Özhaseki, Bursa Büyükşehir Belediyesince düzenlenen İstanbul Caddesi Kentsel Dönüşüm Alanı Anahtar Teslim Töreni'nde yaptığı konuşmada, Kahramanmaraş merkezli depremlerden etkilenen yerleşim alanlarında 300 binden fazla inşaatın sürdüğünü, geçen ay itibarıyla 46 bin konutun teslim edildiğini söyledi.
Nisan ayının başına kadar 30 bin konutu, daha sonra ise her ay 15-20 bin konutu sahiplerine teslim edeceklerini belirten Özhaseki, şunları söyledi:
"Söz verdik. İnsanlar konteyner kentteler, evlerinin dışındalar. Onlar dışarıda bu zorluk içerisinde yaşarken emin olun bizlerin rahat etmeye hakkı yok. Bakanlık olarak adeta seferberlik ilan ettik. Bir bakan yardımcısı arkadaşımız devamlı deprem bölgesinde. Ayrıca bizim ekiplerimiz oradalar. Şu anda tam 110 bin kişilik bir çalışan ordusuyla hizmet ediyoruz. Allah'a hamdolsun, sözlerimizi yerine getiriyoruz ama bu arada durmadan da bizlere dönüp, 'Nerede bu evler?' diyenler var. 'Gelin göstereyim size' diyorum, hiçbiri gelmiyor. 'Herhalde akrabalarınıza dağıtıyorsunuz, AKP'lilere veriyorsunuz' diyen genel başkanlar var. Ne olur şu kirli dilinizi bir çekin milletin üstünden. Deprem siyaset üstü bir meseledir, sizin dilinizle siyaset yapılacak bir konu değildir. Lütfen bu konuda eğer gerçekleri öğrenmek istiyorsanız gelin deprem bölgesinde önünüze düşeyim tek tek göstereyim yaptıklarımızı."
Özhaseki, 1000'den fazla şantiyede, 4 bini aşkın kırsal mahalle ve köyde evler inşa etmeyi sürdürdüklerini dile getirdi.
Depremlerin akabinde bazı partilerin genel başkanları ve yardımcılarının söylemlerine değinen Özhaseki, "Kardeşim millet can derdinde orada. Her bir yıkıntının altından feryat yükseliyor. Siz hala başka derttesiniz. Allah size iyilik versin." ifadesini kullandı.
"2000 yılından önce yapılmış konutlarımızın hepsi risk altında"
Türkiye'nin bir deprem ülkesi olduğunu vurgulayan Özhaseki, ülkede hareketli 500'e yakın fay hattının bulunduğu bilgisini verdi.
Bilim insanlarının Türkiye'nin Himalayalar'dan başlayarak Alpler'e kadar uzanan hat üzerinde en çok deprem riski taşıyan 5 ülkeden biri olduğunu söylediğini aktaran Özhaseki, şöyle devam etti:
"Geçtiğimiz 100 yıl içerisinde bizim ana karamızda ve denizlerde meydana gelen 6 ve üzerinde şiddette 'yıkıcı' diye tarif ettiğimiz deprem sayısı 231. Yani her sene 2 veya 3 yıkıcı deprem oluyor. Bu müthiş bir olay. Depremlerinde açtığı hasarları hepimiz biliyoruz; 130 bin kardeşimiz ölmüş, milyarlarca dolar zarar çıkmış karşımıza ve 3 hat devamlı hareketli. Biri Van Gölü civarında doğarak daha sonra Erzincan, Tosya, Niksar, Bolu, Abant'la gelip şu anda Adalar'da bekleyen Kuzey Anadolu Fay Hattı. Bütün bilim adamları sürenin dolduğunu ve akşam sabah her an bir deprem olabileceğinden bahsediyor. İkincisi aynı bölgeden başlayarak işte bundan bir sene kadar önce kırılan Doğu Anadolu Fay Hattı. Yani Adıyaman, Malatya, Kahramanmaraş, Hatay'dan Akdeniz'e doğru inen fay hattı. Üçüncüsü de Ege Bölgesi. Bu hatlar binlerce yıldır kırılmaya devam ediyor. Şimdi bizler ne yaparsak yapalım bu gerçekliği bilerek yapmak durumundayız. Bırakın konutlarımızı, iş yerlerimizi, en küçücük müştemilatı bile yaparken deprem gerçeğini göz önünde bulundurarak yapmak zorundayız."
Özhaseki, kadim şehirlerin bulunduğu, Türkiye'nin ekonomisinin döndüğü, 20 milyon insanın yaşadığı Marmara Bölgesi'nin de deprem riski altında olduğuna dikkati çekti.
Böyle bir bölgede gece gündüz demeden kentsel dönüşüm işini başarmaları gerektiğini anlatan Özhaseki, "Özellikle 2000 yılından önce yapılmış konutlarımızın hepsi risk altında. Eski statüye tam uygun olarak yapılsa bile risk altında. Peki ne yapmamız lazım? Dünyada bir tek yolu var bu işin: Kentsel dönüşüm. Kentsel dönüşümden başka çaresi yok bu işin. Bir an önce bizim kentsel dönüşüme başlamamız icap ediyor. 2012 yılında Sayın Cumhurbaşkanı'mızın talimatıyla bir yasa çıkar ve o günden bugüne kadar 11 yıl içerisinde 2 milyon 200 bin konutu yenileriz, değiştiririz. Şu anda 400 binden fazlası devam ediyor. Fakat bu bizi kesmediği için yeni bir yasa daha çıkardık. İşimizi kolaylaştırıyoruz ve bu konuda da destek vermeye devam ediyoruz." diye konuştu.
- "İzmir'de Kordonboyu'nun arka taraflarına lütfen bir gidin, köylerimizden hiç farkı yok"
Bakan Özhaseki, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığının AK Parti hükümetleri döneminde Bursa'ya 98 milyar liralık yatırım yaptığını, 11 milyar liralık yatırımın sürdüğünü bildirdi.
Kentsel dönüşümün 3 ayağının bulunduğunu ifade eden Özhaseki, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bunlardan biri eksik kalırsa kentsel dönüşüm başarılamaz. Birincisi bakanlık, ikincisi belediye, üçüncüsü de vatandaş tarafı bu işin. Bakanlık olarak Sayın Cumhurbaşkanı'mızın talimatıyla yasalar çıkarıyoruz. Özel bütçeler koyuyoruz. Kendi içimizde biz teşkilat şemamızı yeniliyoruz. Sonuna kadar bu konuda hazırlıklarımızı yapıp kentsel dönüşümün önünü açacak her ne varsa hepsini yerine getiriyoruz. İstekliyiz. Her gittiğim yerde açık duyuruda bulunuyorum. Diyorum ki 'Belediye başkanlarımız hangi partili olursanız olun kapı sonuna kadar açık size. A partili, B partili, C partili, hangi partiliyseniz gelin. Burada sizin bir kardeşiniz oturuyor.
Elimde ne imkan varsa sizlerle paylaşacağım. Arsa mı lazım? Arsa vereceğim. Para mı lazım? Para vereceğim. Arkanızda durmak mı icap ediyor? Yasa çıkarmak mı icap ediyor? Onu da yapacağız. Yeter ki sizler bu işi yapın.' Evet, bakanlık olarak biz hazırız. Bu duyuruda her zaman bulunuyoruz ama belediye ayağımız zayıf bizim. Bir kısım arkadaşlarımız var. (Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı) Alinur Bey, binlerce konutun dönüşümünü sağlamaya çalışıyor. Gece gündüz demeden kendi ekibiyle gayret ediyor. Vatandaşlarla görüşmeler yapıyor. TOKİ'yle görüşüyor. Bizden arsa istiyor. Zor bir iş bu iş. Çırpınıyor adeta ve bugün böyle bir sonuca doğru geliyor. Allah razı olsun. (Osmangazi Belediye Başkanı) Mustafa Dündar'dan da Alinur Başkan'dan da Allah razı olsun."
Özhaseki, 10 yıl, 20 yıl, 25 yıl belediye başkanlığı yaptığı halde kentsel dönüşüm işine girmeyen belediye başkanlarının olduğunu belirtti.
Bakan Özhaseki, iki gün önce İzmir'de ziyaretlerde bulunduğunu anımsatarak, şunları ifade etti:
"25 senedir ilçeleriyle beraber tamamı Cumhuriyet Halk Partisinde. 25 sene önce bir ucundan tutsaydınız İzmir'in yarısını değiştirirdiniz. İzmir'de Kordonboyu'nun arka taraflarına lütfen bir gidin, köylerimizden hiç farkı yok. Evler rastgele yapılmış, briketten. Omuz verseniz yıkılacak gibi ama kentsel dönüşüm gelince hepsi kaçıyorlar. Öğrenmişler bir laf bizim Cumhuriyet Halk Partililer, 'Efendim biz kentsel dönüşüme değil de rantsal dönüşüme karşıyız.' Vallahi biz de karşıyız. Rantsal dönüşüme niye karşı olmayalım? Bizim derdimiz ev yapmak. Hadi yapın ya, ne olur? Rica ediyoruz sizden, rantsal dönüşüm yapmayın asla. Zaten rantsal dönüşüm yapmaya çalışanın Allah cezasını versin. Kentsel dönüşüm yapın hadi bir tane. Bir Allah'ın kulu bile ortaya çıkmıyor. Engel olmak için de her numarayı yapıyorlar."
"Onlara bakarak canımızı sıkacak halimiz yok"
İstanbul'u yıllarca yönettiklerini hatırlatan Özhaseki, şu değerlendirmelerde bulundu:
"En son Kadir ağabeyimizdi. Başta Cumhurbaşkanı'mız başlamıştı. Şimdi yerine bir arkadaş geldi. Kentsel dönüşüme ayırdığı para, algı operasyonları için ayırdığı paranın yarısı kadar. Yani 'Beni parlatın, beni övün' diye ajanslara, sosyal medyacılara verdiği, özel kalemden harcadığı paranın yarısı kadar kentsel dönüşüme para ayırıyor. Allah size iyilik versin ya. Ne istiyoruz peki sosyal medyadan? Bir yalan dünyası var orada. Cumhuriyet Halk Partisinin ayarladığı bir de troller ordusu var. Ben bir şey konuşuyorum. Bizden birisi bir şey konuşuyor. Diyorlar ki 'Küfredin buna.' Sabaha kadar saydırıyorlar bize. Onlara bakarak canımızı sıkacak halimiz yok. Vallahi onlara bakarsanız söylediklerine bakarsanız iş yapılmıyor ki."
Kendilerinin eser siyaseti yürüttüğüne dikkati çeken Özhaseki, "Bunun da en güzel örneklerinden birini Bursa'mızda veriyoruz. Alinur Aktaş Bey kardeşim, Mustafa Bey. Allah kendilerinden razı olsun. Gece gündüz demeden uğraşıyorlar. Bize düşen de doğrusu onlara yardımcı olmak. Ne yapıyorlarsa arkalarında durmak. Hele hele mesele kentsel dönüşümse bütün imkanlarımızı seferber etmek. Böyle bir tehlikede hep birlikte ayağa kalkabiliriz. Elbette ki vatandaşımızın da bu görüşmelere gelip daha uyumlu, olumlu bir şekilde sonuçlandırmak için gayret etmesi lazım. Yani bakanlık bir taraftan, belediye bir taraftan, vatandaş bir taraftan el ele verirsek, biz Türkiye'yi depremlere karşı hazırlarız. Bundan hiç kimsenin endişesi olmasın." ifadesini kullandı.
Özhaseki, Türkiye'yi geleceğe hazırladıklarını ve ülkede dirençli şehirlerin olacağını sözlerine ekledi.
Konuşmanın ardından hak sahibi vatandaşlara anahtarları teslim edildi.