İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Bakanlığının 2021 yılı bütçesinin görüşüldüğü TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda milletvekillerinin soru ve eleştirilerini yanıtladı.
Bakan Soylu, terörle mücadeleye ilişkin sıcak bilgiyi paylaştı. 7 bombalı saldırı girişiminin önlendiğini söyledi.
"7 bombalı saldırı önlendi"
Bakan Soylu, millete gece gündüz hizmet etmek için çalıştıklarını vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Son 20 günde sınırdan geçen 7 tane bombalı eylem yapmak isteyeni yakaladık. Haberiniz var mı? Sadece sınırdan geçen. Milletimizin bu konuda bize, hükümetimize, Cumhurbaşkanımıza ve Cumhur İttifakına itimadı var. Biz bu itimat için gece gündüz çalışıyoruz. Bizim ışığımız, o gece Anayasa Mahkemesinin ışığını yaktığı gece yanmadı. Bizim ışıklarımız her gece yanar, yanmak zorunda."
Bakan Soylu HDP'lilere seslendi
HDP'li vekillerin kendisine sürekli bazı laflar söylediğini belirten Soylu, "Bir tek cümle söyleyeceksiniz, bu PKK'nın Allah belasını versin diyeceksiniz. Haydi bir deyin bitiyor mu bitmiyor mu? Kandile arkadaşlarınız gittiğinde hangi muamele gördüklerini biliyoruz, canlarıyla tehdit edildiklerini biliyoruz" dedi.
İşçilerin yürüyüşlerine izin verilmemesi
Sendikaların Ermenek, Soma ve Gebze'deki yürüyüşleriyle ilgili soru üzerine Soylu, Anayasa'nın, idarenin inisiyatifine bıraktığı yetkiler olduğunu kaydetti.
Gösteri ve yürüyüşlerle ilgili valinin, İller İdaresi Genel Müdürlüğünün ve yeni tip koronavirüs (COVID-19) salgını nedeniyle İl Hıfzıssıhha kurullarının karar aldığını dile getiren Soylu, konuyla ilgili kendilerine ait sorumluluklar olduğunu da ifade etti.
Soma'daki insanların haksızlığa uğradığını gördüklerini belirten Soylu, konuyla ilgili iki sendikanın yöneticileri ve iş verenle görüştüğünü, sorunun çözümüne ilişkin yapılacaklar için 2 ay süre istediğini hatırlattı.
Ermenek ve Gebze'de yürüyüş yapmak isteyen işçilerin, Vali'nin "Konuyu değerlendiriyoruz, biraz sabredin" demesine rağmen yürümekte ısrarcı olduğunu anlatan Soylu, salgın nedeniyle yürüyüşlere izin verilmediğini söyledi.
Kanal İstanbul projesi
İçişleri Bakanı Soylu, İstanbul Büyükşehir Belediyesinin yardım paralarına el konulduğuna ilişkin iddialara da yanıt vererek, ilgili kanunlarda yardım ve bağışın ayrı şeyler olduğuna işaret etti.
Kanunlarda Cumhurbaşkanlığının izin verdiği kamu kurum ve kuruluşları ile valinin izin verdiği derneklerin yardım toplayabileceğine ilişkin hükümleri anımsatan Soylu, İstanbul, İzmir ve Ankara büyükşehir belediyelerinin yaptığı şeyin düzensizliğe, yolsuzluğa ve usulsüzlüğe dönebileceğinin açıkça ortada olduğunu dile getirdi.
Soylu, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun, karşı olduğu Kanal İstanbul projesini eleştirme hakkının olduğunu ancak projeyi, kamu kaynağı kullanarak "israf düzeni" şeklinde yansıtmasının mümkün olmadığını ifade etti.
Eylem ve etkinliklerin yasaklandığına ilişkin iddialara cevap veren Soylu, "Ülke genelinde 2018'de 31 milyon 36 bin 329 kişinin katılımıyla düzenlenen 46 bin 389 eylem ve etkinliğin sadece binde 8'ine, 2019'da 32 milyon 166 bin 244 kişinin katılımıyla düzenlenen 51 bin 525 eylem ve etkinliğin binde 7'sine ve şu tarihe kadar da 31 bin 190 eylemin sadece binde 8'ine müdahale edildi" diye konuştu.
"Korumaları azaltmaya çalışıyorum"
Suriyelilerin karıştığı olayların sayısal verisiyle ilgili soruya Soylu, "Türkiye'de vatandaşlarımızın karıştığı asayiş olaylarının toplamı yüzde 1,5'dur. Suriyelilerin 0,7'dir. Yaklaşık 9 yıl geçti. Birlerden başladı binde 7'lere geldi. Binde 7'nin de bir veya iki puanı kendi aralarındaki darplaşmalardan kaynaklanıyor." cevabını verdi.
Bu yıl şu ana kadar İçişleri Bakanlığından farklı sebeplerden 482 kişinin ihraç edildiğini belirten Soylu, bu rakamın 2019'da 628, 2018'de 332 ve 2017'de 198 olduğunu söyledi.
İçişleri Bakanlığının disiplin teşkilatı olduğunu ifade eden Soylu, "Her ne olursa olsun kimsenin kendi başına hareket etme kabiliyeti söz konusu değildir. Bizim buna müsaade etmemiz mümkün değildir. Bunu bizim bütün teşkilatlarımız bilmelidir. Onun için sürekli eğitim veriyoruz" diye konuştu.
"Şu anda 5 binin altında"
İçişleri Bakanı olduğu gün 15 bin korumanın tahsis edildiğini gördüğünü aktaran Soylu, "Şu anda 5 binin altında. Bunu ısrarla aşağıya çekmeye çalışıyorum" dedi.
Kendisinin korumalarını azalttığı kişiler tarafından eleştirildiğine dikkati çeken Soylu, şu bilgileri verdi:
"Bazı iş adamlarına korumalar veriliyor. Bir tane polis var yanında, 6 adam lokantaya giriyorlar. Herkes ayağa kalkıyor. Biz buna katlanamayız. 'Çekin kardeşim bunların hepsini' dedim. Herhangi bir terör tehdidi veya başka bir yerden tehdit olmadan koruma alabilmesi mümkün değildir. Bu kadar açık ve net. Resmi olmayan iş adamı ve şahıslara verilen koruma sayısı 175 kişiye yakın. 87 kişiye çağrı üzerine koruma, 17 kişiye de özel koruma yapılmaktadır. Bunların önemli bir bölümü Doğu ve Güneydoğu'da iş yapanlar veya kişisel husumetten dolayı bizim korumak durumunda olduğumuz kişiler."
"Kırmızı bülten çıkarıyoruz, kabul etmiyorlar"
FETÖ ile mücadelede Interpol ile yaşanan sorunlara değinen Soylu, "Kızdık olmadı, bağırdık olmadı, mücadele ettik olmadı. Kırmızı bülten çıkarıyoruz, kabul etmiyorlar. Askıya alıyorlar, düşürüyorlar. Bir dertle karşı karşıyayız. Bu coğrafyayı yok edeceklerdi. Zekeriya Öz'ü de istiyoruz, Adil Öksüz'ü de istiyoruz. Hepsini istiyoruz ama kale almıyorlar. Geçen gün Cezayir'den getirdik. İstedik, iki taneydi, biri daha önce kaçmış, öteki oranın sorumlularından bir tanesiydi. Aldık, getirdik." dedi.
Selefi derneklerin durumuyla ilgili soruya İçişleri Bakanı Soylu, "Bu yıl 86 selefi dernekle ilgili soruşturma yapıldı. 61'ini savcılığa tevdi ettik. Bazen bunların kayıt, para ve farklı kanuna uymayan meseleleri olur, bazıları da ideolojik, kanuna uygun olmayan birtakım meseleleri olur. Devletimiz bu işin peşinde. Hiç merak etmeyin, adım adım her şeyi takip ediyoruz. Milletimiz bize güvensin" diye konuştu.