Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile İtalyan mevkidaşı Angelino Alfano, ortak basın toplantısı düzenledi.
NATO tatbikatındaki skandal
Türkiye’nin, NATO’nun kurucu üyelerinden, NATO’ya en çok katkı sağlayan ve NATO’nun karşı karşıya kaldığı sınamalarda en güçlü duruş sergileyen müttefiklerden biri olduğunu vurgulayan Çavuşoğlu, Türkiye’nin NATO’yla birlikte yürütülecek çalışmaları sürdüreceğini aktardı.
Norveç’te yaşanan krizden (Norveç'te yapılan NATO tatbikatı sırasında "Atatürk ve Erdoğan" düşmanlığına ilişkin olay) sonra da NATO müttefikleri ve NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg’in Türkiye’nin NATO için önemini bir kere daha vurguladığını hatırlatan Bakan Çavuşoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Biz, Türkiye olarak hava sahamızı korumak istiyoruz çünkü çok ciddi tehditler var. Esasen hava sahamızı korumak veya güvenliğimizi tesis etmek için ihtiyaç duyduğumuz hava savunma sistemi dahil diğer ihtiyaçlarımızı biz karşılamak için NATO üyesi ülkelere öncelik veriyoruz. Fakat son zamanlarda NATO müttefiki olan ülkelerden bazıları basit silahlar dahil ihtiyacımız olan savunma sistemlerini Türkiye'ye vermemek için ciddi bir direnç gösteriyor. Benim hava savunma sistemimi kurmam lazım. Müttefiklerimden de alamıyorum. O zaman mutlaka başka bir yerden almak durumundayım. Acil ihtiyacım var."
"İtalya Türkiye’yi rakip gibi değil ortak olarak görüyor"
Türkiye’nin orta derecede ortak üretim ve teknoloji transferi konusunda da çalışmalarını İtalya ve Fransa ile yürüttüğünü belirten Çavuşoğlu, Türkiye ile İtalya’nın savunma sanayinde büyük bir ortaklığı bulunduğunu söyledi. Çavuşoğlu, çünkü İtalya’nın Türkiye’yi rakip gibi değil ortak olarak gördüğünün altını çizdi.
Diğer Avrupa veya NATO üyesi ülkelerin de bu konuyu Türkiye üzerinde bir koz, siyasi bir enstrüman olarak kullanmaması gerektiğine işaret eden Çavuşoğlu, “O zaman biz ya kendimiz üretiyoruz ya da bize bunu sağlayan bir ülkeden alıyoruz. Rusya’dan ilk defa hava savunma sistemi alan ülke de biz değiliz. Yunanistan’da da S-300’ler var.” dedi.
AB ile ilişkiler
Türkiye’nin hiçbir tarafa kaymadığının altını çizen Çavuşoğlu, Türkiye’nin AB üyesi ülkelerle hiçbir sorunu olmadığını, aksine ortakları olarak AB üyesi ülkeler ne kadar güçlü olursa Türkiye’nin de kendini o kadar güçlü hissedeceğini anlattı. Avrupa’da Türkiye’ye yönelik olumsuz tutumların AB’nin değerleriyle örtüşmediğini kaydeden Bakan Çavuşoğlu, şu ifadeleri kullandı:
“Şunu anlamamız lazım, hepimiz çok yönlü dış politika izliyoruz, hakkımız da var. Ben başka ülkelere, kıtalara gittiğim zaman sizden ‘Zemin kayması mı var?’ deniyor. Bakıyorum, bunu sorgulayan ülkelerin hepsi bizim gittiğimiz yerlerde siyasi ve ekonomik olarak daha güçlü var. Ben seni sorguluyor muyum, ‘Sende zemin kayması mı var, oralara gitmişsin, Afrika’ya, İslam dünyasına, Suudi Arabistan’a, Katar’a, Birleşik Arap Emirlikleri’ne, Kazakistan’a, Türkmenistan’a’ diye? Hayır, o zaman sen hangi hakla beni sorguluyorsun? Buradaki esas anlayıştaki sakatlık şu, bazı Avrupa ülkeleri kendini büyük patron olarak görüyor ve kendisinin her yaptığı doğal ama diğer, Türkiye gibi ülkeler onların kuralından, sisteminden çıkmamalı. Ne uzağa gidebilir ne içeri girebilir.
AA