Çok Bulutlu 7.7ºC Ankara
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Aksaray
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Ardahan
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bartın
  • Batman
  • Bayburt
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Düzce
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkari
  • Hatay
  • Iğdır
  • Isparta
  • İstanbul
  • İzmir
  • Kahramanmaraş
  • Karabük
  • Karaman
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırıkkale
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kilis
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Mardin
  • Mersin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Osmaniye
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Şanlıurfa
  • Şırnak
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Uşak
  • Van
  • Yalova
  • Yozgat
  • Zonguldak
Gündem
11.03.2017 20:38

'Evet, aynı zamanda idamın parlamentoya gelmesi demektir'

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Sultanbeyli'deki toplu açılış töreninde konuşma yaptı.

'Evet, aynı zamanda idamın parlamentoya gelmesi demektir'

Cumhurbaşkanı Erdoğan, idam cezası taleplerine ilişkin, "Peki sen Kılıçdaroğlu, böyle bir şeye var mısın?" dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Sultanbeyli'deki toplu açılış törenindeki konuşmasına, toplam bedeli 119 trilyon lira olan 23 kalem yatırımın ilçeye hayırlı olmasını dileyerek başladı.

"Medya patronlarının siyasetçilere ayar verdiği bir Türkiye manzarası ile karşı karşıyaydık"

Sultanbeyli'deki cami sayısını okul sayısı ile karşılaştıran, insanları kılık kıyafetiyle yargılayan, Kuran kurslarını tehlike olarak gören bir anlayış olduğunu ifade eden Erdoğan, şunları kaydetti:

"Ekonominin çöktüğü, sermayenin devlet içindeki karanlık güçlerin ülke yönetimine ortak olduğu bir ülkede yaşıyorduk. Manşetlerle hükümetlerin düşürüldüğü, medya patronlarının siyasetçilere ayar verdiği bir Türkiye manzarası ile karşı karşıyaydık. Her zaman ifade ediyorum; biz, sözümüzü bu güne kadar hep milletimize söyledik. Bugün de öyle yapıyoruz yarın da öyle yapacağız. 16 Nisan halk oylaması konusunda da diyeceğimiz ne varsa hepsini milletimize söylüyoruz, 'evet' çağrısında bulunuyoruz. Ancak bir süredir dikkatimi çekiyor. Ana muhalefetin başındaki zat ve aynı minvalde hayır kampanyası yürütenler öyle bir yalan yanlış iftira bataklığına saplanmış durumdalar ki, hallerine acımamak elde değil.Çok uzun zaman önce tüm siyasi hayatı yalan ve iftira üzerine kurulu olan bu zatı muhatap almama kararı vermiştim. 15 Temmuz darbesi sonrası belki hakikatleri görmüştür, yüreğinin bir köşesine ülkesi ve milleti için ufak da olsa bir kıpırtı başlamıştır ümidiyle kendisi konusundaki rezervlerimizi askıya aldık. Onun için kendisini 7 Ağustos'ta Yenikapı buluşmasına davet ettim. Benim davetime olumsuz cevap verdi. Sonra birileri kendisini baskıya aldı ve son anda Yenikapı'ya katıldı ve Yenikapı bulaşması aslında bir kardeşlik buluşmasıydı. Bunu arzu etmiştik fakat o bunu anlayamamıştı. O buluşmayı ne yazık ki tekrar tersine çevirdi. Fakat biz yolumuza Sayın Bahçeli ile devam ettik. Bana göre şu anda Tayyip Erdoğan olarak ve AK Parti Genel Başkanı olarak, Milliyetçi Hareket Partisi Başkanı Sayın Bahçeli olarak şu andaki duruşumuz bir 15 Temmuz öncesi bir de 15 Temmuz sonrası bir duruştur. Neden, çünkü ülkemizi bölmek parçalamak isteyenlere karşı bir buluşmadır bu."

"Peki sen Kılıçdaroğlu, böyle bir şeye var mısın?"

Alandakilerin "İdam" sloganları üzerine Erdoğan, şu karşılığı verdi:

"Bakın bu konuda benim kanaatim belli, Sayın Bahçeli’nin kanaati belli. Ben Sayın Başbakan'ın kanaatinin de farklı olduğu düşüncesinde değilim. Fakat bu anayasa değişikliği isteyen bir karar. Şimdi bugün sabah yaptığı konuşmasında sayın ana muhalefet partisi lideri 'Haydi getirin idamı' diyor. Tamam. Sen idama var mısın? Önce onu söyle. Bak Sayın Bahçeli açıkladı. Ben Sayın Başbakan'ın da farklı düşündüğünü zannetmiyorum. Çünkü görüşmelerim var kendisiyle. Peki sen Kılıçdaroğlu böyle bir şeye var mısın? Allah'ın izniyle 16 Nisan'daki 'evet' aynı zamanda bunun parlamentoya gelmesi demek demektir. O zaman ana muhalefetin başındaki zatın ne yapacağını göreceğiz."

"Külliyen yalan, külliyen yanlış"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kemal Kılıçdaroğlu'nun, İstanbul'da Karadenizli STK üyeleriyle yaptığı kahvaltıdaki konuşmasını da eleştirerek, şunları söyledi:

"Bu sabah bir kahvaltı yapmış. Benim Karadenizli STK'lı hemşerilerime bu kahvaltıda hitap ediyor. Ne diyor bu zat kardeşlerim? 'Taraflı cumhurbaşkanı istemiyoruz'. Ben de soruyorum? Türkiye'de ne zaman tarafsız bir cumhurbaşkanı olmuş ki? Sezer mi tarafsızdı? Demirel mi tarafsızdı? Özal mı tarafsızdı? Bir insanın zikri varsa, fikri varsa, bir tarafı da vardır. Üstelik ben hatırlayın, bu göreve gelirken tarafsız olmayacağımı peşinen ilan etmiştim. Hatırlayın. Ne demiştim? 'Ben milletimden yana olacağım' demiştim. Hatırlıyorsunuz değil mi? İşte şimdi de cumhurbaşkanı olarak yine milletinden yanayım ve bu millet için nefesimin sonuna kadar her şeyimi vermeye devam edeceğim. Evet, 2014 Ağustos ayından beri milletimden yana olarak taraf görevimi yürüttüm. Onların rahatsızlığını sebebi bizim taraflı veya tarafsız olmamız değil. Onların rahatsızlığı bizim vesayetin bekçiliği yerine milletimizin temsilciliğini yapıyor olmamızdan kaynaklanıyor.

Diyor ki 'Anayasa Mahkemesinin, Hakimler ve Savcılar Kurulunun üyelerini cumhurbaşkanı seçecek. Yargı cumhurbaşkanının emrine girecek.' Külliyen yalan, külliyen yanlış. Yüksek yargı konusunda mevcut sistem aynen devam ediyor. Sayın Kılıçdaroğlu bunu da bir öğreniver. Birileri anlatsın sana. Bilmiyorsan ben kendi hukukçu danışmanlarımı gönderebilirim. Yargıtay ile ilgili bir değişiklik var mı? Yok. Danıştay ile ilgili bir değişiklik var mı? Yok. Anayasa Mahkemesi yerinde mi? Sadece askeri mahkemeler kapatıldığı için buradan gelen üyeler çıkıyor ki şu anda 2 üye var. Süreleri dolduğu anda onlar çıkacak ve sayı 15'e iniyor. Üyelerin 3’ünü meclis atıyor, kalanını cumhurbaşkanı seçiyordu. Yine aynı şekilde bu devam ediyor. Hakimler ve Savcılar Kurulunda bir değişikliğe gidildi. Onun da sebebi kurulun üyeleriyle ilgili seçim sisteminin yargıda çok ciddi bir rahatsızlığa ve kamplaşmaya yol açmasıdır. Hakimlerimizin ve savcılarımızın talebiyle kurulun üye seçim sistemi değişti. Üye sayısı azaltıldı ve bu sayı şimdi yeni sistemde 4 üyeyi cumhurbaşkanı, 7 üyeyi parlamento atayacak ve burada da 5’te 3 çoğunlukla Meclis bunları seçecek. Böylece yargının demokratik meşruiyeti güçleniyor."

"Valiler şu anda 'evet' için çalışıyormuş"

Kılıçdaroğlu'nun "Yeni sistemde her yere siyaset girecek" sözlerinin de doğru olmadığını ifade eden Erdoğan, "Çok çirkin bir şey söylüyor. Neymiş? Valiler şu anda 'evet' için çalışıyormuş. Kaymakamlar 'evet' için çalışıyormuş. İmamlar, müezzinler, müftüler 'evet' için çalışıyormuş. Bir defa bu ifadelerin valilere hakarettir. Kaymakamlarımıza, imamlarımıza, müezzinlerimize, diyanet teşkilatımıza hakarettir. Haddini bil. Bu sana yakışır. Çünkü sen şu anda Kandil’de 'hayır' diyenlerle berabersin. Onlar şu anda silah tehdidi ile 'hayır' dedirtmenin gayreti içerisinde. Sen onlarla berabersin. Sen önce bunun cevabını ver." diye konuştu.

Erdoğan, Sultanbeyli'de düzenlenen toplu açılış töreninde, Kemal Kılıçdaroğlu'nun, "18 yaşı kendi çocukları için getirdiler. Böylece hem ömür boyu askerlikten muaf olacaklar hem de iki yıl milletvekilliği yapıp 10 bin lira emekli maaşı alacaklar" dediğini aktararak, "Şimdi bu yalanın neresinden düzeltmeye başlasak bilmiyorum. Bunu her gittiğiniz yerde anlatın, her şeyden önce ülkemizde daha önce 30 olan bizim 25'e düşürdüğümüz milletvekilliği nasıl tüm vatandaşlarımız için bir haksa 18 yaş da tüm gençlerimiz için bir haktır." değerlendirmesini yaptı.

Burada meselenin 18 yaşta olmadığını, 18-25 arasındaki milyonlarca gençten bahsettiklerini anlatan Erdoğan, "Askerlik dediği hadise sadece erkekler içindir değil mi? Ama burada kızlar için bir sorun zaten yok. Kızlarımızın da bu şansı var. Ayrıca askerliğini yapmamış milletvekili kaç tane çıkabilir. Diyelim ki 3 tane çıktı, 5 tane çıktı, hadi 10 tane çıktı. Mecliste yapılan vazife, askerlikten daha mı az kıymetli. İnsan böyle bir konuyu mevzu etmeye utanır." ifadesini kullandı.

"'Evet'lerle sandıkları patlatacağız"

Erdoğan, Batı'da bir iki seçim kaybeden liderlerin istifa ettiğini belirterek, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Ana muhalefetin başı böyle bir şey yapıyor mu? Yapmaz, yapamaz. Bir kez daha ifade etmek istiyorum. Bu zırvalara cevap vermeyi kendime zul addediyorum ama cevap vermedikçe kendisini haklı zannediyor. Bu zatın maalesef ona inananların hali de bizi üzüyor. Onun için bugün burada şöyle derli toplu bir şekilde meseleyi anlatalım istedik. Eski Türkiye sevdalıları istemese de biz yolumuza devam edeceğiz. Pazartesi akşamı ATV-A Haber'de 19.30'da bir ortak yayına gireceğim ve bu ortak yayında bunları etraflıca anlatacağım. Sizleri de izlemeye davet ediyorum. Ana muhalefetin halkımızı kutuplaştırmasına birbirine düşürmesine asla izin vermeyeceğiz. Hakir görerek 'göbeğini kaşıyan adam, makarnacı, kömürcü' dedikleri Anadolu insanı, aklını çelmek için maske takanların oyununa itibar edilmeyecektir. 16 Nisan büyük Türkiye'nin, güçlü Türkiye'nin müjdecisi olacaktır. 16 Nisan günü bayram havasında gidecek inşallah 'evet'lerle sandıkları patlatacağız."

Sıradaki Haber
Başbakan Yıldırım İzmir'de vatandaşlara seslendi
Yükleniyor lütfen bekleyiniz