Kamu Denetçiliği Kurumu (KDK), koruma altındaki taşınmaz kültür varlığının kullanımına getirilen sınırlamalar hakkında mülkiyet sahiplerine ayni, nakdi veya teknik yardım sağlanmasına ilişkin tavsiye kararı aldı.
Konya'nın Beyşehir ilçesine bağlı Üzümlü Mahallesi'nde yaşayan Niyazi Özsüslü ve Ali Yağan, mülkiyeti kendilerine ait olan evlerinin, "2. grup korunması gerekli taşınmaz kültür varlığı" olarak tescil edilmesi nedeniyle bakım ve onarımını yapamadı.
Söz konusu mağduriyetlerinin giderilmesini isteyen Özsüslü ve Yağan, avukatları aracılığıyla aralıkta ombudsmanlığa başvurdu. Dosyaları inceleyen ombudsmanlık makamı, bu evlerin korunması adına, ayni, nakdi ve teknik yardımda bulunulması yönünde kişilerin mağduriyetini giderecek tavsiye kararı aldı.
KDK'nin yaklaşık 6 aylık inceleme sonucunda 16 Haziran'da aldığı emsal niteliğindeki tavsiye kararıyla, ülke çapında kaderine terk edilen bu kapsamdaki binaların yeniden bakımlarının yapılması ve restore edilebilmesinin sağlanması amaçlanıyor.
Tavsiye kararında, şunlar kaydedildi:
"Mülkiyet sahibine yapılacak başvuruya istinaden taşınmazın bakım ve onarımı için ayni, nakdi ve teknik yardım yapılması, bu kanunun belirlediği bakım onarım sorumluluklarını yerine getirmekte aczi olanların mülklerinin ise 2863 sayılı kanunun 11. ve 15. madde hükümleri gereği kamulaştırılması hususlarında Kültür ve Turizm Bakanlığına tavsiyede bulunulmasına, 6328 sayılı kanunun 20. maddesinin 3. fıkrası uyarınca bu karar üzerine tesis edilecek işlemin veya eylemin 30 gün içinde kurumumuza bildirilmesi zorunluluğu olduğuna, kararın başvuran vekiline ve Kültür ve Turizm Bakanlığına tebliğine Türkiye Cumhuriyeti Kamu Başdenetçisince karar verildi."
"Evi bir an önce restore ettirmeyi ve aslına uygun bir şekilde yeniden ayağa kaldırmayı istiyoruz"
Özsüslü ve Yağan'ın avukatı Hasan Can Orf, mahallede korunması gerekli taşınmaz kültür varlığı olarak tescil edilen onlarca evin bulunduğunu söyledi.
Hak sahiplerinin, bu kapsama alınan binaları restore etmesinin yasak olduğunu ifade eden Orf, "Bu taşınmazlar, gerek Anadolu mimarisinin gerek kentsel yaşayışın gerekse de bu bölgede bulunan halkın yaşantısını yansıtması açısından örnek teşkil ediyor" dedi.
Orf, bu tarihi evlerin, sert hava koşullarından dolayı yıpranmaya bağlı olarak yıkılmasının, yok olmasının önüne geçilebilmesi, bakım ve onarımların yapılabilmesi için KDK'ye başvuruda bulunduklarını anlattı.
Başvuruyu değerlendiren ombudsmanlık makamının, yol gösterici nitelikte emsal teşkil eden bir tavsiye kararı aldığını vurgulayan Orf, şunları kaydetti:
"Ombudsmanlık, bu taşınmazların korunması adına, kanuni seçeneklerle ayni, nakdi ve teknik yardımda bulunulmasına, bu bakım ve onarımları gerçekleştiremeyecek mülkiyet sahipleri için de 2863 sayılı kanunun 11. ve 15. maddeleri gereğince kamulaştırılarak, Kültür ve Turizm Bakanlığınca bakım ve restoresinin yapılması yönünde tavsiye kararı aldı. Çıkan bu tavsiye kararından son derece mutluyuz. Ülke çapında bulunduğu bölgenin kültürel yaşantısını yansıtan birçok konut mevcut. Bunların yeniden ülkemize kazandırılıp korunması son derece önemli."
Avukatı aracılığıyla KDK'ye başvuran mağdurlardan Niyazi Özsüslü de tescil kapsamına alınan evlerini restore edemedikleri için 10 yıl önce terk etmek zorunda kaldıklarını dile getirdi. Evin 1940'ta yapıldığını aktaran Özsüslü, "Bu sebeplerden ötürü mağdur durumdaydık. Ombudsmanlık makamından çıkan karara göre artık tamir ettirebileceğiz. Çıkan karardan çok memnunuz. Evi bir an önce restore ettirmeyi ve aslına uygun bir şekilde yeniden ayağa kaldırmayı istiyoruz." ifadelerini kullandı.