Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu Almanya ziyareti dönüşünde uçakta gazetecilerin sorularını cevapladı.
Çavuşoğlu'nun açıklamalarından öne çıkan başlıklar şöyle;
Solingen katliamında hayatını kaybeden aynı aileden 5 Türk törenlerle anıldı
- Başbakan Angela Merkel ile görüştük, kendisine de söylediğim gibi göçmenlere, Türklere bakışı ve sergilediği tutum bakımından örnek olması gereken bir politikacı. Esasen en çok Türkiye kökenli göçmenin yaşadığı bu eyalet. Kendisini de Türkiye'ye davet ettik. Daha sonra ailenin yanına gittik. Aile ile çok yakın bir bağı var. Daha önce köye de gitmiş, Amasra'ya. Hatta orada bir yol yapılmasına vesile olmuş. Verdiği cevap da gayet isabetli oldu. Sonra Merkel geldi içeriye. Aileyle birlikte sohbet ettik. İçeride tabi salondaki gibi çok heyecanlı değildi. Merkel'e de epeyce mesajlar verdi. Töreni zaten izlediniz. Ailenin evine gittiğimiz zaman sayın Cumhurbaşkanı ile görüştürdük. Aile de çok mutlu oldu.
"Merkel, cumhurbaşkanınızı seçimden sonra bekliyoruz dedi"
- Başbakan Merkel'e önce Cumhurbaşkanımızın, Başbakanımızın selamını ilettim. Başbakanımızla görüşmeniz çok verimli geçmiş. Cumhurbaşkanımızla telefonla görüştünüz dedim. Cumhurbaşkanınızı seçimden sonra bekliyoruz dedi. Daha önce Steinmeier'le hem de Merkel ile görüşmesinde bu ziyaret konuşuldu. O zaman seçim de yoktu. Şimdi ise selamını iletince Merkel, 'seçimden sonra ziyaretini bekliyoruz' dedi.
- Resmi davet Cumhurbaşkanından gelebilir o ayrı birşey ama Merkel'in de Başbakan olarak bekliyoruz demesi doğal birşey. İcranın başı Şansölye'dir Almanya'da. Davetin yapılması başka birşey, ziyaretin gerçekleşmesi başka birşey. Bunlar doğal şeylerdir. Merkel de sık sık Türkiye'ye geliyor. Bizim için de doğal birşey. Övünülecek birşey değil. Onu oraya buraya çekmenin bir anlamı yok. Aramızda geçen bir diyalog bu. Ben de verdikleri destek nedeniyle teşekkür ettim.
- Dışişleri Bakanı ile bir ikili ilişkileri konuştuk. Hemen hemen birçok boyutunu konuştuk. Normalleşme sürecini hızlandırma konusunda teyitleştik. Spesifik bazı konuları, terörle mücadeleyi konuştuk. İadeler, PKK, FETÖ ile ilgili verdiğimiz listeyi konuştuk. 5 tane Alman vatandaşı var Türkiye'de. Bazıları çıkmış hapisten, çıkış yasağı varmış. Ben de kendisine dedim ki yargı sürecinde halloluyor zaten birçok iş.
"Almanya nükleer anlaşmanın devam etmesini istiyor"
- FETÖ ve PKK ile mücadele, diğer taraftan İran konusunu konuştuk. Almanya nükleer anlaşmanın devam etmesini istiyor. Biz de takdirle karşılıyoruz. Biz de aynı şeyi düşünüyoruz dedik. Suriye, biz de küçük grubun içindeyiz. Türkiye girmek isterse katılabilir, öbür tarafta da kalabilir dedi. Biz de Astana, Soçi'de varız dedik. Çekirdek grup toplantısı bizim için çok da doğru olmaz. Cenevre ve Astana'ya ağırlık verdik. Savunma sanayini konuştuk.
- Bazı silah sistemlerinde daha önce vardı, onay aşamasında bazıları. Bazılarında şirketler pazarlık yapıyor, daha anlaşma sağlanamamış. Onay çıkanlar var, onay bekleyenler var. Motor işini daha sonraya bırakmıştık. Ortak üretime geçme vardı. Bunlar hepsi aşama aşama hiçbir problem kalmaz.
Almanya'da HDP'ye miting izni
- Her ne kadar son dakika adamları konuşturmasanız da adamlar mitingini yaptı. Orada bir toplantı oldu, toplantı oldu ama HDP'li siyasetçilere konuşma izni vermemişler. Tabi o arada PKK paçavralarını sallandırdılar. Ona da izin vermemeleri gerekirdi. Son bir sene içinde PKK'ya yönelik gerçekten katı tutum izlemeye başladılar. Sigmar'ın da bir önceki içişleri bakanının da önemli rolü var. Eyalet Başbakanı da kesinlikle biz PKK ile Kürtleri iyi ayırt ediyoruz dedi. Biz de tam bunu istiyoruz dedik.
"Başarıyla uygulanırsa diğer bölgelerde de aynı yöntem kullanılacak"
- Rex Tillerson'la Ankara'da buluştuktan sonra 3 çalışma grubu kurduk. S400 dahil, diğer taraftan Suriye ve PKK ile mücadele. Bu komisyonların toplantıları yapıldı. Suriye ile ilgili komisyon 3. Kez toplandı. Esasen daha önceki toplantılarda bir kere de müsteşarımız muhatabıyla DC'de biraraya gelmişti. Bu toplantılarda bir yol haritası konusunda ön mutabakat sağlandı ama son onay bakanlara bırakıldı. Tillerson görevden ayrılmasaydı, biz onaylayıp geçecektik. Burada somut olaylar var ve somut bir takvime bağlı. Somut adım YPG buradan çıkarılacak. YPG'nin yerine yönetimde ve güvenlik kuvvetlerinde kimler yer alacak bunu da Türkiye ve ABD birlikte kararlaştıracaklar. Yarısını sen yarısını ben belirleyeyim diyebilir. Hazırlık toplantısı ve uygulama safhası var. Uygulama safhası öyle aylar filan değil.
- Burada YPG'nin Münbiç'ten çekilmesine de nezaret edeceğiz, denetleyeceğiz. YPG çekildikten sonra güvenlik ile ilgili tedbirleri biz alacağız, boşluk oluşmasın ve başka terör örgütleri girmesin diye. Burada kriter, buranının demografik yapısı. Münbiç modelini başarıyla uyguladıktan sonra Suriye'nin kuzeyinin istikrara kavuşturulmasından sonra bu adımların atılması. Münbiç modeli. Daha sonrası için bir model olacak. Başka şehre gideceğiz Rakka. Aynı şekilde Kobani. Nüfusu ağırlıklı Kürt ise yönetim de Kürtler'den olması doğal. PKK, Kürtleri de sürgüne gönderdi. O Kürtlerin geri dönmesi lazım.
Benim şimdi ABD'ye sen buradan çekileceksin deme hakkım yok, benim toprağım değil.
"Pompeo, Münbiç konusundaki anlaşmaya sadık olduklarını söyledi"
- Küçük bir iki güncelleme ancak olmuştur. Kaldığımız yerden devam ediyoruz. Zaten NATO toplantısı marjında Brüksel'de Pompeo ile buluştuğumuzda birinci cümlesi bu anlaşmaya sadığız, bir an önce sen de gel uygulamaya geçelim. Münbiç'teki bu adım Türkiye ile ABD arasındaki gerginliği bir nebze olsun azaltacak ve bundan sonra atılacak bazı adımların temelini oluşturacak. Bu adım bence önemli gelecek adımlar için de.
- ABD, YPG ile ne kadar iş tutar ne kadar tutmaz. Benim edindiğim izlenim, Kandil ve PKK bağlantılı olanları buradan çıkarmak istiyor. YPG ile Kandil arasında bağı koparmak istiyor. YPG ayrılacak nereye gidecek. Çöllere mi gidecek. Ne kadarına silah bıraktırıp normal hayata döndürecekler, bunların detayı önemli. İstihbarat-asker bunların detayını görüşüyorlar. Daha önce bir heyet geldi bizimkilerle görüştüler. Genelkurmay başkanlarımız biraraya geldiler. Uygulama safhasını gözetecekler.
Teknik hazırlık çalışmalarını askerimiz, istihbaratımız zaten görüşüyorlar. Anlaştıktan sonra hızlı bir şekilde yapılacak.
"4 Haziran'da somut ve takvimlendirilmiş bir yol haritası açıklanacak"
- 4 Haziran'da takvim çıkma ihtimali var. Takvime bağlı, somut adımlar içeren yol haritası. Ortak bir açıklama yapacağız o gün. Biz hiçbir zaman Münbiç'te ABD askeri olmasın demedik. YPG çıksın dedik. Siz bize YPG'nin çıkacağı sözünü verdiniz. Bu sözün gereği neler yapabileceğimizi konuşmaya geldik dedi.
Ankara'ya çağırılan büyükelçi Kudüs'e dönecek mi?
- Tabi döner. İstişarelerimizi yapıyoruz biz zaten büyükelçiyi çekmeyiz. Benim ziyaretimde büyükelçinin orada olması önemli. Bir an önce gidip de hazırlıkları yapması önemli. Zaten sayın Cumhurbaşkanımız yarın kabul edecekler.
Kuzey Irak kürt seçmeni etkiler mi?
- Biz tezimizde haklı çıktık. Gerçekleri söyledik. Erbil'e de kamuoyuna da aynı şeyleri söyledik. Bir hataydı. Bundan Kürtler zararlı çıktı. Barzani, bir tek Türkiye'ye güveniyoruz dedi. O zaman ben de dedim ki sizin haklarınızı destekliyoruz. Meşru hakkınız varsa biz bunun için arabuluculuk yaparız. Ama referanduma karşıyız dedim. Tercüman kaldı bir tek dedim ki Mesut Bey, siz bu referandumu niye yapıyorsunuz haklarınızı mı alamadınız? Dedim. Dönüyor dönüyor Saddam şunu yaptı, Maliki sözlerini tutmadı. Dedim ki amacınız masada referandumu yapayım ondan sonra masaya oturayım derseniz, siz masaya oturamayacaksınız. Bunu bilin. İkincisi daha fazla hak elde edeceğim diyorsanız, şu anda tartışmalı bölgeler dahil, Kerkük'te de facto kullandığınız petrol kuyuları hepsini kaybedeceksiniz. Üçüncüsü siz Kürtleri böleceksiniz. Sizin üzerinize Haşdi Şabi de gelecek. PKK şehirlere gelmeye başlayacak.
- Şimdi onlar Bağdat ile bazı konularda mutabakat sağlamaya başladılar. Bağdat hava sahasını açınca biz de Süleymaniye'yi açmaya başladık. İlk başta doğu güneydoğuda Barzani'nin akrabaları da var, biraz olumsuz hava esti ama sonra gördüler ki bizim Kuzey Irak'taki Kürtlerle bir problemimiz yok. Artık hatalarından da ders aldılar. İleride Bağdat'la ilgili adımlar görüşülür, konuşulur. Bizim için mesele çifte gümdük olması, şimdi onu kaldırdılar.
- Bağdat, gümrükte ve havaalanında otoriteyi ele aldı. Üçüncü kapı açılacak Bağdat'la istişare ediliyor. PKK ile iç içe olanları ayrı tutuyoruz. Kürtlerle bir problemimiz yok.
"F-35'le ilgili endişem yok"
- Benim şahsen bir endişem yok. Çünkü bu paraları ödenmiş, kapsamlı bir anlaşma. İçinde parça üretimi de var. bugüne kadar taksitlerimizi ödemişiz. Bu anlaşma S400 veya başka bir konuya bağlı değil. Benim canım sıkıldı, oynamıyorum diyeceği bir anlaşma da değil. Hukuki yükümlülükleri de var. Kongreden söylemler geliyor kısıtlamaya yönelik. Şu ana kadar hükümet kanadından böyle bir baskı yok. Vermiyoruz diye. O nedenle ben bir endişe görmüyorum. En kötü senaryoyu düşünelim. O zaman hukuki bir süreç olur. Hava savunma sisteminde müttefiklerinden alamayınca çaresiz kalmadıysa burada da çaresiz kalmaz. Biz NATO üyesiyiz, önemli bir üyesiyiz. Tüm bu alımlarımızı da müttefiklerimizden yapmak isteriz. Müttefiklerimiz de keyfi engeller çıkarmamalı. Savsaklamamalı. ihtiyacım varsa bir yerden karşılayamazsam mutkala acil ihtiyacımı bir yerden karşılarım. Ben bir engel, problem çıkacağını düşünmüyorum.
- Kararı yönetim verir. Kongrenin bazı aldığı yaptırım kararlarında, büyük bir bölümünde yönetime bir yetki payı bırakıyor. En son Rusya'ya yaptırımda bırakmadı. Son kararı yönetim veriyor.
- Varsayımlar üzerine konuşmak doğru olmaz. Masaya ben onu koydum, o onu koydu. Sizin söylediğiniz şeyler ancak ilişkiler kopma noktasına gelince konuşulacak konular. Türkiye'ye karşı çok hasmane düşmanca tutum olmadığı zaman en ufak anlaşmazlıkta ben de böyle yaparım diye masaya birşey konulmaz. Özellikle Münbiç modelini uygulamaya başlarsak, FETÖ iadesi de çok ciddi konu. Bu iki konuda adım atılabilir. YPG'ye verilen destek bunları yoluna koyabilirsek ilişkiler normalleşmeye başlar.
"Trump'ın, Cumhurbaşkanımıza son derece büyük bir saygısı var"
- Bence birbirini iyi tanıyan, birbirini nasıl söyleyelim. Trump'ın Türkiye'ye karşı büyük bir saygısı ve sevgisi var. Türkiye ile ilişkilerin bozulmasını istemiyor. Yer yer sesini yükselttiğini biliyoruz. Bu ilişkiler niye böyle diye. Sayın Cumhurbaşkanımıza son derece büyük bir saygısı var. Telefon konuşmalarında bu görülüyor. Trump'la tüm görüşmelerde ve telefon konuşmalarında vardım. Gerçekten Trump'ın Türkiye'ye karşı çok büyük bir sevgisi var. Cumhurbaşkanımıza da aynı şekilde var. Zaten bunu da siz fark ediyorsunuzdur. Cumhurbaşkanımız da var olan problemleri de Trump'a söylüyor.
"AB oyalamak isterse oyalar"
- Onların başında Timmermans ve Avramopulos var. 4 bakanlığımız çalışıyoruz. Başlıklara baktığımızda 7 tane kalmış. Biz aldık onayı gönderdik. Onlar titiz şekilde çalışıyorlar. Önce ekip gelecek uzmanlar, arkadaşlarımızla görüşecekler. Arkasından Timmermans gelecek. Ama ben artık sona doğru geldiğimizi düşünüyorum. AB oyalamak isterse oyalar. Örneğin Gürcistan tüm kriterleri yerine getirdi. Bir seneden fazla süre geçtikten sonra uyguladılar. Bak Gürcistan bile tüm kriterleri yerine getirdikten sonra vizesiz seyahati vermedi. Oyalamak isterse oyalar.
"Terörle mücadelemizi zafiyete düşürmememiz lazım"
- Biz eskiden beri terörle mücadele kanunlarımızda, Belçika gibi ülkeler daha da katılaştırırken, her gün terörle mücadele eden bir ülkeden radikal değişiklik yapmasını beklemek çok gerçekçi değil diye söyledik. Jagland da böyle bir grubun içine girmişti. Oraya havale edebilirsiniz dedik. Avrupa Konseyi ile işbirliğine önce sıcak baktı sonra vazgeçti. Tam böyle ortada kaldı. Terörle mücadelemizi zafiyete düşürmememiz lazım.
Kaynak: TRT Haber