Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Elazığ Depremi'nin birinci yıl dönümü nedeniyle düzenlenecek anma ve deprem konutları anahtar teslim törenine katılmak üzere kente geldi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, deprem konutlarını helikopterden inceleyerek Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum'dan bilgi aldı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yazıkonak'ta düzenlenen “Elazığ Depremi 1. Yıl Dönümü Anma Programı ve Konut Teslim Töreni’ne” katılarak konuşma yaptı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamalarından öne çıkanlar:
1 yıl önce hüzünlüydük, dertliydik zira burada gözyaşı vardı. Burada planlarımız depremle birlikte yıkılmıştı. Sağ olsun tüm bakan arkadaşlarım gece demediler, gündüz demediler ve burada kurumlarımızla beraber bir taraftan depremde binaların altında kalan vatandaşlarımızı çıkarmaya gayret ettiler.
Biz size söz verdik. Biz bunların çok daha iyisini yapacağız. Yıkılan bina yapılır ama giden can geri gelmez. Bize ortaya koyduğunuz tavırla güç verdiniz. Gerek İçişleri Bakanım Süleyman Soylu Bey, gerek Çevre ve Şehircilik Bakanım Murat Kurum Bey, gerek şu an Başkan Yardımcım olarak görev yapan Fuat Bey, valilerimiz, belediye başkanlarımız hep birlikte bu işin takibini yaptılar. Çalıştılar, koşturdular.
Devlet yük değildir, devlet yük alır. Devlet vatandaşının mutluluğuyla mutlu olur. Onun için geçmişte devlete 'devlet baba' demişler. Biz de Cumhur İttifakı olarak bu millete efendi olmaya değil, hizmetkar olmaya geldik. Biz Elazığ'a şehir hastanesini de yaptık mı? Yaptık. Eğer bu hastaneler olmasaydı biz o geceyi nasıl atlatırdık? Okullarımızla, her şeyimizle hizmetinizdeyiz. Bundan sonra yapacağımız çok işimiz var biliyorum. 6 ay içinde geri kalanları da bitireceğiz.
"Kalan 12 bin konutu da yaza kadar tamamlayıp teslim edeceğiz"
Elazığ ve Malatya başta olmak üzere Doğu Anadolu Bölgemizi etkileyen depremde hayatlarını kaybeden vatandaşlarımıza bir kez daha Allah'tan rahmet diliyorum. Deprem anından itibaren tüm imkanlarımızla vatandaşlarımızın yanında yer aldık. Evleri yıkılan vatandaşlarımıza yeni konutlar inşa etmek için kolları sıvadık. Elazığ'da depremin ardından 77 bin bina incelendi ve toplam 4 bin 764 binanın yıkımı gerçekleştirildi. Yapılan değerlendirmeler sonunda Elazığ'da 20 bin ve Malatya'da 6 bin olmak üzere toplam 26 bin yeni konutun inşasına karar verdik.
Depremden sonraki 6 ayda 2 bin 517 konutu bu mahallelerde hak sahiplerine teslim ettik. Halen 136 derslikli 8 okulun inşaatı sürüyor. Malatya'da da 100'ü köy evi olmak üzere 1195 konutu vatandaşlarımızın hizmetine sunduk. Bugün Elazığ'da 5 bin 500 konutu daha teslim ederek toplamda 8 bin ailemizi yeni evlerine kavuşturmuş oluyoruz. Özellikle köylerimiz için tarım ve hayvancılıkla uğraşan insanlarımızın ihtiyaçlarını karşılayacak çok özel projeleri hayata geçirdik. Kalan 12 bin konutu da yeşil alanları, yürüyüş ve bisiklet yolları, camileri, okulları, spor sahalarıyla hep birlikte yaza kadar tamamlayıp vatandaşlarımıza teslim edeceğiz. Böylece 5 milyar lirayı aşan bir yatırımla Elazığ'da yaklaşık 100 bin insanımız için modern, güvenli ve her türlü sosyal donatıya sahip yepyeni bir şehir inşa etmiş oluyoruz. Hamdolsun Türkiye artık bu kadar kısa sürede bu kadar çok sayıda konutu, üstelik de en kaliteli şekilde inşa ederek yaraları hızla saracak, mağduriyetlerini giderecek bir kapasiteye ulaşmıştır.
"Afetlerin yol açacağı zararları en aza indirecek tedbirleri alabiliriz"
Kadim çağlardan beri dünyanın en önemli deprem kuşaklarının üzerinde yer alan bir ülkede yaşıyoruz. Aynı şekilde ülkemizin özellikle Karadeniz tarafı coğrafi yapısı sebebiyle sel ve heyelan felaketlerinin sıkça görüldüğü yerlerin başında geliyor. Tarih boyunca hep olduğu gibi bugün de sık sık depremlerle, sellerle karşılaşıyoruz. Bu afetlerin belki önüne geçemeyiz ama yol açacağı zararları en aza indirecek tedbirleri alabiliriz.
Türkiye özellikle Cumhuriyet dönemindeki plansızlıkların, ihmallerin, rant hırsının neticesi olarak afetlere karşı güvenli bir altyapı kuramamıştır. Tek katlı veya çok katlı ama hepsi de düşük standartlı binalar şehirlerimizi zehirli bir sarmaşık gibi istila etmiştir. Köylerimizde insanlarımızın hiçbir destek almadan kendi imkanlarıyla yaptıkları evler de afetlere karşı gereken donanıma sahip değildir. Netice itibarıyla ülkemizin yapı stokunun önemli bir bölümü depreme dayanıksız olarak inşa edilmiştir. Marmara depreminin ardından bu gerçek tüm çıplaklığıyla kendini göstermiştir. Bu depremin ardından yapılan hukuki düzenlemelerin fiili uygulama haline dönüşmesi de kolay olmamıştır. Geçtiğimiz yılın başında Elazığ, Malatya, ardından ekimde İzmir Depremi'ni yaşadık. Bilim insanları ülkemizin üzerinde bulunduğu fay hatlarındaki hareketleri inceleyerek yeni depremlere hazırlıklı olmamız konusunda ikaz ediyor. Milyonlarca yapının dönüşümünün öyle kolay olmadığını sanıyorum. Karşımızda her şeyi bir kenara bırakıp Türkiye'nin tüm mali gücünü bu alana sarf etsek bile yıllarca bitmeyecek bir iş yükü bulunuyor. Elbette işin büyüklüğü bizi harekete geçmekten alıkoymadı. Belirlediğimiz öncelikler çerçevesinde var gücümüzle çalışıyoruz."
"Son 8-9 yılda 1,5 milyon konutun dönüşümünü tamamladık"
Türkiye sadece TOKİ vasıtasıyla 1 milyona yakın depreme dayanıklı, kaliteli, işlevsel konuta ve kamu binasına kavuşmuştur. Özel sektör de her kesimden vatandaşımıza ve uluslararası yatırımcılara hitap eden yapı inşasına yönelerek bu sürece destek vermiştir. Kentsel dönüşüm çalışmalarına öncülük ederek yapı stokumuzu güvenli hale getirmenin gayreti içindeyiz. Ülke genelinde 59 ilimizdeki 268 riskli alanda ve 67 ilimizdeki yeni yerleşim alanında faaliyetlerimiz sürüyor.
Son 8-9 yılda 1,5 milyon konutun dönüşümünü tamamlayarak, 6 milyon insanımızın can ve mal güvenliğini teminat altına aldık. Riskli yapı statüsünde yenilemesi devam eden konut ve iş yeri sayısı 688 bini geçti. 677 bin bağımsız birimin tahliye işlemini tamamladık. Sadece İstanbul'daki kentsel dönüşüm çalışmaları 10 milyon metrekare büyüklüğü bulan bir alana yayılmış bulunuyor. Hedefimiz acil dönüştürülmesi gereken 1,5 milyon konutu önümüzdeki 5 yılda tamamlamaktır.
Ülkemizin şehirleşme kalitesini yükseltmeyi de hedefliyoruz. Yeni projelerimizin tamamını yatay mimar stratejisiyle hazırlıyoruz. Dikey mimari hele hele deprem bölgesinde bizim için intihardır.
"Elazığ'a 18 yılda toplam 16 milyar lira yatırım yaptık"
Elazığ'a son 18 yılda toplam 16 milyar lira tutarında yatırım yaptık. Bu çerçevede eğitimde 2 bin 518 adet yeni derslik yaptık, yurt binaları inşa ettik, farklı branşlarda spor tesisleri açtık. 1038 yataklı şehir hastanemizle birlikte 37 sağlık tesisi kazandırdık. Bölünmüş yol uzunluğumuzu 33 kilometreden 362 kilometreye çıkardık. Önümüzdeki dönemde Elazığ'ı her alanda çok büyük yatırımlarla buluşturmaya devam edeceğiz. Deprem anından bugüne kadar Elazığ'ın yaralarını sarmak için çalışan tüm kurumlarımıza teşekkür ediyorum.
Çocuk ve Gençlik Çalışmaları Merkezi açıldı
Cumhurbaşkanı Erdoğan, program sonrası Çaydaçıra'da İpek Yolu Uluslararası Çocuk ve Gençlik Çalışmaları Merkezi'nin açılışına katıldı.
Erdoğan'ın burada yaptığı konuşmasının satır başları şöyle;
Böyle bir adımda hakikatten Leyla kardeşimizin attığı adımla birlikte emeği geçen bütün bakan arkadaşlarımız ki bu konuda Gençlik ve Spor Bakanımıza özellikle teşekkür ediyorum. Bunun yanında Sanayi ve Teknoloji bakanımıza teşekkür ediyorum. İpek yolu inanıyorum ki çok farklı ses getirecek. İnşallah tüm Türkiye'den bu sesi duyacağız. Bu konu ile ilgili olarak bütün milletvekili arkadaşlarım burada ellerinden gelen her türlü desteği vermelidir. Etkinliklerle burasının sesini tüm Türkiye'ye hatta Etnospor ile dünyaya duyurmalıdır. Bu vesileyle emeği geçen tüm kardeşlerimi tebrik ediyorum. Bu süreç içerisinde bundan sonra tabi gerek şu anki valimiz bundan sonra gelecek valilerimiz belediye başkanlarımız burada desteklerinin olması önem arz ediyor. Tekrar hayırlı olsun diyorum.