Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisince Beşyol Meydanı'nda düzenlenen mitinge katılarak, vatandaşlara hitap etti.
Van'ın tüm ilçelerini tek tek sayarak selamlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Van ile aramıza kimseyi sokmadık, sokmayız. Bizim aramızdaki kalpten kalbe giden yolu ancak yüreği bu şehir ve bu ülke için çarpanlar görür." dedi.
Birilerinin yıllarca milletin içine nifak sokmaya çalıştığını vurgulayan Erdoğan, "Milleti, kimi zaman sağcı-solcu, kimi zaman Alevi-Sünni, kimi zaman Türk-Kürt diyerek bölmeye, parçalamaya, birbiriyle kavga ettirmeye çalıştılar. Bu uğurda nice gençler toprağa düştü, nicelerinin hayatı karardı. Peki sonuçta ne oldu? Sonuçta gördük ki bunların hepsi de ülkemizin üstünde hesapları olanların oyunlarından ibarettir. Van, deprem yıkıntıları altında inlerken bile bunlar kendi senaryolarını sahneleme peşindeydi." ifadelerini kullandı.
“Depremin olduğu gece Erciş'e geldim, Van'a geldim”
Deprem sonrası bütün imkanları kullanarak Van'ı ayağa kaldırırken yapılan işleri engelleme gayreti içinde olanlar da bulunduğunu dile getiren Erdoğan, "Depremin olduğu gece Erciş'e geldim, Van'a geldim. Bu terör örgütünün arkasında oldukları neredeydi? Onların böyle bir derdi var mıydı? Ama biz dertliydik, az önce size 'Aşk Hikayesi'ni dinlettim, biz size aşıktık. Onun için bakanlarımla birlikte buraya geldik, bütün gayretimizle birlikte, Van'ı kendi haline bırakamazdık." diye konuştu.
Erdoğan, "Bundan 3-4 yıl önce yine benzer işlere kalkıştılar. Mahallelerimizi birbirinden ayırmak için çukurlar kazdılar. Bitişik nizam evleri içinden tünellerle birbirine bağladılar, tüneller açtılar. İnsanlarımızın evlerine, mahremine girdiler. 'Masum insanların kanı aksın da üstlerinden propaganda yapalım' diye kundaktaki çocuktan yaşlılara kadar herkesi kullandılar. Herkesi istismar ettiler." dedi.
"Hala aynı alçaklıkları yapma peşindeler"
Van'ın benzer vahşetleri geçmişte de yaşadığını kaydeden Erdoğan, teröristlerin 1995'te Gürpınar'da mezra basıp 7'si kadın ve çocuk 12 kişiyi hunharca öldürdüğünü, 1996'da Tatvan'da yol kesip 2 masum vatandaşı katlettiklerini, 1998'de lise öğrencilerini taşıyan servis aracına bombalı saldırı düzenlediklerini söyledi.
Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Tıpkı diğer şehirlerimizde olduğu gibi Van'da da anaları ağlatan, çocukları yetim, öksüz bırakan bunlar oldu. Hala aynı alçaklıkları yapma peşindeler. Şayet bu teröristleri inlerinde kıstırıp yok etmiş olmazsak her gün Van'da ve diğer şehirlerimizde, masum insanlarımızın kanını dökecekler. Sınır ötesinde bunları adım adım takip edip kıpırdayamaz hale getirmezsek yaşattıkları acılarla baharlarımızı kışa çevirecekler.
Niye Cudi'ye, Gabar'a, Tendürek'e girdik? Niye Kandil'e girdik? Halkımı rahatsız etmesinler diye, sizleri rahatsız etmesinler diye. 13-16 yaşındaki kızlarımızı Kandil'e kaçıranlar bunlar değil mi? Diyarbakır Belediyesi önünde haftalarca ağlayan analar, benim Kürt annelerim değil mi? Başbakanlığım döneminde beni ziyaret ederek, dertlerini anlattılar. Biz de bunları adım adım takip ettik ve o günler geride kaldı.
Ülkemizdeki tüm kesimler gibi Kürt kardeşlerimizin hem geri kalmışlık hem hak ve özgürlükler noktasındaki sorunlarını çözmek için çok çalıştık. Öyle ki daha önce hiç kimsenin adını bile anmaya cesaret edemediği reformları, her türlü riski göze alarak kısa süre içerisinde hayata geçirdik."
"CHP zihniyetinin kangrene çevirdiği pek çok meseleyi hal yoluna koyduklarını" aktaran Erdoğan, eksiklikleri de gelecek dönemde gidereceklerini, Van'ı daha büyük yatırımlarla buluşturacaklarını, üretimi, turizmi, istihdamı geliştirecek adımları atacaklarını dile getirdi.
“Ülkemiz demokrasisini yasaklardan, baskılardan, zulümlerden kurtardık”
Erdoğan, "Ülkemiz demokrasisini yasaklardan, baskılardan, zulümlerden kurtardık. Bugün Türkiye'de kim derse ki hak ve özgürlükler kısıtlanıyor... Kardeşlerim bunlar doğru değil. Kendi dillerinde propagandalarını yapıyorlar mı? Bütün bunlarla beraber cezaevlerinde, anneleri evlatlarıyla kendi dillerinde konuşuyor mu? Hak ve özgürlüklerin kullanımı hususunda dünyanın her yerinde olduğu gibi burada da zaman zaman aksaklıklar olabilir. Türkiye, bir hukuk devletidir ve herkes için hak arama yolları sonuna kadar açıktır. Buna rağmen hakkını hukukunu elde etmekte zorlanan varsa valim buradadır, ben buradayım." diye konuştu.
"Yalanlar, iftiralar, karalama kampanyaları sizleri yanıltmasın"
Türkiye'nin, artık hiç kimsenin bu konuları istismar etmeyeceği bir olgunluk seviyesine geldiğinin altını çizen Erdoğan, haberleşme ve medya imkanlarının geliştiği bir ortamda hiçbir şeyin gizli kalmasının mümkün olmadığını belirtti.
"Yalanlar, iftiralar, karalama kampanyaları sizleri yanıltmasın." diyen Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"İstismarcılar hep olmuştur, bundan sonra da olacaktır. Siz, gözünüzün gördüğüne, bizzat yaşadıklarınıza bakın. İşte burada Van'dan ilan ediyorum: Bir daha hiçbir güç Türkiye'yi yeniden terör örgütlerinin cirit attığı bir ülke haline getiremeyecektir. Bir daha hiçbir güç, Türkiye'yi devletinin vatandaşlarını tehdit olarak gördüğü bir ülke haline getiremeyecektir. Bir daha hiçbir güç, Türkiye'yi ekonomide, altyapıda, yatırımlarda geldiği seviyesinin gerisine götüremeyecektir.
Bir daha hiçbir güç, Türkiye'yi gencecik fidanların her gün toprağa düştüğü, anaların ağladığı, yüreklere ateş üstüne ateş düştüğü bir ülke haline getiremeyecektir. Bir daha hiçbir güç, Türkiye'yi herkesin birbirine şüpheyle, kem gözle, husumetle baktığı, birbirinden şüphe ettiği bir ülke haline dönüştüremeyecektir. Bundan sonra Türkiye sadece birliği, beraberliği, kardeşliği konuşacak. Biz birbirimizi bundan sonra ne Türk ne Kürt ne Alevi ne Sünni olduğumuz için değil birbirimizi sadece Allah için seveceğiz."
"Sadece yıkmayı vaat ediyorlar, yapmayı değil"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bundan sonra Türkiye'de sadece 81 ilin birlikte ülkemizi 2023 hedeflerine nasıl ulaştıracağı tartışılacak. Yatırımlar, istihdam tartışılacak. Bundan sonra Türkiye'de bölgesinin ve dünyanın yükselen yıldızı bir ülkenin vatandaşı olmanın huzur ve sevinci konuşulacak. Van'da yükselen bu umut ışığı, dalga dalga tüm şehirlerimizi, ülkemizi, gözlerini ve kalplerini bize yöneltmiş coğrafyamızın tamamını aydınlatacak." dedi.
Bunun için 31 Mart seçimlerinin çok önemli olduğunu vurgulayan Erdoğan, "31 Mart'ta sadece belediye başkanlarımızı seçmekle kalmayacak, aynı zamanda evlatlarımıza nasıl bir ülke bırakacağımızın da kararını vereceğiz." ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan şunları kaydetti:
"Ülkemizin kalkınmasına vurduğu darbelerle milletimize çektirdiği eziyetlerle bilinen bu zihniyetlerin ittifakıyla böyle bir geleceğe ulaşamayız. Türkiye'nin bugüne kadar yaşadığı sıkıntılara yol açanlar, 31 Mart'ta karşımıza çıkan ittifakı kuranlardır. Bunların kim olduğunu biliyorsunuz. CHP, HDP, sözde İYİ parti, adı Saadet ama kendisinin saadetle alakası olmayan parti. Bitmiş, tükenmiş bunlar.
Bu öyle bir ittifak ki perde arkasında liste pazarlığı yapanlar, milletin karşısında bir araya gelemiyorlar. Öyle bir ittifak ki Van'da başka İstanbul'da başka Diyarbakır'da başka Ankara'da başka konuşuyor, başka davranıyor, başka hareket ediyorlar. Bu öyle bir ittifak ki tıpkı bukalemun gibi doğuda başka batıda başka kılığa giriyorlar.
Bu öyle bir ittifak ki Kandil'den Pensilvanya'ya kadar herkesin desteğini alıyor ama bunu bir tek, partilerin başındakiler kabul etmiyor. Bu öyle bir ittifak ki ülkenin ve milletin geleceği için geliştirdikleri tek bir projeleri, söyledikleri tek bir sözleri yok. Sadece yıkmayı vaat ediyorlar, yapmayı değil. Halbuki bu ülkeye yıkım ekibi değil, inşa ekibi lazım."
“Biz yıkmaya değil, inşa etmeye talibiz”
Milli şair Mehmet Akif Ersoy'un "Yıkmak insanlara yapmak gibi kıymet mi verir / Onu en çolpa herifler de emin ol becerir / Sade sen gösteriver işte budur kubbe diye / İki ırgatla iner şimdi Süleymaniye / Ama gel kaldıralım dendi mi heyhat o zaman / Bir Süleyman daha lazım yeniden bir de Sinan" dizelerini okuyan Erdoğan, meselenin bu olduğunu söyledi.
"Biz yıkmaya değil, inşa etmeye talibiz" diyen Erdoğan, İstanbul'da Mimar Sinan Cami, Büyük Çamlıca Cami, Ankara'da Melike Hatun Camisi'ni inşa ettiklerini hatırlattı.
“İradenize ve sandıklara sahip çıkmanızı istiyoruz”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Biz, inşa ve ihya için varız. Aramızdaki fark bu. 17 yıldır ülkemizi, eserlerle hizmetlerle nasıl donatmışsak, bundan sonra da aynı şekilde, ülkemizi dünyanın en büyük 10 ekonomisinden bir tanesi yapmak için sizlerden destek bekliyoruz. Şehirlerimizi, tümüyle birlikte ülkemizi şaha kaldırmak için iradenize ve sandıklara sahip çıkmanızı istiyoruz." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, alandaki kalabalığa, "Van, 31 Mart'ta şehrine ve ülkene sahip çıkmaya hazır mısın? Van, 31 Mart'ta senin iradeni pazarlık masasına sürenlere derslerini vermeye hazır mısın? Van, 31 Mart'ta istiklaline ve istikbaline sahip çıkmaya hazır mısın? Van, 31 Mart'ta demokraside ve kalkınmada yeni bir dönemin kapılarını aralamaya hazır mısın?" diye seslendi.
Alandaki kalabalığın "evet" cevabını vermesi üzerine Erdoğan, "Rabbim hepinizden razı olsun." temennisinde bulundu.
“Eşek ölür kalır semeri, insan ölür kalır eseri”
Alandaki kadınlardan, 31 Mart'ta kaleyi içeriden fethetmelerini isteyen Erdoğan, "Buna var mıyız? Hazır mısınız?" diye sordu. 31 Mart gecesini çok yakından takip edeceğini belirten Erdoğan, "Vanlıyam, men şanlıyam/ Özüm sözüm hep birdir/ Men bu yurda bağlıyam." dizelerini hatırlattı.
Erdoğan, Van'ı sadece aşkla sevmekle kalkmadıklarını aynı zamanda eşi benzeri görülmemiş yatırımlarla ve hizmetlerle donattıklarını vurguladı.
Birilerinin "laf ola beri gele" konuştuğunu aktaran Erdoğan, kendisinin sadece konuşmayacağını, "Eşek ölür kalır semeri, insan ölür kalır eseri." diyerek, Van'a yapılan yatırımları videodan delilleriyle göstereceğini ifade etti.
“Hayal konuşmuyorum, gerçekleri konuşuyorum”
Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, "17 yıldır yönetiyorsunuz, 17 yıldır ne yaptınız?" sözleriyle başlayan ve Van'daki tüm yatırımları anlatan videoyu, alana kurulan dev ekrandan vatandaşlara izleterek, "Bu Bay Kemal akşam yalan, sabah yalan. Ben sadece size Van'da yapılanların bir kısmını gösterdim, Türkiye değil. Hayal konuşmuyorum, gerçekleri konuşuyorum. Bizim Van'a 17 yılda yaptıklarımızın tutarı ne biliyor musunuz? Bay Kemal, bak resmi rakam veriyorum sana, sen zaten yalanlarınla tescillisin. 27 katrilyon Van'a yatırım yaptık." diye konuştu.
"Bu devletin, kimsesizlerin kimsesi olduğunu gösterdik"
Eğitim, sağlık, adalet, emniyet, ulaşım, enerji ve tarım alanında yatırımlar yaptıklarını anlatan Erdoğan, şöyle devam etti:
"Evlatlarımız en iyi eğitimleri alabilsinler diye şehrimizi okullarımızla donattık. Gençlerimiz hayata en iyi şekilde hazırlanabilsinler diye şehrimize üniversitenin geliştirilmesinden gençlik merkezlerine, spor alanlarına kadar her türlü yatırımı yaptık. Millet bahçelerimizle ilçelerimizde her yaştan insanımızın huzur içinde vakit geçirebileceği mekanlar oluşturduk, oluşturuyoruz. Şehrimizdeki tüm gariplere sahip çıkarak, bu devletin kimsesizlerin kimsesi olduğunu gösterdik."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin en önemli ilerleme gösterdiği alanların başında gelen sağlıkta da Van'da çok iyi bir noktaya gelindiğine işaret ederek, "Geçmişte hastane kapılarında perişan olan Vanlılar, bugün binası, doktoru, cihazı, ambulansıyla Avrupa ülkelerinden daha ileri standartlarda sağlık hizmeti alıyor. Amerika'nın teşebbüs edip başaramadığı sağlık reformunu biz 15 yıldır bilfiil uyguluyoruz ve sürekli geliştiriyoruz." ifadesini kullandı.
Toplu konutta da Van'a çok ciddi yatırımlar yaptıklarını aktaran Erdoğan, Van depreminin ardından seferberlik ilan edip kentin önemli bir bölümünü yeniden inşa ettiklerini anımsattı.
Erdoğan, sadece konut değil, okul, cami, ticaret merkezine kadar tüm altyapısıyla sıfırdan şehirler kurduklarını belirterek, "25 bin konut, bunları biz yaptık. Bu ne demek biliyor musunuz? Van şartlarında 150 bin nüfuslu yepyeni bir şehir demektir. Bunu buraya biz kurduk. Bu, arkasında bölücü örgütün oldukları, burada belediye yönetmediler mi, ne yaptılar?" diye sordu.
Van'da su bile olmadığını, kente suyu kendilerinin getirdiğini vurgulayan Erdoğan, su getirme görevinin de devletin değil, büyükşehirlerin işi olduğunun altını çizdi.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı döneminde belediyeyi CHP'den devraldıklarında İstanbul'un suyunun olmadığını kaydeden Erdoğan, "140 kilometreden Istranca dağlarını delerek, İstanbul'a suyu getirdik. 180 kilometre Melen'den Anadolu yakasında suyu getirdik. Şimdi 2040 yılına kadar İstanbul'un su sorunu yok. Bunu hallettik. Elhamdülillah Van'da da bu noktaya geldik." dedi.
"Van'ın ulaşılamayan hiçbir yerini bırakmadık"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Van'ın coğrafyası çok zorlu bir şehir olduğunu, Bahçesaray ilçesine yılın önemli bir bölümünde ulaşılamadığını, oysa şimdi ilçeye iki yol yapıldığını anlattı.
Diğer ilçelerde de benzer ulaşım sıkıntıları olduğunu dile getiren Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bitirip hizmete aldığımız ve halen inşaatı devam eden yeni yapacağımız yollarla Van'ın ulaşılamayan hiçbir yerini bırakmadık, bırakmıyoruz. Tabii bu yol inşaatlarının bir kısmının uzun sürmesinin sebebi terör, terör örgütü. Bunlar hain, bunlar vatan haini, millet düşmanı. Pek çok yerde şantiyeleri basıp, araçları yakan, işçileri öldüren, müteahhitleri tehdit eden terör örgütü, sizleri bu hizmetlerden mahrum etmek için çok uğraştı ama bize sadece zaman kaybettirdiler. Sizlere hizmet getirme, yatırımlarımızı tamamlama azmimizi kıramadılar, kıramayacaklar."
Erdoğan, kentteki havalimanının yenilenmesinden hizmete alınan feribotlara, restorasyonlardan açılmasına destek verdikleri tesislere kadar, her alanda Van'ın turizm potansiyelini geliştirecek adımları attıklarını bildirdi.
"Her bir hayvan için 100 lira destekleme ödemesi"
İnşa edilen barajlarla çiftçiler ve hayvan yetiştiricilerini desteklediklerini, Van'ın topraklarındaki bereketi artırdıklarını ifade eden Erdoğan, şunları kaydetti:
"Şimdi buradan sizlere ve tüm küçükbaş hayvan yetiştiricilerimize bir müjde vermek istiyorum. Ülkemizde küçükbaş hayvan yetiştiriciliğini teşvik etmek için 'Herkese yeni bir küçükbaş projesi' adıyla yeni bir destek programını hayata geçiriyoruz. Halen küçükbaş damızlıklar için hayvan başına 25 lira destek ödemesi yapılıyor. Buna ilave olarak, önümüzdeki yıldan itibaren dişi kuzu ve oğlaklardan damızlık olarak sürüye katılan her bir hayvan için 100 lira destekleme ödemesi yapmaya başlayacağız.
Yürüttüğümüz çalışmalarla 32 milyonu bile bulmayan küçükbaş hayvan varlığımızı bugün, 46 milyonun üzerine çıkardık. Hedefimiz bu projeyle küçükbaş hayvan varlığımızı 84 milyona yükseltmektir. Bir başka ifadeyle ülkemizde kişi başına da en az bir küçükbaş hayvan yetiştirilmesini hedefliyoruz. Bu olur mu? Yeni teşvik programının üreticilerimize ve ülkemize şimdiden hayırlı olmasını diliyorum."
"Van'ı yeniden ayağa kaldıracağız"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Van'ın tekstilde yıldızı yükselen bir şehir olduğunu söyledi. Önümüzdeki dönem burada üretilecek tekstil ürünlerinin tüm dünyaya ihraç edileceğini bildiren Erdoğan, "Erciş'teki tekstil organize sanayi bölgesinin enerji ve yol sorununu 13 milyon liralık bir kaynak aktararak çözüyoruz." diye konuştu.
Gelecek dönemde Van'ı çok daha büyük hizmetlerle donatacaklarını belirten Erdoğan, şöyle devam etti:
"Bunun için 31 Mart, anneler çok önemli. Sizler bize destek vereceksiniz, biz de tüm gücümüzle, tüm imkanlarımızla Van'a hizmet edeceğiz. Şimdi bu kardeşiniz dört buçuk yıl Türkiye Cumhuriyeti'nin başında mı? Cumhurbaşkanı mı? Peki bir şey daha soracağım. Tabii burada özellikle büyükşehir belediye başkanımızın AK Parti'li olması, ilçelerdeki belediye başkanlarımızın AK Parti'li olması Van'a ayrı bir güç katacak. Niye? Cumhurbaşkanı olarak şahsım, büyükşehir olarak büyükşehir belediye başkanı ve ilçe belediye başkanları üçlü olarak, üç ayak el ele vereceğiz ve Van'ı yeniden ayağa kaldıracağız."
Vanlılara "Şimdi öyle bir ses verin ki sedası 31 Mart'ta sandıklardan gelsin." sözleriyle seslenen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi:
"Hazır mıyız? Van 31 Mart'ta tercihini hizmet siyasetinden yana kullanıyor musun? Van 31 Mart'ta tercihini gönül belediyeciliğinden yana kullanıyor musun? Van 31 Mart'ta iradeni istismar edenlere değil, sana hizmet edenlere destek veriyor musun? Van 31 Mart'ta mutlaka sandığa gidip oyunuzu kullanıyor musunuz? 31 Mart'ta şehrimizin önünde hep birlikte yepyeni bir dönem açıyor musun?"
Van'ın sadece Van'da yaşayanlardan ibaret olmadığının altını çizen Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Van'ın dışında ahbabı yaren var mı? Akrabalar var mı? Bak hanım kardeşim telefonu hemen gösteriyor. Buradan telefon açacağız. 'Vanlı isen burayı ihmal etme' diyeceğiz. 'Sandığa muhakkak git' diyeceğiz ve 'Cumhur İttifakı'na ve AK Parti'ye oyu ver' diyeceğiz. İstanbul'da Binali Yıldırım kardeşimize. Van'da çok emeği var. Bu yollarda çok emeği var. Dolayısıyla 'Binali Yıldırım kardeşimize desteği verin' diyeceğiz. 'Ankara'da yine bu bölgelerde çok emeği olan terör örgütüne karşı çok büyük mücadele veren Mehmet Özhaseki kardeşimize gereken desteği verin' dememiz lazım. Bunlar çok önemli."
"Bu sefer Van'dan güzel haberler alacağımıza inanıyorum"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu sefer Van'dan büyükşehriyle ve tüm ilçeleriyle güzel haberler alacaklarına inandığını vurguladı. Seçim gecesi gözünün Van'da olacağını dile getiren Erdoğan, şunları kaydetti:
"Şimdi bazıları pankartlar falan açıyor. 'Ne olur bize çaya gel.' Tabii buradan Adıyaman'a gideceğim. Ama bir sürpriz yapacağım. Sürpriz ne yapacağım biliyor musunuz? Ben Rizeliyim ya. Biz biliyorsunuz çevreciyiz. Öyle naylon poşetler yok. Biz kenevirden torba hazırladık. Anacığım da öyle hazırlardı. Fileyi ondan yapardı. Şimdi size kenevir torbaları içerisinde 200 gram çay ikram edeceğim. Ve bu çayları demleyeceksiniz. Tüm ailece birlikte içecek, bu garibe bu fakire de duayı unutmayacaksınız."
Kaynak: AA