile PKK adına suç işlediği ve casusluk yaptığı iddiasıyla 35 yıl hapis istemiyle tutuklu yargılanıyor. 

Tim Sebastian, Türkiye'nin Brunson'un serbest bırakılmasına karşılık Gülen'in takas edilmesi önerisini yaptığı iddialarını gündeme getirdi.

Sebastian, bunun bir "rehine diplomasisi" olup olmadığını sordu. 

"5 dakikanızı ayırsanız, suçlamaları öğrenirsiniz"

Bu durumun rehine diplomasisi olmadığı yanıtını veren Çavuşoğlu, Brunson'ın sanık olduğunu ve hakkında iddianame bulunduğundan bahsetti.

"İddianameyi okumak için 5 dakikanızı ayırırsanız, ne tür suçlamalar olduğunu görebilirsiniz. Bu, tamamen hukuki süreç, siyaseten harekete geçirilmiş bir süreç değil."

"Brunson'a karşılık FETÖ elebaşının takası önerisinde bulunmadık"

Mevlüt Çavuşoğlu, Türkiye'nin, Brunson'a karşılık FETÖ elebaşı Gülen'in takas edilmesi önerisinde bulunduğu iddialarını reddetti.

"Biz asla öneride bulunmadık. Türkiye ve ABD dahil olmak üzere ülkeler arasında insanları iade etmek ve mahkumları takas etmek için anlaşmalar vardır. Bazen mahkumlar cezalandırıldığında, siz onları ev sahibi ülkelere gönderebilirsiniz. Bunlar anlaşmalardır, olabilir fakat biz bunu önermedik. Bu sizin yorumunuz. Biz, asla herhangi bir ülkeyle bu çeşit bir pazarlıkta olmadık. Sadece bazen istihbaratlar, bazı teröristleri sınır dışı etmek için ve ciddi bir durum olduğunda birlikte çalışır. Bu, ülkeler arasında bir tür iş birliği çeşididir. Fakat (ABDli) vaiz, tutuklandı, cezası kesinleşmedi fakat ciddi suçlamalar var. İddianameyi okuduğunuzda ne tür suçlamalar olduğunu görürsünüz."

"Esed'in Suriye'yi yönetemeyeceğine inanıyoruz"

Bakan Çavuşoğlu, Suriye'de Beşşar Esed rejiminin ülkenin başından gitmesi sözlerinin hatırlatılması üzerine "Biz, Esed'in artık bu ülkeyi yönetemeyeceğine inanıyoruz çünkü Esed neredeyse 1 milyon kişiyi öldürdü." dedi.

Türkiye, Suriye meselesinin çözümüyle ilgili farklı platformlarda hayati rol oynuyor.

"İran da önemli bir aktör"

Çavuşoğlu, Türkiye'nin Halep'teki gelişmelerden bu yana Rusya ile çalışmaya başladığını ve daha sonra buna İran'ı da dahil ettiklerini hatırlattı. 

"Seversiniz ya da sevmezsiniz. İran da önemli bir aktör. İran ile Esad konusu da dahil olmak üzere farklı konularda görüş ayrılıklarımız var."

"Kimse Cenevre sürecine önem vermiyor"

Çavuşoğlu, Astana ve Soçi sürecinin önemli olduğunu ve Soçi zirvesini Cenevre sürecine bağladıklarını hatırlattı. 

Türkiye'nin Esed'le ilgili pozisyonunu değiştirmediğinden bahsetti: 

"Kimse Cenevre’deki siyasi sürece yeterince önem vermiyor. Bu, sadece Rusya ve İran ile alakalı değil. Bu, koalisyondaki müttefiklerimizle de alakalı. Cenevre'de ileriye doğru herhangi bir adım atmadan ya da herhangi bir ilerleme ya da başarı göstermeden siyasi çözümden nasıl emin olabiliriz?"

"Gözlemciler objektif ve dengeli olmalı"

24 Haziran seçimleriyle ilgili soruları da yanıtlayan Çavuşoğlu, geçen yıl gözlemci bazı komite üyelerinin terör örgütü PKK yanlısı kampanyalara katıldığını hatırlattı.

"Gözlemciler objektif ve dengeli olmalı. Taraf tutamazsınız. Herhangi bir siyasi partinin kampanyasına katılamazsınız. PKK propagandasına katılıyorsanız, taraf tutuyorsunuz. PKK’yı destekliyorsanız, terörist destekçilerisiniz." 

Kaynak: AA

Sıradaki Haber
Kırmızı listedeki teröristin cenazesine katılan HDP’li vekile fezleke
Yükleniyor lütfen bekleyiniz