İçişleri Bakanı Soylu: 15 Temmuz millet olma şuurunu yeniden verdi

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğünce düzenlenen "Fotoğraflarla 15 Temmuz Hain Darbe Girişimi" başlıklı fotoğraf sergisinin açılışını gerçekleştirdi.

Açılışın ardından sergiyi gezen Soylu'ya Basın Yayın Enformasyon Genel Müdürü Mehmet Akarca tarafından 15 Temmuz darbe girişimi sırasında bombalanan TBMM'den bir taş parçasının bulunduğu plaket hediye edildi.

Soylu, sergideki fotoğrafların hikayelerini foto muhabirlerinden ve fotoğraflarda yer alan gaziler ile şehitlerin ailelerinden dinledi.

Millet olmanın kolay olmadığını ifade eden Soylu, şöyle konuştu:

"15 Temmuz bize 21. asırda millet olma şuurunu yeniden verdi. Bir ülke için, toprak için, demokrasi için, insanlık için ve bu ülkeye hizmet edenler için neler yapılacağını tekrar ortaya koyan bir gündü. 15 Temmuz bir milletin imtihanıdır, sınavıdır. Aslında sadece bir milletin değil, aynı zamanda bir insanlık sınavıdır. Demokrasi için elbette bedel ödememiz gerekirdi. Biz demokrasi için bedel ödeye ödeye gelen bir milletiz."

"Bu destan, milletimize güç verdi"

Darbe girişiminin hesabını sorduklarını ve sormaya devam edeceklerine dikkati çeken Soylu, şöyle devam etti:

"Bizi hedeflerimizden yoksun bırakmaya çalışan bir 15 Temmuz darbesinden bahsediyorum. Biz bugün hedeflerimize doğru yürüyoruz. Bu destan, milletimize güç verdi. Bu destan, gençlerimize güç verdi. Bu destan evlatlarını yetiştiren ve arkalarından okula gönderirken Ayetel Kürsi okuyan annelere güç verdi. Bu destan tarihimizin bize nakşettiği ve tarihimizin bize verdiği bu gücü geleceğe taşıma iradesi ve azmi verdi. Bu destan demokrasiye ne kadar sadakatimizi, bağlılığımızı ve irademizin demokrasiden yana olduğumuzu gösterdi. Bu destan 15 Temmuz’dan sonra büyük adımımıza millet olarak insanlık olarak yeniden büyük bir heyecanla başlatmamıza sebebiyet verdi. Artık gençlerimiz, artık öğretmenlerimiz, doktorlarımız, mühendislerimiz, camideki imamlarımız, siyasetçilerimiz, devlet adamlarımız, gazetecilerimiz, entelektüelimiz, çiftçimiz, işçimiz, memurumuz her biri, bu destanla bambaşka bir anlayışa kavuştu. Önümüzdeki yüzyıldan bugüne bakıldığında tarihimizin en önemli kırılma noktalarından birisinin 15 Temmuz’da olduğunu gelecek çok açık bir şekilde gösterecektir."

Gazi Sayın: Gururluyuz

Darbe girişimi sırasında gazi olanlar ile şehitlerin yakınları da sergiye katıldı.

Gazi Ülkü Sayın, darbe girişimi gecesi Genelkurmay Başkanlığının önünde tankın, polis aracını namlusuna takarak gelmesi sonucu köprüden aşağıya düşerek yaralandığını belirtti. 

Babası ile eniştesinin de şehit olduğunu dile getiren Sayın, "15 Temmuz çok vahim bir gündü. Türkiye olarak, millet olarak çok karanlık, zor badireler atlattık. Çok şükür şu anda gururluyuz. En azından vatanımız elden gitmedi, Suriye gibi olmadık." dedi.

"Sırtımı dayayacağım kimse yok çocuklarımdan başka"

Genelkurmay Başkanlığı yakınlarında tankların önüne yatan ve darbecilerin kurşunlarıyla şehit olan Yusuf Çelik'in eşi Hülya Çelik ise "Hayatımda neler değişti belli. Kolum, kanadım gitti. Çocuklarımın babası, annesinin ve babasının evladı gitti. Sırtımı dayayacağım kimse yok çocuklarımdan başka. Zor bir yıldı bizim için." ifadelerini kullandı.

Olayların ardından eşini iki gün aradıklarını kaydeden Çelik, adli tıptan gelen haberle eşinin şehit olduğunu öğrendiklerini ifade etti. 

Eşinin şehit düştüğü anları Ahmet İzgi'nin çektiğini anlatan Çelik, kendisinden, eşinin nerede ve nasıl şehit olduğunu dinlediklerini dile getirdi.