Emniyet Genel Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele (KOM) Daire Başkanlığı, 18 Nisan 2017'de Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına giden "Garson" kod adlı gizli tanığın teslim ettiği 2 mikro SD kartın incelemesi sonucu elde edilen örgütsel verilerin "gerçeği yansıtmadığı" iddiaları üzerine çalışma başlattı.
Çalışmalarda kartlardan elde edilen veriler ile FETÖ/PDY mensuplarının örgütün gizli haberleşme programı "ByLock"tan yaptığı görüşmelerin içerik çözümlemeleri, ele geçirilen dijital materyallerdeki veriler ve ilgili soruşturmalarda şüphelilerden alınan ifadeler karşılaştırıldı.
Tespitler sonucu "FETÖ Emniyet Mahrem Yapılanması Mukayese Raporu" hazırlandı.
Rapora göre, "Garson"un Başsavcılığa teslim ettiği SD kartlar üzerinde yapılan incelemede 22 bin 885 doküman, elektronik tablolama, grafik ve sunum dosyası tespit edildi.
Dosyalardaki örgütsel bilgilerin, soruşturmalarda ele geçirilen dijital veriler ve "ByLock" irtibatlarıyla büyük ölçüde örtüşmesi, raporda çok sayıda örnekle anlatıldı.
Tablolardan o dönem emniyet teşkilatında görevde bulunan ve FETÖ'nün fişlediği 276 bin 785 personelin bilgileri ile örgütün mahrem yapılanma sorumlusu olan 4 bin 672 kişinin bilgilerine ulaşıldı.
Mahrem sorumluların "ByLock" bilgileri SD karttaki verilerle örtüştü
FETÖ'nün mahrem sorumlularından 2 bin 289'unun SD kartlardan ulaşılan listedeki kod adları ile "ByLock" kullanıcıları listesindeki kullanıcı isimleri ya da karşı tarafın kişiyi eklediği isim bilgilerinin örtüştüğü tespit edildi.
Mahrem sorumlulardan 418'inin başka kişiler adına kayıtlı GSM hatları üzerinden ByLock kullandıkları belirlendi.
Örgütün mahrem yapılanması üyesi olan ve SD karttaki listede "Enes" kod adıyla yer alan K.Ş'nin, ByLock'ta S.K. adına kayıtlı telefon numarasını kullanmasına karşın, diğer kişilerin bu numarayı telefonlarına "Enes" olarak kaydetmesi, bu tespite örnek gösterildi.
Görev kodları, "ByLock" grup isimleriyle aynı
FETÖ yapılanmasında kullanılan "genel müdür", "müdür", "öğretmen", "rehber" ve "zümre başkanı" gibi görev unvanlarının, 2014-2016 yıllarındaki içeriklerine ulaşılan "ByLock" programındaki grup isimlerinde de kullanıldığı anlaşıldı.
Mahrem sorumlulardan 303'ünün, "ByLock"un deşifre olmasıyla FETÖ'cüler tarafından kullanılmaya başlanan "Eagle" uygulamasındaki kullanıcı adı, şifre, profil durum mesajı ve profil adı bilgilerinin, "ByLock" veri tabanındakilerle örtüştüğü belirlendi.
Ayrıca, FETÖ'cülerin aralarındaki iletişimi sürdürmek amacıyla "ByLock"taki profil durum mesajı bölümüne "Eagle" kullanıcı bilgisini ekledikleri tespit edildi.
Mahrem sorumlu M.K.O'nun "Eagle"da kullanıcı bilgisi olan "365277" sayısının, "ByLock" profil durum mesajında "E:365277" olarak görülmesi buna örnek gösterildi.
Fişleme kodları "ByLock" mesajında da çıktı
SD kartlardaki verilerden elde edilen ve örgüt tarafından polisleri fişlemek için kullanılan harf ve rakam gruplarından oluşan kodlamaların, "ByLock" mesajlaşmalarında yer aldığı, mesajlaşmaları yapanların da FETÖ'nün emniyet mahrem sorumlusu oldukları ortaya çıktı.
Bunun örneği ise örgüt içinde Mardin'deki polis memurlarından sorumlu "müdür" olarak görev yapan M.Ş.H'nin, örgütün mahrem yapılanmasında fişlenen polis memurları için kullanılan "SAY", "SAY A", "SAY V" ve "EA" gibi kodlardaki personel sayısını sorduğu 14 Şubat 2016 tarihli "ByLock" mesajı oldu.
"Garson"un verdiği SD kartlardan elde edilen verilerde yer alan örgüt mahrem sorumlularının "ByLock" irtibatları, verilerin doğruluğunu kanıtlayacak tespitler arasında yer aldı.
FETÖ'nün emniyet mahrem yapılanmasında "Zafer" kod adıyla "müdür" olarak görev yapan F.A'nın, kendisi gibi Bartın'da görevli ve örgütün "bağlılığı en üst seviyede (A5)" koduyla kodladığı polisler S.K, M.A, A.E. ve H.U. ile "ByLock"tan irtibatlı olduğu belirlendi.
Mahrem sorumlunun emniyet müdürleriyle irtibatı
İzmir'de örgütün mahrem sorumlusu olarak çalışan S.D'nin, tamamı örgütün "A5" koduyla kodladığı eski emniyet müdürleri M.K, A.E, C.Ö, C.G, Y.M.G. ve Y.Z. ile irtibatları ortaya çıkarıldı.
Böylece örgütün, Polis Akademisi mezunu amir sınıfı personelden sorumlu "öğretmen" olarak görevlendirdiği S.D'nin, "Garson"un verdiği karttaki dijital veride yer aldığı gibi Polis Akademisinden aynı dönemde mezun olan rütbeli emniyet mensuplarından sorumlu bulunduğu ve "ByLock" üzerinden iletişim kurdukları tespiti yapıldı.
"Garson"un verdiği SD kartlardan elde edilen verilerin doğruluğunu ispatlayacak bir diğer tespit, şüpheli ve sanık ifadelerinin bu verilerle örtüşmesi oldu.
Raporda, FETÖ soruşturmalarında şüpheli veya sanıklardan alınan ifadelerden bazıları bu tespite örnek teşkil etti.
Yanlış verdiği araç plakası örgütsel verilerden çıktı
Fişlendiğini hisseden bir örgüt üyesinin, örgüte bilinçli olarak yanlış verdiği bilgilerin yargılama sürecinde karşısına çıkması da örnekler arasında gösterildi.
Etkin pişmanlıktan yararlanarak itirafçı olan S.D, verdiği ifadede kendisinden sorumlu bulunan "Yakup" kod adlı kişinin, yaptıkları örgütsel toplantıda kişisel bilgilerinin yanı sıra araç markası ve plakası, çocuk sayısı ve hastalıkları gibi bazı sorular sorduğunu anlattı.
Sorulardan "huylandığını" ve "35 H* 7**" olan araç plakasını "35 R 8**2" şeklinde yanlış verdiğini ifade eden S.D, bu yanlış bilginin mahkemede hakkındaki iddianamede karşısına çıkmasıyla kendilerinin de fişlendiğini anladığını söyledi.
S.D'nin verdiği yanlış araç plakası, "Garson"un teslim ettiği karttaki listede S.D'ye ait bilgilerin olduğu kısımda tespit edildi.
Raporla eleştirilere yanıt verildi
Raporun sonuç ve değerlendirme bölümünde "Garson" kod adlı gizli tanığın, Başsavcılığa teslim ettiği kartlardaki örgütsel dijital verilerin itibarsızlaştırılmak istendiği belirtildi.
Raporda şu ifadelere yer verildi:
"2014-2016 yıllarında içeriklerine ulaşılan ByLock yazışmaları, 2017 yılında ele geçirilen dijital veri içeriği, farklı soruşturma birimlerince ve farklı tarihlerde alınan şüpheli ifadeleri karşılaştırıldığında ortaya çıkan içerik örtüşmesi ve birebir uyum, gündeme taşınan iddiaların asılsız olduğu konusunda en ufak bir tereddüt oluşturmamaktadır.
'Garson' kod adlı gizli tanıktan elde edilen dijital veri, FETÖ'nün işleyişine, bağlılık şekline ve hareket tarzına hiç yabancı olmayan dokümanlar içerdiğinden raporda anlatılan örtüşmeler normal olup, konunun defaatle izah edilmesi dahi yersizdir."