Başbakan Binali Yıldırım, Sincan’da düzenlenen "Yenikent-Temelli Yolu Temel Atma Töreni"nde yaptığı konuşmada, yaz döneminde, ağustos ayında havanın sıcak olması nedeniyle rehavet olduğunu, hükümet olarak rehavete kapılmadan bu zamanları değerlendirdiklerini, önümüzdeki yıl için yapılacak işlerin hazırlıklarını yaptıklarını ifade etti.
"Bu memleketin bir evladıysan nasıl sen ülkeni dünyaya şikayet edersin?"
Bu arada yazın rehavetine kendini kaptıranların, milletle yan yana olmak yerine milleti üzmek, incitmek için var güçleriyle çalıştığını ifade eden Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Evvelsi gün bir haber çıktı, bir Alman dergisinde. Anamuhalefet partisinin başkanı ne diyor? Bu dergiye beyanat vermiş. Diyor ki... Kılıçdaroğlu, iyi dinle iyi. İlk önce Pensilvanya'nın kontrolüne girerek 15 Temmuz'a 'Kontrollü darbe' dedin. Seni uyardık, yetmedi millet 16 Nisan'da sana gereken cevabı verdi. Değil mi? Bundan da uslanmamış, ders almamış. Alman gazetesine ne diyor biliyor musunuz? 'Türkiye'de can güvenliği, mal güvenliği yok, turistler gelmesin.' Bu ne demek? Bu memleketin bir evladıysan nasıl sen ülkeni dünyaya şikayet edersin? Bu yılın ilk 6 ayında Türkiye'ye gelen misafir sayısı yüzde 14 arttı, 15 milyona yaklaştı. Kılıçdaroğlu 'Gelmesin' dese de geliyor. Sayın Kılıçdaroğlu belli ki Türkiye'de turizmin gelişmesinden, refahın artmasından, insanların aş, iş sahibi olmasından hiç mutlu değil. Bırakın bir parti başkanını, herhangi bir vatandaş kendi memleketi için böyle laflar eder mi? 'Türkiye'de adalet yok' diyerek yollara düşen, milletten ilgi görmeyen, sırtını terör örgütlerine dayamış siyasetçilerle kol kola yürüyen Kılıçdaroğlu, şimdi yabancı ülkelerden, yabancı dergilerden medet umuyor. Yazık, yazık. Adalete terör sempatizanlarıyla yol yürüyerek ulaşamazsın ey Kılıçdaroğlu."
Yıldırım, 6-7 Ekim olaylarında vatandaşları öldüren, 15 yaşındaki Yasin Börü'nün canına kıyan eli kanlı terör örgütlerine destek verenlerle kol kola girerek adaletin sağlanmayacağını ifade etti.
"CHP iyice şirazesinden çıktı"
Kılıçdaroğlu'nun milletten alamadığı takdiri yabancı bir dergiye ülkesini kötüleyerek hiç alamayacağını söyleyen Yıldırım, şöyle devam etti:
"Bakın bu CHP iyice şirazesinden çıktı. Bir milletvekili, 'Efendim 15 Temmuz darbesi bir tiyatrodur. Bu ne biçim darbe. Meclisi bombaladılar, bir milletvekili bile ölmedi. Halbuki bizim pilotlarımız bardaktaki suya bile nişan alıyorlar.' diyor. Yahu sen ne biçim insansın. Bu kadar şehitlerimizin ruhunu sızlatacak sözleri nasıl söylersin. Şehit olan 250 vatandaşımızın katilinin utanmadan devlet olduğunu söylüyor. 15 Temmuz alçak FETÖ darbe girişiminde hayatını kaybeden, şehadet şerbetini içen, gazi unvanına ulaşan bütün vatandaşlarımızın iki yakası bunların elindedir. Devleti ve milleti suçlamak suretiyle FETÖ terör örgütünü aklamaya çalışmak sizin haddinize mi? Ama buna hiç şaşırmadım. Çünkü bu zat, 17-25 Aralık yargı darbesinden sonra da Pensilvanya'ya gittiğini ve terör örgütünün ne kadar güzel çalışmalar yaptığını ballandıra ballandıra anlatmıştı. Milletin vekili ile terör örgütü arasında böyle bir muhabbet kabul edilebilir mi? Sayın Kılıçdaroğlu, bu kepazeliğe bir son ver. Millet, şehitlerimizin ruhunu sızlatan bu adama karşı ne yapacağını merakla bekliyor. Bir tarafta milletini, devletini karalamaktan çekinmeyen, Gazi Mustafa Kemal’in partisi olduğunu söyleyen CHP var. Diğer tarafta ise muasır medeniyetler seviyesinin önüne geçmek için her alanda kalkınma adına, büyüme adına, refah adına gece gündüz çalışan AK Parti var, AK kadrolar var. İçiniz rahat olsun."
"Türkiye'ye reva görülen makus tarih artık yürürlükten kalktı"
Başbakan Yıldırım, şunları kaydetti:
"Cumhurbaşkanı ile millet arasına, milletle devletin, hükümetin arasına nifak tohumları ekmeye çalışanlar hep mahcup oldular, hep pişman oldular. Kılıçdaroğlu, '2019'a hazırlanacağız' dediği o demokratik unsurlar kimmiş bir açıklasın da görelim. Sırtını teröre dayayan HDP mi? Sözde adalet yürüyüşü boyunca devlete ve millete kin ve nefret kusan FETÖ artıkları mı? Savcımız Mehmet Selim Kiraz'ı şehit eden terör militanları mı? Sayın Kılıçdaroğlu, ortaklık yapacağın bir demokratik unsur varsa, eğer gerçekten arıyorsan 15 Temmuz'da sokaklarda kahramanlık destanı yazan millete dön, millette ara.Türkiye'ye reva görülen makus tarih artık yürürlükten kalktı. Kendi kaynaklarımızla 80 milyon vatan evladının inancıyla, azmiyle ülkemizi şaha kaldırdık. Tüm Türkiye'nin Ankara'ya erişimini sağladık. Ankara, AK Parti iktidar döneminin ve yeniden milletin baş şehri oldu, milletle buluştu."