Meclis'te Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının bütçesi görüşülürken, Bakan Mustafa Varank ile muhalefet milletvekilleri arasında tansiyon yüksekti. Yerli otomobil ve yerli aşıya yönelik eleştirileri yanıtlayan Bakan Varank, "Sizi milletimize şikayet ediyorum. Yalanlarla, iftiralarla itibar suikastı yapıyorsunuz." dedi.
"18 yıldır yaptıklarımızı anlatmaya kalksak buna terabytlar, veri merkezleri yetmez"
CHP'Lİ Ahmet Kaya "icraatlarımız" dedi, kağıt rulosunu açtı. Cevap Bakan Varank'tan geldi. Varank, "Rulo kağıtları fırlatmayacağım. 18 yıldır yaptıklarımızı anlatmaya kalksak buna terabytlar, veri merkezleri yetmez. Sizin görmezden geldiğiniz fabrikalar sayesinde bu ülkede ihracat rekorları kırılıyor. Bu yatırım düşmanı zihniyeti Meclis kürsüsünden milletimize şikayet ediyorum. Yalanlarla iftiralarla saldırmak itibar suikastından başka bir şey değildir." dedi.
Yerli otomobilin Türkiye'nin gururu olduğunu vurgulayan Bakan Varank, CHP'lilerin eleştirilerine de yanıt verdi;
"Türkiye'nin otomobili projesine kulp takmak için kendilerini komik duruma düşürenler var"
Otomobillerin artık sadece ulaşım aracı olmaktan çıkıp elektrikli, otonom, ağa bağlı ve akıllı cihazlara dönüştüğü bu dönemde TOGG, Türkiye'nin gururu oldu. Türkiye'nin otomobili tersine beyin göçünü de ciddi manada teşvik ediyor. Küresel tecrübesi olan genç mühendislerimiz, yazılımcılarımız, yöneticilerimiz yurt dışındaki işlerini bırakıp Türkiye'nin otomobili için vatanlarına döndü.
Ne yazık ki, bu gayret ve özveriyi hiçe sayıp, Türkiye'nin otomobili projesine kulp takmak için kendilerini komik duruma düşürenler var. 'TOGG'un şu parçası buradan alınıyormuş, bu parçası şuradan alınıyormuş.' diyerek adeta cehaletlerini sergiliyorlar. 'Fikri mülkiyet hakkı nedir?' diye sorsanız, bunlar daha onu bile bilmez. Aslında biz bu tavra yabancı değiliz. Biliyorsunuz, teröristlere kök söktüren SİHA'larımız için de 'motoru yerli değil.' diye yaygara koparıyorlardı. Çok açık konuşacağım, bu tavır çok sığ.
Bakan Varank, elindeki elektronik kontrol ünitesini milletvekillerine göstererek, Kocaeli'de bir firmanın bu kontrol ünitelerini tasarlayıp ürettiğini ve Mercedes'e sattığını söyledi.
Varank, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bunlar üretim cahili"
Mercedes kamyonlarında bu Türk malı ürün var. Peki siz başka ülkelerde buna benzer bir tartışmaya şahit oldunuz mu? Mesela Alman parlamentosunda vekillerin 'Mercedes kamyonlarında Türk ürünleri kullanılıyor, yerli ve milli değil, Alman markası değil.' dediğini duydunuz mu? Duyamazsınız. Dünyanın hiçbir yerinde böyle bir tavra şahit olamazsınız ama Türkiye'deki muhalefetten her gün bunları dinlersiniz. Çünkü bunlar üretim cahili, üretim. 'Motor, motor.' diyerek, milletin Meclisinde ülkemizi küçümsemeye kalkanlar, yine bunlar.
Eleştirilere, en güzel cevabı mühendislerimiz verdi. TEİ'de son 7 yılda 10 farklı milli motor geliştirildi, geçen hafta TEİ'nin ürettiği ilk milli helikopter motorunun TUSAŞ'a teslim edildi. TÜBİTAK uzay enstitüsünde uyduların manevra yapmasını sağlayan hall etkili itki motorunu geliştirildi. TÜRKSAT 6A milli haberleşme uydusunda bu itki sistemini kullanılacak.
"Faşist bir Genel Başkan varsa bu tavır normal"
'8 yılda 2 bin 745 yatırıma yer tahsisi yaptık. Son 2 senede bakanlık kredisi kullanan OSB'lerdeki 1265 yatırım tamamen veya kısmen bedelsiz arsa tahsisinden faydalandı. Başvuran hiçbir yatırımcıya ayrımcılık yapmadık. Şartları sağlayan herkese bu destekleri verdik.
Yatırımcı bulmak için gece gündüz çalışmaya devam edeceğiz. Bürokrasiden araziye varıncaya dek tüm engelleri ortadan kaldıracağız ama birileri çıkacak, kirli siyasetleri için bu yatırımcılara saldıracak, biz de susup bekleyeceğiz öyle mi? Kimse kusura bakmasın. Biz yatırımcımızı kimseye yedirmeyiz. Türkiye için alın teri döken her kim olursa olsun, sırtımızda taşırız.
Sadece Türkiye'deki muhalefette, ırkına, diline, dinine, kimliğine göre sürekli sermaye faşistliği yapan bir siyasi anlayış var. "(Bize oy veriyorsanız öğretmensiniz, ama Cumhur ittifakına oy veriyorsanız değilsiniz.) diyen faşist bir Genel Başkan varsa bu tavır normal. Hiç merak etmeyin, biz size karşı idmanlıyız. Her şeye rağmen, özellikle muhalefete rağmen, Türkiye'yi yatırımların cazibe merkezi yapmak için tüm gayretimizle çalışıyoruz.
KOSGEB yılbaşından bu yana 63 bin KOBİ'ye 1,3 milyar liralık destek sağladı. Ar-Ge ekosistemine yön veren TÜBİTAK bu yıl üniversite, araştırma kurumları ve teknoparklarda geliştirilen patentli teknolojilerin ticarileşmesi için patent tabanlı teknoloji transferi programını başlattı.
"4 aşı adayımız var"
Covid-19 ile mücadelede Ar-Ge ve yenilik ekosisteminde bugüne kadar görülmemiş bir seferberlik ruhunu harekete geçirdik. TÜBİTAK, Covid-19 Türkiye Platformu çatısı altında aşı ve ilaç alanında 17 proje başarıyla yürütülüyor. Hayvan deneylerini tamamlayan 4 aşı adayımız var. Bu aşıların üretileceği iki tesis, insan deneylerine geçmek için gerekli olan güvenli üretim onayını Sağlık Bakanlığımızdan aldı. Tekirdağ ve Adıyaman'da bulunan bu tesislerde üretilecek inaktif ve adenovirüs tabanlı aşılarla Faz-1 insan klinik çalışmaları başlatılacak. Bu seferberlik ruhu sayesinde Türkiye artık dünya standartlarında modern aşı geliştirme ve üretme kapasitesine sahip bir ülke konumuna geldi.
"500'den fazla bilim insanı gecesini gündüzüne katıyor"
Bir milletvekili çıkıp dedi ki 'Sayın Bakan aşı geliştiriyordu ama nal topluyor.' Bu ifadeyi gerçekten kınıyorum. Aşıyı ben geliştirmiyorum, bilim insanları geliştiriyor. 500'den fazla bilim insanı gecesini gündüzüne katıp geliştiriyor. Hadi bana saygınız yok, bilim insanlarına saygı duyun.