Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Parlamentolararası Kudüs Platformu İkinci Konferansı'nda konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasının satır başları şöyle;
Sayın Parlamento Başkanları, Parlamenterler Arası Kudüs Platformu'nun değerli üyeleri, kıymetli misafirler, aziz kardeşlerim sizleri en kalbi duygularımla muhabbetle, hürmetle selamlıyorum.
Medeniyetlerin ve kıtaların kavşak noktası Peygamberimizin övgüsüne mazhar olmuş bu güzel şehirde İstanbul'umuzda ağırlamaktan bahtiyarlık duyuyorum. Kalbi Kudüs için çarpan siz misafirlerimize ülkemize hoşgeldiniz diyorum.
Bugün burada Filistin meselesini kendi milli meselesi görüp, adalet ve barışın tesisi için gayret gösteren Kudüs sevdalıları bulunuyor.
Öncelikle her birinize Filistin'e destek verdiğiniz ve Kudüs davasına sahip çıktığınız için şahsım milletim adına teşekkür ediyorum.
Kudüs, Filistin'in ebedi başkenti temalı konferans münasebetiyle bugün bizleri bir araya getiren bu ulvi gaye etrafında gönüllerimizi buluşturan herkese şükranlarımı sunuyorum. Gerek burada yapacağınız istişarelerin gerekse gerçekleştireceğiniz temas ve ziyaretlerin başarılı geçmesini diliyorum.
İşgalcilere kök söktüren Filistin'in yiğit evlatlarına, ablukaya, baskıya ve yıkıma rağmen hayata tutunan Gazzeli mazlumlara, 70 senedir vatanlarından kopartılmış olmanın acısıyla gözyaşı döken Filistinli mültecilere, dini, dili ne olursa olsun Filistin davasına sahip çıkan barış erlerine Kudüs'ün tüm insanlık için barış ve esenlik yurdu olması için gayret gösteren Kudüs dostlarına, gönül coğrafyamızın dört bir köşesinde barış ve huzura hasret Müslümanlara, mazlumlara, masum yavrulara sizlerin aracılığı ile en kalbi selam ve muhabbetlerimi gönderiyorum.
Gazze sahilinde top oynarken bombalarla minik bedenleri parçalanan Filistinli çocukları, sabah namazına giderken şehit edilen Filistinli gençleri rahmetle yad ediyorum.
Merhum Cahit Zarifoğlu bir şiirinde, Filistin bir sınav kağıdı her mümin kulun önünde diyor. Kudüs Platformu yaptığı çalışmalarla bu imtihanı alnının akı ile vermenin mücadelesini yürütüyor. Sizler buradaki mevcudiyetinizle Filistin davasına sadece kendi şahsi desteğinizi değil aynı zamanda temsilcisi olduğunuz milyonlarca kardeşimizin muhabbetini de ortaya koyuyorsunuz.
Mücadeleleriyle Kudüs'le beraber insanlığın onuruna da sahip çıkan, işgalciler karşısında Ümmeti Muhammed'in izzetini çiğnetmeyen kahramanlara ülkem ve milletim adına şükranlarımı sunuyorum.
"Kudüs hepimizin ortak davasıdır"
Filistinli kardeşlerimizin işgal, zulüm ve yıkıma karşı sürdürdükleri şanlı direnişe olan desteğimizi buradan tekrarlıyorum. Kudüs davası yalnızca Filistin'deki bir avuç Müslümanın mücadelesi değildir. Bu dava hepimizin ortak davası hepimizin ortak meselesidir.
Bizim için Kudüs arzın üstünde bir sancak, görkemli bir çınardır. Yüreğimizin yarısı Mekke geri kalanı da Medine'dir. Bunların üstünde bir tül gibi de Kudüs vardır.
"Kudüs'teki İslam mirasının izlerini silemeyeceksiniz"
Allah Resulünün Miraç'a yükseldiği bu kutlu şehri, İstanbul'dan, Kahire'den, Bağdat'tan, Mekke ve Medine'den ayırt etmeden seviyoruz. İşte bunun için biz, 'Kudüs kırmızı çizgimizdir.
İsrail son 50 yıldır kasıtlı şekilde Kudüs'deki İslam mirasının izlerini silmeye çalışıyor, silemeyeceksiniz bu tarihi gerçeği yok edemeyeceksiniz. Tüm 1 milyar 700 milyonluk İslam dünyasını içinde gaflet içinde olan yöneticiler olabilir ama bu halkları yok edemeyeceksiniz.
Müslümanlara ait toprakları, evleri, işyerlerini hatta ibadethaneleri gasp ederek burada kültürel bir soykırım uyguluyor. Buralara birkaç tane büyükelçilik getirmek suretiyle, başkonsolosluk taşımak suretiyle eğer Kudüs'ün şahs-ı manevisini yok edeceğinizi zannediyorsanız, kendinizi aldatıyorsunuz.
"Birleşmiş Milletler'in reforma ihtiyacı var"
BMGK'nın 5 daimi üyesinin bir tanesinin iki dudağı arasında sıkışmış kalan bu dünya adil bir dünya olamaz. Bu Birleşmiş Milletler adil olamaz. Onun için reforma ihtiyacı var. Bütün bunlara rağmen İslam İşbirliği Teşkilatı olarak başlattığınız girişimler Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'ndan 127 olumlu 7 tane karşı oyla geçmiştir. Ne ABD ne İsrail yaptıkları tüm gayretlere rağmen hedeflerine ulaşamamıştır. ABD yönetimi yanında bazı Avrupa ülkeleri İkinci Dünya Savaşı'nda yaşanan sahnelerin utancıyla İsrail'in işgal politikalarına ses çıkarmıyor.
İsrail'in şımarıklıklarına tepki göstermek, asla antisemitzm değildir.
Holokost nasıl insanlık dışı bir suçsa Gazze sahilinde top oynayan çocuklara bomba yağdırmak da ağır bir insanlık suçudur.
"Bu millet enayi değil, hesabı sormasını bilir"
Cemal Kaşıkçı Suudi Başkonsolosluğunda alçakça bir operasyonla şehit edildi. Yerli işbirlikçi dediler. Açıklayamadılar, sonra da inkar ettiler. Kaşıkçı konsolosluktan çıktı dediler, çıktıysa orada nişanlısı var. Bunlar dünyayı enayi zannediyor, insanları enayi zannediyor. Bu millet enayi değil, hesabı sormasını bilir.
"Gönderin, biz yargılayalım"
Suudi Arabistan belgeleri dinlemek istedi ama bir de almak istedi. Dinletiriz, gösteririz ama vermeyiz. Verelim de ondan sonra bunları yok mu edeceksiniz Yargılayamıyorsanız, suçun işlendiği yer İstanbul olduğu için bunu İstanbul mahkemelerinin uluslararası hukuka göre yargılaması gerekir. Gönderin, biz yargılayalım.
Şimdi Amerikan Senatosu ne diyor? Suudi yönetimini şimdi suçluyor. İşte en son Birleşmiş Milletler Daimi Temsilcisi Haley, ne dedi, -isim vererek hem de söylüyor- 'Bu işin faili odur'. Buyur. İş artık belli bir yere geldi. Daha birçok şeyler çıkacak, buradan çok şeyler çıkar. Artık insanlık bunlara tahammül edemez.
İslam dünyasında gerilim yükseldikçe batılı şirketlerin karları da yükseliyor.
Şii, Sünni ayrımı üzerinden alevlendirilmeye çalışılan bölgesel çatışmaların kazananı asla Müslümanlar olmayacaktır. Böyle bir tabloda ceplerini dolduracak olanlar yine Batılı silah şirketleridir, petrol firmalarıdır.
Orta Doğu'da çatışmalar arttıkça, Batılı devletlerin silah satışları da artıyor. Müslüman Müslümanla uğraştıkça, Filistin'de işgal, Arakan'da zulüm, Somali'de açlık katlanarak devam ediyor.
"Aranızdaki ayrılığa son vermeniz gerekiyor"
Dostlarının gösterdiği çabanın netice verebilmesi için Filistinlilerin de kendi aralarındaki tefrikaya son vermesi gerekiyor. Filistinli kardeşlerime özellikle sesleniyorum; aranızdaki ayrılığa son vermeniz gerekiyor.
Kaynak: TRT Haber, AA
0.4ºC
Ankara
