Aksoy, Bakanlıkta basın mensuplarına yönelik bilgilendirme toplantısında soruları yanıtladı.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı'nın, Kıbrıs müzakerelerine ilişkin Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres'in ortaya koyduğu çerçeveye yönelik değerlendirmesinin sorulması üzerine Aksoy, şunları kaydetti:
"50 yıldır devam eden bir müzakere süreci var fakat artık kısır döngü haline geldi, ilerleme sağlanamıyor. Biz bu süreçte hep yapıcı olmaya, bir adım önde olmaya gayret ettik ancak maalesef bir sonuç alamadık, Rum tarafının malum zihniyet anlayışı nedeniyle."
Süreçte "ne olacağını değil, ne olmayacağını vurgulamak istediğini" belirten Aksoy, "Rum tarafında esaslı bir zihniyet değişikliği olmadığı sürece biz aynı oyunu oynamaya niyetli değiliz. Rumların zihniyetiyle bir federal çözüme ulaşılamaz. Artık yeni bir yol denenmesi gerektiğini düşünüyoruz." ifadesini kullandı.
Çavuşoğlu ve Pompeo Washinton’da görüşecek
Sözcü Aksoy, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo arasında ne zaman görüşme olacağına dair soru üzerine, “İki taraf da Sayın Bakanımızın Washington’ı ziyaretinin bir an önce gerçekleşmesi yönünde mutabık kaldılar. Kesin tarih net değil.” dedi.
Aksoy, Türkiye ile ABD arasındaki çalışma grupları hakkında ise bu çalışma gruplarından konsolosluk konularında olanının daha önce toplandığını belirterek, “Diğerinin de Türkiye’de toplanması için tarih saptamaya çalışıyoruz. Kısa sürede o da toplanabilir.” diye konuştu.
“Rum tarafı eşitlik temelinde bir ortaklık kurmayı kabul etmiyor”
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun 20-21 Nisan'da Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) ziyareti sırasında KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ve Başbakan Tufan Erhürman ile genel bir durum değerlendirmesi yaptığını kaydeden Aksoy, geçen yıl Crans-Montana'da yapılan görüşmelerin sonuçsuz kaldığını hatırlattı.
Aksoy, "Bunun temel sebebi gayet açık. Rum yönetimi Kıbrıslı Türklerle siyasi eşitlik temelinde bir ortaklık kurmayı kabul etmiyor. Siyasi gücü paylaşmak istemiyorlar. Rumlardaki bu zihniyet yapısı değişmediği sürece müzakerelerden bir sonuç alınmasını da çok zor görüyoruz." ifadelerini kullandı.
Aynı tartışmaları tekrarlayarak çözüm yönünde ilerleme sağlanacağını düşünmediklerini belirten Aksoy, "Ada'da her iki tarafın da siyasi olarak eşit olduğu gerçeği asla değişmeyecek. Sürdürülebilir her çözüm de ancak bu gerçeğin üzerine inşa edilebilir. Ada'da bulunacak çözüm, tabiatıyla Kıbrıs Türkünün refahı ve güvenliğini garanti altına alacak düzenlemeleri de mutlaka içerecek." diye konuştu.
Aksoy, Crans-Montana'dan bu yana görüşmeyen Cumhurbaşkanı Akıncı ile Rum lideri Nikos Anastasiadis'in 16 Nisan akşamı Birleşmiş Milletlerin (BM) ev sahipliğinde ara bölgede bir araya gelmesinin amacının müzakerelerin yeniden başlatılması olmadığının altını çizdi.
“Rumların zihniyetinin değişmesi ihtimalini son derece düşük”
Süreçteki son durumu değerlendiren Aksoy, "Biz önümüzdeki dönemde de Rumların zihniyetinin değişmesi ihtimalini son derece düşük görüyoruz. Dolayısıyla sadece Ada'daki mevcut gerçekleri temel alan bir çözümle başarıya ulaşma ihtimali olacağını düşünüyoruz." şeklinde konuştu.
NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg'in 16 Nisan'da gerçekleştirdiği Türkiye ziyaretinin, göreve geldikten sonra 7. ziyareti olduğuna dikkati çeken Aksoy, bu ziyaretin kendisinin Türkiye ile ilişkilere ne kadar önem verdiğini açıkça ortaya koyduğunu söyledi.
Aksoy, NATO Genel Sekreteri'nin Türkiye ile ilgili olumlu açıklamalar yaptığına, Türkiye'nin terörle mücadelesine destek verdiğine işaret ederek Stoltenberg'in S-400 konusuna da "Türkiye'nin milli meselesidir" şeklindeki yaklaşımını hatırlattı.
Kazakistan Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev'i Türkiye'de düzenlenecek Yüksek Düzeyli Stratejik İş Birliği Konseyinin üçüncü toplantısına beklediklerini ifade eden Aksoy, Çavuşoğlu'nun New York'ta temaslarda bulunduğunu hatırlattı. Aksoy, bu kapsamda Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas ile yüz yüze ilk kez bir temas gerçekleştiren Çavuşoğlu'nun Maas'ı İstanbul'daki Alman Lisesinin 150. kuruluş yıl dönümü kutlamaları için Türkiye'ye davet ettiğini söyledi.
Aksoy, Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu'nun, Kuzey Ren Vestfalya eyaleti Başbakanı Armin Laschet'in davetlisi olarak Almanya'da 29 Mayıs'ta düzenlenecek Solingen faciasının 25. yılı anma törenine katılacağını belirterek Bakanın ziyarette Almanya Dışişleri Bakanı Maas ile bir araya gelebileceğini kaydetti.
Türkiye’den NATO entegrasyon sürecine destek
Bakan Çavuşoğlu’nun 27 Nisan’daki NATO Dışişleri Bakanları toplantısına katıldığını ve toplantı çerçevesinde Amerikalı mevkidaşı Mike Pompeo ile görüşme fırsatı bulduğunu hatırlatan Aksoy, “Burada Münbiç konusunda sağlanan ön mutabakatın uygulanması, ülkemizin Rusya’dan S-400 alımı ve Rahip Brunson konuları ön plan açıktı. Suriye konusundaki yol haritası uygulanırsa YPG/PKK’nın Münbiç’ten çekilmesi sağlanacak. Buranın kimler tarafından yönetileceği ve güvenlikle ilgili kimlerin görev alacağını da birlikte karar verilecek.” ifadelerini kullandı.
Türkiye, İİT-AB Forumu’nu düzenlemeye talip
Bakan Çavuşoğlu’nun İİT Genel Sekreteri ve Filistin Dışişleri Bakanı Riad Malki ile AB Dış Politika ve Güvenlik Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini ile görüşmesine değinen Aksoy, İİT-AB Forumu'nun ilk toplantısının BM Genel Kurulu’ndan sonra Türkiye'de yapılmasını teklif ettiklerini ve kesin tarihin daha sonra belirleneceğini söyledi.
Suriye'deki gelişmeler
Aksoy, Suriye'deki son gelişmelere ilişkin bir soruya, "Kuzey Humus, Astana çerçevesinde 'gerginliği azaltma bölgesi' olarak saptandı. Bu bölgeye ilişkin düzenlemelerin muhafaza edilmesi, bu bölgenin 'gerginliği azaltma bölgesi' olarak statüsünün korunması gerekiyor. Sayın Bakanımız da (Rusya Dışişleri Bakanı Sergey) Lavrov ile yaptığı telefon görüşmesinde ve 28 Nisan'da yapılan üçlü zirvede bu hususu muhataplarına vurguladı." yanıtını verdi.
Türkiye’nin Suriye krizinden en çok etkilenen ülkelerin başında olduğunu ifade eden Hami Aksoy, Zeytin Dalı Harekatı'na değinerek "4 bin kilometrekarelik alanı teröristlerden temizledik. Malum Afrin şehir merkezi 18 Mart’ta kontrol altına alındı. Mayın temizleme çalışmaları sürüyor. Afrin, Afrinlilerindir." dedi.
Aksoy, 12 Nisan’da 20 sandalyeli Afrin yerel idare meclisinin 11’inin Kürt, 8’inin Arap ve birinin de Türkmenlerden seçildiğini ve başkanlığını da Kürt kökenli Zuheyr Haydar üstlendiğini hatırlattı.
Kimyasal silah kullanımının hem insanlığa karşı suç hem de savaş suçu olduğunu vurgulayan Aksoy, Suriye'de rejimin kimyasal silah kullanmasıyla ilgili şunları ifade etti:
"Rejimin kimyasal silahlar konusundaki sicilinin temiz olmadığını hepimiz biliyoruz. Kendi halkına karşı işlediği suçlar ortada. Biz her zaman bu saldırıların önlenmesi için müşterek hareket edilmesi gerektiğini söyledik. Bugün rejim halen kimyasal silah kullanmaya cüret edebiliyorsa bunun sebebinin geçmişte çizilen ancak çiğnendiğinde tepki verilmeyen kırmızı çizgiler olduğu da yadsınamaz. Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü misyonu nihayet 21 Nisan’da Duma’ya geçti. Bunu memnuniyetle karşılıyoruz. Halen incelemeleri sürüyor. Biz de gerekli her türlü desteği veriyoruz kendilerine. Siyasi süreçte çözüm sağlanmadığı sürece rejimin insanlığa karşı suçlarının sonu gelmeyecek.”
Irak Dışişleri Bakanı Caferi Ankara'da
Irak Dışişleri Bakanı İbrahim Caferi'nin Türkiye-Irak Karma Ekonomik Komisyonu (KEK) Toplantısı'na katılmak üzere bugün Türkiye'yi ziyaret edeceğini, Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci ve Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu ile görüşmesinin öngörüldüğünü belirten Aksoy, "Irak seçimlerini de yakından takip ediyoruz. Irak seçimlerinin huzur ve güvenlik içinde yapılmasını arzu ediyoruz." dedi.
Iraklı siyasilerin mezhepsel ve ayrımcı söylemlerden uzak durmasından duyulan memnuniyeti dile getiren Aksoy, seçimin ardından kurulacak hükümetin tüm seçmenleri kapsamasının, PKK ve FETÖ terör örgütleriyle mücadelede de kararlı ve tavizsiz bir yaklaşım sergilemesinin beklendiğini söyledi.
Yunanistan'da gözaltına alınan kepçe operatörü
Aksoy, Yunanistan sınırını geçtiği iddiasıyla gözaltına alınan kepçe operatörüne ilişkin bir soruya, "Kumçiftliği'nde bulunuyor vatandaşımız. Gümülcine Başkonsolosluğunuz ve Atina Büyükelçiliğimiz konuyu yakından takip ediyor. Bugün Kumçiftliği'nde savcı önüne çıkması bekleniyor." yanıtını verdi.
Yurt dışında seçim kampanyası
Dışişleri Sözcüsü Aksoy, yurt dışında seçim kampanyası kapsamında 60 ülkede 123 temsilcilikte sandık kurulacağını, seçmenlerin 7-19 Haziran'da dış temsilciliklerde, 7-24 Haziran'da ise gümrük kapılarında oy kullanabileceğini belirtti. Aksoy, yurt dışından yaklaşık 3 milyon vatandaşın oy kullanmasının öngörüldüğünü vurguladı.
Seçim çalışmaları çerçevesinde yurt dışında miting ya da toplantı düzenlenmesine ilişkin görüşülen bir ülke olup olmadığı şeklindeki soruya Aksoy, "Sayın Bakanımız, Alman mevkidaşına söyledi. Vatandaşlarımız demokratik haklarını en geniş şekilde kullanmak durumunda. Biz de bunu yakından takip ediyoruz. Bu konudaki gelişmeleri sizlerle de paylaşacağız." yanıtını verdi.
"İran'ın bu sürece riayet ettiği gözüküyor"
Aksoy, İran ile 5+1 ülkeleri olarak da bilinen BM Güvenlik Konseyinin 5 daimi üyesi ve Almanya arasında 2015 yılında imzalanan Kapsamlı Ortak Eylem Planı'na (JCPOA) ilişkin son gelişmelerle ilgili "İran'ın nükleer programına ilişkin sorunun çözümüne yaklaşımımız her zaman çok net oldu. Biz bunun her zaman müzakereler ve diplomasi yoluyla çözülmesini istedik ve bu konuda çaba sarf ettik." diye konuştu.
İmzalanan anlaşmanın önemli olduğunu ve İran'ın uygulamasına ilişkin Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) tarafından raporların yayınlandığını belirten Aksoy, "Şu ana kadar izlediğimiz kadarıyla bu raporlarda, İran'ın bu sürece riayet ettiği gözüküyor. İran bu sürece riayet etmezse izlenecek tutumlar da bellidir. Biz ajansın tespitleri ve bu konudaki ulusal tutumumuz çerçevesinde hareket ediyoruz." dedi.
Kaynak: AA