Kılıçdaroğlu, Tevfik Sırrı Gür Stadı yanında düzenlenen mitingde yaptığı konuşmada, bugün ABD'nin Tel Aviv Büyükelçiliğini Kudüs'e taşıdığını anımsatarak, "Gencecik çocuklarımız, evlatlarımız 1960-70'li yıllarda Filistin'in bağımsızlığı için Kudüs'e gitti." diye konuştu.
“Filistin halkının her zaman yanında olduk”
Onların Filistin halkı ve bağımsızlık için gittiklerine vurgu yapan Kılıçdaroğlu, "Haklarını savunmak için gittiler. O gencecik çocuklarımızın mezarları Filistin'de. Filistin halkının her zaman yanında olduk. Çünkü biz Kuvayımilliye geleneğinden, Mustafa Kemal'in geleneğinden geliyoruz. Bütün mazlumların, milletlerin arkasında durmak ve onlara destek vermek istiyoruz." ifadesini kullandı.
“Gazze'de abluka kalkmadı”
Mavi Marmara olayına değinen Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
"Mavi Marmara olayında dediler ki 'Biz Gazze'ye gidiyoruz, Filistinlilere yardım yapacağız.' Gittiler. İsrail uluslararası sularda Mavi Marmara gemisine saldırdı, 9 vatandaşımızı şehit etti. Bunun üzerine hükumet büyük mitingler, programlar yaptı. Ağzından, daha doğrusu aklından büyük konuşmalar yaptı. Dedi ki 'Bundan sonra İsrail ile hiç konuşmayacağım, yan yana gelmeyeceğim. 3 şart yerine gelirse İsrail ile oturup konuşacağım.' Neydi? Gazze'de abluka kalkacaktı, İsrail özür dileyecekti ve ölenler için tazminat ödeyecekti. Bir, Gazze'de abluka kalkmadı. İki, İsrail 'ben tazminat ödemem' dedi. 'Ama siz bir vakıf adı verirseniz ben vakfa bağışta bulunabilirim.' dedi. Üç, bir özür mektubu dahi göndermedi.
“İsrail'in özür dilemesi gerekirken, özür dilemedi”
Sonra ne oldu? Bir gece yarısı Meclisten bir kanun çıkardılar ve İsrail ile ilişkileri düzelttiler. Şimdi ben arada bir konuşurken diyorum ya 'bunların yatacak yeri yoktur' diye. Milleti kandırdılar. Şimdi kalkacaklar konuşacaklar 'İsrail böyledir, İsrail şöyledir' diye. Sen Türkiye'yi İsrail'in arka bahçesi haline getirdin. İsrail özür dilemesi gerekirken, özür dilemedi. Tazminat ödemedi, ablukayı kaldırmadı. Şimdi büyükelçiliği taşıyorlar oraya.
Ben bunu parlamentoda eleştirdim. 'Sayın Erdoğan Mecliste kürsüye çıktı, dedi ki 'Doğu Kudüs'te bizim konsolosluğumuz var. Orayı yakında inşallah Filistin'in başkenti yapacağız. Büyükelçiliği oraya açacağız' dedi. Bekliyorum, aylar geçti bekliyorum. Sevgili, gözünü sevdiğim Erdoğan, Mecliste konuştun, söyledin.
Niye büyükelçiliği açmıyorsun Doğu Kudüs'te, Filistin devletinin büyükelçiliğini. Birisi mi engel oluyor, elinden mi tutuyor? Diyecek ki 'Ben açacaktım ama CHP karşı çıkıyor.' Şimdi CHP Genel Başkanı olarak söylüyorum. Açık ve net Mersin'den söylüyorum, yüreğin yetiyorsa git büyükelçiliği aç ben de seni sonuna kadar alkışlayacağım. İşin özeti lafla peynir gemisini yürütmeye çalıştılar."
"Bu ülke bütün dünyayla dost olacak"
Kılıçdaroğlu, en geç 4 yıl içerisinde çiftçinin ürettiğinin, alın terinin karşılığını alacağı bir Türkiye'yi inşa edeceklerini aktardı.
Türkiye'nin kendi kendine yeten bir ülke olacağını bildiren Kılıçdaroğlu, mercimek, nohut, elma, üzüm, kabak gibi her şeyin dışarıdan geldiğini, bu tabloyu değiştireceklerini söyledi.
Sanayide de devrim yapacaklarını ifade eden Kılıçdaroğlu, "Biz bu tabloyu değiştireceğiz. Katma değeri yüksek ürün üreteceğiz. İşsizlik sorununu çözeceğiz. Kamu istihdamını büyüteceğiz. Kimse aç ve açıkta kalmayacak. Bunların tamamını yapacağız. 4 yılda yapacağız 5. yılda bunun keyfini süreceğiz. Bu ülkeyi büyüteceğiz. Bu ülke bütün dünyayla dost olacak. Huzuru, barışı, kardeşliği getireceğiz. İnsanın sorunlarını çözmek için her türlü mücadeleyi yapacağız. Diyorlardı ki 'Kılıçdaroğlu sen bir sürü şey vaat ettin parayı nereden bulacaksın.' diyorlardı. Şimdi yaptın, demek ki Kılıçdaroğlu doğruları söylüyor. Emekliye 2 maaş ikramiye dedik. Sen 2 bayramda biner lira hadi gene o da idare eder ama yetmez."
Kılıçdaroğlu, 24 Mayıs'ta yeni seçim bildirgelerini açıklayacaklarını bildirdi.
"Biz faizi düşüreceğiz, OHAL'i kaldıracağız"
Türkiye'nin dünyanın en zengin ülkelerinden biri olduğunu dile getiren Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
"Son 16 yılda bu hükumetin dışarıdaki faiz lobilerine ödediği faizin miktarı 151 milyar dolar. Londra'daki bir grup tefeciye ödedikleri para. Borç para aldılar, faiz ödediler. Bir de 'faize karşıyız' diyorlar. 'Faizi düşüreceğim' diyor.
16 yıldır düşüremedin de 24 Haziran'dan sonra mı düşüreceksin? 16 yıldır bu millet faiz altında inim inim inledi. İçeriye ödedikleri faiz 687 milyar lira. Çiftçi, emekli, öğretmen, memur mu aldı? Kim aldı 687 milyar lirayı. Biz ne yapacağız? Faizi düşüreceğiz, OHAL'i kaldıracağız, demokrasiyi getireceğiz. Parayı kime vereceğiz?
Tefecilere değil, parayı halka vereceğiz. Halkı yüceltmek bizim görevimizdir. Öncülerimiz de kadınlarımız olacak. Sezgisi güçlüdür kadınların. Kadınlar mücadelecidir. Türkiye'nin hangi yöne gittiğini hepimiz görüyoruz.
Karanlık bir koridorda hep beraber ilerliyoruz. Türkiye'yi o karanlık koridordan çıkarmak bizim elimizde. Cumhuriyet bir kadın devrimidir. Kadın erkek eşitliğinin gelmesi, kadınların hayatın her alanında söz sahibi, karar sahibi olmaları bizim en büyük emelimizdir."
Miting sonrasında İYİ Parti Mersin İl Başkanlığı yöneticileri kürsüye çıkarak, Kılıçdaroğlu'na çiçek takdim etti.
Kılıçdaroğlu daha sonra beraberindeki milletvekilleri, belediye başkanları ve parti yöneticileriyle partisinin yeni il binasını gezdi.
Kaynak: AA