Cumhurbaşkanı Erdoğan, Trump ile görüşecek

Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın önümüzdeki günlerde Donald Trump ile görüşeceğini açıkladı. Çavuşoğlu, görüşmede Katar krizinin de ele alınacağını belirtti.

Çavuşoğlu, Mecliste basın mensuplarına yaptığı açıklamada, bazı Arap ülkelerinin Katar'a karşı aldıkları kararın nedenlerini izah etmeye çalıştıklarını belirterek, ilaç ve gıda gibi temel gereksinimlerle ülkelerin hemen terk edilmesine yönelik tedbirlere karşı 4 ülkenin kendi içinden ciddi tepkiler geldiğine dikkati çekti.

Türkiye'nin hem arabuluculuk yaptığını hem herkesi işin içine kattığını dile getiren Çavuşoğlu, şunları söyledi:

"Cumhurbaşkanımız, İslam İşbirliği Teşkilatının Zirve Başkanı. O nedenle bizim sorumluluğumuz daha fazla bu sorunu çözmede. Ama zaten Türkiye'nin dış politikasının temel özelliklerinden birisi de arabuluculuktur. Arabuluculuk İnisiyatifinin de eş başkanlığını Finlandiya ile birlikte yapıyoruz. Önümüzdeki günlerde arabuluculuk forumunu da İstanbul'da düzenliyoruz. O yüzden biz gerçekten yapıcı bir şey yapıyoruz. Ama çok açık bir şekilde kendilerine de söylüyoruz, dün de söyledik. Yani attıkları bazı adımlar da ölçüsüz, yanlış. İslami de değil, insani de değil. Bunu da söylüyoruz."

Bazı Arap ülkelerinin Katar ile ilgili suçlamalarının çok eskiye yönelik olduğuna dikkati çeken Çavuşoğlu, "Ama genel suçladıkları iki şey var. Bir, İran'a yakın, iki terörü destekliyor. Biz bunun ikisine de karşıyız ve kendilerine de hepsine de söyledik. Biz, Katar'ın, bugüne kadar İran konusunda herhangi bir zigzag yaptığını görmedik." diye konuştu.

Mısır'ın, Suriye konusunda her zaman İran'ın ve Rusya'nın pozisyonunu desteklediğini belirten Çavuşoğlu, hatta bu ülkenin Suriye rejimine silah verdiğini aktardı.

Çavuşoğlu, Katar'ın, bölgesel konularda her zaman Suudi Arabistan'ın veya diğer Körfez ülkelerinin yanında olduğunu anlatarak, şöyle devam etti:

"Şimdi sen İhvan'a terör örgütü diyorsun, ondan sonra da İhvan'la görüşüyor diye teröre destek diyorsun. Böyle bir saçma şey olur mu? Yani İhvan terör örgütü değil, silahlı bir terör örgütü değil, muhalif bir gruptur. Seversin, sevmezsin. İhvan şimdi Tunus'ta koalisyonun içinde. Kuveyt'te hem parlamentoda hem yönetimde. Bahreyn'de de öyle. Yani kişisel bazda herhangi bir kişiyi suçlayabilirsin, odur, budur ama koskoca bir hareketi... Yemen'de bir tarafta İhvan, bir tarafta Huti. Kimin yanındasın? Huti'ye karşısın. Bazı ülkeler de zamanında Huti'yi destekledi Körfez ülkelerinden."

"Ramazan Bayramı önemli bir eşik olabilir mi, bayram öncesi?" sorusu üzerine Çavuşoğlu, "Temennimiz o. Çaba sarf ediyoruz." ifadesini kullandı.

"Somut bir adım, ziyaret söz konusu mu bakanlık düzeyinde?" sorusuna ise Çavuşoğlu, şu yanıtı verdi:

"Yani bizim sürekli ziyaretlerimiz, telefon görüşmelerimiz devam ediyor. Biraz sonra Malezya Dışişleri Bakanı ile görüşeceğiz. Cumhurbaşkanımız sürekli birçok liderle de birden fazla görüşmeler yaptı. İşte Macron'la tekrar görüştü geçtiğimiz hafta sonu. Belki bugün, yarın yine görüşürler. Biz sürekli herkesle temas içindeyiz. Önümüzdeki günlerde sanırım Trump'la Cumhurbaşkanımız da bir görüşecek. Tillerson (ABD Dışişleri Bakanı Rex Tillerson), telefonda söylemişti. 'Trump, Cumhurbaşkanı Erdoğan'la görüşmek istiyor' diye. Yani biz hem uluslararası çabalara destek veriyoruz, hem de kendimiz, bizzat Cumhurbaşkanımız çok aktif bir şekilde çaba sarf ediyor ki bayramdan önce bu sorun çözülsün."

Katar Emiri'nin, Türkiye gelip gelmeyeceğine ilişkin bir soru üzerine Çavuşoğlu, Katar Emiri'nin, geçmişte ramazan aylarında Türkiye'ye geldiğini ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile iftar yaptıklarını anımsatarak, bu ramazan ayında da gelmek üzere daha önceden söz verdiğini, ancak şu ana kadar mevcut durumdan dolayı ziyaretin gerçekleşemediğini söyledi.

Emir ailesinde yeni bir yönetimin belirlenmediğini belirten Çavuşoğlu, "Katar tüm aile, yönetimi, kurumları olarak şu anda birleşmiş durumda, daha da böyle pekişmiş durumda dayanışmaları. Güçlü duruyor. Değişik aşiretler, gruplar var ama gayet birlik, beraberlik içinde." diye konuştu.