Amasya çevre yolu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın video konferans yöntemiyle katıldığı törenle hizmete açıldı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkanlar:
"30 dakika süren bu güzergah artık 7 dakikada katedilebilecek"
Açılışını yapmak üzere bir araya geldiğimizi Amasya Çevre yolumuzun ülkemize hayırlı olmasını diliyorum. Bu proje şehirden geçen trafiği tamamen şehir dışına çıkartıyor. Şehirler arası geçiş mesafesini 2 kilometre kısaltıyor. Daha önce 30 dakika süren bu güzergah artık 7 dakikada katedilebilecek. Bu sayede vakit ve yakıt tasarrufu sağlanacak. Mühendisinden işçisine herkesi tebrik ediyorum.
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Uzunluğu 11,3 kilometre olan Amasya Çevre Yolu aynı zamanda şehirler arası geçiş mesafesini 2 kilometre kısaltıyor.https://t.co/SGRmVYtdKt pic.twitter.com/e17aQWbZCF
— TRT Haber Canlı (@trthabercanli) July 25, 2020
"Amasya'da daha pek çok projeyi hayata geçirdik"
Amasya'da daha pek çok projeyi hayata geçirdik. Bölünmüş yol uzunluğunu 29 kilometreden 270 kilometreye çıkardık. Merzifon Havalimanı'nın yolcu sayısını son 2 yılda 12 kat arttırdık. Amasya'daki hızlı internet abone sayısı 329 bini buldu. Fiber optik kablo uzunluğunu da 2 bin kilometreye yaklaştırdık. Ferhat Şirin için nasıl tüm zorlukları aştıysa biz de aynı şekilde gece gündüz milletimize hizmet etmeyi sürdürüyoruz. Tüm altyapı projelerimizle adım adım hedeflerimize yürüyoruz. Dünya salgın hastalıkları ile boğuşurken yaptığımız açılışlar ve yatırımlarla ülkemizi kalkındırmaya devam ettik.
"Nerede bir tehdit varsa gidip gücümüzü, kararlılığımızı ortaya koyduk"
Karada, denizde, havada, her yerde milletimizin ve ülkemizin, dostlarımızın hakkını, hukukunu, çıkarlarını savunduk. Nerede ülkemize yönelik bir tehdit varsa gidip gücümüzü, kararlılığımızı ortaya koyduk. Ekonomimize kurulan tuzakları bir bir bozarken sağladığımız desteklerle milletimizin yanında olduğunu gösterdik.
"Türkiye'nin diz çökmesini bekleyenleri bir kez daha hayal kırıklığına uğrattık"
Maruz kaldığı her saldırının ardından Türkiye'nin tökezlemesini, diz çökmesini bekleyenleri bir kez daha hayal kırıklığına uğrattık. Salgın sonrası yeniden yapılanacak sistemde çok önemli bir yer edinme imkanı doğmuştur. Daha düne kadar tehditlere maruz kalırken, bugün herkesin birlikte çalışma isteği olan bir ülke haline geldik.
"Gayeleri Ayasofya değil bu coğrafyadaki varlığımız"
Son günlerde çok fazla gürültü çıkartan ülkelerin gayelerinin Ayasofya veya Doğu Akdeniz değil bizatihi Türk milletinin ve Müslümanların bu coğrafyadaki varlığı olduğunu zaten biliyoruz. Bu gerçeği yavaş yavaş herkes görmekte.
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Son günlerde çok fazla gürültü çıkaran ülkelerin hedefi Ayasofya değil bizim buradaki varlığımızdır. https://t.co/SGRmVYtdKt pic.twitter.com/h6EDHQonLY
— TRT Haber Canlı (@trthabercanli) July 25, 2020
"Güçlü ve büyük Türkiye vizyonumuz ete kemiğe bürünmeye başladı"
Türkiye'nin bugün her alanda sergilediği onurlu ve sonuç alıcı duruşa öyle kolay gelinmedi. Ülkeniz ve milletiniz adına bağımsız ve haysiyetli bir politika ortaya koyabilmeniz için bunu sağlayacak, siyasi, ekonomik, askeri, diplomatik güce sahip olmanız gerekir. Siyasi istikrarsızlık içinde çırpınan bir ülke böyle yapamazdı. Bunun için milletimizin desteği ile Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ni hayata geçirdik. Ekonomik olarak dibe vurmuş bir ülke böyle yapamazdı. Geçtiğimiz 18 yılda hem altyapımızı güçlendirdik, hem makro ekonomimizi sağlam temellere oturttuk. Askeri bakımdan tamamen dışa bağımlı bir ülke böyle yapamazdı. Bir yandan savunma sanayimizi geliştirirken diğer yandan orduuzu milli çizgide güçlendirdik. Diplomatik kabiliyetleri gelişmemiş bir ülke böyle yapamazdı. Dış politikamızda uluslararası her platformda sözü geçen bir anlayışı yaygın ve etkin diplomatik kanallarımızla hakim kıldık. Güçlü ve büyük Türkiye vizyonumuz, yavaş yavaş ete kemiğe bürünmeye, fiili neticelere dönüşmeye başladı. Türkiye'nin attığı adımlara karşı yüksek sesle itiraz edenlerin sahada herhangi bir varlık gösterememelerinin sebebi ülkemizin her alanda sahip olduğu gücü görmeleridir.
"Çıkarımıza kimsenin el uzatmasına izin vermeyiz"
Ülkemize karşı ne siyasetle ne diplomasiyle ne sağduyuyla ne akılla bağdaşan sözler sarfeden, davranışlar sergileyenleri açıkça ikaz ediyoruz. Şayet bizim ödediğimiz bedelleri göze alıyorsanız buyrun çıkın meydana. Böyle bir niyetiniz yoksa bir an önce müzakere kanallarını açın. Bizim kimsenin hakkında, hukukunda, toprağında, denizinde, doğal kaynağında gözümüz yoktur. Ancak kendi hakkımıza, hukukumuza, çıkarımıza da kimsenin el uzatmasına izin vermeyiz.
"Daha fazlasını yapmaktan da çekinmeyiz"
Adil olan, akılcı olan, ahlaklı olan her türlü teklifi konuşmaya, değerlendirmeye müzakere etmeye hazırız. Dayatmalar ve zorbalıklar karşısında vereceğimiz cevabı ise zaten sahada fiilen gösteriyoruz. Gerekirse daha fazlasını yapmaktan da çekinmeyiz. Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni kuruluşunun 100. yıl dönümü olan 2023'e her alanda gelişmiş, güvenli ve müreffeh bir şekilde ulaştırmakta kararlıyız. Bu yolda bizimle yürüyecek her dosta gönlümüz de kapımız da açıktır. Bize düşmanlık etmeye, tuzak kurmaya, önümüzü kesmeye çalışanlar ise hiç kusura bakmasınlar, kendileri kaybederler.