Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Dolmabahçe Ofisi'nde düzenlenen TRT ortak yayınında gündeme dair soruları yanıtladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkan başlıklar şöyle:
"Adana mutabakatı ve tacizlere dayanarak adımımızı attık"
Barış Pınarı Harekatı başlamadan önce dünyada ABD, Rusya, Batı, İran, İslam dünyası ile diyaloglarımız oldu. Tüm dünyaya ulaşmak mümkün değil tabi ama NATO Genel Sekreteri ile burada görüştük. Bütün olan bitenleri o da dünyaya anlattı. ABD ve Rusya'nın bu süreçteki önemi şuradan geliyor. Şunu sorabilirsiniz, 10 bin kilometre mesafeden ABD'nin burada ne işi var. Koalisyon güçlerinin burayla bir sınırı yok bunların burada ne işi var. Türkiye'nin 911 kilometre sınırı var. İnsanlarımız şehit oluyor, yaralanıyor. Bunları 8,5 yıl yaşıyoruz. Sınır 2 ülke burada söz konusu. Türkiye ve Irak. Başka bir ülkenin burada sınırı yok. Bizim 98'de bir Adana mutabakatımız var. Biz buna dayanarak adımımızı attık. Hem tacizler hem de Adana mutabakatı böyle bir durum var. Uluslararası camianın terörle mücadele diye bir sorunu yok mu? Hangi toplantıya gitsek başlıklardan bir tanesi terörle mücadeledir.
Rasulayn, Ayn el Arab... Buralarda hep gözeler yani pınarlar var. Biz bir de buraya "Barış" ekledik ve böylece Barış Pınarı Harekatı başladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Rasulayn, Ayn el Arab... Buralarda hep gözeler yani pınarlar var. Biz bir de buraya "Barış" ekledik ve böylece #BarışPınarıHarekatı başladı.https://t.co/Ee5qWuNLSb pic.twitter.com/JRoZLR6wTA
— TRT Haber Canlı (@trthabercanli) October 24, 2019
"DEAŞ kılıfı diye bir şey var"
Burada DEAŞ kılıfı diye bir şey var. Yahu burada sadece DEAŞ yok ki. Biz 3 bini aşkın DEAŞ'lıyı derdest ettik. AB'nin burada terör örgütü olarak kabul ettiği bir terör örgütü var. Bu terör örgütünün bir de kolları var. Bunları hala terör örgütü olarak kabul edelim mi diye tartışma var. Bunlara tırlar dolusu silah teslim edildi. Biz bunları sayın başkana ifade ettim. Hatta ilk anlatmam Hamburg'daki G20 zirvesiydi. Kendisine bunları anlattığımızda "bunlar nasıl olur" dedi. Bir ortağımızın böyle bir şey yapması ve bunlarla karşı karşıya kalmamız bizi üzüyor.
"Trump'ın kendisine bizzat anlattık"
NATO'nun sözleşmesinin 5. maddesinde bizim birbirimizi herhangi bir saldırıya karşı koruma tedbirimiz var. Terör örgütleriyle görüşme yapıyorlar. Bir taraftan teröre karşı mücadeleyi konuşuyoruz bir taraftan onların gönderdiği mektupları kendi mektuplarınıza ek yapıp bize gönderiyorsunuz. Bunları hep konuştuk. Biz bunları Trump'ın kendisine bizzat anlattık. Biz şu anda size kırgınız, bir teröristle mektup alışverişinde bulunuyorsunuz, o mektubu kendi mektubunuza ek yapıp bize gönderiyorsunuz.
"Mazlum denilen terörist kırmızı bültenle aranıyor, ABD bize teslim etmeli"
Mazlum denilen terörist kırmızı bültenle aranıyor. ABD'nin bu adamı bize teslim etmesi lazım. Bugün Adalet Bakanıma da söyledim, onlar da bu adamı isteyecekler. Böyle bir çarlışmanın gayreti içerisindeyiz.
[Teröristlerle görüşmeye tepki] Cumhurbaşkanı Erdoğan: Mazlum kod adlı şahıs kırmızı bültenle aranan teröristtir. ABD'nin bu adamı bize teslim etmesi lazım. Çünkü kırmızı bültenle aranılanın bir gereği budur.https://t.co/Ee5qWuNLSb pic.twitter.com/JlexYzF4ar
— TRT Haber Canlı (@trthabercanli) October 24, 2019
"Tel Abyad ile Rasulayn'ı suratle kontrol altına aldık"
Baktık ki eş dost ahbaptan bir şey olmayacak, adımı attık, hazırlıklarımız tamamdı. Biz terör koridorunu Barış Pınarı Harekatı koridoruna çevirdik. Burada ilk etapta bizim için çok çok önem arzeden Tel Abyad ile Rasulayn. Bu alanı suratle kontrol altına aldık. Burayı kontrol altına aldıktan sonra burada yaşayan halk huzur imkanını rahatladı. Burasının doğusunda da 10 kilometrelik derinlikler var. Buraları da 1 hafta süre ile Rusya ile yaptığımız anlaşma gereği Kamışlı hariç Rusya rejim güçleriyle terör örgütünden temizleyecek. ABD'liler temizlediklerine dair yazılı olarak bize sözünü verdiler. Batıda da teröristler var. Tel Rıfat'taki teröristlerin de Ruslar ve rejim güçleri tarafından boşaltılmasını 10 maddelik metinde sözünü aldık. Burası da teröristlerden temizlendikten sonra atılacak adım 3 milyon 650 bin mülteci var. Bunların tamamına yakını Arap'tır. Bir de Ayn El Arab'dan 350 bin kişi Obama zamanından beri Türkiye'dedir. Tüm ihtiyaçlarını biz temin ediyoruz. Diyorlar ya Kürtler aşağı, Kürtler yukarı. Biz Kürtlerle kardeşiz, bizim teröristler ile sorunumuz var.
"Biz şu anda 1 haftalık süreci bekliyoruz"
Biz şu anda 1 haftalık süreci bekliyoruz. 150 saatten sonraki süreç müşterek devriye güçlerimizin bu bölgede gezeceği dönemdir. Ondan sonra her iki tarafta da batıda da doğuda da devriye yapacağız. Ayn El Arab'da ABD'liler diyor buraya girmeyin, Ruslar da diyor ki girin. Biz gelişmelere göre kararımızı vereceğiz.
[Soçi'de Güvenli Bölge Mutabakatı] Cumhurbaşkanı Erdoğan: 150 saatten sonraki süreç, bizim müşterek devriye güçlerimizin bu bölgede gezeceği dönemdir.https://t.co/Ee5qWuNLSb pic.twitter.com/l8bMxI0r9I
— TRT Haber Canlı (@trthabercanli) October 24, 2019
"Münbiç'i 90 günde boşaltacağız demişlerdi, boşaltmadılar"
Orada bir de Münbiç var. Münbiç'i 90 günde boşaltacağız demişlerdi. 90 günde boşaltacağız diyen ABD orayı boşaltamadı. Münbiç yüzde 85-90'ı ile Arapların. Buradaki insanlar topraklarından oldu. Bunların tekrar topraklarına dönmesini sağlamak istiyoruz. Münbiç'te aşiretler diyor ki ne olur gelin. 5x19 böyle bir durumda adeta gözetleme kulesi gibi bir imkanı elde etmiş olduk. Münbiç'te Türk orduları olarak bir gözetim, kontrol durumumuz olacak. Tel Abyad'dan Cerablus'a doğru 10 kilometre derinliğinde bir barış koridorunu açmış olduk.
Suriye'deki ağır silahların, silahların süratle temizlenmesi veya bunların Türkiye'ye terki. NATO'da beraberiz ya. Silahları bize versinler.
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Temennim o ki; Suriye'deki silahların süratle temizlenmesi veya bu silahların Türkiye'ye terki. NATO'da beraberiz yani yabancıya gitmemiş olur.https://t.co/Ee5qWuNLSb pic.twitter.com/xd42sJiACW
— TRT Haber Canlı (@trthabercanli) October 24, 2019
(Trump'ın daveti) Ayın 13'ünde tabii ki bu davete icabet edeceğiz
Sayın Trump benimle olan münasebetlerinde samimi. Bugüne kadar mümkün olduğunca dürüst davrandı. Teröristin ona gönderdiği mektubu bana göndermesi. Bu tavrını kınadım. Ayın 13'ünde tabii ki bu davete icabet edeceğiz. Bir heyet olarak giderek oradaki görüşmeleri yapacağız. Bu mektubu da yanımızda getirip kendisine göstereceğiz. Sayın Putin'e de söylediğim bir şey var. Ben bir teröristle masaya oturmam. Herhangi bir terör örgütünü aracı olarak asla kabul etmem. Benim bugüne kadar öğrendiğime göre sadece devletler arasında savaş olur. Siz bir terör örgütünün başı ile müzakere etmezsiniz ama devletler arasında oturur müzakereleri yaparsınız. O zaman dedi ben Pence ve Pompeo'yu gönderiyorum dedi. Bu heyet geldi, görüştük. Türkiye Cumhuriyeti devleti asla terör örgütü ile masaya oturacak kadar alçalmamıştır. Orada 120 saat dedik. 120 saat doldu, ondan sonra da Rusya ile yaptığımız anlaşmanın süreci başladı. O da 150 saat ve devam ediyor. 13'ünde ABD seyahatini gerçekleştireceğiz. Bir çok konuda görüşeceğiz. Şu anda yaptırımların kaldırıldığını, kalktığını Sayın Trump açıkladı. 13'ünde Amerika'ya gitmemize mani bir hal kalmadı. Onun için gideceğiz. Orada daha önceki samimi tablolarımızı inşallah gerçekleştiririz.
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Sayın Trump benimle olan münasebetlerinde samimi. Ayın 13'ünde davete icabet edeceğiz.https://t.co/Ee5qWuNLSb pic.twitter.com/LZhJ7BsI2T
— TRT Haber Canlı (@trthabercanli) October 24, 2019
"Biz inşaya geldik, yıkmaya değil"
Sınırlarımızı terör belasından temizliyoruz. Ülkemizdeki mültecilerin gönüllü bir şekilde dönebilecekleri bir güvenli bölge inşa ediyoruz. Güvenli olarak gerçekleştirebilirsek, biz planı yaptık, dersimize çalıştık. BM Genel Kurulunda devlet başkanlarına verdim. Orada, hastaneler, yönetim binaları yapılacak. Bunu bile öyle anlatmışlar ki orada yeni bir devlet mi kuruyorsunuz diye anlatmışlar. Gidin Cerablus'a bakın. Biz Türkiye'yi oraya yığmadık ki. Cerablus'ta Cerablus halkı var. Biz belediyelerimizi görevlendirdik, oradaki altyapıyı yaptık, Cerablus halkına teslim ettik. Biz inşaya geldik, yıkmaya değil. Suriye Suriyelilerindir. Üzerimize hangi görev düşerse onu da sonuna kadar yapacağız.
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Suriye, Suriyelilerindir. Suriye krizinin çözümü için gayret sarf ediyoruz. Üzerimize hangi görev düşerse bunu da sonuna kadar yapacağız.https://t.co/Ee5qWuNLSb pic.twitter.com/PI0Jugy50z
— TRT Haber Canlı (@trthabercanli) October 24, 2019
"Rakka ve Deyrizor'da petrol var, burada hesapları olanlar var"
Rakka ve Deyrizor'da hesapları olanlar var. Burada petrol yatakları var. Kamışlı'nın da böyle bir durumu var. Teröristlerin bize zarar vermesi durumunda biz onların kafasını ezeriz. Bizim için uçuşa yasak bölge diye bir şey de söz konusu değil. Bizim Astana süreci ile ilgili bir 3'lü dayanışmamız var. Bu süreç olmasaydı, İdlib kan gölüne dönerdi. İdlib'de nasıl böyle bir başarı elde edildiyse bu devasa alanda kontrollü bir yaşam hazırlamak.
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Şu anda bu teröristlerle bize zarar verme noktasına gelmeleri halinde, biz bunların kafasını ezeriz, ne gerekiyorsa onu yaparız.https://t.co/Ee5qWuNLSb pic.twitter.com/qDjs3xIKFI
— TRT Haber Canlı (@trthabercanli) October 24, 2019
"Deyrizor'dan petrol çıkartmak suretiyle bu terör örgütleri nemalanıyor"
Deyrizor'dan petrol çıkartmak suretiyle bu terör örgütleri nemalanıyor. Oradan da tüm ihtiyaçlarını parasal olarak buradan karşılıyorlar. Hatta rejime dahi bunların petrol sattıkları vardır. Petrol ürünlerine dahil çalışmaları bile var.
"PKK/YPG'liler DEAŞ'lıları salıverdi"
PKK/YPG'liler DEAŞ'lıları salıverdi. Kararlı adımlarımızla ülkemize giremediler. Hangi cezaevlerinde DEAŞ'lı var bunları bize verdiler biliyoruz. Bunlar oralardan alınır ve cezaevlerinde yargılanır. Elimizdeki bilgi dosyalarında kaç tane İngiliz, Fransız var bunları biliyoruz. Az sayıda da olsa maalesef Türk de var. Bunların yargılaması cezaevlerinde olabilir. Ya da Türkler ülkemize getirilerek burada da yargılanabilir. Adalet Bakanlığımız da bu çalışmaları yürütüyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Terör örgütü PKK/YPG, DEAŞ'lıları salıverdi. Bunlara karşı kararlı attığımız adımlarla ülkemize giremediler.https://t.co/Ee5qWuNLSb pic.twitter.com/F7rkxCDBoO
— TRT Haber Canlı (@trthabercanli) October 24, 2019
"Yarın bu terör senin de canını yakar"
Ciddi bir dezenformasyon var, bilgisizlik var. Koskoca devlet başkanı, başbakan bilgiyi kaynağından almamış. Bunu neden bana sormuyorsunuz da terör kaynaklarından alarak yargılamaya çalışıyorsunuz. Biz sizinle NATO'da uluslararası birçok kuruluşta beraber değilmiyiz. Bunlar dezanformasyonda başarılı olan kaynaklarla oradan aldıkları bilgi ile Türkiye'yi yargılamaya kalıyorlar. Biz medeni dünyanın temsilcisiyiz. Medeni dünyanın terörle mücadelesi de var. Medeni dünya terörden yana değil bizden yana olmak zorundadır. Yarın bu terör senin de canını yakar. Biz diyoruz ki kimsenin başına bu bela gelmesin. İngiltere'de bir tırın içinde 30 küsür ceset bulundu. Bu cesetler nereden geldi diye çıkarmaya çalışyorlar. 39 ceset bu tırın içinde buraya nasıl gelmiş. Bunlar çok çok acı şeyler ama biz her zaman söylüyoruz. Biz herzaman hakikatın yanında olduk. Terörü kaynağında kurutmalıyız. Terörü beslerseniz bir gün gelir sizi vurur.
[Terörü destekleyenlere tepki] Cumhurbaşkanı Erdoğan: Terörü beslersen gelir bir gün de senin gözünü oyar. https://t.co/Ee5qWuNLSb pic.twitter.com/UZZJwZiIEU
— TRT Haber Canlı (@trthabercanli) October 24, 2019
"Arap Birliği İslam dünyasının hiçbir meselesine cevap üretememiştir"
Arap Birliği'nin ortaya koyduğu o tepkinin tutulur yanı yok. Bunlar Suriye'yi Arap Ligi'nden çıkardılar, şimdi almak için değerlendirme yapıyorlar. Arap Milliyetöiliği mi yapıyorsunuz yoksa Türklere karşımısınız. Arap Birliği yapıyorsanız 3,6 milyon Arabı biz bakıyoruz. Bunlara sahip çıkan Türkiye'ye siz karşı çıkıyorsunuz. Siz Erdoğan karşıtlığından mı bunu yapıyorsunuz? İslam dünyasına sesleniyorum, Tayyip Erdoğan ve bizim siyasi hareketimiz ne bölgesel milliyetçilik, ne kavmiyetçilik yapar. Biz sadece şuna inanıyoruz. Müslümanlar kardeştir, biz zalimlerin karşısında mazlumların yanındayız. Bizim kültürümüzde muhacir, ensar olmaya talibiz dedik, ve Suriyeli kardeşlerimizi ülkemize aldık. Arap Birliği İslam dünyasının hiçbir meselesine cevap üretememiştir.
"Rejimin garantörlüğünü üstlenen Rusya ve İran ile süreçleri çözmeye çalışıyoruz"
Astana süreci ile ilgili olarak Rusya-İran-Türkiye 3'lüsü olarak görüşmelerimiz devam ediyor. Bu noktada bizim çok daha temkinli hareket etme zorunluluğumuz var. Rejimin garantörlüğünü üstlenen Rusya ve İran ile biz bu süreçleri çözmeye çalışıyoruz.
[Türkiye-Rusya-İran Üçlü Zirvesi] Cumhurbaşkanı Erdoğan: İran turunu gerçekleştirerek son geldiğimiz noktayı değerlendireceğiz. Müzakereleri yapıp, gelişmeleri artık noktalama gibi bir konuma geleceğiz.https://t.co/Ee5qWuNLSb pic.twitter.com/jGNSaRwT9J
— TRT Haber Canlı (@trthabercanli) October 24, 2019
"ABD ve Rusya'nın tek noktada buluştuğu başka örnek yok, biz bunu sağladık"
Teröristler bölgeden çıkarıldıktan sonra teröristlerden arındırılmış bir güvenli bölgede, hava sahasında sıkıntı olamayacak, lojistik destek sağlanacak. Bütün projeleri biz burada hayata geçirebiliriz. Burada bir mülteciler şehrini bu güvenli bölge içinde kurmuş oluruz. Bu bir damgadır, tarih bizi anar. 1940'lardan sonra ABD ve Rusya'nın tek noktada buluştuğu başka bir örnek yok. Biz bunu terör örgütüne karşı elde ettiğimiz zaferle yaptık. Şahsımın değil, TSK'nın milletimin ve Suriye Milli Ordusu'nun zaferidir.
Cumhurbaşkanı Erdoğan: 1940'lardan sonra ABD ve Rusya'nın tek noktada buluştuğu başka örnek yok ama biz bunu teröre karşı elde ettiğimiz zaferle sağlamış olduk.https://t.co/Ee5qWuNLSb pic.twitter.com/h5bJJMXDDn
— TRT Haber Canlı (@trthabercanli) October 24, 2019
"Avrupa'nın kapılarını açarsak ciddi bir gidiş olur"
Avrupa'nın kapılarını açarsak ciddi bir gidiş olur diye düşünüyorum. Türkiye'yi sevip de buradan gitmek istemeyenler de var tabi. Dünya 8,5 yıldır Suriye trajedisine duyarsız kaldı. Bakalım Suriye'nin kuzeyindeki imar planımıza destek verecekler mi?
"Faizde tek haneliye geçtiğimiz anda enflasyonda da ciddi manada düşüşü göreceğiz"
Benim saham birinci derecede ekonomidir. Faizin ne denli bir bela olduğuna inanırım. Dünyada gelişmiş ülkelere baktığımızda faiz oranlarının çok düşük hatta eksilerde olduğunu görüyoruz. Bize ne oluyor da 40 puanlara kadar çıkıyoruz. Biz göreve geldiğimizde politika faizi yüzde 63'tü. Biz 4,6'ya kadar indirdik. Enflasyonu da 30'dan 7,2'ye kadar indirdik. Sonra bu Taksim hadiseleri ile faiz bir anda çift haneliye çıktı. Biz faizi düşürelim derken birileri de faizi artıralım dediler. Ben şu anda o inançtayım. Bundan önceki tabi Merkez Bankası bağımsızdır diyorlar ya, Merkez Bankası bağımsızdır derken milletime hesabı Merkez Bankası mı verecek. Bizim bu işi planlamamız lazım, bir şeyi yakalamamız lazım, amaç mı olacak, araç mı olacak? Burada birileri amaç bağımsızlığını savunuyor. Kusura bakmasınlar. Merkez Bankası başkanını görevden alabilir değiştirebilir. Biz bu adımı attık. Neredeyse tek haneliye yaklaşıyoruz. Tek haneliye geçtiğimiz anda enflasyonda da ciddi manada düşüşü göreceğiz. Türkiye'de yatırımlar sıçrama yapacak. Bu kadar yüksek faizle yatırım olur mu? Girişimci özgüvenini kaybetti. Parayı pahalıya satın alan insan yatırım yapabilir mi? Konut satışlarında faizler düşünce satışlar arttı. Sadece konut olayı bile bir çok sektörü hareketlendiriyor.
"Türkiye Patriotlara hala açık"
İHA/SİHA'larımızın yerli ve milli olmasının bizi rahatlattığı gibi bizim zırhlı taşıyıcılarımız, akıllı bombalarımız bizi rahatlatıyor. Bu bombaları bize ABD satmadı. Biz de kendimiz yaptık.
Türkiye Patriotlara hala açık. Biz F-35'lerinizi vermeyeceğiz dediler. Bu iş mi? Biz size ödeme yaptık, gövdeyi biz üretiyoruz. Bunu üreten bir ülkeye sen bunu vermiyorsun. Bu nasıl izah edilir? NATO'da üretiminde beraberiz ama vermeyeceğiz diyorlar. Biz başımızın çaresine bakacağız bunları da kendimiz üreteceğiz. Nasıl ki İHA'larda bunu başardıysak bunda da başaracağız.
"Yüzde 75-80 gibi bir desteğin olduğunu görüyoruz"
Terör örgütünün destekçisi olan parti dışında bu kararı aldılar. Zaman zaman ana muhalefetin başındaki zaatın çirkin açıklamaları oluyor. Rusya'da sayın Putin ile görüşmelerimizi yaparken garip garip şeyler konuşuyor. Ben Savunma Bakanımı bunlara gönderiyorum, giderek bilgilendirdiler. Bu kadar hassas düşünüyoruz, yaptığı işe bak. Bir başkanlık sistemi ile kabinesiyle ortada olan bir hükümetiz. Bilgilendirmeyi hassas yürütürken, teröre karşı mücadelemizi konuşurken sen de kalkıp içerden bize vuruyorsun. Ülkede bir kamuoyu araştırmasına girmiş değiliz ancak yüzde 75-80 gibi bir desteğin olduğunu görüyoruz.
İyi Parti şu anda sürece olumlu bir destek veriyor. Herhangi bir olumsuz destek duymadım. CHP'nin başındaki zaatın tabanda karşılığı olduğuna inanmıyorum. Çünkü CHP'nin 6 okunda da milliyetçilik var.
"TSK'mızın 7 şehidi var, 95 askerimiz yaralı"
Suriye Milli Ordusu, TSK ile beraber bu mücadeleye girdi. TSK'mızın 7 şehidi var, 95 askerimiz yaralı. Suriye Milli Ordusu'nun 96 şehidi, 374 yaralısı var. 20 sivil şehidimiz, 187 sivil yaralımız var.
Kaynak: TRT Haber