Bu sabah başlayan ve yarın da sürecek "milyonluk yürüyüş" adındaki kapsamlı gösteriler düzenleyen Filistinliler, İsrail'in sert müdahalesiyle karşılaştı.
İsrail askerleri, ABD'nin Kudüs'te büyükelçilik açmasını protesto etmek için abluka altındaki Gazze sınırında düzenlenen gösterilere katılan Filistinlilere, başta gerçek mermiyle olmak üzere, şarapnel, gaz kapsülleri ve göz yaşartıcı gazla müdahale ediyor.
Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bekir Bozdağ, ABD büyükelçiliğinin Kudüs'e taşınmasına ilişkin "Kudüs, Mirac Mucizesi’nin şahididir. Kudüs, Müslümanların ilk kıblesidir. Kudüs, Hz.Muhammed (S.A.V.)’in ziyaretini tavsiye ettiği üç mescidden (Mescid-i Haram, Mescid-i Nebevi ve Mescid-i Aksa) Mescid-i Aksa’nın bulunduğu şehirdir. Kudüs, Filistin Devleti’nin başkentidir." dedi.
Bozdağ, Twitter'dan yaptığı paylaşımda değerlendirmelerde bulundu:
Kudüs, Müslümanların harim-i ismetir. Kudüs, Müslümanların şanlı tarihinin şahididir. Kudüs, üç ilahi dinin de değer verdiği kutlu şehirdir. Tarihe, uluslarası hukuka, uluslararası anlaşmalara ve BMGK kararlarına göre de Kudüs, Filistin Devletinin tartışmasız başkentidir.
"ABD’nin imzaladığı anlaşma haksız işgali haklı kılmaz"
İsrail’in Kudüs’ü haksız işgali ile ABD’nin imzaladığı anlaşma ve BMGK kararları hilafına büyükelçiliğini Kudüs’e taşıması; Kudüs’ün kudsiyetini, tarihi statüsünü,uluslarası hukuku, uluslararası anlaşmaları ve BMGK kararlarını değiştirmez/değiştiremez; haksız işgali haklı kılmaz.
ABD’nin İsrail büyükelçiliğini Kudüs’e taşıması, bölgeye, huzur, güven, barış ve istikrar getirmeyecektir; var olan huzursuzluğu, güvensizliği, istikrarsızlığı, krizleri ve çatışmaları daha da artıracaktır; ve öngörülmeyen pekçok olumsuzluğu da tetikleyecektir.
Nitekim bugün çıkan olaylarda, İsrail askerlerinin açtığı ateş sonucu onsekiz Filistin’li hayatını kaybetti, yüzlerce Filistinli yaralandı. Hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifalar diliyoruz.
Bu katliamlardan dolayı İsrail’i ve aldığı haksız/hukuksuz kararla bu hadiselere ve ölümlere neden olan ABD yönetimini kınıyorum. Kudüs’ün tarihi, manevi ve akdi statüsü, oldu bitti ile değişmez/değiştirilemez. Bu katliamdan, İsrail hükümeti kadar ABD Yönetimi de sorunludur.
"ABD, bölgedeki barış ihtimalini yok etmiştir"
ABD yönetimin büyükelçiliğini Kudüs’e taşıması, bölgedeki barış ihtimalini yok etmiştir; bölgede daha nice insanın can kaybına ve yaralanmasına; bölgede yıkıma ve felakete neden olacak fitili ateşlemiştir. Filistin ve Kudüs davasında, artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktır.
"Türkiye için yok hükmünde"
ABD/İsrail ne yaparsa yapsın,hangi adımı atarsa atsın, yaptıkları ile attıkları adımlar, Türkiye için yok hükmündedir. ABD’nin/İsrail’in oldu bitti kararları/adımları, Kudüs’ün tarihi statüsünü; mukaddes şehir vasfını; uluslarası hukuk, anlaşma ve kararlarla sabit halini yok edemez.
"Kudüs eninde sonunda tam özgürlüğüne kavuşacak"
Kudüs, eninde sonunda tam özgürlüğüne kavuşacaktır. ABD/İsrail, eninde sonunda Kudüs’ü gerçek sahiplerine bırakmak mecburiyetinde kalacaklardır. Haksızlıklar ve yanlışlıklar, ABD ve İsrail’e kalıcı birşey kazandırmaz; ama kaçınılmaz sonu, yani Kudüs’ün kurtuluşunu hızlandırır.
"ABD, kendini yalnızlaştırmaya devam ediyor"
ABD, yanlış politika ve kararlarla kendini yalnızlaştırmaya devam ediyor. ABD’yi sadece terör örgütlerinin ve halka dayanmayan yönetimlerin müttefiki haline getirmek, bütün halkları ve halka dayanan yönetimleri kaybetmektir. Bu, ABD’yi yalnızlaştırır, uzun vadede ABD’ye kaybettirir.
Türkiye, doğruyu yapmaya/hak bildiği yolda dosdoğru yürümeye devam edecektir. Kudüs/Filistin konusunda,tüm dünya sussa da Türkiye susmayacaktır. Kudüs konusundaki oldu bittiyi herkes kabul etse de Türkiye kabul etmeyecektir. Türkiye, Filistin/Kudüs davasının daimi müdafiidir.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu: İsrail'in katliamını kınamak yetmek
Bugünkü katliamı kınamak yetmez, artık ortak adımlar atmak gerekiyor. İslam İşbirliği Teşkilatı ve Arap Ligi'nin hep birlikte daha güçlü bir tavır sergilemesi gerekiyor.
Zulüm 1948'de başladı, ABD Başkanı Trump'ın kararıyla sürüyor...
— TRT HABER (@trthaber) 14 Mayıs 2018
Dünden bugüne işgal yorgunu Kudüs.https://t.co/Qf6NEFp9V7 pic.twitter.com/t1xIvdTr8A
Donald Trump başkanlığındaki ABD yönetimi, 6 Aralık 2017'de Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanıdığını duyurarak, başkent Tel Aviv'de bulunan büyükelçiliğini Filistinlilerin Nekbe (Büyük Felaket) olarak nitelediği, İsraillilerin ise "İsrail'in kuruluş yıl dönümü" olarak kutladığı 14 Mayıs tarihinde Kudüs'e taşıyacağını açıklamıştı. Karar, bölgesel, uluslararası düzeyde ve Birleşmiş Milletler Genel Kurulunda (BMGK) büyük tepkiyle karşılanmıştı.
"Nekbe" nedir?
Filistinliler, 14 Mayıs 1948'de İsrail'in işgal ettiği Filistin topraklarında bağımsızlığını ilan etmesi ve Filistinlilerin zorunlu göçe tabi tutulması nedeniyle 15 Mayıs'ı "Nekbe" (Büyük Felaket) olarak anıyor. Batı Şeria ve Doğu Kudüs 1967'den bu yana İsrail işgali altında bulunuyor.
Kaynak: TRT Haber