Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Gaziantep'te halka hitap etti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın açıklamalarından öne çıkan başlıklar:
"Gaziantep hasretimizi gideremiyoruz"
Son 1 yıldır dördüncü defa Gaziantep’teyim. Var mı benim gibi gelen? Yine de Gaziantep hasretimizi gideremiyoruz. Çünkü Antep, harcı alın teriyle, göz nuruyla, ilimle, irfanla, yürek coşkusuyla, deruni bir aşkla yoğurulmuş bir şehirdir. Evliya Çelebi bu şehir için ne diyor? Söyleyeyim, “Tatlı yedikleri için tatlı dillidirler” diyor. Tatlısıyla, kebabıyla her biri diğerinden lezzetli yemeklerinden oluşan mutfağıyla ülkemizi dünyada başarıyla temsil eden bu şehir için ne desek azdır.
"Şehrimiz, inşallah turizmde de çok büyük başarılara imza atacaktır"
Nitekim geçtiğimiz yıl şehrimizi ziyaret eden 800 bin yerli yabancı turist, Antep’in güzelliklerinin daha çok bilinmeye başlandığını gösteriyor. Biliyorsunuz hemen yanı başımızdaki Şanlıurfa’da, insanlık tarihinin en eski ibadethanelerinin izleri bulunur. Biz de 2019’u Göbeklitepe Yılı olarak ilan ettik. Göbeklitepe, Şanlıurfa’yla birlikte aynı zamanda Gaziantep’in de turizmine, ekonomisine katkıda bulunacak bir projedir. İhracatta 7 milyar dolar sınırını zorlayan şehrimiz, inşallah turizmde de çok büyük başarılara imza atacaktır. İnşallah 31 Mart’ta Gaziantep, yepyeni bir hizmet döneminin kapısını aralayacaktır.
Gaziantep bugüne kadar hep yanımızda oldu ama bu defa Antep’ten şöyle şanına yakışır, unvanına yakışır, bunun yanında delikanlılığına yakışır bir rekor bekliyorum. Biz Antep’i sadece sevmekle, aşkla, sevmekle kalmadık, tarihinin en büyük hizmetleriyle geleceğe hazırladık, hala hazırlıyoruz.
"Gaziantep’e 35 katrilyon yatırım yaptık"
Son 17 yılda Gaziantep’e 35 katrilyon yatırım yaptık. Eğitimde yaklaşık 3 katrilyon liralık kaynakla 10 bin 830 adet yeni derslik inşa ettik. 60 binden fazla öğrencinin öğrenim gördüğü şehrimize ikinci devlet üniversitesini, Gaziantep İslam Bilim ve Teknoloji Üniversitesi’ni kurduk. Bu üniversite öyle sıradan bir üniversite değil, bölgenin merkezi bir üniversitesi. Sadece ulusal değil, uluslararası bazda bir eğitim öğretim verecek üniversite.
"Eski stadın yerine inşallah millet bahçesini kuruyoruz"
Yükseköğrenim öğrencileri için 9 bin 440 kişi kapasiteli yurt binaları açtık. Birkaç yıl içinde 2 tane Gaziantep’te, bir tane Nizip’te olmak üzere toplamda 2 bin 250 kişi kapasiteli yeni yurt binaları açıyoruz. Gaziantep’e 33 bin kişi kapasiteli bir stadyum yaptık mı? Memnun musunuz? Dedik ve yaptık. Biz ne aldatan olduk ne aldanan olduk. Gaziantep, İslahiye ve Nizip gençlik merkezlerini, Şehit Kamil Sporcu Yetiştirme Merkezini kurduk.
Eski stadın yerine inşallah millet bahçesini kuruyoruz. Muhteşem bir millet bahçesi. İçinde de millet kıraathanesi olacak. O da büyükçe bir millet kıraathanesi. Bunun içinde çocuk kütüphanesinden yüzme havuzuna kadar her türlü sosyal ve sportif tesisin oldu Hasan Celal Güzel Millet Bahçesi ayrıca Gaziantep’e kazandıracağımız bir diğer millet bahçemiz olacak. Bu vesileyle önümüzdeki Salı günü vefatının seneyi devriyesine ulaşacağımız Hasan Celal Güzel abimizi bir kez daha rahmetle yad ediyorum.
"Gaziantep savunmasındaki bütün olaylar görsel olarak anlatılacak"
Gaziantep’in hafızası olan Alleben Deresi’ni o eski günlerine kavuşturmak için rehabilite edip çevresinde de şehrin dokusuna ve kültürüne uygun rekreasyon alanı yapıyoruz. Şahinbey’in şehit edildiği ve adına yapıldığı anıtın bulunduğu yere Milli Mücadele Tabiat Merkezi’ni kuruyoruz. Bu parkta özellikle genç kuşaklara, Gaziantep savunmasındaki bütün olaylar görsel olarak anlatılacak. Gaziantepli ihtiyaç sahibi vatandaşlarımızı, şehit yakınlarımızı, yaşlılarımızı, engellerimizi toplam yaklaşık 4 katrilyon liralık kaynakla destekledik.
"Bin 875 yataklı bir şehir hastanesi yapıyoruz"
Sağlıkta şehrimizde son 17 yılda bin 135 yataklı 20 hastaneden oluşan 83 adet tesis kazandırdık. Şimdi de şehrimize inşallah önümüzdeki yıl hizmete sunacağımız, bin 875 yataklı bir şehir hastanesi yapıyoruz. Dün biliyorsunuz Ankara’da Bilkent’te 3 bin 700 yataklı bir şehir hastanesini açtık. Şimdi bir benzerini de inşallah Gaziantep’te açacağız.
Gaziantep’e de yakışır, yapacağız inşallah. Ayrıca 300 yataklı Gaziantep Çocuk Hastalıkları Hastanesi, 400 yataklı Nizip Devlet Hastanemizin proje çalışmaları da devam ediyor. 25 Aralık Devlet Hastanemizi de 300 yataklı bir ek bina ile büyütüyoruz. Gaziantep’te 21 bin 313 konut projesini hayata geçirdik. Şimdi çıtayı yükseltiyoruz. İnşallah benzerini de Gaziantep’e yapacağız.
"İmar Barışı ile 194 bin Antepli kardeşimizin sorununu çözdük"
Ülkemizin en büyük ve en kapsamlı şehir projesi olan 50 bin konutluk Gaziantep Kuzey Şehir Projesini başlattık. İlk etabındaki 2 bin 795 konutun inşasının sürdüğü Kuzey Şehrin ulaşımı için yol yapımı çalışmalarına da devam ediyoruz. Ayrıca şehrimizin güney bölgesinde de yeni bir yerleşim alanı kuruyoruz. İmar Barışı ile 194 bin Antepli kardeşimizin sorununu çözdük.
"Bir medeniyet şehri kuracağız"
Şimdi geliyorum müjdemize. Biliyorsunuz Gaziantep’in içinde 10 milyon 700 bin metrekare büyüklüğünde bir askeri alan var. Buradaki askeri birliği artık şehir içinde tutmanın bir anlamı kalmadığını gördük. Şimdi Dülükbaba Tabiat Parkı’na ve Erikçe Kent Ormanı’na komşu işte bu devasa alanı Antep’in hizmetine sunmaya karar verdik. Bu alanın yarısını yani 5 milyon metrekareden fazlasını gül bahçeleriyle, ıhlamurlarıyla, çınarlarıyla bir millet bahçesi haline dönüştüreceğiz. Kalan kısmında da Antep’in tarihine, kültürüne, mimarisine, alışkanlıklarına uygun bir medeniyet şehri kuracağız. Buradaki binaların her biri birer Antep evi şeklinde yapılacak. Böylece şehrimizin adeta çehresini değiştirecek dev bir hizmeti sizlere kazandırmış olacağız.
"Araban'a, Karkamış'a doğalgazı getireceğiz"
Şehrimize yine 2 milyon kişiye hizmet verecek ileri biyolojik atık su arıtma tesisi inşa ediyoruz. Önümüzdeki yıl hizmete giriyor. Gaziantep, Şehitkamil, Şahinbey, Nurdağı, İslahiye, Oğuzeli, Yavuzeli ve Nizip’e doğalgazını verdik. Bu sene içinde Araban’a, 2 yıl kadar da Karkamış’a da doğalgazı getireceğiz.
"Bölünmüş yol uzunluğun 280 kilometre ilave ettik"
Ulaştırmada 6 katrilyon liralık yatırım yaparak 116 kilometreden devraldığımız bölünmüş yol uzunluğuna, 280 kilometre ilave ettik ve 396 kilometreye ulaştırdık. Yapımı devam eden İslahiye-Kırıkhan yolunu, Kahramanmaraş-Narlı-Gaziantep yolunu, Kahramanmaraş-Nur Dağı yolunu, Tugay kavşağı, Dülükbaba kavşağı ve mezarlık köprülü kavşağını bu yıl tamamlıyoruz.
Gaziantep-Nizip-Birecik yolunu, Nizip-Karkamış yolunu, Gaziantep-Oğuzeli-Karkamış yolunu, Osmaniye-Nur Dağı yolunu ve Nur Dağı-Kilis-Akbez ayrımı yolunu ise önümüzdeki yıl tamamlıyoruz. Dörtyol-Hassa yolu projemizi, bünyesindeki tünelleriyle, viyadükleriyle, köprüleriyle birlikte önemine binaen yap-işlet-devret modeliyle hayata geçiyoruz. Amanos Dağlarını tünelle geçip, Gaziantep’le İskenderun Limanı arasındaki mesafeyi kısaltacağız.
Bölgemizde yeni bir sanayi ve ticaret aksı oluşturacak bu dev projenin ihalesine inşallah bu yıl içinde çıkıyoruz. Gaziantep’in 288 kilometrelik demiryolu hatlarını sıfırdan yapmışçasına yeniledik. Gaziantep, Osmaniye, Adana, Mersin hızlı tren projemizin yapım çalışmaları da etap etap devam ediyor.
"Gaziantep, hem doğusuna hem batısına hızlı trenle bağlanmış olacak"
Gaziantep’i İstanbul, Ankara ve Konya’dan Karaman’a hızlı trenle bağlayacak hattı Nur Dağı’ndan Kahramanmaraş’a da bağlıyoruz. Şanlıurfa-Gaziantep hızlı tren projemizi de tamamladığımızda Gaziantep, hem doğusuna hem batısına hızlı trenle bağlanmış olacak. Hem metro standartlarında kent içi ulaşımına hem de hızlı tren bağlantısı ile şehirlerarası ulaşımına hizmet verecek Gaziray’ın çalışması da sürüyor.
İnşallah önümüzdeki yıl bunu da hizmete sunuyoruz. Bir başka metro projemiz de Düztepe-Şehir hastanesi güzergahında sürücüsüz metro olarak planlanan bu hattaki, sondaj çalışmaları devam ediyor. İnşaatına da en kısa sürede başlanacaktır.
Gaziantep Havalimanı’nın yolcu sayısı 2003 yılında 223 bindi. Geçtiğimiz yıl bu rakam 2 milyon 655 bine çıktı. Yani bire 10-11 arttı. Gaziantep Havalimanı’nı yıllık 5 milyon yolcu kapasitesine çıkarmak için 6 adet yolcu köprülü yeni bir iç hatlar terminal binası ile apron yapıyoruz. Mevcut terminali de sadece dış hatlara tahsis edeceğimiz bu projeyi de seneye tamamlıyoruz.
"Düzbağ Projesinin temelini geçen yıl attık, inşaatı sürüyor"
Gaziantep’e 5 baraj ve 3 gölet inşa ettik. 2 baraj ve bir gölet daha inşa ediyoruz. Gaziantep’in uzun vadeli içme suyu ihtiyacını karşılamak için Düzbağ regülatörünü ve 105 kilometre uzunluğundaki içme suyu isale hattını inşa ediyoruz. Maliyeti 1,2 katrilyon lira olan Düzbağ Projesinin temelini geçen yıl attık, inşaatı sürüyor. Bu projeyle hem Gaziantep’in 50 yıllık su ihtiyacı karşılanacak hem de elektrik giderleri düşecek.
"Bay Kemal üretimden önce yatırım gerekli yatırım"
Bay Kemal, sen hangi dünyada yaşıyorsun? Bak ben resmi rakamı açıklıyorum 1,5 katrilyon tutarında tarımsal destek verdik çiftçilerimize.
Gaziantepli yatırımcıları 24 milyarlık yatırım teşvikiyle destekleyerek, 69 bin kişilik ilave istihdam oluşturduk.
Şehirdeki 87 bin iş yerine toplam 2 milyar liralık sosyal güvenlik kurumu teşviki verdik. Bugün gazetelerde okudum. Bay Kemal 'İstihdam için üretim gerekli üretim' diyor. Bay Kemal üretimden önce yatırım gerekli yatırım. Yatırım olmayınca üretim olur mu? Adamın haberi yok. Önce yatırım, yatırımdan sonra da üretim. Garip, anlamaz bir koyun kaybeder gelir. SSK'yi böyle batırdı.
Gaziantep'te 500 hektarlık alanda bir lojistik köy kuruldu. İstinaf mahkemesi faaliyete geçirildi. Biz CHP gibi öbürleri gibi 'ver yiyeyim ört yatayım' demedik. Gece gündüz çalıştık, şehri eserlerle, hizmetlerle donattık. Önümüzdeki dönemde hep birlikte çok daha büyük yatırımlara imza atacağız.
"Bay Kemal televizyon programlarında asıl niyetini anlatıyor"
Bunlar bayrak ve ezan düşmanı, ezan okunurken düdük öttürmeye mecbur musun? 8 Mart’ta toplanırken valilikten izin aldınız mı? Bu ülke eski Türkiye değil.
Bay Kemal televizyon programlarında asıl niyetini anlatıyor. Diyor ki, “YPG Türkiye’ye saldırmaz. Madem öyle biz tepelerine binene kadar Hatay’a düşen bombalar kimden geliyordu? YPG ile PKK’nın farkı var mı? ABD’liler işlerine geldiği için ayrıştırmaya çalışıyor da Kılıçdaroğlu niçin YPG’nin avukatlığına soyunuyor.
"3 tane de Türk var onlar da yaralı"
Bugün maalesef Yeni Zelanda’da yaşanan hadiseyi izlediniz mi televizyonlarda? İslam düşmanı katiller, ellerine silahlarını alıp Cuma namazı için toplanan Müslüman kardeşlerimize saldırıyorlar. Burada bu saldırının görüntüleri de canlı olarak yayınlandı. 49 kardeşimiz orada şehit oldu. Bunların dışında 3 tane de Türk var onlar da yaralı. Ben bir tanesine ulaştım kendisiyle görüştüm, Cumhurbaşkanıyla da görüştüm.
"Bu ifadeler kafalarda ve kalplerde yaşatılan heveslerin ifadesidir"
Şimdi bir de bu alçak, bu katil bildiri yayımlamış. Bu bildiride tüm Müslümanlarla birlikte ülkemizi, milletimizi ve şahsımı da hedef alıyor. Neymiş boğazın batısına geçmeyecekmişiz, yani Avrupa Yakası’na. Yoksa ne olurmuş? İstanbul’a gelir, hepimizi öldürür, bizleri topraklarımızdan sürer, Ayasofya’yı minarelerden kurtarırlarmış. Bu ifadeler kafalarda ve kalplerde yaşatılan heveslerin ifadesidir. Biz işte bunun için şehadetleri dinin temeli olan ezanlarımıza, onların okunduğu camilerimize, minarelerimize, istikbalimizin sembolü olan bayrağımıza böylesine sıkı sıkı sarılıyoruz.
"Terbiyesiz, ahlaksız, adi, alçak sen kolayı seçtin"
Be hey gafil, önce şunu bil... Ben niye girdim içeri, biliyorsunuz değil mi? Ziya Gökalp'in meşhur şiiri vardı. Bu kitaplara girmişti. Orada ne vardı? Minareler süngü, kubbeler miğfer, camiler kışlamız, müminler asker, bir şey bizi sindiremez, gökler, yerler açılsa, üzerimize tufanlar, yanardağlar saçılsa... Biz oyuz ki imanıyla övündüğümüz ecdadımız, titretici şeylere hiçbir gün diz çökmemiş. Zaferlerin kapısı, Anadolu'nun tapusu, Malazgirt'ten ta Çanakkale'ye, imanın geçilmez kalesine kadar bizi zaferden zafere koşturan işte o iman birliğidir. Sen hangi milletle konuşuyorsun, neyi konuşuyorsun. Senin her yerin bomba olsa ne yazar. Sen, orada ibadette olan o masum Müslümanları buldun, elinle silahlarla gittin, onları taradın. Terbiyesiz, ahlaksız, adi, alçak, sen kolayı seçtin. Birileri de hala bizim ezan ve bayrak hassasiyetimizi kendince küçümsemeye veya çarpıtmaya çalışıyor. İşte ben bu okuduklarımdan dolayı hapse girdim. Nerede, Türkiye'de... Ama siz ne yaptınız? 'Muhtar bile olamaz' dediklerinde aldınız bu evladınızı hem başbakan hem de cumhurbaşkanı yaptınız.
"Be ahlaksız, siz Filistin’in tamamını işgal ettiniz"
Bu millet var ya, bu can bu tende oldukça böyle bir şeye asla müsaade etmez, etmeyeceğiz. İsrail'in başındaki soyguncu var ya, yargılanan var ya, her türlü yolsuzluktan yargılanan bir başbakanları var ya, onun oğlu da 'İstanbul, Bizans'ın başkenti bir Hristiyan şehridir, Türk işgaliyle karşı karşıyadır' diye tweet atıyor. Be ahlaksız, siz Filistin'in tamamını işgal ettiniz. Siz, 1938-48'de neredeydiniz, şimdi ise neredesiniz? O Filistinli kardeşlerimiz neredeydi, şimdi ise nerede? İşgal ettiniz, elinizdeki o güçle onları bulundukları yerlerden hep kovdunuz.
“Eğer dünyada zulmeden bir ülke aranıyorsa o da İsrail'dir”
7 yaşındaki çocuktan kadınlara, yaşlılara varıncaya kadar 10 bine yakın Filistinli'nin İsrail cezaevlerinde mahkum. Onun için diyorum ki Netanyahu zalimdir. Eğer dünyada zulmeden bir ülke aranıyorsa o da İsrail'dir. Bir terör devleti aranıyorsa o da İsrail'dir. Bunları söylüyoruz diye rahatsız olanlar varsa, kusura bakmasınlar onlar varsın rahatsız olsunlar. Biz gerçekleri söyleyeceğiz.
“Bu alçakların seviyesine de düşmeyeceğiz”
İnanıyoruz ve üstünüz. Müslümanlar olarak asla baş eğmeyeceğiz ama asla bu alçakların seviyesine de düşmeyeceğiz. Kökeni, inancı, meşrebi ne olursa olsun günahsız her masum insanın ölümüne karşı aynı ilkeli duruşu sergileyeceğiz. Yeni Zelanda'da, Filistin'de, Myanmar'da katledilen masum Müslümanlara hangi hassasiyeti gösteriyorsak, diğer insanlara da aynı şekilde yaklaşacağız. Gücünü zulümden ve sömürüden değil, imandan, vicdandan, ahlaktan, adaletten alan bir ayetimizle dünyayı değiştireceğiz. Çünkü İslam, insanlık budur.
“Bu seçimlerden büyük bir zaferle çıkacağımıza inanıyorum”
Bizi biz olmaktan çıkartmaya çalışanlara sözümüzü de sandıkta söyleyeceğiz. Antep, 31 Mart'ta İslam ve Türkiye düşmanlarına mesajımızı vermeye hazır mıyız? Antep, 31 Mart'ta istiklalimize, istikbalimize, istikrarımıza göz dikenlere derslerini veriyor muyuz? Antep, 31 Mart'ta milli iradeye sahip çıkıyor muyuz? Antep, 31 Mart'ta tevazu, samimiyet ve gayretle memleket işi gönül işi diyor muyuz? Gaziantep Büyükşehir ve ilçelerdeki belediye başkan adaylarımızı sizlere emanet ediyorum. Gaziantep'i de onlara emanet ediyorum. Cumhur İttifakı olarak girdiğimiz bu seçimlerden büyük bir zaferle çıkacağımıza inanıyorum.
“Tabii kimse asıl niyetini söylemiyor”
Ülke ve millet için şehir şehir, fert fert ne yapabiliriz, hangi hizmetleri getirebiliriz diye çalışıp mücadele ederken birileri de suyu bulandırmanın gayreti içinde. Tabii kimse asıl niyetini söylemiyor. Milletin karşısına hep cilalı, boyalı, makyajlı çıkıyorlar. Sonra gerçekler yağmur gibi yağmaya başladığında işte o cilalar dökülüyor, altından hakiki yüzleri çıkıyor.
“Bu partiyi Ankara'daki genel merkezi değil, Kandil yönetiyor”
Seçimlerde bir Cumhur İttifakı var, bir de CHP'nin etrafında kurulan, görünüşte yanında adı ‘İyi’ kendi bir hayli karışık bir partiyle, isminden başka geçmişiyle bağlantısı kalmayan Saadet'in olduğu bir ittifak var ama ittifakın asıl ortağını sürekli gizlemeye çalıştılar çünkü bu parti sabıkalı, bu partinin ipi terör örgütünün elinde. Bu partiyi Ankara'daki genel merkezi değil, Kandil yönetiyor.
“Kimin kimi desteklediği belli bile değil”
Şu partinin adayı' diyorsunuz, sonra bakıyorsunuz, aslında başka bir partinin adayı. 'Şu parti şunu destekliyor.' diyorsunuz, sonra bakıyorsunuz, kimin kimi desteklediği belli bile değil. Türk siyasetini bu duruma düşürmeye kimsenin hakkı yok. Çıkın, delikanlıca kim kiminle ittifak halinde, kim kimin belediye başkan adayını destekliyor, kim kimin belediye meclis üyelerini kendi listesinden gösteriyor söyleyin. CHP'nin listesinde HDP meclis adayları, FETÖ'nün belediye başkan adayları cirit atıyor. Ötekilere bakıyorsunuz hakeza aynı şekilde. Neyse ki herkes rolünü iyi oynayamıyor, kurulan tezgahları ele veriyor da milletimiz de neyin ne olduğunu daha iyi görebiliyor.
“Irak'ın kuzeyinde Kürdistan var, defol oraya git”
"Ne diyor bu adam, 'Kürdistan'da oylar HDP'ye' diyor. Bu adam Kürt değil, bu adam ne idüğü belirsiz. Türkiye'de Kürdistan diye bir bölge var mı? Türkiye'de Güneydoğu Anadolu Bölgesi var." şeklinde konuştu.
Türkiye'nin 7 siyasi bölgesi var. Bu zat Kürdistan'dan bahsediyor. Çok seviyorsan Irak'ın kuzeyinde Kürdistan var, defol oraya git. Ülkemizi, bu toprakları bölemezsiniz. Bu toprakları böldürtmeyiz. Bunlar bayrak, ezan düşmanı. İşte Taksim'de yaptılar. Milletimiz ne dedi, biliyorsunuz... 'Bunlar bayrak düşmanı' diyordu. Bunlar bizim bayraklarımızı yakanlar değil mi?" ifadelerini kullandı.
“Bu ülkeyi eski Türkiye mi zannediyorsun?”
Toplantı ve gösteri yürüyüşü için Valiliğe müracaat edilmesi gerekiyor. Aradım valimizi, 'Müracaatları var mı?' dedim, 'Yok' dediler. Bu ülke yolgeçen hanı mı? Bu ülkeyi eski Türkiye mi zannediyorsun? Yazını yazacaksın, haberi vereceksin ve sana Valilik nereyi uygun görürse toplantını da yürüyüşünü de orada yapacaksın. Ben öyle yapıyorum da sana ne oluyor da sen istediğin gibi hareket ediyorsun. Yok böyle bir şey. Onun için de gereği yapıldı ve o akşam onlar oradan dağıtıldı.
“Bunlar ahlaksız, vatan haini”
Yurt dışında bakıyorsunuz, benim bayrağımı yakıyor. Kim bu, güya bunlar Türk. Ne Türk'ü? Bunlar ahlaksız, vatan haini. Dikkat edin, Gezi'de Taksim Meydanı'nda Cumhuriyet Halk Partisinin bayrağıyla onların paçavraları yan yana. Bundan Bay Kemal hiç rahatsız oldu mu? Olmadı. Öyle bir derdi yok ki Bay Kemal'in. Onun derdi başka. İşte bu gerçekler ortadayken CHP Genel Başkanı istediği kadar kendini paralasın... Çok da açık vermiyor ama zaman zaman yakalıyoruz. Kendi başına atıp tuttuğu kürsülerde değilse bile sorulara muhatap olduğu televizyon programlarında asıl niyetini ifşa ediyor.
“Ankara'da, İstanbul'da bombaları patlatanlar bunlar değil miydi?”
Bay Kemal televizyon programlarında asıl niyetini anlatıyor. Diyor ki, “YPG Türkiye’ye saldırmaz. Madem öyle, biz tepelerine binene kadar Afrin'den Gaziantep'e, Hatay'a düşen bombalar, roketler, sıkılan kurşunlar kimden geliyordu? Bunları YPG atmıyor muydu? Hala Tel Rifat'tan, Münbiç'ten, Fırat'ın doğusundaki yerlerden fırsat buldukça ülkemize kurşun sıkan YPG değil mi? Çukur eylemleriyle şehirlerimizin altını üstüne getirenler bunlar değil mi? Ankara'da, İstanbul'da bombaları patlatanlar bunlar değil miydi? Gaziantep'te Karşıyaka Polis Merkezi'nin önünde bombalı araç saldırısında 12 vatandaşımızı şehit edenler bunlar değil miydi?
“Kılıçdaroğlu ne için YPG'nin avukatlığına soyunuyor?”
YPG ile PKK’nın farkı yok. Hadi Amerikalılar işlerine geldiği için ısrarla bunları ayrıştırmaya çalışıyor, Kılıçdaroğlu'na ne oluyor da aynı teraneleri tekrarlıyor? Hadi onlar çıkarları olduğu için bunu yapıyor, Kılıçdaroğlu ne için YPG'nin avukatlığına soyunuyor? Biz diyoruz ki 31 Mart beka seçimidir ve ona gereken dersi sandıkta bir Osmanlı tokadıyla verelim çünkü ülkemiz bu kafanın eline düşerse vay halimize. Terör örgütleri başımıza çıkar, teröristler sadece belediyelere değil, her yere sızar. İnşallah 31 Mart'ta hem belediye başkanlarımızı seçecek hem de teröristleri baş tacı eden bu kafaya iyi bir ders vereceğiz.
“Artık gizleyecek hiçbir yerleri kalmadı”
Sadece Türkiye'deki değil, tüm dünyadaki teröristlere de güçlü bir mesaj iletilmesi gerekiyor. Ankara Büyükşehir Belediye Başkan adayı, 600 bin dolar bir müvekkilini güya dolandırıyor. Adam, dava açıyor. Sahte senet düzenlenmiş. Yargıda kazanıyor. Şimdi bunu Ankara'daki adayları inkar ediyor. Şu anda bütün belgeler ortaya döküldü. Artık gizleyecek hiçbir yerleri kalmadı.
CHP, "çöp, çukur, çamur" demek, CHP demek, yolsuzluk, yoksulluk, yasaklar demektir. Bunları ayaklarımızın altına almak için 31 Mart bizim için en büyük fırsattır.
Kaynak: TRT Haber / AA
16.5ºC
Ankara
