Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 18 Mart Stadyumu ve Şehitler Abidesi'nde düzenlenen 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Zaferi’nin 103. yılı töreninde konuştu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkan başlıklar:
"Afrin'de kontrol sağlanmıştır"
Sözlerimin hemen başında bir müjdeyi sizlerle paylaşmak istiyorum. Afrin şehir merkezi Türk Silahlı Kuvvetlerimizin desteğindeki Özgür Suriye Ordusu mensupları tarafından bu sabah 8.30 itibariyle tamamen kontrol altına alınmıştır. Teröristlerin çoğu zaten kuyruklarını kıstırıp kaçmışlardır. Kalan kılıç artıklarını ve geride bıraktıkları tuzakları da özel birliklerimiz ve Özgür Suriye Ordusu birlikleri temizliyorlar. Afrin şehir merkezinde artık terör örgütünün paçavraları değil, huzurun ve güvenin sembolleri dalgalanıyor. Şu anda orada Türk bayrağı dalgalanıyor, ÖSO'nun bayrağı dalgalanıyor. Bizlere bu günleri gösteren rabbimize hamdediyorum. Kahraman Mehmetçiklerimize şükranlarımı sunuyorum. Ülkelerinin hürriyeti ve aydınlık geleceği için canla başla mücadele eden ÖSO mensuplarına şahsım, milletim adına şükranlarımı sunuyorum.
Afrin operasyonumuzu en başından beri yürekten destekleyen milletimize şükranlarımı sunuyorum. Askerimizi sevinç gözyaşları içinde karşılayarak bize kucak açan Suriyeli kardeşlerimize şükranlarımı sunuyorum.
"Afrinli kardeşlerimiz Afrin'e dönecekler"
Bu operasyonla Türkiye bir kez daha hakkın, haklının, mazlumun yanında olduğunu tüm dünyaya göstermiştir. Daha önce Cerablus'ta, Rai'de, El Bab'da, Azez'de ne yaptıysak şimdi Afrin'de ve çevresindeki yerleşim bölgelerinde de aynısını yapacağız. 140 bin kişi Cerablus'a döndü. Şimdi de Afrinli olan kardeşlerimiz Afrin'e dönecekler. Teröristlerin izlerini silerken aynı zamanda, alt yapısından üst yapısına bölgeyi yaşanabilir hale getirecek tüm adımları atacağız.
"Kardeşliğimizi zehirlemeye kalkanlara verilmiş en güzel cevap"
Halen ülkemizde veya diğer yerlerde yaşayan bölge halkının en kısa sürede yurtlarına, evlerine kavuşmaları için gereken her türlü adımı atacağız. Türkiye'nin ve milletimizin Suriye'nin ve Suriyelilerin bu ortak zaferi, terör örgütlerini aramıza bir hançer gibi sokmaya çalışanlara, bin yıllık kardeşliğimizi zehirlemeye çalışanlara verilmiş en güzel cevaptır. Bu zaferin bir kez daha hem ülkemize hem de Afrin bölgesindeki kardeşlerimize hayırlı olmasını Allah'tan diliyorum.
"Bugün de aynı şekilde mücadeleyi yürütüyoruz"
Türk milleti olarak dün Çanakkale'de hangi heyecan ve azim ve inançla mücadele ettiysek, bugün de sınırlarımız içinde ve dışında aynı şekilde bir mücadeleyi yürütüyoruz. Yahya Kemal ne diyor, "Şu kopan fırtına Türk ordusudur ya rabbi, senin uğrunda ölen ordu budur ya rabbi, ta ki yükselsin ezanlarla müeyyed nâmın, galib et, çünkü bu son ordusudur İslam'ın."
"Ecdadımız Çanakkale'yi geçilmez hale getirdi"
Ecdadımız Çanakkale'nin burada yürütülen mücadelenin ne anlama geldiğini çok iyi biliyordu. Bunun için adeta varını yoğunu ortaya koyarak Çanakkale'yi geçilmez hale getirmiştir. Bugün biz de terör örgütleriyle ve arkalarındaki güçlerle sınırlarımızın içinde ve dışında bu verilen mücadelenin anlamını çok iyi biliyoruz. Türkiye'ye yönelik terör dalgası bir asır sonra Çanakkale saldırısının yeniden hortlatılma çalışmalarından başka bir şey değildir. Çanakkale'de dönemin en güçlü ordularıyla üstümüze saldırmışlardı. Ne oldu? Bütün bunlara rağmen imandır o cevher ki ilahi ne büyüktür, imansız olan paslı yürek sinede yüktür. Ne diyor Akif İstiklal Marşımızda, Arkadaş! Yurduma alçakları uğratma, sakın. Siper et gövdeni, dursun bu hayâsızca akın. Doğacaktır sana va’dettiği günler Hakk’ın… Kim bilir, belki yarın, belki yarından da yakın" İşte Çanakkale böyle geçilmez oldu. Şimdi o kadar cesaretleri olmadığı için özel olarak eğitip donattıkları, dünyanın en alçak, en eli kanlı, en zalim terör örgütleriyle üzerimize geliyorlar. PKK'dan FETÖ'ye, DEAŞ'tan PYD'ye tüm örgütler işte bu amaçla kullanılmakta.
Teröristleri de, arkalarındakileri de çukurlara gömdük"
Sandılar ki bu milletin Çanakkale'deki cesareti geride kaldı. Sandılar ki bu milletin Çanakkale'deki azmi artık kalmadı. Sandılar ki bu milletin inancı o günkü kadar kavi değil ama attıkları her adımda yanıldıklarını gördüler. 2015'teki çukur eylemleriyle milli birliğimizi ve vatanımızın bütünlüğü hedef aldılar. Teröristleri de, bu niyetlerin gerisindeki güçleri de açılan o çukurlara gömdük. Saldırıyı bertaraf ettik.
"Milletimiz imanın, cesaretin ayakta olduğunu gösterdi"
15 Temmuz darbe girişimini başlattılar. Ellerindeki en modern silahları kullanarak sokaklara çıktılar. Milletimizin o iman dolu göğsüne çarpınca darmadağın olarak ricat ettiler, geri döndüler. Milletimiz 15 Temmuz'da yüreğindeki imanın da, cesaretin de sapasağlam ayakta olduğunu cümle aleme göstermişlerdir. Baktılar ki içeride olmuyor. Bu defa sınırlarımız dışından ülkemizi kuşatmaya kalktılar. Bu girişimi de önce Fırat Kalkanı, sonra Zeytin Dalı Harekatı'yla yerle bir ettik, ediyoruz.
"Terör zinciri 4 noktadan kırıldı"
Hamdolsun, terör koridoru zinciri şimdilik 4 noktadan kırıldı. Zincirin kalan halkalarını da en kısa sürede tane tane kıracak ve bu oyunu tamamen bozacağız. Kahraman Mehmetçiklerimiz; askeriyle, polisiyle, jandarmasıyla, ÖSO ile güvenlik korucusuyla dün Çanakkale'de nasıl destan yazdıysak bugün de El Bab'da, Afrin'de, terörle mücadele operasyonu yürüttüğümüz her yerde çok büyük başarılara imza atıyorlar.
"Terör koridoru oluşturduklarını sananları şaşkına çevirdik"
Dün Çanakkale'yi geçeceklerinden emin bir şekilde yola çıkıp kapımıza dayananlar planlarının başarıya ulaşacağından şüphe duymayarak sınırlarımıza geldiler. Çanakkale'de ne olduysa şimdi de sınırlarımızda olan budur. Görkemli zırhlılarıyla dünyanın dört bir yanından getirdikleri askerleriyle erken zafer kutlayanları Çanakkale'de nasıl hüsrana uğrattıysak, sınırlarımız boyunca terör koridoru oluşturduklarını sananları da öyle şaşkına çevirdik.
"Biz işgale gitmedik, terör gruplarının yok edilmesine gittik"
Birilerinin güçlerine, paralarına, silahlarına, hilelerine güvenerek çıktıkları yol, Mehmetçiğimizin cesareti önünde sona erdi. Dağ tepe demeden her köşesi beton tünellerle, duvarlarla donattıkları Afrin'i 58'inci gününe giren operasyonumuzla tamamen ele geçirdik. Şimdi bayrağımız orada dalgalanıyor. ÖSO'nun bayrağı orada dalgalanıyor. Ve tek bir sivilin burnunun kanamasına yol açacak en küçük bir adımımız olmamıştır. Çünkü biz işgale gitmedik. Biz sadece terör gruplarının yok edilmesine ve barışa gittik. İnsanlara zulmetmeye değil, oradaki kardeşlerimizi terör örgütünün zulmünden kurtarmaya gittik. Allah, şanlı ordumuza, kahraman Mehmetçiklerimize güç, kuvvet versin.
"Çanakkale'nin hakkıyla anlatılamadığını düşünüyorum"
Kardeşlerim bu mücadelede en büyük ilham kaynağımız Çanakkale zaferidir. Çanakkale'de öyle hikayeler, öyle fotoğraflar, öyle ismi bilinmeyen kahramanlar var ki, onları görüp de duygulanmamak mümkün değil. Açık konuşmak gerekirse, bu büyük savaşın ve zaferin birkaç şiir, birkaç roman, birkaç belgesel dışında hala hakkıyla anlatılamadığını düşünüyorum. Maalesef tarih yapmakta çok mahir ama onu yazmakta aynı derecede başarılı olmayan bir milletiz. Gerçi Çanakkale anlatılamayacak ancak yaşanabilecek bir savaştı. Buna rağmen Çanakkale'yi yeni nesillere mümkün olan en ideal şekilde aktarmak için daha çok çalışmamız gerektiğine inanıyorum.
"Ülkemizde pek çok lise savaş döneminde mezun vermedi"
Çanakkale, bir seferberlik savaşıydı. Ülkede eli silah tutan herkes Çanakkale'ye koşmuştu. Ülkemizde pek çok lise savaş döneminde mezun vermemiştir. Çünkü özellikle son sınıf öğrencilerinin tamamı Çanakkale'ye gitmiş, geri dönememiştir. Tıp fakülteleri, Hukuk fakülteleri, Edebiyat fakülteleri, hepsi öğrencisizlikten kapanma noktasına gelmişti.
Özellikle hekim ihtiyacı sebebiyle tıp fakültesi öğrencileri adeta zorla cepheden okullarına geri gönderilmişlerdir. Çanakkale'yi sadece rakamlarla anlatmak işin ruhunu ifade etmekte yetersiz kalır. Bu yarımadada rütbeleri küçük olduğu halde yaptıkları büyük işlerle her biri birer abide olan nice isim var. Bu kahramanlardan kimi gözlerini kırpmadan düşman kurşunların üzerine atılıyordu. Kimi düşmanın karadaki askerlerini çiğnemekle yetinmeyip, denizdeki zırhlıların üzerine yürümeye kalkıyordu. Kimi, dünya şampiyonlarının dahi kaldıramayacağı ağırlıktaki top güllelerini yerlerine yerleştirip tek atışta koca gemileri batırıyordu. Kimileri, yaralarına aldırmadan ısrarla savaşa devam ediyordu. Velhasıl insanın aklının alamayacağı fedakarlığı yapıyorlardı. Onlarda ağlamak yoktu. Onlarda sadece ölüme gülerek gitmek vardı.
"Mehmetçiklerimiz kahramanlık hikayeleri yazıyorlar"
Değerli kardeşlerim, bütün bunlarla beraber işte 103'üncü yılında yüne Çanakkale Zaferi'ni kutluyoruz. Rabbim, şimdi Afrin, önce Fırat Kalkanı gibi nice zaferlerle milletimizi inşallah şereflendirsin diyorum. Eve, Çanakkale Zaferi bunlar gibi nice kahramanlık hikayeleri sayesinde elde edilmiştir. Bugün Mehmetçiklerimiz Afrin'de, El Bab'da, Kuzey Irak'ta, ülkemizin geçit vermez dağlarında nice kahramanlık hikayeleri yazıyorlar. Biz bir şeye inandık. Bizim milletimiz, gençliğimiz, şehadete yürüdü. 15 Temmuz'da şehadete yürüdü. İşte şurada görüyorum birileri var. O birileri şehadeti bir nesle miras olarak bıraktı.
"Toraklarımızı kanımızla yoğurarak vatanımıza sahip çıkıyoruz"
Bu ülkeyi ecdadımız kanlarıyla yoğurarak vatan haline getirmişti, şimdi de millet olarak topraklarımızı kanlarımızla yoğurarak vatanımıza sahip çıkıyoruz. Vatansızlığın, devletsizliğin, ezansızlığın ne demek olduğunu dünyadaki pek çok örneğinde görüyoruz.
"İnlerine gireriz"
Bayrağımıza eş bir bayrak asla düşünmüyoruz. Kim ki alternatif düşünmeye kalkarsa, Gabar'da, Tendürek'te, Cudi'de ne olduğunuz gördünüz. Ne dedik? İnlerine gireriz.
4.2ºC
Ankara
