İngiltere'de patlak veren mutasyona uğramış koronavirüs paniği giderek yayılıyor.
Avrupa Hastalık Kontrol Merkezi'nce yayımlanan rapora göre mutasyona uğrayan koronavirüse şimdilik "SARS-CoV-2 VUI 202012/01" ismi verildi.
Peki mutasyon virüsü daha ölümcül veya agresif mi yaptı? Bu mutasyon aşılamayı etkileyecek mi?
Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Hasan Tezer, TRT Haber yayınında merak edilen soruları yanıtladı.
-Virüs nasıl mutasyona uğradı?
— TRT Haber Canlı (@trthabercanli) December 21, 2020
-Mutasyonlu virüs aşı çalışmalarını etkiler mi?
-Koronavirüsle mücadelede başa mı dönülecek?
Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Hasan Tezer, merak edilen soruları @trthaber’de yanıtladı.https://t.co/B9WeVycb3Q pic.twitter.com/kNNVTrAgq5
İlk mutasyon şubatta
Prof. Dr. Hasan Tezer, koronavirüsün Çin’de ocak ayı başında bütün genetik analizinin yapılıp DSÖ’ye sunduğunu ve şubat başında ilk mutasyonun görüldüğünü anlattı.
Şubat sonundaki mutasyonun dünyanın tüm bölgelerinde ve özellikle Avrupa’da daha hakim olduğunu hatırlatan Prof. Dr. Tezer, o dönem ölümcül özelliğinin artmadığına dikkat çekti.
TRT Haber yayınında merak edilen soruları yanıtlayan Prof. Dr. Tezer, İngiltere’de tespit edilen mutasyonu şöyle açıkladı:
"Mutasyon virüsün çıkıntılarında tespit edildi. Bu çıkıntıların insan vücudunda burun, solunum yolu, akciğere yapışıp hücre içine geçip enfeksiyon yapıcı özelliği var. Virüsün başka bölgeleri de var ama önemli olan bu çıkıntılar. Aşılar da bu çıkıntılara karşı savaş veriyor. Bağışıklık yanıtımızı uyarıyor ve antikor gelişimini sağlıyor. Yani vücut mücadeleyi çıkıntılara karşı veriyor. Bu çıkıntıları bloke edilince virüs hücre içine giremiyor.”
Çıkıntılarda şimdiye kadar 4 bin mutasyon tespit edildi
Koronavirüsün yapısal olarak mutasyona çok müsait olduğunu belirten Prof. Dr. Tezer, sadece bu çıkıntılarda şu ana kadar bildirilmiş 4 bin mutasyon olduğunu açıkladı.
Tedbirlere rağmen artan vaka sayısı şüphe çekti
Prof. Dr. Tezer, son mutasyonun tespitini ise şöyle anlattı:
"20 Eylül’den itibaren saptanmış bu mutasyon. İngiltere’nin güneydoğu bölgesinde başlamış ama izlenmiş. Vaka artışları dikkat çekmiş. Kısıtlamalara rağmen artışlara bu mutasyonun neden olabileceği laboratuvarlarda araştırılmış, 17 mutasyon tespit edilmiş. Çıkıntıdaki mutasyon tespit edilmiş. Hücre içine geçişinin daha kolaylaştığı belirlenmiş.”
"Böyle kalırsa aşıyı şimdilik olumsuz etkilemez"
Peki aşılar bu mutasyona karşı savaş verebilecek mi? Prof. Dr. Tezer bu soruya şu yanıtı verdi:
“Aşılar çıkıntıların bir bölgesine değil bütününe karşı etkili. Şimdilik tespitler bu mutasyonların aşının bağışıklık yanıtını etkilemeyeceği yönünde. Ama virüs böyle kalırsa…”
Bu mutasyon karşısında dünyanın yeni tedbirlerinin olacağına dikkat çeken Prof. Dr. Tezer, ülkelerin sınırlarını kapatma kararının nedenini ise şöyle değerlendirdi:
"Ülkemizde görülüp görülmediği kısa sürede açıklanacak"
“Bundan sonra gelişmiş laboratuvarları olan ülkeler genetik analizini verdi. Hollanda ve Avustralya ülkelerinde görüldüğünü teyit etti. Almanya şimdilik olmadığını teyit etti. Önlem olarak uçuş durdurup ülkelerinde mutasyonlu virüs var mı diye bakıyorlar. Ülkemizde de çalışmalar sürüyor. Ülkemizde de çalışma sonuçları açıklanacaktır. Rastgele örneklerden bakılıyor. Ülkemizde de başladı. Çok yakın bir zamanda ülkemizde mutasyon var mı açıklanacak. Bundan sonra aşılananlar ve hastalığı geçirenler tekrar enfekte olursa yakından izlemek gerekiyor. Mutasyon var mı diye bakmak gerekiyor.”
"Eskiden 3 kişiye şimdi 5 kişiye bulaşacak"
Mutasyonun etkisiyle virüsün çok daha hızlı bulaştığının belirlendiğine dikkat çeken Prof. Dr. Tezer, “Bulaşıcılık artmış olabilir ama öldürücülük kısmı ile ilgili bir veri yok. Bulaşıcılığı çok daha fazla. Normalde 3 kişiyse artık 5 kişiye bulaştıracak demektir... Hastanelere başvurular artacak. Risk grubu temas edecek. Ölümcül olma oranı da bu şekilde artacak” dedi.
Yeni belirsizliklere karşı vatandaşların tedbirlere çok daha sıkı bağlanması gerektiğine dikkat çeken Prof. Dr. Tezer, “Veriler izlem gerektiriyor. Daha çok çalışma yapılmalı. Ülkeler verilerine analizlerine bakacak” tespitini yaptı.
Prof. Dr. Tezer bir kez daha vatandaşları uyardı: "Yılbaşında kalabalık ortamlarda bulunmayalım. Yılbaşını yalnız geçirelim misafir davet etmeyelim..."