İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Cumhuriyet Meydanı'nda düzenlenen mitingdeki konuşmasına, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Başbakan Binali Yıldırım'ın selamını Çorlululara ileterek başladı.
Türkiye'nin önemli bir dönemin arifesinde olduğunu ifade eden Soylu, 16 Nisan'da Türk milletinin çok önemli bir karar vereceğini vurguladı.
"Bizi değerlerimiz, inançlarımız ve kardeşliğimizle terbiye etmeye çalışıyor"
Mevcut sistemin artık Türk halkını yorduğunu, çok yorulduklarını anlatan Soylu, şunları kaydetti:
‘’Artık dayanacak gücümüz kalmadı, mevcut sistem bizi terbiye etmeye çalışıyor. Bu sistem bizi darbelerle terbiye etmeye çalışıyor, terörizmle terbiye etmeye çalışıyor. Bu sistem bizi enflasyonla, faizle, mezhep ayrımıyla, etnik kökenlerimizle terbiye etmeye çalışıyor. Bizi değerlerimiz, inançlarımız ve kardeşliğimizle terbiye etmeye çalışıyor. İşte 16 Nisan'da vereceğimiz değer net ve açıktır. Bir gün bu medya patronlarını bu ülkenin patronu yapıyorlar, bir gün uluslararası sermayeyi bu ülkeye patron yapıyorlar, uluslararası kuruluşları patron yapıyorlar. Bizim geleceğimiz, değerlerimiz ve zenginliğimiz üzerine oynayanlara karşı 'bu millet, bu memleket bizimdir' diyecek ve 16 Nisan’da bir karar verecek. Vereceğimiz karar açık ve nettir, patron medya değil, patron IMF, patron haksız ve adaletsiz yargı değil patron millettir, millet…’’
"Millet kendi hakkını nerede olursa bilir ve arar"
''7 haziranda yüzde 10’u aşınca şımaranları hatırlıyor musunuz? Milleti tehdit edenleri hatırlıyor musunuz ?'' diyen İçişleri Bakanı Soylu, şöyle devam etti:
"Eskiden Güneydoğu'ya siyasetçiler, arkadaşlarımız gittiğinde kepenk kapatırlardı. Size başka bir şey söyleyeyim, dün HDP'li 3 milletvekili bir ilçeye gitmiş de esnaf kepenkleri kapatmış. Gördün mü? Çalma kapını, çalarlar kapını. Tehdit, şantaj, şiddet işlemez, millet kendi hakkını nerede olursa bilir ve arar. Ne demişlerdi onlar, şiddetle ve tehditle oy aldıktan sonra, 'T.C'yi tükürüğümle boğarız' dediler. Hatırlıyor musunuz? Nerede o diyen şimdi?
Bu milletin birliğine, kardeşliğine, yarınlarının özgür ve hür yaşamasına musallat olacak kim varsa hesabını sonuna kadar sorarız. Biri daha vardı, hatırladınız mı? Güneydoğu’da özerklik ilan edeceklermiş, nerede Nusaybin'de, Cizre'de... O gün afrandan tafrandan geçilmiyordu, şu kadar cesaretin varsa özerklik ilan et de boyunun ölçüsünü alalım, hadi bakalım."