Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Bağlarbaşı Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilen, TGRT Haber, Beyaz TV, TVNet, Akit TV ortak yayınında, gündeme ilişkin soruları cevapladı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Meydanlarda bir büyük teveccühün olduğunu görüyorum. İnşallah bu teveccühle milletimiz işi ikinci tura bırakmadan kararını verecektir." dedi.
"Dükkanınızı bir çırağa teslim eder misiniz?"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Son 12 kala da önünüze anketler gelmeye devam ediyordur. Birinci turda bu iş biter mi, yoksa ikinci tura kalır mı? Kamuoyu anketleri nedir?" sorusu üzerine, en büyük kamuoyu araştırmasının sandığın konulduğu gün, milletin orada vereceği karar olduğunu ifade ederek, şunları söyledi:
"Onun için önceden 'şu kadar şöyle olur, böyle olur' bunları konuşmayı ben isabetli bulmuyorum. Ama meydanlarda bir büyük teveccühün olduğunu görüyorum. İnşallah bu teveccühle milletimiz işi ikinci tura bırakmadan kararını verecektir. Bunu niye söylüyorum? Her şeyden önce bir deneyim söz konusu. 11,5 yılını Başbakanlıkta geçirmiş, ardından 3,5-4 yılını Cumhurbaşkanlığında geçirmiş bir aday var, diğer tarafta ise bu işlerle yakından, uzaktan alakası olmayan adaylar var. Tabii şimdi böyle bir süreç içerisinde herhalde, ben meydanlarda söylüyorum; sizler dükkanınızı bir çırağa teslim eder misiniz? Etmezsiniz. Bu iş böyle bir deneme, yanılma metoduyla olmaz.
Türkiye artık yeni bir sürece ivme yakalayarak giriyor. Bakın şimdi ilk çeyrekte Türkiye 7,4'ü yakaladı. 7,4'ü yakalayan Türkiye'yi bugün bakıyoruz Bay Kemal, Malatya'da esnaflara konuşuyor, karşısında 100-150 esnaf kardeşimiz var, adeta bir aldatmaca oynuyor. Söylediği ne biliyor musunuz? Çok enteresan, 'Bu 7,4 sizin cebinize yansıdı mı?' diyor. Bu bir aczin ifadesidir. Şimdi olayı böyle değerlendirdiğiniz zaman adama sorarlar, bu ülkede yapılan bütün yatırımlar hangi kaynaktan geliyor? Eğer büyümesi olmayan bir ülke olsak siz bu yatırımları yapabilir misiniz? Küçülen bir ülke olsak bu yatırımları yapabilir misiniz? Bunca fakir, fukaraya, garip gurebaya destekler veriliyor, çiftçiye destekler veriliyor. Bu yatırımları neyle yapacaksınız? Hayvancılıkla uğraşanlara bunca destekler veriliyor. Bunları neyle yapacaksınız? Eğer büyüme potansiyeliniz olmasa bunu yapamazsınız."
"CHP'nin mantığı hep yalanlar üzerinedir"
"Muhalefet sürekli ekonominin iyiye gitmediğini, Türkiye'in bir kriz ile karşılacağını söylüyor. Sizce ekonomi kötüye gidiyor da niye Türkiye 7,4 büyüyor?" şeklindeki soruya Erdoğan, "Muhalefetten bugüne kadar ekonominin iyiye gittiğini hiç duydunuz mu? Ekonominin dört dörtlük olduğu günlerde dahi iyiye gittiğini duydunuz mu?" yanıtını verdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, muhalefetin görevinin her zaman beyaza "siyah" demek olduğunu belirterek, "Hele hele Türkiye'nin muhalefetteki talihsizliği, böyle bir yapıya sahip olmasıdır ve bunlar hiçbir zaman bu ülkenin kalkınmışlığını... Asla bunlar çünkü tamamen bir yıkım ekibidir. İşte köprülerden tut da Kanal İstanbul'a varıncaya kadar bütün bunlarla ilgili hepsi ne yapıyor 'İstemezük, yaptırmayız' eskiden komünitslerin metotları buydu, aynı şeyi şimdi bunlar yapıyor, 'Satturmazuk.' Rahmetli Özal da öyle diyordu tam aksine, 'Satarım, babalar gibi satarım'. Şimdi biz özelleştirmede bu başarıyı nasıl elde ettik, böyle elde ettik. Eğer zarar ediyorsa, işte bu CHP, SEKA'yı tutturmuştu, 'Biz burayı asla özelleştirmeye dahil etmeyeceğiz.' Ne oldu? Yaptık. Zaten zarar ediyor, zarar eden bir yeri niye tutalım. Kocaeli Belediyesi bir bölüm işçiyi istihdam etti. Ondan sonra tamamen SEKA'nın yerini halka açtık, orayı muhteşem bir fuar ve gezi mekanı haline getirdik." ifadelerini kullandı.
Muhalefetin Cumhur İttifakına yönelik iddialarının sorulması üzerine Erdoğan, geçen pazar Diyarbakır'a gittiğini, miting gerçekleştirdiklerini ve verilen resmi rakama göre 35 bin kişinin katılım sağladığını aktardı.
Erdoğan, "Bugün Bay Muharrem oradaydı. İki soru soracağım. Bir, mitinge katılanlar CHP'li miydi, HDPli miydi? Benim aldığım bilgiler tamamına yakını HDP'liydi. Aldığım istihbarat bu ve rakam söyledikleri 10 bin. Kiminle cirit atıyorsunuz?" dedi.
O akşam kendisinin kanaat önderleriyle, 6 bin kişiyle iftar yaptığını, hatta onda bile saptırmaya gittiklerini dile getiren Erdoğan, yanında oturan Tayyip Elçi Hocanın namaza gittiğini ve o arada prompteri kullanamaz hale geldiğinin söylendiğini ancak durumun bununla alakasının olmadığını ifade ederek, "Bu CHP'nin mantığı hep yalanlar üzerinedir. Anlayışı yalanlar üzerinedir. Prompterin kullanılmaması, şusu, busu diye bir şey söz konusu değil. Biz de prompteri da babalar gibi kullanırız, prompteri da kenara koyduğumuz da babalar gibi konuşuruz. Hayatımız bizim böyle geçmiş." şeklinde konuştu.
"Bu milleti biz böldürtmeyeceğiz"
"Türkiye Cumhuriyeti Devleti Kürtlerin de devletidir'. dediniz. Cumhur İttifakı ile oy oranları düşecek söylemine de bu bir cevap olarak kullanıldı ama unu biraz açar mısınız?" denilmesi üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Rabia"da tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet olduğunu, tek millette 81 milyonun bulunduğunu söyledi.
Erdoğan, "Eğer biz bunları ayırt edersek çok büyük yanlış yaparız. Eğer bizi bugün Günedoğulu kardeşlerimiz, Kürt kardeşlerimiz, Doğu'dakiler seviyorsa ve oralarda AK Parti önemli bir güç halindeyse bunun sebebi, biz Batı'da hangi hizmetler varsa o hizmetleri oraya da götürdüğümüz için ama bu CHP'nin falan oralarda dikili taşı yok, en ufak hizmeti yok. Ondan dolayı da tabii oradaki Kürt kardeşlerimizin bunlara bakışı sağlıklı değil." diye konuştu.
"Kürt vatandaşların oylarının bu seçimde de belirleyici unsur olacağını düşünüyor musunuz?" sorusuna Erdoğan, şu yanıtı verdi:
Türkiye genelinde 'Bu iş olmazsa olmaz, yüzde 100 böyledir' diyemeyiz, bu yanlış olur. Çünkü hangi bölgede ne kadar Türk var, ne kadar Kürt var bunların hepsi ayrı değerlendirmeye tabii olan şeylerdir. Böyle zaten mezhebi yaklaşım içerisinde olanların da kendilerini pahalıya satma anlayışları vardır, etnik veya etnisiteler de kendilerini pahalıya satma hassasiyetleri vardır. Bunları koyalım bir kenara. Biz şuna bakalım; Türk milleti. Bu bu Türk milletinin içinde de tek millet diyorum. Türk'ü, Kürt'ü, Laz'ı, Çerkez'i, Gürcü'sü vesaire, hep beraber, tek millet olacağız ama bayrağımız da tek olacak. Eğer kalkıp da buraya paçavraları vesaireleri gelip sokuşturmak suretiyle bizim bayrağımızı eş bir bayrak ortaya çıkarmaya kalkarlarsa ondan sonra vatanımız üzerinde herhangi bir operasyon düşünmeye kalkarlarsa kusura bakmasınlar biz orada işte üzerlerine F16 oluruz, İHA, SİHA oluruz, her şeyimizle bunları yok ederiz.
Tek devlet diyoruz. Yok paralel, şu devlet, bu devletmiş böyle bir şey asla söz konusu değil. Çünkü bu milleti biz böldürtmeyeceğiz ve özelliğimiz bizim bu. Cumhur İttifakı'nı da parçalamaya, bölmeye kimsenin gücü yetmez. Bu konuda benim hassasiyetim şudur, ama biz Cumhur İttifakı'nı özellikle liderler bazında değerlendirmemiz lazım. Yani aşağıda 'şu şöyle söylemiş, bu böyle söylemiş' bunlara biz asla kulak asamayız. Bu konuda biz liderler olarak bir defa Cumhur İttifakı'nı korumakla, geleceğe yönelik taşımakla sorumluluğumuz var. İnşallah bu anlayışımız, bu inancımız Cumhur İttifakı'nı tüm millete sarih olduğunu düşünerek, ülkemizin geleceğine, beka sorunu biz bununla inşallah çözeceğiz."
"Sen kimsin de neyi kaldırıyorsun?"
TİKA'nın ve AFAD'ın kaldırılacağı söylemlerine değinen Erdoğan, "Sen kimsin de neyi kaldırıyorsun? AFAD'ın yaptığı işlerden, hayırlardan haberin var mı? Ötür tarafta TİKA nerede tarihi eserlerimiz varsa bu tarihi eserlerimizi rölöve ediyor, ayağa kaldırıyor. Sen 'bunları yok edeceğim' diyorsun. Benim milletim bu ifadeyi kullanan insanlara, bu ülkede Cumhurbaşkanlığı yetkisi verir mi? Bunlar benim milletimi, gaflet için de mi zannediyorlar? Biz dünyaya AFAD, TİKA, Kızılay ile meydan okuyoruz. Bunlar ise bu kurumlarımızı kapatmaktan söz ediyor." değerlendirmesinde bulundu.
12 milyon metrekarelik Millet Bahçesi
Millet Bahçeleri'nde planlanan konsepte ilişkin bilgi veren Erdoğan, bu projeyle ilgili ilk etapta atacakları adımın, eski stadyumları Millet Bahçeleri'ne dönüştürmek olduğunu belirtti.
İstanbul'da Atatürk Havalimanı'nı, yeni havalimanı ile değiştireceklerini, 29 Ekim'de yeni havalimanını açacaklarını hatırlatan Erdoğan, 29 Ekim'e kadar Atatürk Havalimanı ile ilgili proje çalışmalarına başlayacaklarını söyledi.
Atatürk Havalimanı'ndaki alanın 12 milyon metrekare olduğunu aktaran Erdoğan, "Orada mevcut ağaçlarımız var ama burası sökülecek. Sökülmek suretiyle de orası ağaçlandırılacak, yeşillendirilecek. Bodur ağaçlar olacak ama ağırlığı neye vereceğiz? Ağırlığı çim. Anneler, babalar, çocuklarıyla beraber gelsin, yuvarlansın diye." ifadelerini kullandı.
Geçtiğimiz günlerde sahilde piknik yapan vatandaşların yanına uğradığını anlatan Erdoğan, "Orayı görünce dedim ki buralar bize yeterli değil, daha büyük alan gerekli. Zaten teklif geliyordu. Bu proje bütün şehirleri kapsayacak." dedi.
'Muhalefetin görevi her zaman beyaza 'siyah' demektir'
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Siz bu muhalefetten ekonominin iyiye gittiğini hiç duydunuz mu? Ekonominin dört dörtlük olduğu günlerde dahi iyiye gittiğini duydunuz mu? Muhalefetin görevi her zaman beyaza 'siyah' demektir." diye konuştu.
Erdoğan, "Bu CHP'nin mantığı hep yalanlar üzerinedir, anlayışı hep yalanlar üzerinedir." dedi.
Özelleştirmeler
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "(Özelleştirmeler) Yani biz zarar eden kamu kurumlarını asla tutamayız, tutmamalıyız." şeklinde konuştu.
Zeytin Dalı Harekatı
Erdoğan, "Şu anda 4 bin 600'ü aşkın Afrin'de etkisiz hale getirdiğimiz terörist var. Halkımızı rahatsız eden ne kadar terörist varsa, son teröriste kadar, biz bu işin üzerine gideceğiz." dedi.
"CHP'nin Güneydoğu'da en ufak bir hizmeti yok"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "CHP'nin oralarda (Güneydoğu) en ufak bir hizmeti yok. Ondan dolayı Kürt kardeşlerimizin bunlara bakışı sağlıklı değil." diye konuştu.
Kanal İstanbul
CHP'nin cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce'nin "Kanal İstanbul'u yaptırmayacağım" söylemlerine değinen Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti:
"(Buna ihtiyaç yok) diyor. Ne getirip, ne götürdüğünden haberi yok. Bugün Süveyş Kanalı'nın 40 milyar dolar, kanaldan geliri var. Panama'nın yine ona benzer güçlü bir kaynağı var. Biz burada önemli bir adım atıyoruz. Her şeyden önce Kanal İstanbul stratejiktir. Çünkü Boğaz, her an bir tehdidin altındadır. Bunu bir Romen tankeri ile Haydarpaşa'da yaşamıştık. Bu defa bir tarihi yalıda oldu.
Kanal İstanbul'un her iki yanını, adeta İstanbul'un rezerv alanları olarak, farklı bir mimari ile inşa edeceğiz. İstanbul'un değişik yerlerindeki uygunsuz binaları, bunların arzu edenlerini buraya taşıma imkanımız olacak. 45 kilometre uzunluğundaki bu kanal, İstanbul'un güzelliğine farklı bir güzellik daha katacak. Bir de marka olacak. Dünyada anılır hale gelecek."
Emekliye bayram ikramiyesi
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Emekliye biz bayram ikramiyesini getirdik, şimdi diyor ki 'Onu biz vadetmiştik.' Vadettiysen yap ama biz şu anda oturduk Sayın Başbakanla, Maliyeyle konuştuk, 'Biz bunu yapar mıyız? Yaparız. O zaman 'Her iki bayramda biner lira vereceğiz' ve şu anda da bu para verilmeye başlandı." dedi.
Kıraathane projesi
CHP'nin cumhurbaşkanı adayı İnce'nin bu kıraathane projelerine adeta "kumarhane" dediğini aktaran Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bir taraftan da 'Bu, işsizliğin alametidir' diyor. Edebi bir kenara bıraksam, buna söyleyeceğim laf çok ağır olur. Şurada çocukların hali ortada. Herkes çayını içiyor. Bir taraftan dersini çalışıyor. Bunların büyük kısmı üniversite adayı. İnternet de var. Burada senin sadece takdir etmen gerekir. O bunu demiyor, bunu hemen kumarhaneye benzetiyor. Çünkü kendileri hep oralarda hayat geçirdiler. Oralarda iskambil, oralarda zar attılar, oralarda okey taşlarıyla haşır neşir oldular. Şimdi buraları da zannediyor öyle. Kıraathane okuma yeri demektir. Bu ismi bilhassa seçtim, çünkü eskiden vardı."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, kıraathaneyi Millet Kıraathanesi olarak hayata geçirip, gençleri kafelerden kurtarmayı hedeflediklerini söyledi.
Kıraathanelerde de internetin olacağını aktaran Erdoğan, "Ama diğer internet kafelerde farklı şeyler yapılıyor. Bir nevi uyuşturucu olayı. Uyuşturucuyla mücadelenin önemli yerlerinden bir tanesidir oralar. Türkiye'de bizim uyuşturucuyla mücadelede en önemli adımları atmamız gereken yerlerden birisi oralardır. İçişleri Bakanlığımızın büyük bir mücadelesi var ama yeterli değil. Gençliğimizi elden kaçırıyoruz. Kaçırmamak için ne gerekiyorsa bunu yapmamız lazım. Millet Kıraathaneleri bunun önünü açacak, onlara zihinsel, fikri derinlik kazandıracak." diye konuştu.
"Her müracaat eden üniversiteli burs veya kredi alır"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Her müracaat eden üniversiteli burs veya kredi alır. Geri gönderdiğimiz yok. Ama bunu bile yalan (Muhalefet) söylüyorlar. Şimdi biz dürüst olacağız, halkımızı aldatmayacağız. Ya bunları bu kadar biliyordunuz, yapıyordunuz da CHP'nin bu ülkede koalisyon ortağı olduğu dönemler veya kendisinin iktidar olduğu dönemlerde acaba siz kaç öğrencimize kaç kuruş verdiniz? Gerçekçi olalım, dürüst olalım." dedi.
İnce'nin açıklamaları
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Çıkmış bir tanesi diyor ki 'Külliye'yi üniversitelere vereceğim, Çankaya'yı zaten kullanmayacağım.' Bu çok çirkin bir popülizm. Havada karada kaparlar da öyle bir şey olsa, olmayacak zaten... Öyle bir şey söyle ki millet bunu makul karşılasın." şeklinde değerlendirerek sözlerini şöyle sürdürdü: "Siz Muharrem'in söylediklerine bakmayın, anlamaz bu işlerden. Sen kalkıp Selo, Selo, Selo, onların bağırması çağırması altında miting yapıyorsun, biz öyle bir mitingi yapmıyoruz, ona da ihtiyacımız yok."
OHAL'in kaldırılması
Erdoğan, "24 Haziran'dan sonra biz OHAL'e şöyle bir neşter vurabiliriz ama herhangi bir sıkıntı olduğu anda da OHAL tekrar getirilebilir." dedi.
MHP'den isimlerin kabinede yer alıp almayacağı konusu
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Burada ehliyet, liyakattir aslolan ve bu ehliyet liyakatle tabii parlamento sayısı nasıl oluşacak bu önemli. Bu sayı oluştuktan sonra, duruma göre değerlendirmesi yapılır. Yani MHP'ye gönül vermiş arkadaşlardan da istifade edilir. Yani buna göre bir değerlendirmeyle bizim burada ehliyet ve liyakate bakarak, güçlü isimlerle güçlü bir kabineyi kurmak gerekir." dedi.
"Yeri geldiğinde gerekli şekliyle S-400'leri kullanacağız"
S-400'leri alıp ambara koyacak halimiz yok diyen Erdoğan, "Yeri geldiğinde gerekli şekliyle S-400'leri kullanacağız. Bu savunma sistemlerini kullanmayacağız da ne yapacağız? Yine ABD'nin eline mi bakacağız?" şeklinde konuştu.
Kandil operasyonu
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bir gece ansızın gelebiliriz, bir gece ansızın vurabiliriz." dedi.
Avusturya'da 7 caminin kapatılması
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Avusturya'da 7 tane caminin kapatılmasından bahsediliyor. Bu ahlaksızlığın daniskası." dedi.
Kaynak: AA