Başbakan Binali Yıldırım: Karar ABD'nin 'ben yaptım oldu' tavrına karşı açık bir mesaj

Başbakan Yıldırım, kararın Amerika Birleşik Devletleri'nın "ben yaptım oldu" tavrına karşı açık bir mesaj olduğunu söyledi.

Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bu karar tarihi bir karardır. BM Genel Kurulu'nda ABD Başkanı'nın tek taraflı aldığı uluslararası hukuka tamamen ters olan bu karar BM Genel Kurulu'nda üye ülkelerin büyük çoğunluğu tarafından uygun görülmemiştir. Türkiye bu meselenin takipçisi olacak. Bizim derdimiz haklı olanın yanında yer almak. Güçlü olanın yanında yer almak bizim geleneğimizde de hukuk anlayışımızda da yok. 'Ben yaptım oldu' anlayışının dünya düzeninde geçerli olmayacağı, güçlü olanın haklı değil, haklının güçlü olması gerektiği evrensel gerçeği bir kez daha Genel Kurul'da tecelli etmiştir."

Başbakan Binali Yıldırım: [BM Genel Kurulu'ndaki Kudüs kararı] Bu karar ABD'ye açık bir mesajdır. Umarım ABD verdiği bu karardan bir an önce vazgeçer. pic.twitter.com/lcyKQzjfZa

— TRT Haber Canlı (@trthabercanli) 22 Aralık 2017

"Devlet geleneğine uymayan birtakım tehditler"

Başbakan Yıldırım, "Ümit ederim ki Amerika Birleşik Devletleri yönetimi, alınan bu kararı, doğru okur ve yanlış verdiği bu karardan bir an önce vazgeçer. Çünkü, İsrail Filistin arasında yarım asra varan bu anlaşmazlık büyük acılara sebep olmuş. Artık bu acıların devam etmemesi gerekir." diye konuştu.

Bölgede, bir yandan DEAŞ, PKK, PYD, YPG, El Nusra gibi örgütlerle mücadele sürerken, yeni bir sorun alanının ortaya çıkarılmasının, insanlık ve bölge için büyük bir felaketin başlangıcı olacağına işaret eden Yıldırım, "Bu karar, yanlıştan dönülmesi için bir fırsat." dedi.

Yıldırım, "Türkiye'nin, Kudüs konusunda bir eylem planı var mıdır?" sorusu üzerine, Türkiye'nin baştan beri Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın riyasetinde bu konuda çok aktif ve öncü bir rol üstlendiğini belirtti.

İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Dönem Başkanı Türkiye'nin, bütün İslam ülkelerini olağanüstü zirveye davet ettiğini anımsatan Yıldırım, şöyle devam etti:

"Ondan sonra Birleşmiş Milletler süreci yaşandı. Güvenlik Konseyi'nde mesele ele alındı. Orada da Amerika yalnız kaldı, Genel Kurul'da da yalnız kaldı, tüm tehditlere rağmen. Yani 'eğer siz karşı oy kullanırsanız, size şöyle yaparız, böyle yaparız' gibi hiç de devlet geleneğine uymayan birtakım tehditler olmasına rağmen, aklı selim galip geldi. Bundan sonra Türkiye başta olmak üzere bütün Birleşmiş Milletler'in sağduyuya sahip ülkeleri, Avrupa ağırlıklı olarak Uzakdoğu ve Amerika dışında hiçbir ülkenin bu karara karşı bir olumlu bakışı söz konusu değil. Türkiye, bu meselenin takipçisi olacak. Bizim derdimiz, haklı olanın yanında yer almak. Güçlü olanın yanında yer almak, bizim geleneğimizde de hukuk anlayışımızda da yok."

Kaynak: TRT Haber/ AA