İzmir Cumhuriyet Başsavcıvekili Can Tuncay, FETÖ'nün TSK içindeki yapılanmasına yönelik önemli soruşturmalarda görev aldı. Tuncay, darbe girişimine giden süreçte 28 Şubat'ın etkisine dikkati çekti.
FETÖ'nün, ahtapotun kolları gibi tarif edilebileceğini ifade eden Tuncay, "Ne kadar hücre olduğu itirafçı beyanlarıyla ve örgütün arşivinin ele geçirilmesiyle, ilgili alanlardaki arşivinin ele geçirilmesiyle aydınlanabilen bir olgu." dedi.
Asker şahısların itiraf beyanlarından bunun anlaşılabildiğini aktaran Tuncay, şöyle devam etti:
"Siz de Anadolu çocuğusunuz, mütedeyyinsiniz, sizin de silahlı kuvvetlere girmeye hakkınız var ancak mevcut bu devlet politikası sebebiyle kendinizi gizleyeceksiniz, saklayacaksınız. Yani örgüt mensuplarının moral motivasyonlarının kuvvetlendirilmesi ve silahlı kuvvetlere sızmalarının sağlaması anlamında da 28 Şubat'ın bir önemi bulunmakta."
Soruşturma sürecinde örgütün gizli hücre yapılanması da deşifre edildi. Darbe girişiminde bu gizli hücrelerin tamamının kullanılmadığı belirlendi.
"Örgüt, darbe girişiminde hücrelerinin tamamını kullanmadı"
Ankesör soruşturmaları yoluyla ülke genelinde tespit edilen asker şahıs sayısının, darbe girişimine katılan, iştirak eden asker şahıs sayısından yaklaşık 3 kat daha fazla olduğunu vurgulayan Tuncay, "Yani bu da bize şunu gösteriyor. Örgüt, darbe girişiminde hücrelerinin tamamını kullanmadı. 15 Temmuz darbe girişimine katılan şahıs sayısı 5 bin 761 muvazzaf askeri personel, 1676 er ve erbaş, 1214 askeri öğrenci şeklinde ifade edilebilirken, ankesör soruşturmalarında şu ana kadar 30 bine yakın bir sayıyı bulmaktadır. " dedi.
Soruşturmalarda örgüt mensuplarının darbe girişiminde de hücre yapılanmalarını deşifre etmeyecek şekilde hareket ettikleri belirlendi.
Tuncay, şunları söyledi:
"Örgüt mensubu jandarma yüzbaşı rütbesinde bir personel itirafçı olduktan sonra şu şekilde bir beyanda bulunmuştu. '15 Temmuz'dan önce, iki gün önce benden sorumlu sivil mahrem imam beni aradı, 15 Temmuz günü mesaini bitirdikten sonra Sabiha Gökçen havalimanına git, orada senin yanına biri gelecek, amiri tanıyor musun diyecek ve o ne diyorsa onu yap.' Bu şahıs 15 Temmuz günü Sabiha Gökçen Havalimanı'na geldiğinde yanına başka bir askeri personel geliyor ve 'amiri tanıyor musun?' şifresini söyledikten sonra Sabiha Gökçen Havalimanı'nın işgal edilmesi planına dahil oluyor."
"Mücadele ilk günkü bilinçle sürmeli
Ankesör soruşturmaları, TSK içinde darbede yer almayan örgüt yapılanmasının deşifre edilmesini sağladı. İtirafçı beyanları ve ele geçirilen dijital materyallerin çözümlemeleri sayesinde FETÖ'ye yönelik önemli operasyonlara imza atıldı. Ancak İzmir Cumhuriyet Başsavcıvekili Can Tuncay, "mücadele ilk günkü bilinçle sürmeli" uyarısında bulundu.
FETÖ'Nün klasik bir terör örgütü olmadığını vurgulayan Tuncay, "Asimetrik tabir edebileceğimiz bir terör örgütü. Aynı zamanda bir istihbarat ve casusluk örgütü. En büyük silahlı eylemlerinin 15 Temmuz'da gerçekleştirmişlerdir bu mücadele için. İlk günkü bilinçle devam ettirilmesi gereken bir mücadele olduğu kanaatindeyim. Çünkü örgütün yeni yöntemleri deşifre ediliyor, yeni yöntemler ortaya çıkarılıyor. Devamlı bir şekilde mücadele edilmesi gerektiği kanaatindeyim." ifadelerini kullandı.