Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumunda düzenlenen "Atatürk'ü Anma Töreni"nde konuştu.
Ersoy, bir asır önce tarihin en zorlu koşullarında, aziz vatana göz diken emperyalistlere karşı bağımsızlık ve hürriyet meşalesini yakan, İstiklal Savaşı'nın Başkomutanı, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü rahmet, minnet ve saygıyla anarak konuşmasına başladı.
Vatanın bağımsızlığı, milletin özgürlüğü için dört bir cephede savaşan Milli Mücadele şehitlerini ve gazileri de rahmetle ve şükranla yad eden Ersoy, bugün Atatürk'ü en doğru şekilde anmanın, onun mirasına sahip çıkmanın aynı zamanda onun hedeflerini en iyi şekilde anlamaktan geçtiğini belirtti.
"Bugün Atatürk'ün gösterdiği hedefe ulaşmak, Atatürk'ün yolundan gitmek, Atatürk'ün emanetine sahip çıkmak en temelde şu iki ideale sahip olmayı gerektirir; birincisi, tam bağımsız bir Türkiye, ikincisi de her alanda üreten, güçlü ve müreffeh bir Türkiye idealidir." ifadesini kullanan Ersoy, Türk tarihine bakıldığında İstiklal Marşı şairi Mehmet Akif Ersoy'un işaret ettiği gibi aziz milletin ezelden beri hür yaşadığını ve hür yaşamaya en yüksek bir ideal olarak sarıldığını gördüklerini söyledi.
Bakan Ersoy, sözlerini şöyle sürdürdü:
"İşte bu anlayış, Anadolu coğrafyasında bastığımız yerleri toprak diyerek geçemeyeceğimizi bize öğretmiştir. Türkiye Cumhuriyeti'nin bağımsızlığını korumak, bağımsızlık idealine sahip çıkmak bu toprakların altında kefensiz yatan şehitlerimize karşı en büyük sorumluluğumuzdur. Bu çerçevede bağımsızlık ruhunu her daim diri tutmak ve her alanda güçlü bir Türkiye hedefine sahip olmak, asli görevlerimizin başında gelmektedir. Biz, ülkesini, milletini, vatanını seven, Atatürk'ün gösterdiği hedeflere ulaşmayı kendisine bir ideal olarak benimsemiş, kalbi Türkiye Cumhuriyeti’nin bağımsızlığı için atan herkesin, Cumhuriyet'imizin ikinci yüzyılının Türkiye Yüzyılı olması için dayanışma ve kardeşlik içinde gece gündüz demeden çalışması gerektiğine inanıyoruz. Artık bilimde, teknolojide, savunma sanayiinde olduğu gibi kültür ve sanat alanında da dünyadaki güç odakları tarafından yönlendirilen değil kendi değerlerini üreterek küresel sisteme yön veren bir Türkiye için çalışıyoruz. Küresel kültür ve medya odakları tarafından geliştirilen içeriklerin halkımıza, gençlerimize ve çocuklarımıza zarar vermesine asla seyirci kalmıyoruz ve kalmayacağız. Kendi medeniyetimize, kültürümüze sahip çıkıyoruz. Gençlerin kendi değerlerimizi tanıması için kültür ve sanat alanında tarihin en önemli çalışmalarını hayata geçiriyoruz. İnanıyoruz ki, yarınımız bugünden çok daha güçlü olacak."
Bakan Ersoy, Cumhuriyet'e ve Atatürk'ün emanetine sahip çıkmak, onun hedeflerini yerine getirmek için çok çalıştıklarını ve çalışmaya devam edeceklerini belirterek, Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu ve bağlı kurumlarının böyle güzel, yıldız bir proje içerisinde bir araya gelerek Türk kültürü, tarihi ve diline çok önemli hizmetler üreteceğine inandığını sözlerine ekledi.
Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Başkanı Derya Örs de Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu, bilimin, sanatın ve kültürün koruyucusu büyük devlet adamı Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün ebediyete intikalinin 86'ncı yıl dönümü dolayısıyla düzenledikleri programda devlet erkanını ve konukları ağırlamaktan büyük mutluluk duyduğunu söyledi.
Cumhuriyet'in kuruluşunun 100'üncü yılını, ülkede ve dünyanın her yerindeki temsilciliklerde olağanüstü coşku, heyecan ve sevinçle kutladıklarını anlatan Örs, 101 yaşına basan Cumhuriyet'in, Türkiye Yüzyılı'na emin adımlarla girdiğini kaydetti.
Türk milletinin, muhteşem geçmişinden aldığı birikimi daha muhteşem bir geleceğe taşımak için 101 yıldır sürdürdüğü var oluş mücadelesinden, içeride ve dışarıda karşılaştığı bütün sorunlara ve güçlüklere rağmen alnının akıyla çıkmayı başardığını vurgulayan Örs, "Çok yakın gelecekte yeni dünya düzenine yön verecek her alanda tam bağımsız bir Türkiye'nin küresel ve bölgesel bir güç ve oyuncu olmaya aday olduğunu dosta, düşmana kanıtlamıştır." dedi.
Örs, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, 19 Mayıs 2014'de inşası için talimat verdiği Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu yerleşkesinin resmi açılış töreninin gerçekleştiğini belirterek, "Başkent Ankara'mıza ve Atatürk'ün adına yakışır en görkemli binalardan birisi olan yeni yerleşkemizde bir araya gelen Türk Tarih Kurumu, Türk Dil Kurumu, Atatürk Araştırma Merkezi ve Atatürk Kültür Merkezi'miz, sahip oldukları imkanlarla bundan böyle temel ilkelerini ortaya koymuş olduğunuz Türkiye Yüzyılı ülküsü doğrultusunda çalışmaya, ülkemizin dil, tarih ve sosyal bilimler alanında ihtiyaç duyduğu bilimsel bilgiyi üretmeye ve toplumumuzla paylaşmaya devam edecektir." diye konuştu.