Özel Kuvvetler Komutanlığını (ÖKK) ele geçirmek isteyen cuntacı general Semih Terzi'yi vurarak, Fetullahçı Terör Örgütünün (FETÖ) darbe girişiminin seyrini değiştiren Astsubay Ömer Halisdemir'i şehit eden darbecilerin yargılandığı davaya, tanık beyanlarının alınmasıyla devam edildi.
Ankara 14. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada tanık olarak dinlenen ÖKK'de görevli astsubay Mahmut Sönmez, 15 Temmuz'da sırasıyla Başbakan Binali Yıldırım, ÖKK Komutanı Zekai Aksakallı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı televizyonda izledikten sonra gece ilerleyen saatlerde kışlaya giderek Albay Ömer Faruk Bozdemir'in emrine girdiğini anlattı.
"Üzerindeki örtüyü kaldırarak dua ettim"
Kışlada yakalayamadıkları, kaçtığını düşündükleri darbeciler olduğunu ifade eden Sönmez, Albay Mustafa Köksal ile hareket ettiğini, bütün binaların emniyetini aldıklarını, karargahta şehit Ömer Halisdemir’in naaşını gördüğünü, üzerindeki örtüyü kaldırarak dua ettiğini, binada da Başçavuş Nedim Şahin'in öldürüldüğünü duyduğunu belirtti.
Darbecilere müdahale eden Başçavuş İsmail Oğuz'un vurulma anını görmediğini ancak yaralandıktan sonra olay yerinden uzaklaştırılmasında yardımcı olduklarını dile getiren Sönmez, Oğuz'u nizamiyenin doğu tarafındaki arıtma tesisi üstündeki 4-5 kişilik bir grubun vurmuş olabileceğini, Atmaca'nın timinin vurmuş olamayacağını söyledi.
"Şahin, Halisdemir'e hedef gözeterek ateş etti"
ÖKK'da görevli Albay Çağalhan Yeğin de 15 Temmuz darbe teşebbüsünün ardından ÖKK'de başlatılan idari tahkikat heyetinin başkanlığını yaptığını vurguladı.
Gölbaşı Cumhuriyet Başsavcılığıyla eş zamanlı çalıştıklarını anlatan Yeğin, tahkikatın her aşamasında adli mercileri bilgilendirdiklerini ifade etti.
İdari tahkikat sırasında, Diyarbakır'dan gelen ÖKK personeline, Ankara'da operasyon gerçekleştireceklerinin bildirildiğinin ancak içeriğinin anlatılmadığının, personelin intikal esnasında basın-yayın organlarından edindikleri bilgileri tabur komutanı Binbaşı Fatih Şahin'e sorduklarında, kaçamak cevaplar verdiğinin tespit edildiğini anlatan Yeğin, Ömer Halisdemir'e de Fatih Şahin tarafından hedef gözeterek ateş edildiğini, daha sonra da Şahin'in timinin 12 kez ateş ettiğinin belirlendiğini söyledi.
Özel Hava Alayında bulunan tim komutanı Yüzbaşı Ahmet Kemal Yılmaz'ın, sanıklardan Üsteğmen Mihrali Atmaca ile 02.28 ile 02.50 saatleri arasında defalarca telefon görüşmesi yaptığını ve "Semih Terzi ile Fatih Şahin'in hain olduğunu" söylediğini tespit ettiklerini bildiren Yeğin, sanık Atmaca ve emrindeki tim personelinin sürekli dışarıdaki unsurlarla temas halinde olduğunu ve darbecilerin etkisiz hale getirilmesinde katkı sağladıklarını anlattı.
Albay Yeğin, "Diyarbakır'daki üç taburdan sadece Fatih Şahin'in görevlendirilmesi, Semih Terzi'nin direk Şahin'in taburuna alarm emri vermesi, Şahin'in taburunu içtima düzeninde kontrol etmesi, Halisdemir'e ilk ateş eden kişi olması, Semih Terzi ile birliğini terk ederek GATA'ya gitmesi, GATA'da saklanarak güvenlik güçlerine geç teslim olması kuvvetli şüphe oluşturmuştur." dedi.
Yeğin, şehit Ömer Halisdemir'e ilk atışı kimin yaptığına, timin intikal düzeninde kimin nerede olduğuna dair yaptıkları tespitlerden ve olay yerinde bulunan kişilerin beyanlarından hareketle karar verdiklerini kaydetti.
Sanık Fatih Şahin söz alarak, duruşmalarda dinlenen sanık ve tanıkların hiçbirinin "görevin mahiyetini sorduklarına ve kendisinin de kaçamak cevaplar verdiğine" dair beyanı olmadığını belirterek, tanık Albay Yeğin'in anlattıklarına itiraz etti.
Başbakanlık davaya müdahil oluyor
Başbakanlık ve şehit Ömer Halisdemir'in kız kardeşi Elif Serin, davaya müşteki olarak katılma talebinde bulundu.
Cumhuriyet Savcısı Mustafa Manga, Serin ile Başbakanlığın davaya müdahil olma taleplerinin kabulüne karar verilmesini istedi.
Sanık Fatih Şahin'in avukatı Çiğdem Koç, Başbakanlığın uğradığı bir zarar olmadığını savundu. Koç, Başbakanlığın davaya müdahil olmasının mahkemenin tarafsızlığını zedeleyeceğini öne sürdü.
Başbakanlık Hukuk Hizmetleri Başkanlığı adına duruşmada hazır bulunan avukat Akif Özkan, davaya katılma taleplerini tekrarladı.
Ara karar açıklandı
Davada, tüm sanıkların tahliye talebi reddedildi. Mahkeme heyeti, 14 Nisan'da üç kişilik bilirkişi heyetiyle olay mahallinde keşif yapılmasına karar verdi.