Yoğun diplomasi trafiğini Amerika Birleşik Devletleri'nde sürdüren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bugün Birleşmiş Milletler kürsüsünden bir kez daha dünyaya seslenecek. Çok sayıda ülkenin lideriyle yüz yüze görüşecek.
Rusya-Ukrayna savaşından tahıl sevkiyatına, terörle mücadeleden Yunanistan ile yaşanan gerilime kadar pek çok kritik başlıkta mesajlar verecek. Türkiye'nin kırmızı çizgilerini ve önerilerini iletecek.
Erdoğan, BM Genel Kurulu'ndaki konuşmasına ilişkin, "Türkiye'nin çok taraflılığa ve daha adil bir dünya düzeninin tesisi hedefine olan güçlü desteğini vurgulayacağım. Tüm insanlığı tehdit eden meydan okumlara yönelik yaklaşımımızı Genel Kurul kürsüsünden dile getireceğim." ifadelerine kullanmıştı.
Türkevi, görüşmelere ev sahipliği yapıyor
Cumhurbaşkanı Erdoğan, birçok ülkenin devlet ve hükümet başkanıyla ikili görüşmeler de gerçekleştiriyor. Erdoğan, geçen yıl açılan Türkevi'nde konaklıyor. Birleşmiş Milletler Binasının tam karşısındaki Türkevi, Erdoğan'ın liderlerle görüşmelerine ev sahipliği yapıyor.
Amerikalı iş insanları ile buluşacak
Erdoğan'ın New York programı bununla sınırlı kalmayacak. Cumhurbaşkanı, 5 gün sürecek ziyaretinde ABD’deki Türk ve Musevi kuruluşlarının temsilcilerini kabul edecek, Türk-Amerikan iş konseyi tarafından düzenlenecek etkinliğe katılacak, Amerikalı iş insanları ile buluşacak.
Birleşmiş Milletler
Birleşmiş Milletler, 2'nci Dünya Savaşı sonrası küresel sorunların çözümü için 1945'te kuruldu. Ancak şu an, işlevi sorgulanan bir teşkilat durumunda. Teşkilatın 5 ana organından ikisi uluslararası ilişkilerde hayati role sahip. Bunlardan biri 193 ülkenin temsil edildiği ve kararları bağlayıcı olmayan Genel Kurul. Diğeri, teşkilatın en kritik ve en çok eleştirilen organı Güvenlik Konseyi. Son 77 yılda savaş ve çatışmalar bu çatı altında önlenemedi.
Son olarak daimi üyelerden Rusya, Ukrayna'nın egemenliğini ihlal etti. Savaşın durdurulması için sunulan tasarı, savaşı başlatan Rusya tarafından "beklendiği üzere" veto edildi. Konsey uluslararası barış ve güvenliği sağlayamadı.
Teşkilatın işlevsizliğini sıklıkla dile getiren Türkiye’nin uyarısı gecikmedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan Konsey’in durumunu özetlerken, teşkilatın ana sorumluluğunu hatırlattı. Türkiye'nin bu hatırlatması, Konsey girişinde de asılı.
Tarihin ilk yazılı anlaşması. Hititler ile Mısır arasında imzalanan Kardeş Barış Anlaşması. Türkiye'nin BM'ye hediye ettiği Kardeş Barış Anlaşması'nın büyük bir kopyası karşılıyor Güvenlik Konseyi'nin salonuna giren diplomatları. Barışın ne kadar önemli, ne kadar değerli olduğunu anlatırcasına. Ancak barışın bir hayal olmaktan öteye geçemediği coğrafyalarla ilgili Güvenlik Konseyi'nde gerçekleştirilen oturumlarda herhangi bir sonuç alınamıyor.
Suriye iç savaşında Esed'in kınandığı tasarıları Rusya ve Çin veto ediyor. Filistin'e baskısı sebebiyle İsrail'in kınandığı tasarılar Washington'un vetosuna takılıyor. Konsey üyeleri vetoyu çıkarları için kullanıyor. Türkiye bu sistemin değiştirilmesini istiyor.
Türkiye, Genel Kurul'un işlevinin artırılması ve Konsey’in 5 ülkenin tekelinden çıkarılmasını istiyor. Aksi takdirde teşkilatın bu yapısıyla küresel sorunların çözümü olanaksız görülüyor.