İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Özel Soruşturma Bürosu tarafından hazırlanan iddianame, başsavcılığın onayının ardından İstanbul 35. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderildi.
İddianame üzerindeki incelemesini tamamlayarak tensip hazırlayan mahkeme, iddianamenin kabulüne karar verdi.
İlk duruşmanın 19 Eylül'de yapılmasını karara bağlayan heyet, ayrıca Erdem hakkında adli kontrol hükümleri kapsamında yurt dışına çıkış yasağı koydu.
İddianameden
İddianamede, söz konusu soruşturmanın savcılıkça yapılan 3 ihbar sonucunda başlatıldığı ve ardından hepsinin tek dosyada toplandığı belirtildi.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca, Karşı gazetesine yönelik soruşturmada ifadesi alınan gizli tanık "Ayçiçeği" hakkında milletvekili Erdem'in açıklama yaptığı ve bu açıklamaların kapatılan Zaman gazetesi ve Aktif haber sitesinde yayımlanması üzerine suç duyurusunda bulunulduğu anlatılan iddianamede, aynı şekilde milletvekili Erdem'in gizli tanığı ikinci kez deşifre ettiği ve bunun üzerinde de yeniden savcılıkça suç duyurusu yapıldığı aktarıldı.
Savcılığın Karşı gazetesine yönelik gazetenin genel yayın yönetmenliğini yapan Eren Erdem, şüpheli Turan Ababey ve arkadaşlarına ilişkin suç duyurusunda bulunması üzerine soruşturmanın başlatıldığına vurgu yapılan iddianamede, tek sanık olarak yer alan Eren Erdem'in ''silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte, örgüte bilerek ve isteyerek yardım etmek'', ''gizli tanığı deşifre etmek'' ve ''soruşturmanın gizliliğini ihlal'' suçlarından 9,5 yıldan 22 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edildi.
"Gazeteye saksı içinde gizli belge"
İddianamede Karşı gazetesinin sahibi şüpheli Turan Ababey'le Eren Erdem'in Gezi Parkı olayları sırasında tanıştıkları, Ekim 2013'te gazeteyi kurmayı kararlaştırdıkları ve 9 Şubat 2014'te kurulan gazetenin 66 gün sonra ekonomik sıkıntılar sebebiyle yayın hayatına son verildiği anlatıldı.
Şüphelilerin elde ettikleri dokümanların FETÖ'den yargılanan eski emniyet müdürü Yakub Saygılı'dan aldıkları ve bu dokümanları Eren Erdem'e ilettiği belirtilen iddianamede, yapılan tespitlere göre bu dokümanların 3 polis memuru tarafından Karşı gazetesi muhabirleri şüpheli Ufuk Köroğlu ve Emre Erciş’e ulaştırıldığına yer verildi.
Gazetenin bir süre sonra tamamen Eren Erdem'in kontrolüne geçtiği ve yayınlanacak haberlere Erdem'in karar verdiğinin belirtildiği iddianamede, Erdem'in gazetenin sahibi Turan Ababey'e zaman zaman ''Elimde Erdoğan'ı düşürecek belgeler var. Yayınlamamız halinde TUSKON ve cemaatten para alabiliriz.'' şeklinde söylemlerde bulunduğu öne sürüldü.
FETÖ tarafından Erdem'e ulaştırılan birçok yasa dışı kayıt ve dokümanın gazetede yayımlandığının belirtildiği iddianamede, Erdem’in FETÖ/PDY'nin amaçları doğrultusunda hareket ettiği, basın ve yayın organlarını kullanarak kamuoyu algısı oluşturmaya, böylece hükümeti görevini yapamaz hale getirmeye çalıştığı ifade edildi.
İddianamede beyanlarına yer verilen gizli tanık "Ayçiçeği", haberlerin bazen CD, bazen dosya kağıdı şeklinde gizli belge olarak geldiğini, bu haberlerin TUSKON'un danışmanlık firmasından, bazen çiçeklerin arasında bazen de saksılara saklamak suretiyle bazen de çikolataların içerisinde CD'lerin gönderildiğini söyledi.
"Haberi Eren Erdem, bizzat hazırladı"
Karşı gazetesinin sorumlu müdürlüğünü yapan şüpheli Mehmet Bozkurt'un emniyetteki ifadelerine yer verilen iddianamede, Bozkurt, gazetenin yayın hayatına başlamasıyla internet ortamında aynı dönemde "Başçalan" ve benzeri isimler adı altında belirli bir merkezden çıktığı anlaşılan çeşitli ses kayıtlarının yayınlanmaya başladığını söyledi.
Bozkurt, devletin üst düzey yetkililerinin Dışişleri Bakanlığı'nda gerçekleştirdiği toplantıya ilişkin haberin Eren Erdem tarafından bizzat bilgisayarında hazırlandığını anlatarak, ifadesinde, şu beyanlarda bulundu:
"(Eren Erdem) Bunu yaparken de hükümetin Lahey Adalet Divanı'nda yargılanmasını sağlayacak iddialar olduğunu söylemiştir. Bu haberin yayınlanmasına ben dahil bazı arkadaşlar karşı çıkmıştır. Genel yayın yönetmeni olduğu için kendisine direnilmesine ve bana rağmen haberi manşetten bizzat bütün otoritesi ve yetkisini kullanarak 'Kan lobisi toplantısı' başlığıyla Sayın Erdoğan, Davutoğlu, Hakan Fidan, Genelkurmay 2. Başkanı ve o zaman Dışişleri Bakanı Yardımcısı olan Feridun Sinirlioğlu'nun resimlerini kullanarak tam sayfa ve son derece provokatif tarzda yayınlatmıştır."
Başsavcılığın kapatılan Karşı gazetesinin bazı çalışanlarına yönelik soruşturması sürüyor.
Kaynak: AA