Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Eskişehir mitinginde halka hitap etti.
Konuşmasına, "Yunus Emre'nin, Nasreddin Hoca'nın şehri, nice gönül sultanının şehri, Osmanlı'nın kurucu şehri, Kurtuluş Savaşı'nın dönüm noktası, demokrasinin, merhum Hasan Polatkan'ın şehri, eğitimin, kültürün, sporun, gençlerin şehri Eskişehir... Sizleri gönülden selamlıyorum Eskişehir." diyerek başlayan Erdoğan, Yunus Emre'nin izinden giderek, gönüller yapmaya geldiklerini ifade etti.
“Teröristlere karşı tavizsiz bir mücadele yürütüyoruz”
Erdoğan, Eskişehir'in demokrasinin, kalkınmanın, refahın, büyümenin, huzurun ve geleceğe güvenle bakmanın kıymetini çok iyi bildiğini söyledi.
AK Parti'nin son 16 yıldır bu ülkeye sadece eser kazandırdığını ve hizmet verdiğini belirten Erdoğan, "Bu ülkede herkesin hak ve özgürlüklerinin de refahının da teminatı AK Parti'dir. Bu ülkede 16 yıldır terör örgütleri ve onları destekleyenler dışında hiç kimse incitilmemiştir. Milletimize karşı ne kadar hizmet aşkıyla doluysak, teröristlere karşı da o derece tavizsiz bir mücadele yürütüyoruz." diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstiklal Harbi'nin beş büyük savaşından üçünün geçtiği Eskişehir'in, bu konuda kendilerini en iyi anlayacak yer olduğunu vurguladı.
Bu şehrin demokrasiden de kalkınmadan da geri adım atılmasına izin vermeyeceğine inandığına dikkati çeken Erdoğan, "Eskişehir, bu seçimlerde tercihimizi bir kez daha hizmet siyasetinden yana kullanıyor muyuz?" dedi.
Erdoğan, alandakilerden güçlü Meclis, güçlü hükümet ve güçlü Türkiye için cumhurbaşkanlığında şahsına, Meclis'te AK Parti'ye destek sözü istedi.
"Ötekiler bol bol geyik muhabbeti yapıyor"
Kendilerinin, diğer adaylardan ve partilerden farklı olduğuna dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:
"Biz, size yaptıklarımızı anlatıyoruz, milletimize ve şehirlerimize kazandırdıklarımız en büyük referansımızdır. Bununla kalmıyor hala yapmakta olduklarımızı, devam eden projelerimizi ifade ediyoruz. Böylece hizmette sürekliliği ortaya koymuş oluyoruz. Bununla yetinmiyoruz bir de yeni projelerimizi sizlerin takdirine sunuyoruz.
Türkiye'yi nasıl daha fazla büyüteceğimizi, geliştireceğimizi, hedeflerine ulaştıracağımızı anlatıyoruz. Peki ötekiler ne anlatıyor? Gençlerimizin deyimiyle ifade edeyim; ötekiler bol bol 'geyik muhabbeti' yapıyor. Emin olun biz olmasak kürsüde söyleyecek söz... Biz de arada bir latife olsun diye onlara takılmıyor değiliz."
“Eski stadyumun yerine millet bahçesi yapılacak”
Recep Tayyip Erdoğan, kendilerinin asıl gündemlerinin yaptıkları ve yapacakları hizmetler olduğunun altını çizdi.
Son 16 yılda Eskişehir'e 21 katrilyon liralık yatırım yaptıklarını dile getiren Erdoğan, eğitimde 2 bin 734 yeni derslik inşa ettiklerini bildirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 3 bin 495 yatak kapasiteli yükseköğrenim yurt binaları kazandırdıklarını, birkaç yıla kadar da 4 bin 500 kişilik dört yurt binası daha yapacaklarını söyledi.
Eskişehir'e üçüncü devlet üniversitesini kazandıracaklarını açıklayan Erdoğan, şehre 33 bin seyirci kapasiteli stadyum yaptıklarını anlattı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, eski stadın yerine millet bahçesi yapacaklarını ifade ederek, barkovizyondan söz konusu projeye yönelik hazırlanan videoyu izlettirdi.
"Martta Büyükşehir'i de alacağız inanıyorum"
"Biz aldatan olmadık, biz icraatçıyız." diyen Erdoğan, "Ama tek isteğim var, belediyelerde hepsini topladınız. Büyükşehir'i alamadık, inanıyorum martta inşallah tamam. Martta Büyükşehir'i de alacağız inanıyorum, çünkü bunlardan bir şey olmaz. Bunların ne yaptığı Eskişehir'de belli ama bizim ne yaptığımız da belli." diye konuştu.
Recep Tayyip Erdoğan, Eskişehir'e hızlı treni getirdiklerini, bölünmüş yollar yaptıklarını, sağlıkta 5'i hastane olmak üzere toplamda 21 tesis inşa ettiklerini kaydetti.
Eskişehir Şehir Hastanesi'nin bin 81 yataklı dev bir eser olduğunu ifade eden Erdoğan, bunun yanında 600 yataklı Yunus Emre Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nin yapımına da süratle sürdürdüklerini belirtti.
Erdoğan, bu iki hastanenin toplam yatırım bedelinin 1,2 katrilyon lira olduğunu, Eskişehir'e yapacakları ihale, proje ve arsa aşamasında toplam 11 sağlık tesisinin bulunduğunu söyledi.
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Erdoğan, "TOKİ kanalıyla 9 bin 827 konut projesini hayata geçirdik. Eskişehir'de 2002 yılına kadar 90 kilometre bölünmüş yol yapılmıştı. Biz buna 16 senede 221 kilometre daha ilave ettik. Yapımı devam eden Eskişehir - Alpu - Mihalıççık yolunu Eskişehir - Sarıcakaya yolunu en kısa zamanda tamamlıyoruz." ifadesini kullandı.
Erdoğan, 2009 yılında hizmete sunulan Eskişehir-Ankara hızlı tren hattına 2013'te Konya'yı, 2014'te İstanbul'un dahil edildiğini hatırlatarak, İstanbul ile Bilecik, Sakarya ve Kocaeli'nin de yüksek hızlı tren ağında olduğunu belirtti.
Son 16 yılda Eskişehir'in, Anadolu'nun tam ortasında hızlı trenlerin kavşağında, Demir İpekyolu üzerinde bir raylı sistem merkezi haline geldiğini aktaran Erdoğan, Ankara-İstanbul arasındaki mevcut yüksek hızlı tren hattını kısaltmak amacıyla güzergah üzerindeki inşaat çalışmalarının devam ettiğini ifadesini kullandı.
Eskişehir'in yapımı devam eden projelerle, bu yıl Konya üzerinden Karaman'a, önümüzdeki yıl Bilecik üzerinden Bursa'ya, Ankara üzerinden Kırıkkale'ye, Yozgat'a ve Sivas'a hızlı trenle bağlanacağını vurgulayan Erdoğan, bir başka hızlı tren hattıyla Eskişehir'in Antalya'ya ve yol üzerindeki şehirlere bağlanacağını söyledi.
“26 sulama tesisiyle 106 bin dekar tarım arazisi sulamaya açıldı”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, mevcut Eskişehir-Kütahya-Balıkesir tren hattını, elektrikli, sinyalli yapacaklarını açıklayarak, bu projenin yıl sonunda tamamlanacağını bildirdi.
Eskişehir'e 9 baraj, 8 gölet yaptıklarını vurgulayan Erdoğan, inşa edilen 26 sulama tesisiyle 106 bin dekar tarım arazisinin sulamaya açıldığını söyledi.
"Teşvikten, 458 bin işveren ve sigortalı faydalandı"
Eskişehir'in beklediği Gökpınar Barajı'nın yapımına devam ettiklerini aktaran Erdoğan, şöyle devam etti:
"Gökpınar Barajı'yla, Eskişehir'in mümbit topraklarından takriben 80 bin dekar arazi suyla buluşacak. Sarıcakaya Laçin Barajı'yla, Eskişehir Merkez Gündüzler Barajı'nın da inşaatları sürüyor. Eskişehirli çiftçilerimize son 16 yılda, sözümüzü tuttuk, toplam 1 buçuk milyar lira tutarında tarımsal destek verdik.
Bugüne kadar Eskişehir'de 104 bin vatandaşımızı, İŞKUR aracılığıyla işe yerleştirdik. Verdiğimiz 1,2 milyar liralık teşviklerden bugüne kadar 458 bin işveren ve sigortalımız faydalandı. Eskişehir'de bir teknokent ve 16 araştırma geliştirme merkezi kurduk."
Erdoğan, 2011'de Odunpazarı Meydanı'nda Eskişehir'i 2013 Türk Dünyası Kültür Başkenti ilan edileceğinin sözünün verildiğini anımsatarak, "Sözümüzü tuttuk mu, tuttuk. Dede Korkut Parkı'ndan Bilim Kültür Sanat Merkezi'ne ve Esminyatürk'e nice hizmetlerle Eskişehir'i donattık mı, donattık." dedi.
"Eskişehir'i 2019 Türk Dünyası Eğitim Başkenti ilan ediyoruz"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Eskişehir'i 2019 Türk Dünyası Eğitim Başkenti ilan ediyoruz." diye söz vererek, üniversiteleriyle, ilköğretimden liseye kadar her kademe ki kurumlarıyla Türkiye'nin en iyi eğitim-öğretim alt yapılarından birine sahip olan Eskişehir'e böyle bir unvanın yakışacağını ifade etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Eskişehir'i "2019 Türk Dünyası Eğitim Başkenti" ilan ediyoruz.https://t.co/09VtXoCET4 pic.twitter.com/0Fic2I3t7a
— TRT Haber Canlı (@trthabercanli) 12 Haziran 2018
Türk dünyasının her köşesinden Eskişehir'e gelecek, buradan Türk dünyasına gidecek öğrencilerin, coğrafyanın geleceğini inşa edecek kadroları oluşturacağını vurgulayan Erdoğan, bunun için çalışmaların hemen başlayacağını bildirdi.
Türk Dünyası Vakfının 2013 projesindeki birikimi ve tecrübesiyle bu işin de altından kalkacağını vurgulayan Erdoğan, şimdiden Eskişehir'in 2019 Türk Dünyası Eğitim Başkenti unvanının hayırlı olmasını diledi.
Eskişehirli Şeyh Edebali'nin "İnsanı yaşat ki devlet yaşasın" düsturuyla bugünlere gelindiğini belirten Erdoğan, aynı şekilde yollarına devam edeceklerini ifade etti.
"Siyaset, icraat işidir"
AK Parti'nin icraatlarının gençlere anlatılmasını isteyen Erdoğan, "Bu iş havada, tavada olmaz, icraatla olur." dedi.
Siyasetin iddia ve icraat işi olduğuna dikkati çeken Erdoğan, şöyle devam etti:
"Hamdolsun bizde ikisi de var. İddiamız Türkiye'yi, dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri haline getirmek. İcraatımız, geçtiğimiz 16 yılda ülkemizi 3,5 kat büyütmüş olmamızdır. Önümüzdeki dönemde Türkiye'yi iki kat daha büyüttüğümüzde Allah'ın izniyle ülkemizi, dünyadaki ilk 10 ülke arasına sokma hedefine ulaşıyoruz."
“Adam 'büyüme' tanımını anlamamış”
Büyüme rakamları hakkında da bilgi veren Erdoğan, şunları aktardı:
"Türkiye, Hindistan'dan sonra dünyada ikinci, 7,4... Gençlere bunu anlatın bunu. Bay Kemal, Bay Muharrem anlamaz. Ne diyor esnaf sanatkara, 'Bu 7,4'ten sizin cebinize bir şey girdi mi?' Adam 'büyüme' tanımını anlamamış. Bu kadar burslar veriyoruz, bu kadar yatırımlar yapıyoruz. Bunları neyle yapıyoruz?
Yüksek hızlı tren hatları neyle yapılıyor? Bay Kemal, büyümeyen bir ülke bunları yapabilir mi? Bu sağlık yatırımlarını yapabilir mi? Bu eğitim, derslikler yapılabilir mi, Bay Kemal?
Çiftçilere yüzde 50 destek veriyoruz Bay Kemal. Tarımda verdiğimiz destekler verilebilir mi Bay Kemal? Bay Muharrem anlamazsınız. Siz bu ülkede çırak bile olmadınız. Bakkal dükkanını çırağa teslim eder misin? İşte şimdi bunlar ortada. Hanımlar, ben yerli marka otomobil diyorum. 'Erdoğan 20 yıl geriden geliyor' diyor.
Bay Muharrem, sana bir şey söyleyeyim; dünyada şu an bir numara Tesla... Elon, beni gelip ziyaret ediyor. Ne diye ziyaret ediyor, gerekirse ortaklaşa da böyle bir yatırıma girebilir miyiz? Adam işini biliyor. Bu işlerin kiminle yapılacağını da biliyor. Bay Muharrem, herhalde seni gelip ziyaret edecek hali yok."
“Bilmez, anlamazlar”
"Beş babayiğidi bulduk" diyen Erdoğan, bunların sektörün ileri gelenleri olduğunu, en kısa zamanda, 2020-2021'de otomobilin yerli-milli üretileceğine işaret etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, yerli otomobilin dizel ya da benzinli değil elektrikli olacağını vurgulayarak, "Şarj edilen aküler var, eski akü sistemi değil. Bu akü sistemiyle de çalışacaklar. Bilmez, anlamazlar." dedi.
“Sizin havsalanız bunu alır mı Bay Muharrem, Bay Kemal”
Dünyanın en büyük havalimanlarından birini İstanbul'da inşa ettiklerini anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, 29 Ekim'de açılışının yapılacağını, ilk açılışta yılda 90 milyon yolcu kapasitesinin olacağını belirtti.
Erdoğan, İstanbul'a inşa edilen havalimanının dünyanın sayılı havalimanlarından biri olacağına işaret ederek, "Sizin havsalanız bunu alır mı Bay Muharrem, Bay Kemal. Sizin geçmişinizde zaten bunlar yok." ifadelerini kullandı.
“Sağlıkta küresel marka olma yolunda ilerliyoruz”
Merhum Sivaslı Nuri Demirağ'ın ilk yerli ve milli uçağı yapan insan olduğunu hatırlatan Erdoğan, "Onun yaptığı bu uçak fabrikasını ne yaptılar biliyor musunuz? Kapatıp, gaz ocağı fabrikasına çevirdiler. Bu CHP budur. Onun için bunlara 24 Haziran'da şöyle bir Osmanlı tokadı atmaya hazır mıyız?" sorusunu yöneltti.
Vatandaşlardan "evet" cevabını alan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu:
"Onun için de çok çalışacağız. Yan gelip yatmak yok. Durmak yok. Yeni havalimanımız daha açılmadan bereketinin haberleri gelmeye başladı. Türk Hava Yollarımız Çin ve Hong Kong'taki dünyanın en büyük kargo devleriyle milyar dolarlık anlaşmalar imzaladı.
Pek çok uluslararası şirket yeni havalimanımızla birlikte İstanbul'u küresel operasyon merkezleri arasına almaya hazırlanıyor. Sağlıkta zaten bölgesel bir marka haline gelmiştik. Şimdi küresel bir marka olma yolunda ilerliyoruz. Ülkemizdeki standartlarda ve fiyatlarda sağlık hizmetini dünyanın hiçbir yerinde bulmak mümkün değil."
“Her doğan ücretsiz olarak sağlıkta hizmet alır, 18 yaşına kadar”
Bu hizmetlerin sosyal güvenlik şemsiyesi altındaki vatandaşlara ücretsiz olduğunu hatırlatan Erdoğan, "Fakat Bay Kemal, gençlerimize bizim ücretsiz hizmet verdiğimizden de haberi yok. Başbakanlığım döneminde her doğan ücretsiz olarak sağlıkta hizmet alır, 18 yaşına kadar. Bundan Bay Kemal'in de Bay Muharremin de haberi yok ama öğrenecekler. Şurada 12 gün kaldı. 12 günden sonra derslerine çalışırlar." diye konuştu.
Recep Tayyip Erdoğan, sağlığın her alanında Türkiye'yi küresel marka haline getirmenin gayreti içerisinde olduklarını ifade etti.
Bölünmüş yollarla, ulaşım sorununu çözdüklerini, şimdi otoyollar ve hızlı tren hatlarıyla kaliteyi yükselttiklerini aktaran Erdoğan, Filyos'tan Çandarlı'ya kadar dev liman projeleriyle Türkiye'yi uluslararası ticaretin en önemli uğrak noktalarına getirdiklerini bildirdi.
“Seçim beyannamemizde bunlar gibi tam 146 projemiz var”
Erdoğan, millet bahçeleriyle kentlerdeki vatandaşlara aileleriyle beraber kaliteli zaman geçirecekleri huzurlu mekanlar oluşturacaklarını vurgulayarak, şunları söyledi:
"Seçim beyannamemizde bunlar gibi tam 146 projemiz var. Peki, muhalefetin adayları ne diyor? Mesela ana muhalefetin adayı ne yapıyor. Gördüğümüz şu, bizim bu 146 projemizden sadece biri olan millet kıraathanelerinin içindeki keklere takılmışlar. Onun peşinden gidiyor. Asıl kek işte bunlara denir. Onun için ben diyorum ki artık bu kadar geyik yeter."
"Sana benim milletim icazet vermeyecek, neyi söküyorsun"
Recep Tayyip Erdoğan, Muharrem İnce'ye birtakım sorular sormak istediğini belirterek, şöyle devam etti:
"Asıl onların cevaplarını versin ki milletimiz kalibresini öğrensin. Mesela bu zat, Türkiye'nin terörle mücadelesi konusunda acaba ne düşünüyor? Düşünün, terörist başını Edirne Cezaevi'nde ziyaret eden bir kişiden ne bekleyebilirsiniz?
Düşünün, 7 Haziran seçimlerinden hemen sonra 'Dökülün sokaklara.' diyerek 53 Kürt kardeşimizin Diyarbakır'da ölümüne neden olan bu değil mi? Ya bu kişi düşünün cumhurbaşkanı adayı olarak, bu milletin karşısına çıkıyor ve Bay Muharrem de onu ziyaret ediyor
Askerlerimize, komutanlarımıza olan hakaretlerinden herhalde ne düşündüğünü az çok anladık. Afrin operasyonunu yapan komutan için ne diyor. 'Geldiğimin günün ertesinde apoletlerini sökeceğim.' diyor. Sana benim milletin zaten icazet vermeyecek. Neyi söküyorsun? Bir defa bu ülke hukuk devleti. Sen bu hukuk devletinin içerisinde böyle bir yetkin, böyle bir hakkın var mı?"
Malatya'daki Türkiye Esnaf Sanatkar Odası'nın düzenlediği iftarda konuştuğunu, 2. Ordu Komutanı Korgeneral İsmail Metin Temel'in de o programa davetli olduğunu aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu görüşlerini paylaştı:
"Orada konuşmamın bir yerinde alkış yapmışlar. Bu alkıştan dolayı Beyefendi rahatsız olmuş. Bu 'Beni zayıf düşürüyor.' diyor. Sen zaten güçlü değilsin ki. Sana o apolet sökme yetkisini vermeyecekleri gibi bu millet, o apoleti Metin Temel Paşa'ya takmıştır.
Milletin taktığı apoleti sen sökemezsin. 'Erdoğan söktü.' diyor. Erdoğan, teröristlerden söktü. FETO terör örgütünden söktü. Siz zaten onlarla da berabersiniz. Onlarla beraber hareket ediyorsunuz. Bay Kemal diyor ki 'Ben oraya gitmedim.' Pensilvanya'ya gitmemiş, ben gitmişim. Ben ne dedim? Bu iddianı ispat et. İddianı ispat etmezsen namertsin dedim.
Edebildi mi? Ona da dava açtım. Açtığım davaları da kazanıyorum zaten. 'Man Adası' dedi. Davayı açtım, kazandım. 197 bin liraya mahkum oldu. Şimdi herhalde İstinaf'a gidecek. Nihayetlendikten sonra da fakir fukaraya onları dağıtırız."
"Mitinge katılanların neredeyse tamamına yakını HDP'li"
"Bu zat, demokrasimize, özgürlüğümüze, geleceğimize kast eden darbeciler, cuntacılar, vesayetçiler hakkında ne düşünüyor? Bay Kemal'in teröristlerle ilgili bir açıklamasını duydunuz mu? Bay Muharrem'in teröristlerle ilgili bir açıklamasını duydunuz mu?" diyen Erdoğan, şunları kaydetti:
"İşte Diyarbakır'da dün miting yaptı. İstihbarattan aldığım bilgi ne biliyor musunuz? Bu mitinge katılanların neredeyse tamamına yakını HDP'li. Ya yok, yok... Bay Kemal'de Hakkari'ye gitmişti, bir tane Türk bayrağı yoktu. Ama şimdi ders almışlar.
Fakat arada da yine ön taraflarda yabancı bayraklar var. Bunlar böyle, kimlerle beraber oturup kalktıkları ortada. Söyle bana arkadaşını, söyleyim sana kim olduğunu. Daha da somutlaştıracak olursak, mesela FETO ile mücadele ve bu ihanet çetesinin elebaşının ülkemize iadesi hakkında ne düşünüyor? İsterseniz bu soruya cevap vermek için Amerika'dan telefonla yardım da alabilir.
Gerçi geçtiğimiz günlerde telefonda ona bir şeyler fısıldamışlar. Bunun üzerine biz de bir CHP heyetine Amerika'ya gönderdiğimiz belgeleri inceleme izni vermiştik. CHP heyeti incelemesini tamamlayıp, raporunu sunmuş. Bizzat bu partinin genel başkanı bu belgelere göre, 'FETÖ elebaşının iade edilmesi lazım.' diyor. Bay Muharrem, şimdi buna da cevap ver bakalım."
“Bunlar kimden yana olduklarının farkında değil”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, CHP'li heyetin terör örgütü elebaşı Gülen'in iade dosyasını incelemesine ilişkin, "Bay Kemal diyor ki 'Gönderdiğim arkadaşların verdiği raporlara göre, FETO'nun Amerika tarafından Türkiye'ye iade edilmesi gerekir.' Ama Genel Başkanı böyle derken Bay Muharrem, 'Bunlar gazete kupürü.' diyor. Ya bunlar kimden yana olduklarının farkında değil. Bunlar kayış attılar. Buna da cevap ver bakalım Bay Muharrem. Veremez. Çünkü bunlar yalanı söyler, iftirayı atar, ondan sonra da hiçbir şey olmamış gibi arkalarını döner giderler." değerlendirmesini yaptı.
Erdoğan, daha sonra CHP'nin Cumhurbaşkanı Adayı Muharrem İnce ile CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun bu konuyla ilgili sözlerinin yer aldığı videoyu vatandaşlara izlettirdi.
Kendilerinin vesayetçilerle, darbecilerle olan mücadelelerini anlatmaya gerek bile duymadığını belirten Erdoğan, "Mesela bu zat, ülkemizin güney sınırları boyunca oluşturulmaya çalışılan terör koridoru hakkında ne düşünüyor?" sorusunu yöneltti.
“Dünya Erdoğan'ın ne düşündüğünü çok iyi biliyor”
Bu koridor teşebbüsünü her yerinden delik deşik ettiklerinin altını çizen Erdoğan, şöyle devam etti:
"Ama yine de Muharrem İnce'nin ne düşündüğünü de öğrenmek isteriz. Belki bu arada Selahattin Demirtaş ile Edirne'de neler konuştuğunu da anlatır, onları da öğreniriz. Mesela bu zat, Çin'in ekonomideki küresel yükselişi, Rusya'nın bölgesel politikaları, AB'nin giderek daha da derinleşen yönetim ve değerler krizi hakkında ne düşünüyor?
Biz bunların hepsinin tam içindeyiz. Ülkemizin ve milletimizin menfaatlerini korumak için çatır çatır mücadele veriyoruz. Mesela bu zat Kudüs hakkında, İsrail'in bölgeyi kana ve ateşe bulayan politikaları hakkında, mazlum ve mağdurlar hakkında ne düşünüyor?
Dünya Erdoğan'ın ne düşündüğünü çok iyi biliyor. 'One minute' diyen Erdoğan'ı biliyor. 'Dünya 5'ten büyüktür' diyen Erdoğan'ı biliyor. Bunların böyle bir derdi yok. İşte bütün bunlar yolumuza devam ediyoruz. Tüm uluslararası platformlarda bu davayı savunuyoruz."
"Kuyumcu titizliği ile çalışıyoruz"
"Mesela bu zat S-400 sistemleri hakkında, F35 projesindeki sıkıntılar konusunda, savunma sanayisi projelerimizin engellenmeye çalışılması hususunda ne düşünüyor." sorularını da yönelten Erdoğan, kendilerinin adeta bir kuyumcu titizliği ile bu işleri çalıştıklarını ve adım adım hedeflerine yürüdüklerini anlattı.
Bu soruları çoğaltmanın mümkün olduğunu dile getiren Erdoğan, millet kıraathaneleri projelerini hatırlattı.
Kılıçdaroğlu'nun ve İnce'nin bu projeden rahatsız olduğunu hatta bunlar için "kumarhane" dediğini vurgulayan Erdoğan, kıraathanenin anlamının "okumaevi" olduğunu söyledi.
Eskişehir'e de yapılacak millet kıraathanelerini tanıtan bir videoyu izlettiren Erdoğan, kendisini eleştirenlerin ise bir dikili ağacı dahi olmadığını aktardı.
"Siyaseti bırakacağım diyebiliyor musun?"
"Bay Muharrem'e de fazla yüklenmeyelim." diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, İnce'nin partisinde girdiği bütün seçimleri kaybettiğini hatırlattı.
Erdoğan, şöyle konuştu:
"Genel Başkanı Türkiye genelinde bütün seçimleri kaybetmiş bu da CHP içindeki seçimleri kaybetmiş. CHP'nin başındaki zata her seçimde yaptığım teklifi şimdi Muharrem İnce'ye yapıyorum. 'Seçimlerden birinci çıkamazsak siyaseti bırakacağım' diyebiliyor musun? Madem iddialısın, sen de aynı sözü ver, ver de Bay Kemal rahatlasın. Yapamazlar, söz verseler de yapamazlar. Çünkü bunlar, iftiradan, yalancılıktan, çarpıtmadan başka bir şey bilmez.
Televizyon programında bir rektörümüze iftira atıyor. Biraz sonra söylediği sözü yalanlanıyor. 'Rektör değil, dekan' diyor. Neresi bu? Milli Savunma Üniversitesi rektörüne FETÖ'cü diyor. Tabii hemen rektör programa girmek istiyor. Diyor ki 'Ya rektör değilmiş, dekanmış' diyor.
Daha sonra dekan devreye giriyor, dekan arıyor diyor ki 'Yav ne bileyim bu kadar da üzerime gelme.' Bunların hayatı yalan, bunlarda dürüstlük yok. Öyleyse bilmediğin bir konuda insanları töhmet altına bırakıyorsun.
“Kimsenin, ucuz ayak oyunlarıyla iradenizi yok saymasına fırsat vermeyin”
Geçen gün de tüm milletvekillerine 'hırsız' dedi. Bir de utanmadan 'Ben yalan söylemem' diyor. Hepsine 'hırsız' dediniz. Kiminle? Oradaki bir boyacı vasıtasıyla. Demek ki bütün milletvekilleri hırsız olduğuna göre sen de hırsızsın, genel başkanın da hırsız."
Konuyla ilgili tüm AK Parti milletvekillerinin dava açtığını aktaran Erdoğan, CHP'nin "haysiyet cellatlığından" başka bir şey bilmediğini dile getirdi.
Kemal Kılıçdaroğlu'nu yalan ve iftiralarından dolayı kaç kez mahkum ettirdiğini kendisinin dahi unuttuğunu vurgulayan Erdoğan, "Yalancıdan, iftiracıdan bu ülkeye cumhurbaşkanı olabilir mi? Bu seçimlerden sonra İnce'nin yeri de Genel Başkanı gibi tarihin tozlu rafları olacaktır. " dedi.
Vatandaşlardan oylarına, demokrasiye, huzura, güvene, istikrara sahip çıkmalarını da isteyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Kimsenin, ucuz ayak oyunlarıyla iradenizi yok saymasına fırsat vermeyin." ifadesini kullandı.
Vatandaşlardan mutlaka sandığa gitmesini isteyen Erdoğan, tatilin telafisinin olacağını ancak seçimin, sandığın telafisinin olmayacağını söyledi.
Eskişehirlilerden, 24 Haziran'da güçlü Meclis, güçlü hükümet ve güçlü Türkiye için "sandıkları patlatmalarını", tercihlerini istikrar ve güvenden yana kullanmalarını, yeni yönetim sistemiyle Türkiye'yi şahlandırmalarını isteyen Erdoğan, "Siz oyunuza sahip çıkmazsanız, darbecilere ve onların siyasetçi kılığı ile sahaya sürdüklerine, teröristlere ve onların siyasetçi kılıklı yardakçılarına gün doğar. " diye konuştu.
Kaynak: AA