Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Denizli 29 Ekim Bulvarı'nda düzenlenen mitinginde vatandaşlara hitap etti.
Sözlerine, "Ey benim gözümde tüten, göynümde biten, dadlı ezgili, ince sezgili Denizlim, üveyik gözlüm, sözü özlüm, eli tüfenkli, demir yürekli Denizlim" ifadeleriyle başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, kalabalığa "Seni rahmetli Özay Gönlüm'ün bu güzel sözleriyle selamlıyorum Denizli" diye seslendi.
“Bizim bu şehirle aramızda gönülden gönüle giden bir yol var”
Denizlililerle 2 aylık bir aranın ardından yeniden birlikte olduklarını anımsatan Erdoğan, "Siz diğerlerini buralarda hiç gördünüz mü? Görüyon mu? Ama biz devamlı buralardayız. Geçen yıl da Denizli'yi 2 defa ziyaret etmiştim. Gördüğünüz gibi her fırsatta Denizli'ye geliyoruz, çünkü bizim bu şehirle aramızda gönülden gönüle giden bir yol var." diye konuştu.
Recep Tayyip Erdoğan, vatandaşların Kadir Gecesi'ni kutlayarak, bu gecenin ülke, millet ve tüm İslam alemi için hayırlara vesile olmasını diledi.
“Bay Muharrem'den terörle bir mücadele sözü duydunuz mu?”
Denizli'nin, istikrarın, üretimin, ihracatın, huzurun ve geleceğe güvenle bakmanın kıymetini çok iyi bildiğine işaret eden Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Ülkemizi ve Denizli'yi bugün bulunduğu seviyeye getirmek için hep birlikte çok çalıştık, çok emek verdik, çok ter döktük. Yeri geldi vesayetin, yeri geldi terör örgütlerinin, yeri geldi darbecilerin saldırılarına maruz kaldık. Bu bay Kemal'den, bay Muharrem'den terörle bir mücadele sözü duydunuz mu? Onların böyle bir derdi yok ki. Teröristlerin destekledikleriyle Ankara'dan İstanbul'a yürümediler mi?
Dışarıdaki siyasette teröristbaşı olan zatı cezaevinde ziyaret eden bay Muharrem değil mi? 53 tane evladımızın, Kürt kardeşimizin Diyarbakır'da ölümüne neden olan bu değil mi? Bunu ziyaret ediyor. PKK ile bunlar iş birliği halinde değil mi? Zaten PKK bunların örgütü değil mi? Ama onu gidip Edirne'de cezaevinde ziyaret eden bay Muharrem hangi yüzle benim milletimin karşısına çıkıyor?"
“Üzerine titrediğimiz ne varsa hepsini hedef aldılar”
"Onlara gereken dersi 24 Haziran'da vermeye hazır mıyız?" diye soran ve aldığı olumlu yanıt üzerine, "Allah razı olsun" karşılığını veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Siyasetimizden ekonomimize üzerine titrediğimiz ne varsa hepsini hedef aldılar. Şimdi birileri çıktı ülkemizin ve Denizli’mizin ne kadar kazanımı varsa hepsine de gözlerini diktiler. Denizli buna izin verir mi? Denizli istikrarının bozulmasına izin verir mi? Denizli güven ortamının da güvenliğinin de tehlikeye girmesine izin verir mi?" şeklinde konuştu.
“İrade, erdem ve cesaretle Türkiye şahlanacak”
Vatandaşlara, 24 Haziran'da güçlü Meclis, güçlü hükümet, güçlü Türkiye için cumhurbaşkanlığında şahsını, Mecliste AK Parti'yi desteklemeye hazır olup olmadıklarını da soran Erdoğan, "Evet" yanıtını alması üzerine, "Denizli, 'vakit birlik vakti' diyor muyuz? 'Vakit Denizli vakti' diyor muyuz? 'Vakit Türkiye vakti' diyor muyuz? İnşallah, sizlerin desteğiyle irade, erdem ve cesaretle Türkiye şahlanacak." ifadelerini kullandı.
“Ülkemizi koalisyonlara, belirsizliklere mahkum etmedik”
Recep Tayyip Erdoğan, bu sırada vatandaşların "Recep Tayyip Erdoğan şeklindeki tezahüratları üzerine, "Şu coşkuya bak, Denizli'ye bak. Her zaman böyle, yürüyeceksin, millet yürüyecek arkandan." dedi.
AK Parti'nin 16 yıldır Türkiye'ye sadece ve sadece hizmet getirdiğini belirten Erdoğan, "Biz eski dönemlerde olduğu gibi ülkemizi koalisyonlara, krizlere, kaoslara, belirsizliklere mahkum etmedik. Karşımıza çıkan sorunlar ne kadar büyük olursa olsun demokrasi yolundan, kalkınma hedeflerimizden, yatırımlarımızdan, projelerimizden asla taviz vermedik." değerlendirmesini yaptı.
"Sizden 'büyük ustalık' için icazet istiyorum"
Gençlere, "Onlar kendi içlerinde ne diyor?" diye soran Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Onlar birbirine şunu söylüyor; (Yenildin de yenildin)" diye konuştu.
Vatandaşlara, CHP'nin cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce'nin daha önce CHP ve Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu ile ilgili sözlerinin yer aldığı bir video izleten Erdoğan, "Muharrem böyle söylüyorsa doğrudur." şeklinde konuştu.
“Sen eğer birinci çıkamazsan istifa edecek misin?”
İnce'nin, Kılıçdaroğlu'nun seçimde aldığı yenilgilere rağmen görevine devam etmesini eleştiren sözleri üzerine Recep Tayyip Erdoğan, "Şimdi bay Muharrem, sen eğer birinci çıkamazsan istifa edecek misin? Değil mi, soralım? Ama Allah'ın izniyle benim milletim seni de sandığa gömecek. Görünen köy kılavuz ister mi? İstemez. Biz bu ülkede hizmet verdik, benim milletim hizmet siyasetinden yanadır. Bak, bay Muharrem daha çırak bile değil, buna çok kızıyor, çok rahatsız oluyor. Diyorum ya daha çırak bile olamadın. Zaten senin genel başkanın da hakeza öyle. Biz çıraklığımızı belediye başkanlığımızda atlattık, İstanbul gibi şehirde büyükşehir belediye başkanlığı yaparak atlattık. Başbakan olduk kalfalık, ustalık. 11,5 sene kolay değil. Ondan sonra şimdi sizden büyük ustalık için icazet istiyorum” ifadelerini kullandı.
“Davos'da 'One minute.' dedik işi bitirdik”
Uluslararası camiada Türkiye'yi büyüttüklerini dile getiren Erdoğan, "Davos'da 'One minute.' dedik işi bitirdik. Birleşmiş Milletlerde 'Dünya beşten büyüktür.' dedik, onlara bunu öğrettik. Bu liderlik işidir liderlik, çıraklık işi değil. Bakkal dükkanınız var çırağa teslim eder misiniz? Bunlara beş koyun verin kaybeder gelirler." diye konuştu.
Son 16 yılda Denizli'ye 22,5 milyar lira tutarında yatırım yaptıklarını vurgulayan Erdoğan, Aydın-Denizli arasındaki 125 kilometrelik bölünmüş yolu hizmete açtıklarını söyledi.
Eğitimde 3 bin 377 yeni dersliği Denizli'ye kazandırdıklarını, yükseköğrenim öğrencileri için 5 bin 90 yataklı yurt binaları açtıklarını anımsatan Erdoğan, birkaç yıla kadar ikisi merkezde biri ise Çivril'de olmak üzere toplam 2 bin 300 kişilik yeni yurt binalarını da hizmete açacaklarını bildirdi.
"İş bilenin, kılıç kuşananın"
Denizli'ye şanına uygun yeni bir stadyum yapacaklarının müjdesini veren Erdoğan, şunları belirtti:
"Ama bunun karşılığında da Denizlispor'u Süper Lig'de görmek istiyoruz. Eski stadyumun olduğu yeri de millet bahçesi haline getiriyoruz. Yanına al çoluğunu çocuğunu git millet bahçesine yat, yuvarlan, koş. Yani İngiliz'in Hyde Park'ı varsa bizim de millet bahçemiz var. O kadar. İş bilenin, kılıç kuşananın."
Erdoğan, sağlıkta 11'i hastane olmak üzere 28 tesisi Denizli'ye kazandırdıklarını belirterek, halen ihaleye süreci devam eden bin 50 yataklı şehir hastanesinin inşasına en kısa sürede başlanılacağını dile getirdi.
Denizli'de 79 senede 65 kilometre bölünmüş yolun bitirildiğini, AK Parti hükümetlerinin ise 16 senede 358 kilometre yaptığını vurgulayan Erdoğan, Pamukkale Üniversitesini ikiye bölmeyi planladıklarını söyledi.
Antalya-Burdur-Denizli-Aydın-İzmir hızlı tren projesinin 2023 hedeflerinden biri olduğuna dikkati çeken Erdoğan, hızlı tren hattını etap etap yatırım programına alıp hayat geçireceklerini ifade etti.
"15 yılda 1,8 milyar lira tarımsal destek verdik"
Denizli'ye 14 baraj ve 8 gölet inşa ettiklerini, 4 baraj ve 5 gölet daha yapacaklarını belirten Erdoğan, son 16 yılda 628 bin dekar zirai araziyi sulamaya açtıklarını dile getirdi.
Denizlili çiftçilere son 15 yılda 1,8 milyar lira tarımsal destek verdiklerini vurgulayan Erdoğan, "Bay Kemal bu paraları biz çiftçimize verdik, çiftçimize. Sen sadece çık kürsüden hakaret et. Kadıköy'de miting yapıyor, Kadıköy'de, 'Hırsız Erdoğan' diye bağırtıyor. Kimi, kendi tabanını. Bağırtan kim, Muharrem. Yazıklar olsun. Hangi delilin var terbiyesiz.
'Man Adası' dediniz, sizleri yargı mahkum etti. 197 bin liraya sizi mahkum etti. Bunlarda terbiye diye bir şey yok, ahlak diye bir şey yok. Ne olacak, 24 Haziran'da sizleri inşallah benim milletim sandığa gömecek."
“Denizli’de bir teknokent, 6 Ar-Ge ve 21 tasarım merkezi kuruldu”
Erdoğan, son 16 yılda Denizli için ödenen 1 milyar 338 milyon tutarındaki teşviklerden 504 bin işveren ve sigortalının faydalandığını anlattı. Ayrıca, bir teknokent, 6 Ar-Ge ve 21 tasarım merkezi kurulduğunu aktaran Erdoğan, tüm hizmetlerin hayırlı olması temennisinde bulundu.
"Kıraathanenin ne olduğundan da haberi yok"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, mitinge katılanlara seslenerek, "Tercihimizi bir kez daha hizmet siyasetinden kullanıyor muyuz? Vakit birlik vakti diyor muyuz? Vakit Denizli vakti diyor muyuz? Vakit Türkiye vakti diyor muyuz? Bütün bunlar için 24 Haziran'da cumhurbaşkanlığında şahsıma, milletvekilliğinde AK Parti'ye mührü basıyor muyuz?" diye sordu.
“Bay Muharrem, kıraathanenin manası şudur, okuma evi”
Kadınların desteğinin, yol arkadaşlığının takdirin ötesinde olduğunu vurgulayan Erdoğan, gençler ve kadınların seçimlere kadar gece gündüz demeden çalışıp, herkese AK Parti'yi anlatıp anlatmayacaklarını sordu. Sorularına katılımcılardan "Evet" cevabı alan Erdoğan, "Maşallah" diyerek, şöyle devam etti:
"Bugün gazetelerde okudum. Bay Kemal, bay Muharrem, hani biz millet kıraathaneleri diyoruz ya bu millet kıraathanelerini bu adam öğrenmemiş, cello, cello, ne diyor biliyor musun? 'Onlar size o millet kıraathanelerinde kek versin, ben de size fabrikalarda iş vereceğim.' Bunların hayatı yalan zaten ve bu kıraathanenin ne olduğundan da haberi yok.
Hatırlayın, eskiden bu kıraathanelerde iskambil oynarlardı, okey oynarlardı, paralı adeta kumar oynarlardı. Bay Muharrem, kıraathanenin manası şudur, okuma evi... Bu kıraathanelerde kitaplar, internet olacak, kek, çay, kahve de olacak, gençlerimiz orada kitap okuyacaklar. Orada senin gibi iskambil atmayacaklar, senin gibi okey taşlarını sallamayacaklar. Sen ne konuşuyorsun, anlamadan bilmeden cehaletini ortaya koyuyorsun."
"Biz okuma kültürünü ayağa kaldırıyoruz"
Erdoğan, dün akşam Zeytinburnu Belediyesinin yaptığı bir kıraathaneyi gezdiğini belirterek, buna ilişkin videoyu izletti. Söz konusu kıraathanenin 24 saat açık olduğuna değinen Erdoğan, "Kızlar ne diyor, biliyor musunuz? 'Biz evimize gitmiyoruz, burada çalışıyoruz. Çünkü, evimize gittiğimiz zaman başka şeylerle bizi meşgul ediyorlar ama burada sadece ders.' diyorlar. Yaparsa AK Parti yapar ama Bay Muharrem bundan anlamaz." dedi.
“Ey Muharrem, burada iskambil kağıtları yok, okey taşları yok”
Bu kıraathanelerden Denizli'ye ve ilçelerine yapılacağını belirten Erdoğan, kıraathanelerde çocukların ve gençlerin kötü alışkanlıklardan kurtularak, kitaplarla iç içe olacaklarını bildirdi. Erdoğan, videoyu göstererek, "Şuradaki kitapları görüyorsunuz değil mi? Ey Muharrem, burada iskambil kağıtları yok, okey taşları yok. Burada kitap var, kitap. Biz okuma kültürünü ayağa kaldırıyoruz, okuma kültürünü geliştiriyoruz. Senin derdin başka, sen iskambile devam et, sen okeye devam et. Elhamdülillah, bizim böyle bir derdimiz yok. Biz istiyoruz ki bu gençlerimizin okuma kültürünü geliştirelim." ifadesini kullandı.
"Konumlarını tahkim etmeye çalışıyorlar"
Erdoğan, 24 Haziran seçimlerinde sadece cumhurbaşkanının, milletvekillerinin belirlenmeyeceğine, ülkenin gelecek yarım asrının, bir asrının da tercihinin yapılacağına işaret ederek, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Bir tarafta 16 yılda ülkemizi 3,5 kat büyütmüş bir cumhurbaşkanı adayı ve onun partisi var. Diğer tarafta tek vaadi yıkmak, kapatmak, atmak, sökmek olan bir ana muhalefet adayı ve onun partisi var. Rozetini çıkartmakla tarafsız olduğunu sanıyor.
Aslında o, yakasından partisinin rozetini çıkarmadı. Partisi onu başından savmak için sahaya sürdü. Öyle mi? Kırk yıllık yani olur mu kani? CHP'nin faşizmi bunların ruhuna işlemiş. Attığı her adımda, söylediği her sözde millete o tepeden bakışın izlerini görüyoruz. Adı halk olan ama tüm tarihi halk düşmanlığıyla dolu olan bir partiden başka türlü aday da zaten çıkmazdı."
Her seçimde karşısına Kılıçdaroğlu'nun çıktığını anımsatan Erdoğan, şunları kaydetti:
"Bu defa, 'Gel bakalım buraya, gel bakalım buraya Muharrem.' Kim bu Muharrem, cumhurbaşkanı adayı. Seçim beyannamesini bile ona okutmadılar, Genel Başkan okudu. Gördük ki bir ayda Muharrem de başımıza kesildi bir küçük Kılıçdaroğlu. Daha doğrusu bu da çakma Kılıçdaroğlu. Aslı bir yanda, çakması öteki yanda hepsini toplasan, bırakınız Türkiye'ye cumhurbaşkanı, CHP'ye bir tane genel başkan etmiyor.
Bunların cumhurbaşkanlığı falan diye derdi yok. Bunların tek derdi seçimden sonra CHP Genel Başkanlığı koltuğuna kimin oturacağı. Tüm kavgaları, tüm mücadeleleri koltuk için. Bu sebeple ülkemizin ve milletimizin hiçbir temel meselesiyle ilgili dişe dokunur bir projeleri, vaatleri, sözleri bulunmuyor. Tayyip Erdoğan'a sataşarak, AK Parti'ye saldırarak sadece kendi partileri içindeki konumlarını tahkim etmeye çalışıyorlar."
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Kıraathanenin manası şudur; okuma evi. Bu kıraathanelerde kitaplar, internet, kek, çay, kahve olacak, gençlerimiz orada kitap okuyacaklar.https://t.co/AfxUH05zFf pic.twitter.com/Oja7KcpcoK
— TRT Haber Canlı (@trthabercanli) 10 Haziran 2018
“Siz korkaksınız, korkak. Korkaklar, zafer anıtı dikemez”
Erdoğan alandaki kalabalığa, "CHP'nin ve adayının, terör örgütleri ile ilgili bir tavrını gördünüz mü?" diye sordu.
15 Temmuz darbe girişiminin yaşandığı gece CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Atatürk Havalimanı'nda tankların arasından sıyrılarak Bakırköy Belediye Başkanı'nın yanına gittiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Önce ne diyordu? 'Darbede tankların önüne önce ben çıkarım.' Hakikaken çıktı ve oradan takip etti, kahvesini, çayını orada içti. Ben de üç civarında geldim gece. 'Benim haberim olsaydı beklerdim.' diyor. Neyi beklerdin? Siz korkaksınız, korkak. Korkaklar, zafer anıtı dikemez." ifadelerini kullandı.
Erdoğan, on binlerce kişinin darbe girişimi gecesi meydanlara indiğini hatırlatarak, "Hemen Pensilvanya'nın askerleriyle beraber orada görüştüler ve doğru Bakırköy Belediyesine. Bölücü terör örgütünün işlediği cinayetlere dair şöyle açık ve net bir sözünü işittiniz mi? Amerika'dan gelen telefonlarla FETO'yu aklamaya, Edirne'de cezaevi ziyaret edip PKK'yı arkalamaya çalışmaktan başka bir gayretini duydunuz mu?" şeklinde konuştu.
“Nasıl alkışlayacağını senden mi izin alacak?"
CHP'nin cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce'nin Irak'ın kuzeyine yönelik operasyonla ilgili sözlerine değinen Erdoğan, şöyle devam etti:
"Mealen 'Bana ne askerin moralinden.' diyor. 'Asker de benim moralimi düşünsün.' diyor. Yani önemli olan, dağlarda terörist peşinde koşan askerin değil, meydanlarla atıp tutan Muharrem İnce'nin moraliymiş. Bunlarda ahlak diye de bir şey kalmadı. Düşünün, İsmail Metin Paşa, Malatya'da Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonunun iftarı var.
Ben o iftara davetliyim, orada konuşmam var ama Malatya'nın protokolü olarak 2. Ordu Malatya'da, İsmail Metin Paşa da hepsi oradalar. Konuşmamın bir yerinde de kalktılar, birlikte alkışladılar. 'Sen' diyor 'Nasıl alkışlarsın?'.
Sen kimsin ya? Nasıl alkışlayacağını senden mi izin alacak? Siz daha önce bu tür şeylerde neler yaptınız? Bu, böyle bir şey değil. Ben Anayasa'nın amir hükmü gereğince Silahlı Kuvvetler'in başkomutanıyım. Bunu Anayasa söylüyor, ben söylemiyorum.
“Bunlara kalsaydı şu anda bizim güney bölgemiz işgalle karşı karşıya kalabilirdi”
Bay Muharrem, sen çırak bile değilsin. Ben şu anda başkomutanım. Başkomutanını dinlemeye geliyor. Niye rahatsız oluyorsun? Ama alışacaksın. Bunlar, terörle mücadele başta olmak üzere ne dediler? Bay Kemal 'Afrin’e girmeyin.' dedi, 'Cerablus'a girmeyin.' dedi. Eğer bunlara kalsaydı şu anda bizim güney bölgemiz, Allah göstermesin, işgalle karşı karşıya kalabilirdi. Biz ne yaptık? 'Dinlemiyoruz.' dedik, kimseyi dinlemiyoruz, 'Giriyoruz.' dedik, girdik. Cerablus'a da girdik, Afrin'e de girdik. Şu anda 4 bin kilometrekarelik alan bizim kontrolümüzde."
“Bay Muharrem, sen bizi daha tanımadın, tanıyamayacaksın”
Vatandaşlara, CHP'nin cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce'nin terör operasyonları ve Korgeneral İsmail Metin Temel ile ilgili sözlerinin yer aldığı video izleten Erdoğan, "Nasıl yaptık? Bay Muharrem, sen bizi daha tanımadın, tanıyamayacaksın. Ülkenin ve milletin her meselesinde bunların bakışı bu." değerlendirmesinde bulundu.
"Oy namustur"
Şu ana kadar Türkiye'ye gelen sığınmacılardan 200 binini geri gönderdiklerini dile getiren Erdoğan, "Topraklarına dönüyorlar, evlerine dönüyorlar ve dönecekler." dedi.
Erdoğan, şunları kaydetti:
"Kendileri bile partilerinden umutlarını kestikleri için oylarını tezgaha çıkartıp diğer partilere pazarlıyorlar. Yaptılar mı? 15 milletvekilini bir yere gönderdiler mi? Ya bunlardan bir şey olmaz ya. Neymiş? Filanca partinin barajı geçmesi lazımmış, partinin daha çok oy alması lazımmış. Ee siz ne işe yarayacaksınız?
Bu millet size anamuhalefet görevini oylarınızı götürüp başka partilere peşkeş çekesiniz diye mi verdi? Bu millet size anamuhalefet sorumluluğunu milletvekillerinizi sağa sola paket yapasınız diye mi yükledi? Oy namustur. CHP, kendi oylarını başka partilere peşkeş çekmekle her şeyden önce demokrasiye ihanet ediyor.
Bu oynak tavırlarıyla anamuhalefet, millet iradesinin altını oyuyor. Buradan tüm milletime sesleniyorum. Oylarınıza sahip çıkın."
"Tatilin telafisi olur ama sandığın telafisi olmaz"
Vatandaşa sandıklara gitmeleri çağrısında bulunan Erdoğan, demokrasiye sahip çıkılmasını istedi.
Erdoğan, "Kimsenin sizi kendi siyaset mühendisliği hesaplarında meze yapmasına izin vermeyin. Avrupa'daki yakınlarınızı da arayın, onları da uyarın. Kimsenin ucuz ayak oyunlarıyla iradenizi yok saymasına fırsat tanımayın. 24 Haziran'da mesele, Türkiye'nin istiklali ve istikbali meselesidir. Her kim, 24 Haziran'ı hırslarının, öfkelerinin, kırgınlıklarının hesap yeri gibi görürse sadece kendinin değil, evlatlarının da geleceğini tehlikeye atar." ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan: 24 Haziran'da mesele, Türkiye'nin istiklali ve istikbali meselesidir.https://t.co/AfxUH05zFf pic.twitter.com/k5h1fS7hld
— TRT Haber Canlı (@trthabercanli) 10 Haziran 2018
“Sakın öyle bayram tatiline gidip de dönmemezlik etmeyin”
Miting meydanlarında bir yıkım ekibi, bir de kendileri gibi inşa ekibi bulunduğunu söyleyen Erdoğan, "Yıkım ekibindekilerden herhangi birini dükkanınız olsa yanınıza çırak olarak alır mısınız? Dükkanınızı emanet etmeyeceğiniz bu insanlara ülkenizi, geleceğinizi emanet eder misiniz? Öyleyse 24 Haziran'da sandıkları boş bırakmayalım. Sakın öyle bayram tatiline gidip de dönmemezlik etmeyin. 'Nasıl olsa okullar da kapandı.' deyip rehavete kapılmayın. Tatilin telafisi olur ama sandığın telafisi olmaz. İradenize, oyunuza sahip çıkın." diye konuştu.
Kaynak: AA