Çok Bulutlu 4.4ºC Ankara
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Düzce
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kahramanmaraş
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kilis
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Şanlıurfa
  • Şırnak
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak
Gündem
03.11.2018 12:07

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Gençlerin omuz vermediği bir davanın başarı şansı yok

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Gençlerin omuz vermediği bir davanın başarı şansı yoktur" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Gençlerin omuz vermediği bir davanın başarı şansı yok

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yıldız Teknik Üniversitesi (YTÜ) Davutpaşa Kongre Merkezi'nde düzenlenen Türkiye Gençlik Zirvesi'nde konuştu. 

Cumhurbaşkanı Erdoğan, politika kurullarından birisinin bünyesinde, gençlerle ilgili bir alt çalışma grubu oluşturulmasını gündemlerine alabileceklerini söyledi. 

"Gençlerimize fırsat eşitliği sunmanın gayreti içinde olduk"

"Gençlerimizin gelecekleri ile ilgili endişelerini ortadan kaldıracak ve beklentilerini karşılayacak politikalar geliştirmek bizim en başta gelen görevimizdir. Gençlerimizin hızına ayak uyduramazsak geride kalmaya mahkum oluruz. Gençlerin gerisinde kalan değil onların yolunu açan bir anlayış içinde olmalıyız. Gençlerimizi formatlamanın değil onları ideallerine kavuşturmanın gayreti içerisinde olmalıyız. Eğitim konusuna özel önem vererek gençlerimize fırsat eşitliği sunmanın gayreti içinde olduk. Biz gençlerin hayal dünyasını yasaklarla çevrelemeyi değil alabildiğine genişletmeyi hedefliyoruz."

"81 vilayetimizin tamamında üniversitelerimiz var"

"Şu anda 81 vilayetimizin tamamında hamdolsun üniversitelerimiz var. Şimdi niteliği arttırmamız lazım, buna gayret etmemiz lazım. Dar gelirli ailelere mensup öğrencilerimizin en büyük sorunu olan harcı da kaldırdık, bu sorunun marjinal gruplar tarafından suistimal edilmesini de engelledik."

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Gençlerin omuz vermediği bir davanın başarı şansı yok

"Donanımlı gençler yetiştirmek için var gücümüzle çalışıyoruz"

"Hepimizin ortak sorumluluğu, gençlerimizin terör, şiddet, uyuşturucu ve nihilizm bataklığına düşmeyecekleri bir zemini hazırlamaktır. Biz, 'gençlik geleceğimizdir' demekle kalmadık, kalmıyoruz. Geleceğimizi sağlıklı bir zeminde inşa etmek, donanımlı gençler yetiştirmek için var gücümüzle çalışıyoruz."

"Rami Kışlası'nı Türkiye'nin en büyük kütüphanelerinden biri haline getiriyoruz"

"Millet kıraathanelerimizi genişleterek özellikle gençlerimizin hizmetine sunuyoruz. Rami Kışlası'nı Türkiye'nin en büyük kütüphanelerinden biri haline getiriyoruz. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ndeki kütüphanede 5 milyon ciltin üzerinde kitap olacak. Spor alanında da gençlerimize geniş imkanlar sunduğumuz gibi yeni kütüphane ve gençlik merkezleri de oluşturuyoruz." 

"Gençlerimize daha çok söz vererek onları yönetime dahil ettik"

"2002'de sadece 9 olan gençlik merkezi sayımızı 286'ya, 1575 olan spor tesisi sayımızı 3567'ye ulaştırdık. Kılık kıyafet sorununu çözerek utanç kaynağı uygulamayı engelledik. Siyasette, bürokraside gençlerimize daha çok söz verek onları yönetime dahil ettik. Seçme ve seçilme 18 yaş, bu demek ki ben gencime güveniyorum. Türkiye'nin siyasi, ekonomik, sosyal hayatında gençler artık çok daha fazla etkin ve söz sahibi."

 


 

"Bizim andımız İstiklal Marşımızdır" 

Danıştayın 'andımız' kararına da değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu açıklamalarda bulundu:

"Her şeyden önce bir daha hiç kimsenin siyasi hırsları uğruna bu ülkenin gençlerini kardeş kavgasına sürüklemesine fırsat vermeyeceğiz. Vesayet özlemiyle yanıp tutuşanların eskiden olduğu gibi belli kavramları, belli figürleri istismar etmesine müsaade etmeyeceğiz. Danıştay'ın 'Andımız' kararı sonrasında gerek sosyal medyada gerekse de kimi yayın organlarında şahit olduğumuz manzaralar, açık söylüyorum, bu konudaki kararlılığımızı daha da artırmıştır. Çünkü bu metin, bu ülkede ezanı Türkçe okumak, okutmak isteyenlerin eseridir. Bu bir. Metne baktığın zaman, bu metin içerik itibarıyla bu milletin kendisini, bu milletin kültür, medeniyet anlayışını ortaya koyan bir metin değil. Bizim andımız, İstiklal Marşımızdır ve İstiklal Marşımızla beraber yolumuzla devam ediyoruz. İstiklal Marşımızdan daha güzel, daha güçlü bir ant olabilir mi? Yok ama bunlar işte böyle çıkarmışlar, her şeyi bir birine karıştıran, saçma sapan bir şeyle gençliği yönlendirmenin gayreti içerisindeler."

"Ben Türküm ama Türkçü değilim"

"Kimse Türklüğünü inkar etmiyor ki ama Türkçülük yapmıyor" ifadelerini kullanan Erdoğan, bu noktada meselenin bu olduğunu vurguladı.

Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Ben Türküm ama Türkçü değilim. Eğer böyle yaparsak biz kendi değerlerimizle çatışırız. Dinimiz İslamla çatışırız. İslam ırkçılığı reddediyor, ırkı reddetmiyor. Tam aksine 'Biz sizi kabileler halinde yarattık' diyor Rabbimiz ama arkasından geliyor, ne diyor? 'Birbirinizle iyi tanışasınız, anlaşasınız' diye. Kavga edesiniz diye değil. Bu gerçeği görmemiz lazım. Bu gerçeği gördüğümüz zaman zaten mesele halloluyor. İyi niyet eseri olmadığına inandığım bu kararı, kimi çevreler baskıcı, antidemokratik ideolojilerine yakılmış bir yeşil ışık gibi algıladılar. Millete tepeden bakan, insanımızı 'takunyalı, makarnacı, kömürcü, göbeğini kaşıyan adam' diyerek aşağılayanlar, uzun zaman sonra ilk defa yeniden piyasaya çıktılar. Kararın hemen akabinde gazeteci kılıklı provokatörler, yıllardır içlerinde biriktirdikleri kin ve nefreti ekranlardan adeta kusmaya başladı, kendi ekranlarından. Hatta cübbelerini darbeci zihniyete kiraya veren kimi sözde hukukçuların Andımız kararını bahane ederek merhum Menderes'in 68 sene önce son verdiği Türkçe ezan zulmünü tekrar dillendirdiğine şahit olduk."

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Gençlerin omuz vermediği bir davanın başarı şansı yok

"Ne Akif'i bunlarla paylaşırız ne İstiklal Marşımızı"

Ana muhalefet partisinin ise bu konuda "iyice şirazeden çıktığını, millete ve milletin değerlerine düşmanlığını bir kez daha ortaya döktüğünü" aktaran Erdoğan, şöyle devam etti:

"Çıkmış televizyon kanallarından bir tanesinde, benim için diyor ki 'O, İstiklal Marşını bile bilmez' diyor. Şimdi bunu meydanlarda sürekli okudum. Şu anda böyle bir tekrar okumaya gidersem, derki bak 'Gördün mü? Okuttum.' Çok zavallı bunlar. Hatta kendisi bir keresinde öyle bir yanlışa düştü ki rezil etti. Biz, değerlerimiz noktasında ne Akif'i bunlarla paylaşırız ne İstiklal Marşımızı. Benim konuşmam yoktur ki Akif'ten bazı beyitleri, mısraları, kıtaları almadığım. Çünkü benim yastık altı kitabım olmuştur Akif. Hatta imam hatipte okuduğum yıllarda liseler arası bir şiir okuma yarışması oldu. O zaman, rahmetli edebiyat hocam Osman Öztürk, 'Oğlum sen 'Asım'ın Nesli' bölümünden bir bölüm oku. Ben de o zaman oradan her zaman okuduğumuz 'Bu zulmü alkışlayamam, zalimi asla sevemem' diye başlayan Asım'ın Nesli'ni tanımlayan o bölümle yarışmaya katıldım. Birinci oldum o yarışmada. İlginçtir o zaman da kaynana zırıltısı diye bir şey vardı, çevirirlerdi. Mithatpaşa Kız Meslek Lisesinin salonunda bu yarışma yapılıyor. Orada bana şiiri okutmamak için başladılar onları çevirip, sabote etmeye. Jüri de güçlü isimler. Şimdi aklımda kalanlar Prof. Dr. Faruk Kadri Timurtaş, Prof. Dr. Nevzat Yalçıntaş hocamız filan. Türkiye Teknik Ressamlar Cemiyeti düzenliyor bu yarışmayı. Girdik ve yarışmada bütün bunlara rağmen baktım ki bunlar durmuyor. Ben de mikrofonu yere bıraktım. Mikrofonsuz olarak şiiri okumaya başladım. Tabii o kaynana zırıltıları sustu, bir anda salon değişti. Şiir bitti, salon durmuyor. Alkışlar, alkışlar devam ediyor. Hamdolsun biz buralardan geldik Bay Kemal. Onun için buralarda kalkıp bizi kendinle mukayese etmeye yönelme. Bizim aldığımız terbiye bu. Böyle yetiştik." 

 "Gençlerin omuz vermediği bir davanın başarı şansı yok"

Gençlerin omuz vermediği, sahip çıkmadığı, kabullenmediği bir davanın başarı şansı olmadığına işaret eden Erdoğan, "İşte İstiklal Marşı şairimiz Akif merhumun hani o güzel dizelerinde ifade ettiği gibi, Bay Kemal bunu iyi dinlemen lazım, 'Atiyi karanlık görerek azmi bırakmak / Alçak bir ölüm varsa, eminim, budur ancak / Yeis öyle bataktır ki düşersen boğulursun / Ümide sarıl sımsıkı, seyret ne olursun / Azmiyle ümidiyle yaşar hep yaşayanlar / Meyus olanın ruhunu, vicdanını bağlar / Sahipsiz olan memleketin batması haktır / Sen sahip olursan bu vatan batmayacaktır.' Ben sizlere inanıyorum. Gençler omuz verdikçe, Allah'ın izniyle Türkiye'nin yükselişini, Türkiye'nin şahlanışını hiçbir beşeri güç engelleyemeyecektir. İnşallah siz bu vatana, memlekete sahip çıktığınız sürece, bu dava bir daha asla öksüz ve yetim kalmayacaktır" ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Çanakkale, 23 Nisan ruhuna, Kurtuluş Savaşı'ndaki o ruha, inanca, dayanışmaya sımsıkı sarılıyor muyuz?" diye sorarak, salondaki gençlere şöyle seslendi:

"Hep birlikte Türkiye olacağız"

"Gençler, salon Cumhuriyetçilerine ve gardırop Atatürkçülerine rağmen demokrasiye, özgürlüklere sahip çıkıyor muyuz? Gençler, her fırsatta ülkemizdeki 81 milyonun bir olduğunu, beraber olduğunu, kardeş olduğunu haykırıyor muyuz? Gençler, bir daha hiç kimsenin milletimiz arasında nifak tohumları ekmesine izin vermeyecek şekilde, gönül gönüle, kol kola geleceğe yürüyor muyuz? Gençler ruhunu bir dolara satan alçaklara inat 15 Temmuz gecesinde olduğu gibi her karışı şehit kanlarıyla sulanan bu vatana sahip çıkıyor muyuz? Gençler tek millet diyor muyuz? Tek bayrak, tek vatan, tek devlet diyor muyuz? Gençler, bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız, hep birlikte Türkiye olacağız. İşte bütün bunlar için sizden milli iradeye yönelik her saldırı karşısında dimdik durmanızı istiyorum. Sizden Türkiye'yi daha yüksek seviyelere çıkarmanızı, 2053 ve 2071 vizyonlarını hayata geçirmenizi özellikle rica ediyorum." 

Kaynak: TRT Haber, AA

Sıradaki Haber
Bakan Çavuşoğlu: Ticaret savaşlarına yerli ve milli parayla cevap verebiliriz
Yükleniyor lütfen bekleyiniz