Avrupa Birliği (AB) Bakanı ve Başmüzakereci Ömer Çelik, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü etkinlikleri kapsamında, Ramazanoğlu Camisi'nde düzenlenen mevlit programına katıldı.
Program sonrası gazetecilere açıklama yapan Çelik, hain darbe girişiminin birinci yılına yaklaşırken aynı zamanda o hain girişimini püskürten milletin aziz fedakarlığını andıklarını söyledi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Binali Yıldırım olmak üzere Türkiye'de darbe girişimine karşı, devletin bağımsızlığını, milletin namusunu koruyan, bu uğurda canlarını feda eden şehitleri kabirlerinde ziyaret ettiklerini ve Kur'anı Kerim okunduğunu belirten Çelik, 15 Temmuz'un hem millet açısından tarihi bir gün hem de dünyada emsali görülmemiş bir direniş ve kahramanlık olduğunu dile getirdi.
Şehitlerin unutulmadığını vurgulayan Çelik, "Onların bize verdiği mesajı en taze şekilde hatırlıyor ve onlara layık olmak için bu ülkede daha çok birlik bütünlük içerisinde, daha kardeşçe bir hayata daha çok tutunmak için hep beraber gayret göstermeye çalışıyoruz. Bu ülkeyi daha ileriye götürmek, birlik, bütünlüğü ve kardeşliği daha çok tesis etmek için yapacağımız her çalışma o şehitlerin aziz hatıralarına daha çok sahip çıkma anlamına gelecek." ifadesini kullandı.
"Bir milletin tamamı şehit olmak üzere sokağa döküldü"
Çelik, bugünün sadece sembolik olduğunu, şehitleri her gün andıklarını dile getirdi.
Hiçbir anma, hiçbir sözün şehitlerin ve gazilerin fedakarlıklarını ifade etmeye yetmeyeceğini belirten Çelik, şunları kaydetti:
"Milletimiz ve devletimiz geçen sene 15 Temmuz'da hiçbir devletin, hiçbir milletin başına gelemeyecek kadar büyük bir felaketle karşı karşıya kaldı. Ülkenin güvenliği için verilmiş olan savaş uçakları, tanklar milletin kendisine karşı kuşanıldı, kullanıldı. Asker, polis, güvenlik güçleri, masum kadınlar, masum siviller, yaşlı, genç insanlar katledildiler. Bu katliam şebekesinin katletme girişimi karşısında milletimiz, şehitlerimizin etrafında bütünleşti ve devletimizi bir işgalden, milletimizi büyük bir felaketin eşiğinden çevirdi, işgal engellendi, o felaket geri çevrildi. Biz bunu hiçbir zaman unutmayacağız. Bu millet bütün dünyaya gerekirse 3,5, 10 kişinin değil tüm bir milletin bu ülkenin birlik bütünlüğü için şehit olmak üzere sokaklara çıkabileceğini göstermiştir. Dünyada çeşitli fedakarlıkları tarihten okuyoruz, günümüzde yaşıyoruz ama bir milletin topyekun şehit olmak için sokaklara çıkması, bir milletin topyekun şehit olmaya aday olması insanlık tarihinde görülmemiştir. Bu, geçen sene bu millet tarafından gösterildi. Bir milletin tamamı şehit olmak üzere sokağa döküldü. Bazı milletlerin bir parçası, askeri, polisi belli bir kısmı çeşitli dönemeçlerde öne çıkabiliyor. Biz de tarihin çeşitli dönemeçlerinde büyük felaketleri atlattık ama bir milletin tamamının, topyekun, kayıtsız şartsız her bir ferdinin şehit olmak üzere sokaklara dökülmesi insanlık tarihinde ilk defa gözüküyor. Bu bizim milletimizin, millet olma ruhunun en önemli göstergesidir. Devletimizi ayakta tutan en büyük sütundur. Milletçe bundan çıkarmamız gereken ders, birliğimizi bütünlüğümüz koruyacağız, el ele tutuşacağız, kol kola gireceğiz, et ve tırnak gibi geleceğe kardeşçe yürüyeceğiz ve bir daha benzer felaketler gelmesin diye tüm hassasiyetimizle tüm varlığımızla bu mücadeleyi sürdüreceğiz."