Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, çevrim içi düzenlenen Babalar Günü Programı'nda, koruyucu babalarla bir arada olmaktan duyduğu mutluluğu dile getirdi.
Babalığın kendi başına çok kıymetli olduğunu belirten Yanık, "Babalık, ağır ve önemli bir sorumluluk. Öbür taraftan kendisinin biyolojik olarak sahip olmadığı bir çocuğa babalık yapmak, bu duyguyu bizatihi yaşamak ve yaşatmak çok çok önemli. Bir çocuğun hayatında baba ve anne, bir aile figürü son derece önemli" dedi.
"Sizlerin verdiği emeğin de çok önemli olduğunu düşünüyorum"
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, yetişkin bir insanın hayata bakışının ve tavrının altında çocukluk çağında yaşadıklarının yattığını ifade ederek, şunları söyledi:
"Yetişkinlikte, çocukluk çağında kendisine davranılış biçimi, annesi ve babasıyla ilişkisi, ona duyulan saygı yahut duyulmayan saygının tezahürünü muhakkak görürsünüz. Çocuklara bir babanın nasıl olacağını ve babasızlık halinin nasıl olmayacağını yaşatan insanlarsınız. O bakımdan yaptığınız şey çok kıymetli. İnsan, emek verdiği şeyin sahibidir. Sadece biyolojik olarak anne ya da baba olmak değil, emek vermektir. Sizlerin verdiği emeğin de çok önemli olduğunu düşünüyorum."
Kendisine görev tebliğ edildikten itibaren çeşitli nedenlerle koruyucu ailelerle ve çocuklarla bir araya geldiğini dile getiren Bakan Yanık, şunları kaydetti:
"Ben şunu fark ettim, koruyucu ailelerimizin, en azından benim tanıdıklarımın kendi çocukları da var ve çocukları yetişkin, büyümüş çocuklar, bir kısmının küçük çocukları da var. Koruyucu aileler, koruyucu evlat edindikleri çocukları, kendi çocuklarının önüne koymuşlar, onlara daha çok ihtimam gösteriyorlar, onları adeta hayatlarının, ailenin merkezine koyuyorlar. Diğer çocuklar da bir şekilde ona uyum sağlamışlar. Arada küçük kıskançlıklar oluyormuş, haberim var ama yetişkin çocuklar da koruyucu aile olmak hasebiyle beraber yaşadıkları kardeşlerine inanılmaz büyük bir özveri ve sevgiyle sahip çıkmışlar, sarılmışlar. Onların yetişmesi ve bir aile ortamını tam olarak hissedebilmesi için ellerinden geleni yapıyorlar."
"Bir çocuk bir gelecektir ve bizlere emanettir"
Bakan Yanık, insanı Allah'ın kendi ruhundan üflediği bir parça olarak gördüklerini ve bunun insanı diğer canlılardan ayıran ve farklı kılan özellik olduğunu belirterek, "Bu kadar kıymetli bir ruhun parçasını taşımak, aynı zamanda birbirimize karşı büyük bir sorumluluğu getiriyor. Bir çocuğun kocaman bir dünya olduğu gerçeğini de bize hatırlatıyor. Bir çocuk, bir gelecektir ve bizlere emanettir. Bizler de çocukların gelecekte yaşayacakları dünyanın aslında bugünkü emanetçileriyiz. Dolayısıyla, hem dünyayı hem yetişmekte olan çocuklarımızı insanca yaşayabilecekleri bir hayata hazırlayabilmek için el birliğiyle çalışıyoruz" diye konuştu.
Koruyucu aileler olarak, babalar ve annelerin yaptığı işe büyük saygı duyduğunu dile getiren Yanık, hayata bir çocuk hazırlamanın son derece önemli olduğunu vurguladı.
Bakan Derya Yanık, "Bir koruyucu aile olarak, bir çocuğu hayata hazırlamak ise ayrıca önemli. Çünkü, bu çocukların önemli bir kısmında travmatik hikayeler olduğunu da biliyoruz" dedi.
"İki evladım, eşim ve ben hepimizin ortak noktası Uğur Mehmet Emir"
Programa, Türkiye genelinde birçok ilden koruyucu baba katılarak, duygularını dile getirdi.
Kahramanmaraş'tan programa katılan koruyucu baba Abdurrahman Saklayıcı, ikisi biyolojik 3 çocuğu bulunduğunu söyledi.
Koruyucu ailesi oldukları Uğur Mehmet Emir'in 15 günlükken ailelerine katıldığını anlatan Saklayıcı, "Uğur Mehmet Emir merkez noktamıza oturdu. İki evladım, eşim ve ben hepimizin ortak noktası Uğur Mehmet Emir olmuş durumda. Emir bizim cennet kapımız. Onunla birlikte nice mucizelerle karşılaştım" diye konuştu.
Saklayıcı, Emir'i, Türkiye sevgisiyle büyüttüğünü, oğlunun bayrak sevdalısı olduğunu vurguladı. Bunun üzerine Bakan Yanık, görüşme sırasında babasının yanına gelen Emir'e, Türk bayrağı hediye edeceğini söyledi.
Bakan Derya Yanık, koruyucu aile kavramını tanıtma konusunda Bakanlığın çalışmalarının bulunduğunu, bunları yakın zamanda hayata geçireceklerini kaydetti. Koruyucu ailenin önemine değinen Yanık, "2012'de Sayın Hanımefendi'nin önderliğinde başlayan gönüllü elçiler programıyla koruyucu ailelik özendirilmeye başlamış. Bugün geldiğimiz noktada bazı illerimizde bizim kurum bakımındaki çocuklarımız koruyucu aile yanındaki çocuklarımızdan daha az. Bu çok önemli bir şey. Türkiye'de pek çok sizin gibi koruyucu aile var. Birden çok çocuğu evlat edinmiş koruyucu aile var. Hepinize teşekkürlerimizi sunuyoruz" diye konuştu.
Hatay'dan katılan Gültekin Güneş de ikisi biyolojik 4 erkek çocuğa sahip olduğunu söyledi. Bakan Yanık, babalarının yanına gelen çocuklarla bir süre sohbet etti.
Programda bir kız çocuğu ile de sohbet eden Yanık, çocuğa karne hediyesi sözü verdi. Bakan Yanık, programa katılan koruyucu ailelerin çocuklarına da ayrıca hediye göndereceğini belirtti.
Konuşmaların ardından Bakan Yanık, koruyucu babalarla zoom üzerinden hatıra fotoğrafı çektirdi.