"Çok büyük bir yangın, içimiz yanıyor. Ciğerlerimiz yanıyor. Ömrümde böyle bir yangın görmedim" diyor 16 yıllık orman işçisi Ramazan Kaymak…
İlçede 28 Temmuz'da başlayan ve Türkiye'nin birçok yerinden yangın bölgesine gönderilen orman işçileri ve itfaiye ekipleri yoğun çalışmalarını sürdürüyor.
Günlerdir uykusuzluk ve dumandan gözleri kızaran "alev savaşçıları", söndürdükleri alanda yere oturup kısa süreliğine dinleniyor.
"Koşullarımız çok zor. İlk günden beri buradayız, 1-2 saatlik uykuyla devam ediyoruz ama olsun. Bu yangını söndürmeden buradan gitmeyiz. Gözlerimiz yaşardı görüyorsunuz çok üzülüyoruz, çok zor. Şu zeytin ağacına yazık değil mi? Orada keçiler vardı, ne oldu bilmiyoruz. Belki de yandılar, müdahale edemedik. Yukarıya çıkıyor alevler, kendi canımız da önemli çoluğumuz, çocuğumuz var."
İtfaiye eri Ersan Gümüş ise 10 yıllık itfaiyeci olduğunu, bu kadar büyük yangını ilk defa gördüğünü söyledi.
Gümüş, Belen bölgesindeki yangına müdahale ettiklerini, evleri yanmaktan kurtardıklarını dile getirdi:
"Elimizden geldiği kadar kurtarmaya çalışıyoruz, Yangını önledik, bastırdık. Yangının ortasında iki lokma yemek yiyoruz. Herkes gönüllü, dinlenmek yok, arabada, toprakta bir kaç saat uyuyoruz. 24 saat çalışmaya devam ediyoruz. Yerde oturup yemek yemek sorun değil, yeter ki vatandaşın malını kurtaralım..."