Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Haliç Kongre Merkezi'nde "Engelli Öğretmen Ataması ve Engelsiz Vizyon 2030 Tanıtım Toplantısı'nda konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasının satır başları şöyle;
Sözlerimin hemen başında bugün vefat eden partimizin kurucularından milletvekili Bakan, Genel Başkan Yardımcım, Kadın Kolları Başkanı olarak uzun yıllar birlikte çalıştığımız Güldal Akşit hanımefendiye Allah'tan rahmet ailesine başsağlığı diliyorum. Bakanlığı döneminde engelli kardeşlerimize de pek çok önemli hizmetler yapmıştı. Camiamızın içerisinde birçok kardeşimizi bu arada kaybettik. Mukadder olan ömür tabii ki son buluyor ve mukadder olan bu ömrün son bulmasıyla hepimizin de varacağı yer malum, orası. Rabbimden temennimiz o dur ki bizleri de cennetiyle cemaliyle müşerref kılsın inşallah. Tüm ailesine şahsım, eşim, camiamız ve milletim adına baş sağlığı diliyorum.
3 Aralık Dünya Engelliler Günü münasebetiyle sizlerle beraber olmaktan büyük bir bahtiyarlık duyuyorum. Sizlerin vasıtasıyla ülkemizdeki ve dünyadaki tüm engelli kardeşlerimize selamlarımı iletiyorum. Başta burada olan kardeşlerim olmak üzere tüm engelliler gününün 3 Aralık Dünya Engelliler Günü'nü yürekten tebrik ediyorum. Bu anlamlı günün engelli kardeşlerimiz için hayırlara vesile olmasını diliyorum.
"Engelli sporcularımızın başarılarına çok daha farklı bir nazarla bakıyoruz"
Dün Tokyo Paralimpik Olimpiyat Oyunlarında aldıkları toplam 15 madalya ile ülkemizi gururlandıran sporcularımızı Külliye'de ağırladık. Milletçe hepimiz gerçekten farklı duygular yaşadık. Elbette tüm spor dallarındaki başarılarımızı önemsiyoruz ama engelli sporcularımızın başarılarına çok daha farklı bir nazarla bakıyoruz. Buradan bir kez daha kendilerini kutluyor, başarılarının artarak devam etmesini diliyorum.
Bugün Dünya Engelliler Günü'nü vesile kılarak aynı zamanda 750 engelli öğretmenimizin de atamasını gerçekleştiriyoruz. Atamalarını yapacağımız engelli öğretmenlerimize yeni görev yerlerinde Rabbimden muvaffakiyetler niyaz ediyorum. Bugünkü ile birlikte hükümetlerimiz döneminde engelli ataması toplamda 63 bin 87'ye ulaşmış bulunuyor. 2002 yılında iktidara geldiğimizde kamuda görev yapan engelli memur sayısı neydi biliyor musunuz? 5 bin 777. Nereden nereye. Kim engellilerin yanındaymış, işte bu rakam bunu ortaya koyuyor. Kim engellilere devletin kapılarını açıyormuş, uygulama ortada. Her biri tek başına büyük bir başarı hikayesi olan engelli öğretmenlerimizin çocuklarımızı en güzel şekilde yetiştirme yanında, engelleri aşmadaki mücadeleleriyle de evlatlarımıza ilham kaynağı olacağına inanıyorum. Engelli öğretmenlerimizin zorluğu kadar kutsal olan vazifelerinde ihtiyaç duydukları her alanda yanlarında olmayı sürdüreceğiz.
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Hazırlıklarını tamamladığımız Öğretmenlik Meslek Kanunu'nu inşallah çok kısa sürede Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin takdirine sunacağız.https://t.co/3tsqNn0dh4 pic.twitter.com/jHVhOpjFmB
— TRT Haber Canlı (@trthabercanli) December 3, 2021
"Öğretmenlik Meslek Kanunu'nu çok kısa sürede TBMM'nin takdirine sunacağız"
Önceki gün külliyemizde yaptığımız 20. Milli Eğitim Şurası açılış programında öğretmenlerimizle ilgili müjdelerimizi kamuoyuyla paylaştık. Hazırlıklarını tamamladığımız Öğretmenlik Meslek Kanunu'nu inşallah çok kısa sürede Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin takdirine sunacağız. Böylece öğretmenlerimizi ülkemiz tarihinde ilk kez kapsamlı, yenilikçi ve bütüncül bir meslek kanununa kavuşturacağız. Düzenleme öğretmenlerimizin mevcut tüm kazanımlarını korurken onlara aynı zamanda yeni, sosyal ve özlük hakları da getiriyor. Öğretmenlik mesleğinin itibarına ve önemine uygun bir şekilde özgün bir bakış açısıyla hazırlanan çalışmanın eğitim camiamızda şimdiden büyük bir hüsnü kabul ve sevinçle karşılandığını görüyoruz. Hakim, savcısından memuruna, polisinden öğretmenine kadar tüm kamu görevlilerini tehdit etmeyi alışkanlık haline getiren faşist muhalefet zihniyetine rağmen inşallah meclisimizin de onayıyla bu süreci Cumhur İttifakı olarak kısa sürede tamamlayacağız. Bugün atama heyecanı yaşayan kardeşlerimiz başta olmak üzere Öğretmenlik Meslek Kanununun bir kez daha öğretmenlerimize ve eğitim camiamıza hayırlı uğurlu olmasını diliyoruz.
"Engelli kardeşlerimizin sosyal hayata katılımını teşvik ettik"
Millet olarak mazisi 2200 yılı bulan köklü bir devlet geleneğine sahibiz. Aynı şekilde 1400 yılı aşan medeniyet mirasçılarıyız. İlimde, sanatta, edebiyatta çığır açmış bir toplumun mensuplarıyız. Sosyal adaleti güçlendirme idealimize yargım ve ihsan yerine hak temelli politikalarla ulaşmaya gayret ettik. Bu süreçte engelli kardeşlerimizin sosyal hayata katılımını teşvik ettik. 2005 yılında çıkarılan engelli kanunu ile istihdamdan ayrımcılığın önlenmesine kadar birçok başlıkta engellilerimizin geçmişten gelen sorunlarını çözdük. 2007 yılında BM engelli hakları sözleşmesini imzalayan ilk ülkeler arasında yerimizi aldık. Kamu kullanımına açık alanların toplu taşıma araçları ile bilgi ve iletişim sistemlerinin erişilebilir olmasını zorunlu hale getirdik. 2013 yılında yapılan bir başka önemli düzenlemeyle, incitici ve tahkir edici ifadeleri mevzuatımızdan tamamen temizledik. Türkiye genelinde 128 engelsiz gündüz yaşam merkezini hizmete sunduk.
Tarih boyunca dünya siyasetine yön vermiş, insanlığın ortak kültür hazinesine eşsiz katkılar sunmuş, bilimde, sanatta, edebiyatta çığır açmış bir milletin mensupları olarak, siyasetten ekonomiye, sosyal politikalardan eğitime, diplomasiye kadar farklı alanlarda adımlar atarken tüm bu kaynaklardan beslenmeye özel önem verdik. Hazreti Mevlana'nın pergel metaforunda olduğu gibi bir ayağımızı kendi değerlerimize sabitliyor, diğeri ile de tüm dünyayı yumuşatmaya çalışıyoruz. Nerede insanlığın hayrına bir hizmet, düzenleme, çözüm yolu varsa bütün bunları alıp kendimize uyarlamaktan çekinmiyoruz. Bilhassa sosyal politikalar alanında kendi kadim birikimimizin yanı sıra insanlığın ortak hazinesinden de faydalanmanın çabasındayız.
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Hiçbir vatandaşımızın dışarıda bırakılmadığı, dünyanın en geniş kapsamlı sosyal güvenlik sistemini Türkiye'ye kazandırdık.https://t.co/3tsqNn0dh4 pic.twitter.com/kVZcRHkTan
— TRT Haber Canlı (@trthabercanli) December 3, 2021
"Kamuya ait bakım ve rehabilitasyon merkezlerinde sıra bekleyen hiçbir engellimiz kalmadı"
Engellilere yönelik son 19 yılda hayata geçirdiğimiz politikalarla da bu anlayışla hareket ettik. Medeniyetimizin alametifarikalarından olan kerim devlet anlayışını günümüzün sosyal devlet ilkeleriyle mezcederek yeniden yorumladık. İnsanı yaşat ki devlet yaşasın prensibini siyaset ve devlet tasavvurumuzun merkezine yerleştirdik. Şimdi hiçbir vatandaşımızın dışarıda bırakılmadığı dünyanın en geniş kapsamlı sosyal güvenlik sistemini Türkiye'ye kazandırdık. Devletimizin şefkat şemsiyesi altında toplumumuzun en dezavantajlı kesimlerden başlayarak 84 milyonun tamamını almaya çalıştık. Sosyal adaleti güçlendirme idealimize, yardım ve ihsan yerine, hak temelli politikalarla ulaşmaya gayret ettik. Bu süreçte engelli kardeşlerimizin sosyal hayata katılımını teşvik ettik. 2005 yılında çıkarılan Engelliler Kanunu ile eğitim hizmetlerinden bakım hizmetlerine, istihdamdan ayrımcılığın önlenmesine kadar birçok başlıkta engellilerimizin geçmişten gelen sorularını çözdük.
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Bir süredir üzerinde çalıştığımız 2030 Engelsiz Vizyon Belgesi'nin hazırlıklarını tamamladık.https://t.co/3tsqNn0dh4 pic.twitter.com/w0cVLLdJdZ
— TRT Haber Canlı (@trthabercanli) December 3, 2021
"Engelliler için ayrı ve merkezi bir sınav uygulaması getirdik"
Türkiye, 2007'de Birleşmiş Milletler Engelli Hakları Sözleşmesi'ni imzalayan ilk ülkelerin arasında yerini almıştır. 2010'da yapılan anayasa değişikliği ile engellilere yönelik pozitif ayrımcılığı anayasal güvenceye kavuşturduk. Engellilerin eğitim ve sağlık başta olmak üzere her türlü kamu hizmetine kolaylıkla erişmelerini gerçekleştirdik. Kamu kullanımına açık binaların kaldırım, yaya geçidi, park gibi açık alanların, toplu taşıma araçlarıyla, bilgi ve iletişim sistemlerinin erişilebilir olmasını zorunlu hale getirdik.
2013'te yapılan bir başka önemli düzenlemeyle "özürlü, sakat, çürük" gibi incitici ve tahkir edici ifadeleri mevzuattan tamamen temizledik. Her ilde en az bir merkez olacak şekilde Türkiye genelinde 128 Engelsiz Gündüz Yaşam Merkezi'ni hizmete sunduk.
"İstihdamı teşvik politikalarıyla bugüne kadar toplam 384 bin engelli kardeşimizi iş hayatına kazandırdık"
Kamu bakım ve rehabilitasyon merkezi sayısı 2002'de 21 iken, 2021 yılı Ekim ayı itibarıyla bu sayı 104'e çıktı. Kamu-özel toplam 398 bakım merkezinde şu an 32 bin kardeşimize yatılı bakım hizmeti sunuluyor. Kamuya ait bakım ve rehabilitasyon merkezlerinde sıra bekleyen hiçbir engellimiz kalmadı. 2007 yılında başlatılmış evde bakım yardımı kapsamında 535 bin 805 vatandaşımıza aylık 1800 lira ödeme yapıyoruz. 2012 yılında dünyada bir ilke imza atarak, engelliler için ayrı ve merkezi bir sınav uygulaması getirdik. Uyguladığımız istihdamı teşvik politikalarıyla bugüne kadar toplam 384 bin engelli kardeşimizi iş hayatına kazandırdık. Bunların yanında son 19 yılda eğitim, rehabilitasyon, istihdam, sosyal yardım, evde bakım, girişimcilik, sportif ve kültürel faaliyetler, sağlık ve erişilebilirlik gibi geniş bir yelpazede pek çok düzenlemeyi hayata geçirdik. Ülkemizi engellilerimizin kapısının dahi çalınmadı o günlerden, dünyanın en başarılı sosyal politikalarının uygulandığı bir iklime kavuşturduk. Kısaca saydığım tüm bu çalışmaları insanlarımıza bahşedilmiş bir lütuf olarak değil, yıllardır eksikliği hissedilen hakların sahiplerine teslimi olarak değerlendiriyoruz.
Değişen şartlara ve ortaya çıkan yeni ihtiyaçlara göre engellilere yönelik politikaları güncelledik. Engellilerle ilgili meselelerde takip eden yerine takip edilen, referans alınan bir konumda olmak istiyoruz. Sadece küresel koronavirüs salgını sürecinde yaşananlar bile tek başına Türkiye'nin sağlık altyapısı ile beraber sosyal güvenlik sisteminin de gücünü göstermiştir. Yine bu döneminde milletimizin insani hasletleri, paylaşmayı, dayanışmayı, merhameti esas alan medeniyet değerleri ön plana çıkmıştır. Şimdi bunu her alanda daha ileriye taşımanın mücadelesini veriyoruz.
"Toplamda 8 politika alanı üzerine inşa edilen Engelsiz Vizyon, 8 amaç, 31 hedef ve 107 eylemden oluşmaktadır"
Bir süredir üzerinde çalıştığımız 2030 Engelsiz Vizyon Belgesi'nin hazırlıklarını tamamladık. 3 ayrı eylem planıyla uygulamaya geçireceğimiz Vizyon Belgemizi tüm paydaşların, ilgili kurum ve kuruluşların katkısıyla tekemmül ettirdik. Bu süreçte akademisyenlerimizin değerli fikirlerinin yanı sıra uluslararası birikimden ve başarılı uygulamalardan da istifade ettik.
Ortaya, ülkenin engellilerle ilgili çalışmalarına 2030 yılına kadar yön verecek kapsamlı, detaylı, iyi çalışılmış bir yol haritası çıkardık. Toplamda 8 politika alanı üzerine inşa edilen Engelsiz Vizyon, 8 amaç, 31 hedef ve 107 eylemden oluşmaktadır. Bu kapsamda engelli kardeşlerimiz için hayatın her alanını, özellikle kamu kullanımını, açık alanların erişilebilirliğini önemsiyoruz. Kültürel etkinliklerden spor faaliyetlerine, engelli kardeşlerimizin sosyal katılımlarını artıracak yeni yol ve yöntemlerle onları destekliyoruz. Ayrıca konut hizmetlerinden ulaşım ve iletişim hizmetlerine kadar pek çok alanda erişilebilirliğin geliştirilmesine öncelik veriyoruz. Sosyal hayatın yanı sıra siyasete katılmak isteyen engelli kardeşlerimizin de önündeki bütün engeller kalkıyor. Engellilerin sömürü, şiddet, işkence, aşağılama gibi insan onurunu ve haysiyetini zedeleyen her türlü kötü muameleden korunmasını esas alıyoruz.
Önleme ve erken müdahale hizmetlerini öne çıkardık. Bu anlamda engelli kardeşlerimizin yaşayabilecekleri her türlü ayrımcılığa karşı yasal koruma sağlıyoruz. Ayrıca yasa önünde eşit tanınmalarına yönelik bir sistem oluşturuyoruz. Bütün vatandaşlarımızın sağlığı bizim için çok önemlidir. Sağlık hizmetlerimizin çıtasını sürekli yükseltiyoruz. Çeşitli terapi yöntemlerini de içeren yeni sağlık hizmetlerimizi engelli kardeşlerimizin erişimine sunuyoruz. Bunun ötesinde uzun süreli bakımı destekleyen, engelli kardeşlerimizle beraber ve ailelerini de kapsayan hizmetler planlıyoruz. Ayrıca afet ve acil durumlara ilişkin risk azaltma ve iyileştirme çalışmalarını engellileri de kapsayan sürdürülebilir bir yaklaşımla gerçekleştirmeyi hedefliyoruz. Vizyon belgemizde birlikte yaşama kültürünü güçlendiren gözümüzün nuru çocuklarımızı da unutmadık. Öğrenme güçlüğü yaşayan ve özel ilgiye ihtiyacı olan çocuklarımızın eğitim öğretimin her kademesine akranlarıyla birlikte katılımlarını temin ediyoruz. Bu çocuklarımıza yönelik değerlendirme, yönlendirme ve izleme sistemlerini güçlendiriyoruz.
Engelli bireylere yönelik yeni nesil istihdam modelleri
Engelli bireylerin orta ve yükseköğretim kurumlarından olduğu gibi mesleki eğitim kurumlarından da kesintisiz biçimde yararlanabilmeleri için gereken düzenlemeleri yaptık. Engelli bireylerin hayat boyu öğrenme süreçlerine dahil olmaları için yeni yöntemler geliştirdik. Yeni nesil istihdam modelleriyle onları hayalini kurdukları mesleki alanlarda ve nitelikli işlerde istihdam etmeyi hedefliyoruz. Bir adım daha ileriye giderek, engelli kardeşlerimizin girişimcilik hedeflerine daha fazla destek veriyoruz. Aynı zamanda kendilerine gelir desteği ve vergi düzenlemeleri gibi ekonomik kolaylıklar sunmayı da ihmal etmiyoruz. Böylelikle engelli kardeşlerimiz için de sürdürülebilir bir finansman sistemi kuruyor ve onları ekonomik güvence altına alıyoruz.
2030 Engelsiz Vizyon Belgesi kamu kurumlarından başlayarak milletimizin tamamına rehberlik edecektir. Bu belgenin hakkıyla uygulanmasında toplumun tüm kesimlerine sorumluluk düşüyor. Türkiye'deki bütün aileleri, engellileriyle birlikte yaşamın her alanında aktif olarak hayatlarını sürdüren bir konuma getirmeden durmayacağız, dinlenmeyeceğiz. Engellilerimizin tamamıyla huzura kavuşmuş, rahat bir yaşamı için 84 milyon olarak el birliği içinde çalışacağımıza inanıyorum. Bunun için her fırsatta asıl meselenin fiziki engeller değil, kalplerdeki, zihinlerdeki engelleri aşmak olduğunun altını özellikle çiziyorum. Unutmayalım 84 milyon olarak hepimiz büyük bir aileyiz. Aile olmanın gereği de birliktir, beraberliktir, kenetlenmektir, dayanışmadır, zorlukları birlikte göğüslemek, sevinçleri de yine birlikte paylaşmaktır. Tek bir engelli kardeşimiz dahi kendisini dışlanmış hissederse kendisini çaresiz hissederse bunun vebali milletçe hepimizin üzerindedir. Bu konuda ben milletime güveniyorum. Rabb'im yar ve yardımcımız olsun diyorum.
3 Aralık Dünya Engelliler Günü'nün ülkemizdeki ve tüm dünyadaki engelliler için hayırlara vesile olmasını Rabb'imden niyaz ediyorum.