Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Zarova Köprüsü, Şirvan Barajı ile yapımı tamamlanan diğer projelerin açılış töreninde konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasının satır başları şöyle;
Yaklışık 33 aylık bir aranın ardından tekrar Siirt'te olmaktan tekrar sizlerle kucaklaşmaktan memnuniyet duyuyorum. Rabbim birliğimizi, beraberliğimizi, kardeşliğimizi daim eylesin. Maşallah Siirt, bu ne hal böyle? Siirt bu ne coşku böyle? Havaalanından buraya kadar yol kenarlarında Siirtli can yoldaşlarımı gördükçe, anladım ki meydan böyle olacak. Bu şehrin hısmı olmakla iftihar etmeyi daima sürdüreceğim.
Bu şehrin hısmı olmakla iftihar etmeyi daima sürdüreceğim. Bu şehir hayatımın önemli bir dönüm noktalarında bana eşlik etti. Okuduğum şiir nedeniyle hapse atarak siyasi hayatıma son vermeye çalıştılar. Daha sonra bin bir mücadeleyle yeniden döndüğümüz ülkeye ve millete hizmet yolunda başlangıcı tekrar Siirt'te yaptık. Hani bizde bir söz var ya. 'Yiğit düştüğü yerden kalkar.' Bu sözü hayata geçiren Siirt demokrasi ve kalkınma mücadelemizde hep yanımızda oldu. Biz de başbakan, cumhurbaşkanı olarak her alanda Siirt'in gelişmesi, büyümesi, ileriye gitmesi için ne gerekiyorsa yaptık, yapıyoruz. Bugün de elimiz boş gelmedik. Şimdi burada şehrimize kazandırdığımız toplam yatırım bedeli 2,5 milyar lirayı geçen 75 kalem eser ve hizmetin resmi açılışını gerçekleştiriyoruz. Biraz sonra kurdele kesme törenine de katılacağımız Lineer Metal Çinko Üretim Tesisi 102 milyon dolarlık yatırım bedeliyle şehrimiz ve ülkemiz için önemli bir yatırım.
Şöyle tabi gençler var aramızda onlar bilmezler. Fakat bir 20 yıl öncesine gidelim. 20 yıl öncesinde ne havaalanı, ne havaalanından buraya böyle bir yol var mıydı? Üniversitemiz var mıydı? Ama şimdi maşallah yolumuz çift gidiş, çift geliş, gayet güzel. Yılda 50 bin ton üretimle başlayıp ilave yatırımlarla önce 120 bin sonra 250 bin ton kapasiteye çıkacak Lineer Metal Çinko Üretim Tesisi şehrimize yapılan en büyük sanayi yatırımıdır.
Projenin tamamı bittiğinde yatırım bedeli 400 milyon doları bulacak. Tesis, üretim kapasitesini kısa bir sürede 90 bin tona çıkardığında ülkemizin çinko ihtiyacının yüzde 40'ını karşılayacak. Tesiste, ilk etapta 500 kişiyle istihdam olacak. İleride istihdam nereye çıkacak biliyor musunuz? 3 bin kişiye, ardından 7 bin 500 kişiye burada iş sağlanacak. Böylece dışa bağımlı olduğumuz çinko ithalatı için yılda ödediğimiz bir milyar doların önemli bir kısmı ülkemizde kalacağı gibi önemli bir ihracat kapısı da açacağız.
"Teröristlerin saldırılarını değil üretimi istihdamı konuşacağız"
Hani cari dengeyi fazlaya dönüştürecek, böylece kazandığımız parayı milletimizin refahını artırmak için kullanacağız diyoruz ya. Hedefimize işte bu tür yatırımlarla ulaşacağız. Bu tesis tek başına, ülkemizin yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve büyüme üzerine kurulu yeni ekonomi programımızın ne derece doğru olduğunun ispatıdır. Siirt'ten Hakkari'ye kadar bu tesisin geniş faaliyet alanında artık terörü, teröristlerin saldırılarını değil, üretimi, istihdamı konuşacağız. Cudi'nin, Kato'nun, Herekol'un adı terörle değil inşallah yatırımla anılmaya başladıysa büyük ve güçlü Türkiye'nin inşası hedefine emin adımlarla yürüyoruz demektir.
Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlıklarımızın bu konudaki gayretlerini yakından takip ettim. Bu yatırımı Katarlı ortağı El Atiyye ile hayata geçiren Lineer firmamızın sahibi Fikret Baydarman'a ve yatırımın her aşamasında emeği olan kurumlarımıza, mühendisinden işçisine herkese teşekkür ediyorum.
"Zarova Köprüsü ile sizlere güvenli, hızlı, konforlu bir seyahat imkanı sunacaktır"
Toplu açılış törenimizde ayrıca 575 milyon liralık yatırım olan Şirvan Barajı ve Hidroelektrik Santrali'ni de hizmete açıyoruz. Şirvan Barajı, inşallah hem enerji üretimimize katkıda bulunacak hem de topraklarımızın verimini artıracak. Siirt-Eruh yolu üzerindeki Zarova Köprüsü'nün açılışını da bugün buradan resmen yapıyoruz. İlimizin giderek artan ekonomik potansiyelini kullanabilmesine fayda sağlayacak bu ulaşım yatırımı, 57 kilometrelik yolun en kritik yeri olan Botan Çayı'nın üzerinden geçen Zarova Köprüsü ile sizlere güvenli, hızlı, konforlu bir seyahat imkanı sunacaktır. Bir başka önemli ulaşım yatırımı da Siirt şehir geçişinin yapımı tamamlanan 11,5 kilometrelik kısmıdır.
Aynı şekilde, inşası tamamlanan Pervari'nin çeşitli bölgelerindeki 25 kilometrelik, Kemerli'deki 4,1 kilometrelik, Nergizli ve Boğaztepe'deki 8,6 kilometrelik yolların açılışlarını da buradan yapıyoruz. Pervari Yolu ile alakalı olarak 1 milyar maliyet, inşallah en geç önümüzdeki Pervari'nin de ihalesini önüme geliyor ve onun ihalesini de yapacağız.
Eğitimde, halk eğitim merkezi, kütüphaneler, ana okulu, ilkokul, ortaokul, lise düzeyinde okulların bulunduğu 30 ayrı yatırımı resmen bugün açıyoruz. Sağlıkta, sağlığı merkezlerimizden ve sağlık personeli için yapılan lojmanlardan oluşan 10 ayrı yatırımın resmi açılışını da yine bugün yapıyoruz. Merkezde yapımı tamamlanan içinde yüzme havuzları ve sosyal birimlerin yer aldığı spor tesisini, Eruh Gençlik Merkezi'ni resmen hizmete açıyoruz.
Siirt Belediyemizin kendi imkanlarıyla ve çeşitli kurumlarımızın destekleriyle hayata geçirdiği çok sayıda yatırım var. Kızlar Tepesi, Gürses Caddesi, mezbaha binası, itfaiye binası, ilçe otogarı, trafik eğitim parkı, asfaltlama, parke taşı döşeme, kanalizasyon hattı, meydan genişletmesi gibi bu yatırımları da resmen bugün hizmete açıyoruz.
Şimdi Pervari size geliyoruz, Pervari Belediyemizin hizmet binası, spor salonu, mini basket sahaları, tekstil atölyesi hizmetlerinin resmi açılışını da bugün burada yapıyoruz. Tüm bu eser ve hizmetlerin hayırlı olmasını diliyorum. Siirt'in parlayan yıldızını destekleyecek yeni yatırımları şehrimize kazandırmayı sürdüreceğiz. Temeli atılmaya hazırlanan fabrikalardan okullara, spor tesislerinden hizmet binalarına kadar tüm bu yatırımların da şimdiden şehrimize hayırlı olmasını temenni ediyorum.
"Adım adım engellerin üstesinden geldik"
Bizim gündemimizde ülkemize daha fazla eser kazandırmak milletimize daha çok hizmet etmek için yaptıklarımız ve yapacaklarımız var. Geçtiğimiz 19 yılda, Türkiye'de demokrasiyi geliştirmek, hak ve özgürlükleri genişletmek için verdiğimiz mücadelenin en yakın şahidi sizlersiniz. Bu ülke, insanların inançlarını yaşamasını engellemek için hoyratça üzerine gelindiği, halkının temel ihtiyaçlarını karşılayacak yatırımlardan mahrum bırakıldığı günlerden geçti. Türkiye'nin makus talihini yenmek için harekete geçen herkesin önü ya idam sehpalarıyla ya türlü tuzaklarla kesildi. Adım adım bu engellerin üstesinden geldik.
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Türkiye İstatistik Kurumu'nu randevu falan almadan oraya da gitmek istedi. TÜİK de buna randevu vermedi. Gittiler istatistik kurumunun önünde bir genel başkan orada gösteri yapıyor. Bir insan davet edilmediği yere gidemez.https://t.co/1IRrOckbMg pic.twitter.com/hXGy7nMkF8
— TRT Haber Canlı (@trthabercanli) December 4, 2021
"İnsan davet edilmediği yere gidemez"
Evet Allah'ın yardımı ve sizlerin desteğiyle adım adım bu engellerin üstesinden geldik. Fakat bu CHP'nin, maalesef ana muhalefetin başında bir zat var. Bu zat, Merkez Bankasından randevu istiyor. Merkez Bankası ona göre bağımsız değil ya ve Merkez Bankası, bu beyefendiye randevu veriyor. Gidiyorlar Merkez Bankasından brifing aldıktan sonra dışarı çıkıp Merkez Bankasının aleyhinde konuşmaya başlıyor. Hani bağımsız değildi? Bak sana randevu verdiler.
Fakat bunlarda edep, adap yok. Dün de Türkiye İstatistik Kurumuna, randevu filan almadan gitmek istedi. Türkiye İstatistik Kurumu da buna randevu vermedi. Gittiler İstatistik Kurumu'nun önünde bir genel başkan gösteri yapıyor. İnsan utanır. Bir insan, davet edilmediği yere gidemez. Devletin bu kurumları senin şamaroğlanın değil. Buralar, ciddi kurumlardır. Senin gibi ciddiyetsiz değil. Ne oldu? Randevu vermediler ve randevusuz olarak gidip kapıda gösteri yaptı.
Bak Bay Kemal, bundan sonra da devletin kurumlarına böyle randevusuz gidilemeyeceğini öğren, bunları bileceksin. Sen, terör örgütleriyle omuz omuza gidebilirsin, onlara randevusuz gidebilirsin ama devletin kurumları ciddidir, buralara öyle rastgele gidemezsin ve gidemeyeceksin de. Devletin kurumları zaten yapmaları gereken açıklamaları sürekli olarak yapıyorlar. Hiç merak etmeyin, biz dimdik ayaktayız. Yeter ki siz bize bu gücü verin ve biz de bunula beraber yola devam edelim. Ülkemizin başına toplanan baskı ve zulüm bulutlarını sizinle beraber birer birer dağıttık. Eğitimden sağlığa, ulaşımdan enerjiye, spordan sosyal hizmetlere, her alandaki altyapımızı, insanımızın hak ettiği hizmetleri alabileceği seviyeye getirdik.
"Türkiye İstatistik Kurumu dünyada ilk 20 içerisinde yer alan bir kuruluştur"
Malesef birilerinin tek işi tek gücü tek mesaisi ülkemize kazandırdığımız her eseri ve hizmeti engellemeye çalışmak olmuştur. Türkiye İstatistik Kurumu dünyada ilk 20 içerisinde yer alan bir kuruluştur. Geçmişleri milletimizin inancına, kültürüne, tarihine, değerlerine karşı uyguladıkları faşizan baskılarla dolu bir kesim var. Üstelik bunların 'bu da bizim hizmetimizdir' diye gösterebilecekleri tek dikili ağaçları, inşa ettikleri tek bir eserleri, insanların hayatını kolaylaştıran tek bir adımları yoktur.
"Siyaset memurlara hakaret etmek değildir"
CHP'nin başındaki zat da siyasette bize gücü yetmeyince anayasa ve yasalar dışında hareket etme, dolayısıyla kendisine mukabele imkanı olmayan devlet memurlarına saldırmaya başladı. Öğretmenlere saldırıyor. Kılıçdaroğlu'nun kendi partisinde kliklere, hiziplere dişi geçmiyor ama memurlara çemkirmeyi iyi biliyor. Bunun adı siyaset değildir. Siyaset yanına topladığın azgın bir güruhla Merkez Bankası, TÜİK gibi kamu kurumlarını basmak, ağzından köpükler saçarak memurlara hakaret etmek hiç değildir. Siyaset er meydanında, kendi mecrasında yürütülür. İşte siyaset burada.
Mersin'de bu kadar kalabalık toparlayamadı. Çünkü burası Siirt. Diyor ki 'Bize daha büyük alan verilseydi orayı doldururduk.' Şu anda topladığın kalabalık ortada. Resmi rakamlar elimizde. İşte bak Siirt burada. Buradan Kılıçdaroğlu'na sesleniyorum, bırak kamu kurumlarını basıp memurları tehdit etmeyi de siyaset meydanında çık karşımıza. Tabii bu işler kaset kumpasıyla genel başkanlık koltuğuna oturmaya benzemez. Gerçi bu zat sürekli yalan söyleyerek, sürekli iftira atarak, sürekli çark ederek siyaseti de kirletiyorlar. Hiç değilse orada biz kendisine hak ettiği cevabı verme imkanına sahibiz.
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Kılıçdaroğlu'nun kendi partisi içindeki meselesi bizi ilgilendirmez ama milletimizin değerlerine saldırır, ülkemizin çıkarlarına zarar verirse karşısında bizi bulur.https://t.co/1IRrOckbMg pic.twitter.com/65mPkANxzM
— TRT Haber Canlı (@trthabercanli) December 4, 2021
Siyasette bu zat, aslında bizim sıkletimiz değil. Genel başkan olduğu günden beri tek bir seçimi bile kazanamayarak bunu ortaya koydu. Üstelik kaybettiği her seçimin ardından 'gereğini yapacağım' dediği halde hala pişkince orada oturmaya da devam etmiştir. Buna rağmen kendisini asıl mücadele alanına çağırıyorum. Kılıçdaroğlu'nun kendi partisi içindeki meselesi bizi ilgilendirmez ama milletimizin değerlerine saldırı, ülkemizin çıkarlarına zarar verirse karşısında bizi bulur. Aynı şekilde polisiyle askeriyle hakim, savcısıyla memurumuza işçimize, iş insanımıza, esnafımıza, çiftçimize, muhtarımıza sataşırsa karşısında yine bizi bulur. Gitsin kendi çöplüğünde eşelensin. Bu ülkenin tertemiz insanlarına, çalışanlarına, üretenlerine bulaşmasın.
Biz ülkeyi tarihinin en kritik ekonomik atılımına hazırlamak için her türlü riski alıyor yedi düvele meydan okuyor gece gündüz çalışıyoruz. Bu zat da küçük şovlarla siyasi çıkar peşinde koşuyor. siyaseti çirkeflik sananların ülkeye de millete de hayrı dokunmaz.
"Türkiye'nin en büyük sorunu işte bu çapsız muhalefet anlayışıdır"
Biz, diyoruz ki 'ülkeyi yatırımla, istihdamla, ihracatla büyüteceğiz.' Bunların yanında varsa kim var? Terör örgütünün beslediği malum parti var. Bunların varsa daha iyi bir alternatifleri söylesinler, onu tartışalım. Ülke ve millete söyleyecek sözünüz yoksa bırakın devletin memuruyla uğraşmayı, bırakın size oy vermeyen herkese hakaret etmeyi. Düşünün 'gayri milli' diyor. Kime? Erdoğan'a oy verene. Erdoğan'a bu milletin yüzde 52'si oy verdi. Sen kimsin de Erdoğan'a oy verenlere 'gayri milli' diyorsun. Adama ne derler, 'hadi oradan, hadi oradan.' Sen önce seçim kazanma nedir bunu öğren. Bunu bilmeyenden herhangi bir şey olmaz. Bırakın yeminli Türkiye düşmanlarına göz kırpmayı, bırakın yalan yanlış bilgilerle töhmet altına sokmayı, bırakın üç kuruşluk siyasi kar hesabı için memlekete çeyrek asır kaybettirecek zararlar vermeyi.
Bunların daha siyasette kimlerle yürüdüklerini açıkça söylemeye cesaretleri yok. Terör örgütünün beslemeleriyle beraber yürümüyorlar mı? Bir yanlarına terör örgütünün güdümündeki partiyi almışlar, bir yanlarına hala kendini tanımakta zorlanan bir başka partiyi almışlar, arkalarına da kırık dökük kim varsa takmışlar, ülkeyi tek parti faşizmine sürüklemeye çalışıyorlar. Ortada ne demokrasi ne hak ve özgürlükler ne ekonomi dış politika konusunda herhangi bir program yok. Sadece lafıgüzaf var, sadece laklak var, sadece ucuz kabadayılık var. Soruyorum size, bu kadar vizyonsuz, bu kadar çapsız, bu kadar küçük, hesapçı bir ekip ülkenin bölgesel ve küresel düzeydeki çıkarlarını nasıl savunacak? Hepsini de üç günde şamaroğlanına çevirirler. Gerçi milletimiz, her seçimde bunları şamaroğlanına çeviriyor ama anlamazlıktan gelip işlerine bakıyorlar. Hep söylediğim gibi Türkiye'nin en büyük sorunu işte bu çapsız muhalefet anlayışıdır. İnşallah 2023 seçiminde milletimiz bunlara nihai derslerini verecek.
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Türkiye asırlara sari kalkınma mücadelesinin en güçlü altyapısına sahip. Ülkemiz salgın döneminde köklerinden sarsılan küresel ekonomik işleyişin yeni dengesinde gelişmiş ülkeler ligine çıkma fırsatı yakalamıştır.https://t.co/1IRrOckbMg pic.twitter.com/YWMCc0kIJN
— TRT Haber Canlı (@trthabercanli) December 4, 2021
"IMF'yi bize dayatanlar elbette rahatsız oldu"
Türkiye asırlara sari kalkınma mücadelesinin en güçlü alt yapısına sahip. Avrupa'ya en yakın ve alt yapıya sahip üretim merkeziyiz. Üretim ve istihdam merkezli büyüme stratejimizin meyvelerine hızla topluyoruz. Ya TÜİK'e karşı çıkıyorsun, öbür taraftan OECD'ye mi karşı çıkıyorsun? OECD Türkiye'nin büyüme rakamlarını veriyor. Ne diyor, şu anda en büyük büyüme özelliğine sahip ülkelerden biri Türkiye ve bizi 10 olarak gösteriyorlar bu yıl sonu itibarıyla. Geçtiğimiz yıl olduğu gibi bu yıl da gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler arasında dünyada en yüksek büyüme oranını biz yakaladık biz. Yıllarca ekonomide iliğimizi sömüren yüksek faiz ve yüksek enflasyonun sembolü olduğu IMF düzenini bize dayatanlar bu durumdan elbette rahatsız oldu. Bu CHP, IMF'cidir ve bu CHP şu anda sözcüsü IMF'nin yetkilileriyle otellerin kulislerinde kulis atanlardandır.
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Göreve geldiğimizde IMF’e borç neydi, 23,5 milyar dolar. Biz ne yaptık? Haziran 2013’te IMF’le bu borçların son taksidini ödedik ve işi bitirdik. Şu anda bizim IMF’e borcumuz yok.https://t.co/1IRrOckbMg pic.twitter.com/iVj1qJkdc0
— TRT Haber Canlı (@trthabercanli) December 4, 2021
Göreve geldiğimizde 23 buçuk milyar dolar olan IMF borcunu Haziran 2013'te son taksitini ödeyerek bitirdik. Şu an bizim IMF'ye borcumuz yok ama bunlar IMF'ci ve biz artık kendimize yetiyoruz. Merkez Bankasının rezervi 27 buçuk milyar dolardı. Elhamdülillah şimdi 126 milyar dolara çıktı. Nereden nereye. Fakat bu CHP yanına taktığı bazı o tiplerle adeta arkasında boş teneke. Ne diyorlar, 'İşte biz şuraya çıkarmıştık.' Şunu bir defa bilmeniz lazım.
Benim başbakan olduğum yerde senin sesin çıkabilir mi? Utanmadan sıkılmadan 'Ben şunu yaptım', 'Ben bunu yaptım.' Ya sen neyi yaptın? Başbakan benim, imzayı ben atıyorum. 'Ben şunu yaptım','ben bunu yaptım' diyorsun. İnsan utanır utanır ama bunlarda ne aru namusu, ne ırzu haya, gelen geçti, gelen geçti, gelen geçti. Şimdi bunlar, bu rahatsızlığın emarelerini 2013'ten beri siyasetten sosyal hareketlere terörden uluslararası tazyiklere kadar her alanda zaten görüyorlar. Buna rağmen yolumuza kararlılıkla devam ettik. Şimdi Cudi'ye, Gabar'a, Tendürek'e, Bestler Deresi'ne huzur geldi mi? Allah'ın izniyle Siirt'te geceleri 10, 11, 12 herkes rahatlıkla sokağa çıkabiliyor mu? İşte bunları beraber yaptık. Siz bize inandınız biz de size güvendik ve bu yolda böyle yürüyoruz.
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Üretenin ve istihdam sağlayanın daima yanında olacağız. Düşük faizle yanında olacağız. Çalışanlarımızı enflasyona ve fiyat artışlarına karşı koruyacak tedbirleri de uygulamaya başladık. https://t.co/1IRrOckbMg pic.twitter.com/EFnSlNuvRw
— TRT Haber Canlı (@trthabercanli) December 4, 2021
"Üretinin ve istihdam sağlayanın düşük faizle yanında olacağız"
Son üç yıldır bize ekonomimizde saldırıyorlar. Salgının küresel ekonomilerde yol açtığı krizlerle ülkemizin yaşadığı bu süreç birleşince bir süredir dengesiz kur ve fiyat artışlarıyla karşılaştık. Milletimizin yaşadığı her sıkıntıyı yakından takip ediyoruz. Bir yandan yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve büyüme, bu odakla yeni ekonomi politikamızı güçlendirirken diğer yandan insanlarımızın günlük hayatlarında karşılarına çıkan sorunları da çözecek adımları atıyoruz. Sanayicilerimizi, işletmelerimizi, esnaflarımızı yüksek faize karşı destekleyecek paketleri birer birer devreye alıyoruz. Ya bu Bay Kemal ne diyordu, 'Gel faizi 1'e indir ben de CHP olarak sana destek vereceğim.' Aynı Bay Kemal şimdi ne diyor? 'Yüksek faiz' diyor. Bunlar akşam başka, sabah başka.
Tayyip Erdoğan dün de düşük faiz diyordu, bugün de düşük faiz diyor, yarın da düşük faiz diyeceğim. Bu benim için tabi olduğum nastır nas. Asla buradan taviz yok. Çünkü faiz, zengini daha zengin, fakiri daha fakir yapan bir illettir ve biz, tüm yatırımcılarımıza gel, bankalarımıza müracaatını yap oradan gerekli desteği alırsın. Üretenin ve istihdam sağlayanın daima yanında olacağız. Düşük faizle yanında olacağız.
"Asgari ücreti kayıpları telafi edecek düzeyde belirleyeceğiz"
Çalışanları enflasyona ve fiyat artışlarına karşı koruyacak tedbirleri de uygulamaya başladık. Kamu işçilerine ve memurlara verdiğimiz ücret artışlarının özel sektör için de yol gösterici olmaktadır.
İnşallah asgari ücreti, kayıpları telafi edecek düzeyde belirleyerek dar gelirli insanlarımızı biraz daha ferahlatacağız. Ülkemizin sağlık sisteminin kritik kadroları olan uzman ve pratisyen hekimlerin kamuda çalışmayı sürdürmelerini teşvik edecek ilave ücret artışları da yaptık. Öğretmenlerimiz için de yeni meslek kanunuyla ilave imkanlar getiriyoruz. Diğer kamu çalışanlarının da haklarını gözetecek adımlar atmayı sürdüreceğiz. Özel sektörümüzün de önümüzdeki dönemde genel olarak istihdamı yükseltme yanında nitelikli iş gücünü korumaya dönük bir ücret politikası izleyeceğine inanıyorum. Böylece ekonomide sağlanan olumlu gelişmelerin tüm kesimlerin faydasına olacak şekilde yayılmasını hedefliyoruz.
"Fiyat hareketlerini, kur dalgalanmalarını makul ve istikrarlı bir çizgiye oturtacağız"
Enerji ve gıda başta olmak üzere yüksek fiyat artışlarının bir kısmının nedeni küresel emtia fiyatlarındaki aşırı yükselmeden kaynaklandı. belirterek, bu yüksek fiyatların bir kısmının yeniden dengeye oturmasının beklendiğini söyledi.
Kimi ürünlerde görülen fahiş fiyat artışlarının bir sebebi de "piyasadaki aç gözlü fırsatçılar" olmuştur. Buradan ülkeme, stokçulara sesleniyorum. Hangi üründe olursa olsun depolarda bütün bu malları stoklayanları yakaladığımızda gereken bedeli ödeyeceklerdir. Döviz kurlarındaki artışta da zaman zaman bu açgözlülüğün izlerini görüyoruz. Çok da uzun olmayan bir sürede, inşallah tüm bu fiyat hareketlerini, kur dalgalanmalarını makul ve istikrarlı bir çizgiye oturtacağız. Allah'ın izniyle önümüzdeki yılın ilk aylarından itibaren ekonomide gerçekten gelişmiş ülkelerin standartlarını yakalamaya başladığımız bir seviyeye ulaştığımızı göreceğiz.
"Bu tabloyu kendi ülkesine inanmayanlara anlatamazsınız"
2023'te sizlerin huzuruna, ülkemize ve milletimize verdiğimiz bir sözü daha yerine getirmiş olmanın gururu ile çıkacağız. Tabii bu tabloyu kendi ülkesine inanmayanlara anlatamazsınız. Biz onlara yaptığımız yolları, köprüleri, tünelleri, barajları, hava limanlarını, hastaneleri, millet bahçelerini de anlatamamıştık. Biz onlara terör örgütlerini tepelediğimizi, güvenliğimizi sınırlarımız ötesinden başlattığımızı da anlatamamıştık. Biz onlara ülkemizin uluslararası alandaki gücünü de anlatamamıştık. Varsınlar ekonomide başlattığımız tarihi değişimi de anlamasınlar. Milletimiz bizi anlıyor, milletimiz bizi destekliyor, o bize yeter.
Hem ülkemize hem Siirt'e yaptığımız yatırımlar ortada. 19 yılda Siirt'e 12 milyar liralık yatırım yaptık. Eğitim alanında 2 bin 679 yeni derslik inşa ettik. Siirt Üniversitesini açtık. 3 bin 824 kişi kapasiteli yüksek öğretim yurt binaları yaptık. 22 spor tesisi inşa ettik. İhtiyaç sahiplerine 2,6 milyar lira tutarında kaynak aktardık.
Sağlıkta 560 yatağa sahip 6 hastane ile 36 sağlık tesisinin yapımını tamamladık ve hizmete açtık. Halen 2 sağlık tesisimizin yapımı da sürüyor. Şehrimize yapacağımız 400 yataklı devlet hastanemizin proje çalışması devam ediyor. Çevre ve Şehircilikte, Siirt'e 2 bin 271 konut projesini hayata geçirdik. Bu konutların 1815'ini tamamlayıp vatandaşlarımızın hizmetine sunduk. 456 konutun sosyal donatı alanlarıyla birlikte inşası devam ediyor. Siirt Millet Bahçemizi tamamlamak üzereyiz.
Tillo Millet Bahçemizin ise en kısa sürede yapımına başlıyoruz. Ulaştırmada, 7 kilometreden devraldığımız bölünmüş yol uzunluğunu, 121 kilometre ilaveyle 128 kilometreye çıkardık. İnşası süren Siirt-Kurtalan-Reşat Baysal Varyantı ve havalimanı bağlantı yoluyla Batman-Beşiri-Kurtalan yolunu seneye, Eruh-Fındık yolu ile Şırnak-Pervari-Darlı ayrımı yolunu ise 2023'te tamamlıyoruz. Siirt-Pervari yolunun inşasının ihalesini de yapıyoruz, yakında başlıyoruz. Tarım ve Orman'da Siirt'in uzun vadeli içme suyu problemini çözmek için 8 içme suyu tesisini hizmete aldık. Tillo Tarihi Milli Parkı ve Tillo Tabiat Parkı ile halkımızı tabiatla buluşturduk.
"390 milyon lira tutarında prim teşviki verdik"
Siirtli çiftçilerimize bugüne kadar 650 milyon lira tutarında destek verdik. Sanayide son 19 yılda düzenlediğimiz 196 yatırım teşvik belgesiyle yaklaşık 5 milyar lira tutarında sabit yatırımın yanı sıra 10 bin kişilik istihdamın şehre gelmesinin yolunu açtık.
Tarıma dayalı ihtisas organize sanayi bölgesinin kuruluşu için çalışmalar yürütülüyor. Kentteki iş yeri sahiplerine 390 milyon lira tutarında prim teşviki verdik. Bu gayretlerimiz sayesinde, Siirt'te 2002'de 23 bin olan aktif sigortalı sayısı şu anda 60 bine yaklaşmıştır. Enerjide, Siirt'e Kurtalan'a Tillo'ya doğal gazı getirdik. Kayabağlar'da ise doğal gaz alt yapısı bitmek üzere. 2023'de ise Baykan ve Veysel Karani'ye de doğal gaz arzını sağlayacağız.