Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Darbeci Hafter'i destekleyerek Libya'yı kan ve gözyaşına boğanları tarih elbette yargılayacaktır." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Libya Başbakanı Fayiz es-Serrac Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ndeki görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenledi.
Erdoğan, Serrac'ı Ankara'da misafir etmekten duyduğu memnuniyeti ifade ederek, Serrac ve heyetine hoşgeldiniz dileklerini iletti.
Koronavirüs salgını ile mücadeleyi başarıyla sürdürdükleri bir dönemde gerçekleşen ziyaretin, Türkiye-Libya arasındaki dayanışmanın gücünü bir kez daha gösterdiğini ifade eden Erdoğan, geçmişte asırlar boyunca birlikte aynı çatı altında kardeşçe yaşadıkları Libya ile 100 yıllık ayrılığın hasretiyle çok sağlam ilişkiler geliştirdiklerini söyledi.
Son dönemdeki varlık yokluk mücadelesinde, Libya'ya en büyük desteği veren ülkenin Türkiye olduğuna dikkati çeken Erdoğan, "Libyalı kardeşlerimizle dayanışmamızı koronavirüs salgını sürecinde de devam ettirdik. Darbeci Hafter'in sivilleri, hastaneleri sağlık altyapısını hedef alan kalleş saldırılarına rağmen Milli Mutabakat Hükümeti salgın konusunda gerekli tedbirleri aldı. Nisan ve mayıs aylarında gönderdiğimiz çeşitli tıbbi ve koruyucu malzemelerle Libya'yı bu zor günlerde yalnız bırakmadık. Bundan sonra da kardeşlik hukukumuzun gereğini yapmayı sürdüreceğiz. Amacımız dost ve kardeş Libya halkının tamamının yeniden aynı idealler ve siyasi birlik etrafında toplanmasına katkı sağlamaktır." diye konuştu.
Erdoğan, Serrac ile Libyalıların barış, emniyet ve refahına katkı yapacak verimli bir görüşme gerçekleştirdiklerini ifade etti.
"Darbeci Hafter ifadesini boşuna kullanmıyorum"
Türkiye'nin önceliğinin bir an önce Libya'nın istikrara kavuşması olduğunu vurgulayan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Mevcut krizin başından bu yana her vesileyle söylediğimiz gibi çözüm ancak Birleşmiş Milletler himayesinde ve Libyalıların öncülüğünde yürütülecek bir siyasi süreçte tesis edilebilir. Serrac ve hükümeti darbeci Hafter ve çetelerinin işledikleri insanlık ve savaş suçlarına rağmen bu konuda her zaman müspet bir tutum takınmıştır. Altını çizerek söylüyorum, Darbeci Hafter ifadesini kullanıyorum. Bunu boşuna kullanmıyorum. Hafter yakın zamanda Libya Siyasi Anlaşması'nı reddedip, ülke yönetimini üstlendiğini açıklayarak gerçek yüzünü bir kez daha göstermiştir. Tabi Hafter'i bir kenara koymak mümkün değil gibi bir anlayışla yaklaşım gösteren ne yazık ki devlet başkanları veya devlet temsilcileri de var. Onlara tekrar hatırlatıyoruz. Hiçbir zaman Libya halkının sorunlarıyla ilgilenmeyen ve Libya'nın geleceğini sürekli tehdit altında tutan bir kişinin bu konuda masaya oturacak bir temsili kabiliyeti de olamaz. Bu kişi ve ona askeri, mali, siyasi destek sağlayanlar, barışın önündeki en büyük engeldir. Darbeci Hafter'i destekleyerek Libya'yı kan ve gözyaşına boğanları elbette tarih yargılayacaktır."
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Darbeci Hafter'i destekleyerek Libya'yı kan ve göz yaşına boğanları tarih yargılayacaktır.https://t.co/mB58pBO1A6 pic.twitter.com/KNyKWj1ZTv
— TRT Haber Canlı (@trthabercanli) June 4, 2020
Erdoğan, meşru müdafaa hakkını kullanan Milli Mutabakat Hükümeti'nin son dönemde kazandığı başarıları takdirle takip ettiklerini söyledi.
Görüşmede, Libyalıların günlük hayatını olumsuz etkileyen ablukanın kaldırılması gerekliliğini de ele aldıklarının altını çizen Erdoğan, petrol ihracatının sürmesi ve ülkenin ekonomik, mali kurumlarına dışarıdan yapılan müdahalelerin sona erdirilmesi konusunda Serrac ile hemfikir olduklarını dile getirdi.
"Petrolün hukuk dışı yollarla satışına izin verilmemelidir"
Erdoğan, darbeci Hafter'in Libya halkının hakkı olan petrolü, daha fazla silah almak ve lejyoner toplamak için kaçak yollardan satma girişimlerini de yakından izlediklerini vurguladı.
Bu durumun engellenmesi için uluslararası ve bölgesel tüm aktörlere, gereken adımları atmaları yönünde çağrısını tekrarlayan Erdoğan, "Libya'nın ve tüm Libyalıların refahı için kullanılması gereken petrolün darbeciler tarafından hukuk dışı yollarla satışına izin verilmemelidir. Yine bugün Serrac ile deniz yetki alanlarının sınırlandırılmasına dair imzaladığımız mutabakat muhtırası temelinde yeni iş birlikleri geliştirmeyi de kararlaştırdık. Bu çerçevede Doğu Akdeniz'deki doğal zenginliklerden faydalanmak üzere arama ve sondaj dahil iş birliğimizi ilerletmeyi hedefliyoruz. Ayrıca Libya topraklarındaki iş birliğimizi veya iş birliği alanlarımızı da genişletme hususunda görüş birliğine vardık." ifadelerini kullandı.
Erdoğan, Türkiye'nin hakkın ve haklının yanında olmayı sürdüreceğini belirtti.
"Desteğimiz artarak devam edecek"
Libya'nın istikrara kavuşmasının, komşuları ve Avrupa başta olmak üzere tüm bölgenin faydasına olacağına dikkati çeken Erdoğan, şunları kaydetti:
"Libyalı kardeşlerimizi asla darbecilerin ve lejyonerlerin insafına bırakmayacağız. Libya'nın meşru hükümetine ve kurumlarına verdiğimiz destek artarak devam edecektir. Berlin sürecinden NATO'ya kadar Libya'daki sorunun meşruiyet ve hakkaniyet temelinde çözümü için yürütülen tüm uluslararası platformlarda Sayın Serrac ile birlikte hareket edeceğiz. Bu vesileyle aziz kardeşim Serrac'a ilişkilerimizin daha da güçlendirilmesi yönünde sergilediği güçlü irade için teşekkür ediyor, toplantımızın ve yaptığımız istişarelerin hayırlara vesile olmasını diliyorum."