İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, İstanbul Maslak Atatürk Oto Sanayisi'nde esnafı ziyaret ederek, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Türkiye'nin huzuru yarım bırakmaması gerektiğini dile getiren Soylu, "Doğu ve güneydoğuda huzuru kolay elde etmedik. Oradaki insanlar da çok çektiler. Şehit de gazi de verdik. Ben sizin kardeşinizim, içime bir şey batıyor, gönlüme. Hiç kimse yanlış anlamasın. Bu işleri yaşamayıp uzaktan sadece bu işlerin hikayesini yapanlar Selahattin Demirtaş'ı ziyaret edip de onun oradan çıkma lobisini gerçekleştiremezler. Bu ülkede bu yanlış bir şeydir. Kimse kusura bakmasın." diye konuştu.
"Hiç şehit ailesi aradılar mı acaba?"
Soylu, muhalefete seslenerek, şu ifadeleri kullandı:
"Hiç şehit ailesi aradılar mı acaba? Hiç Bilkent'teki fizik tedavi ve rehabilitasyon merkezine gittiler mi? Her ay ben hanımla giderim oraya. İnsanlığımı tekrar anlayabilmek, bu ülkeye ödevimizin ne olduğunu görebilmek için. İki ayağı da kesik, bizim geleceğimizi duyunca her zaman kapıya gelir. 'Patron ne oldu bizi hala çağırmadınız?' Gazi. Ayakları gitmiş, mayına basmış. Kimisinin kafası içine göçmüş, kimisinin omzu yok. 25-26 yaşında bir çocuğun hastanede annesiyle beraber yatarken, mayından dolayı gözlerinin kör olduğunu, genç yaşında 'Sen merak etme. Vatan ne zaman emrederse, biz emrine amadeyiz.' dediğini hiç duydular mı? Bu toprak o kadar ucuz mu? 6-7 Ekim olaylarında 53 vatandaşımız hayatını kaybetti. Yasin Börü'yü apartmandan atıp linç ettiler. Parti karar aldı. 'Direneceğiz ve çukurları açacağız.' diye. Onların partisi. Hadi şimdi yapsınlar da görelim. Hadi çukur açsınlar da görelim. Hadi belediyelerinden dağlara adam göndersinler de görelim. Hadi belediyelerinden finanse etsinler de görelim."
Türkiye'nin hayatın bütün zorluklarını yaşadığını anlatan Soylu, 14-15 yaşında kız çocuklarının ailelerinin yanından alınarak dağa götürüldüğünü söyledi.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, geçen günlerde 3 kız çocuğunun uzun uğraşlar sonucu aileleriyle bir araya getirildiğini belirterek, şimdi doğu ve güneydoğuda bütün hizmetlerin en güzel şekilde verildiğini anlattı.
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'yle hükümetin kendi işini yapacağını anlatan Soylu, Meclis'in, hukukun kendi işini yapacağını, herkesin kendi işine bakacağını söyledi.
Soylu, Türkiye'nin dönüşümü için yasaya ihtiyaç olduğunda güçlü yasaların oraya konulması ihtiyacının ortaya çıkacağına dikkati çekerek, şöyle devam etti:
"Kriz çıkmayacak. Türkiye'nin sıçraması ve dönüşümü için, daha iyi işler ve yeni yasaların yapılması için bunlar gerçekleştirilecek. Bunları ortaya koyacağız. Onun için yeni sistem 10 yılda yapacağımız işi bize 3 yılda, 3,5 yılda bitirtecek bir sistemdir. Herkes şu OHAL'e ve KHK'lere kızdı. KHK'lerle o kadar iş yaptık ki. Kimseye bir haksızlık yapmadık. Türkiye'nin tüm güvenlik politikasının önemli değişimlerini neredeyse KHK'lerle gerçekleştirdik. Yürüttük, sonra da Meclis'e sevk ettik. Orada anlattık. Şimdi de aynısı olacak. İhtiyaç duyulduğu zaman Meclis'le çatışmayacak şekilde Türkiye'nin güvenliğine ait meselelerde imkan duyuluyorsa bu adımlar atılabilecek."
Soylu, Nazım Akbacı Camii'nde ikindi namazını kılarken, kendisine sevgi gösterisinde bulunan vatandaşlarla hatıra fotoğrafı çektirdi.
Kaynak: AA
12ºC
Ankara
