22 Ağustos 2019'da Diyarbakır HDP İl Başkanlığı binasının kapısına dayananan Hacire Akar evladını istiyordu.
Hacire annenin mücadelesi diğer ailelere de umut oldu. Bir çığlıkla başlayan mücadele, çığ gibi büyüdü ve sayıları yüzleri buldu.
Ayşegül Biçer de o annelerden sadece biri. PKK terör örgütünün dağa kaçırdığı oğlu Mustafa’yı kurtarmak için 3 yıl 8 ay mücadele eden Biçer, şunları söyledi:
''Hepimiz hakkımızı istiyorduk ve hakkımızda kararlıydık. Ölüsü ilen dirisi ilen evlatlarımızı alacağımızı söylemiştik. Birbirimize söz verdik. Allah için elinizi vicdanınıza koyun 10 dakika kendi evladınızın kaybolduğunu düşünün. Yürek kaldırmaz. Ve bu nasıl bir yol. Ne haber var. Ne ölüsünden ne dirisinden. Aç mı, tok mu, taşta mı yatıyor, toprağın altında mı bilmiyorsun. Umutsuzca yaşıyorsun ama yine de mücadele ediyorsun.''
Oğlunun ismi değiştirildi
Hastalığına rağmen bir an olsun vazgeçmeyen Biçer, tehdit edildi, evi kundaklandı, yolda saldırıya uğradı.
PKK terör örgütü ailenin kızını da okuldan kaçırmaya çalıştı. Ama anne Ayşegül Biçer korkmadı, geri adım atmadı.
Oğlunun isminin değiştirildiğini vurgulayan Biçer, ''Benim çocuğumun elinden Kur-an'ı aldılar silah verdiler. Benim çocuğumun ismi Mustafa’ydı Agit yaptılar. Ben hep bunu kabul edemedim. Elinden alınan Kur-an, değişen isim. Ben bunu kabullenemiyordum. Ve andım yerindeydi. Çok şükür andımı yerine getirdim''dedi.
Güvenlik güçlerine teslim oldu
Ayşegül ve Rauf Biçer çiftinin aylar süren nöbeti mutlu sona ulaştı. Oğulları terör örgütü PKK’nın elinden kurtulup güvenlik güçlerine teslim oldu.
Oğluna kavuştuktan sonra yeniden yaşamaya başladığını belirten Biçer, şunları söyledi:
''Hiçbir tarifi olamaz. Zaten ilk gelen telefon bitirdi bizi. Zaten ben ilk öldüğünü sandım. Babasının ağladığını gördüğümde, dizlerim kırıldı, yürüyemedim, bayıldım zaten. Aslında biz yaşamıyorduk. Oğlum geldikten sonra biz yeni yeni yaşamaya başladık. Ki rabbim kurban olduğum rabbim ölüyü topraktan çıkarıp yeniden bana verdi. Yani bundan daha büyük bir mükâfat olamaz.”
Oğluna kına yakıp askere gönderdi
Annelerin çığlıkları ve meydan okumaları örgüt içinde çözülmeyi sağladı. Evladına kavuşan her aile Kandil’e bir bomba gibi düştü. Anne Ayşegül Biçer'in bir de yemini vardı.
Yeminini yerine getirdiğini belirten Biçer, ''Çocuğumu HDP ve PKK’dan söke söke alıp kendi vatanı, toprağı için asker yapacağım demiştim. Ölünecekse kendi toprağı için şehit olacak, dağda leş olarak sarı torba içinde gelmesini kabul etmiyorum demiştim" dedi.
''Kendi vatanıma görev yaptığımda yeni yeni kendimi insandan saydım''
Çok değişik bir duygu yaşadığını vurgulayan Biçer, ''Değişik bir duygu. Çocuğum karşı taraftayken, bugün bu tarafa geçip kendi vatanı ve toprağı için üniforma giyiyorsa çok değişik duygular içerisine giriyorsun. Ona sordum ‘nasıl bir duygu?’ diye. ‘ben kendi vatanıma görev yaptığımda yeni yeni kendimi insandan saydım’ dedi.”
Diğer annelere umut olmaya devam eden Ayşegül Biçer, bir hayalinin de torun sahibi olmak olduğunu söylüyor.
Kamera: Selim Sinan Gümüş
Kurgu: Ufuk Özenateş